Okunma Sayısı : 11526
   
Sizden Gelenler - GECİKME ZAMMI ve NİTELİĞİ
Yayımlanma Tarihi: 12.09.2007
 
I. GİRİŞ
 
Gecikme Zammı, amme alacaklarının vadesinde ödenmemesi durumunda uygulanmaktadır. Devlet, tahsilatı geciken alacaklarının değerinin düşmesi nedeniyle bir kayba uğramaktadır. İşte bu uygulamanın amacı Devlet’in değer kaybına uğraması muhtemel alacaklarının değerini korumaktır. Devlet tahsilatı geciken alacakları için borçludan borcun belli bir oranında para talep etmektedir. Devlete, il özel idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer'i amme (kamu) alacaklarının tahsilatlarının gecikmesi durumunda amme alacağının ödenmeyen kısmına belli bir oranda gecikme zammı tatbik edilmektedir.
 
Bu çalışmada, gecikme zammının uygulanacağı alacaklar, gecikme zammı oranları, gecikme zammı ve süresinin hesaplanması ile gecikme zammının niteliğini anlatacağız. Ayrıca gecikme zammının nasıl hesaplandığına ilişkin örnekler vererek konuyu daha anlaşılır kılmaya çalışacağız.
 
II. GECİKME ZAMMI
 
A.    Gecikme Zammı ve Uygulanabileceği Alacaklar
 
Gecikme Zammı, amme alacaklarının vadesinde ödenmemesi durumunda uygulanmaktadır. Öncelikle amme alacağını ele alacak olursak; amme alacağı, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun birinci maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, Devlete, il özel idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer'i amme (kamu) alacakları ve aynı idarelerin akitten (sözleşmeden), haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur. Buna göre;
 
1.      Devlete,
2.      İl Özel İdarelerine
3.      Belediyelere ait aşağıdaki asli ve feri alacaklar ile diğer alacaklar amme alacağı niteliğindedir.
 
·         Asli Amme Alacakları
 
o   Vergi,
o   Resim,
o   Harç,
o   Ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı,
o   Vergi cezası,
o   Para cezası,
 
·         Feri Amme Alacakları
 
o   Gecikme zammı,
o   Faiz
 
·         Aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile;
 
·         Bunların takip masrafları
 
İdarelerin akitten (sözleşmeden), haksız fiilden ve haksız iktisaptan doğan alacakları amme alacağı niteliğini haiz olmadığı için bu tür alacaklar hakkında 6183 sayılı Kanun uygulanmayacak ve bu tür alacaklar için genel hükümlere göre tahsilat yapılacaktır. Bu alacakların vadesinde ödenmemesi durumunda 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre kanuni faiz uygulanmaktadır.
 
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51’ inci 
 
 “Amme alacağının ödeme müddeti içinde ödenmeyen kısmına vadenin bitim tarihinden itibaren her ay için ayrı ayrı % 4 oranında gecikme zammı tatbik olunur. Ay kesirlerine isabet eden gecikme zammı günlük olarak hesaplanır.
 
Gecikme zammı bir Yeni Türk lirasından az olamaz.
 
Gecikme zammı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’na göre uygulanan vergi ziyaı cezalarında bu madde uyarınca belirlenen oranda, mahkemeler tarafından verilen ve ceza mahiyetinde olan amme alacaklarında ise bu oranın yarısı ölçüsünde uygulanır. Bunların dışındaki ceza mahiyetinde olan amme alacaklarına gecikme zammı tatbik edilmez.
   Bakanlar Kurulu, gecikme zammı oranlarını aylar itibarıyla topluca veya her ay için ayrı ayrı, yüzde onuna kadar indirmeye, gecikme zammı oranı ile gecikme zammı asgari tutarını iki katına kadar artırmaya, ayrıca gecikme zammı oranını aylar itibarıyla farklı olarak belirlemeye ve gecikme zammını bileşik faiz usulüyle aylık, üç aylık, altı aylık veya yıllık olarak hesaplatmaya yetkilidir.”

B. Ödeme Vadesinin Dolması
6183 sayılı Kanunun 51.inci madde hükmüne göre, gecikme zammı amme alacağının vadesinde ödenmeyen kısmına uygulanmaktadır. Amme alacaklarında ödeme vadesinin dolması ile ilgili hükümler, aynı kanunun 37’nci maddesinde yer almaktadır. Bahsi geçen 37’ inci madde aşağıdaki gibidir.
“Amme alacakları hususi kanunlarında belli edilen zamanlarda ödenir.

Hususi kanunlarında ödeme zamanı belirtilmemiş amme alacakları Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödenir.

Bu ödeme müddetinin son günü amme alacağının vadesi günüdür.

Amme borçlusu isterse borcunu belli zamanlardan önce ödeyebilir.”

37’ nci maddede belirtildiği üzere, genel ilke amme alacağının özel kanunlarda belirlenmiş zamanlarda ödenmesidir. Özel kanunda herhangi bir hüküm bulunmadığı hallerde, ödeme vadesi Maliye Bakanlığı’nca belli edilecek esasta yapılacak tebliğden sonraki ay sonunda dolar.

Ödeme vadesinin tespit edilmesi; 6183 sayılı Kanun açısından, gecikme zammı uygulaması, cebri takibata başlamak ve tahsil zamanaşımı yönünden önem arz etmektedir. Ödeme vadesinin dolduğu tarihi izleyen yıl başından itibaren tahsil zamanaşımı işlemeye başlar. Zamanaşımı süresinin belirlenmesi, ödeme vadesinin dolmasına bağlıdır.   Ayrıca 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 13’ üncü maddesinde belirtilen mücbir sebep hali durumunda bu halin devamı süresince gecikme zammı uygulanmaz.

C. Gecikme Zammı Oranının Belirlenmesi

           1. Kanuni Oran

          Gecikme zammı uygulamasında kanuni oran son olarak 02.01.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5035 sayılı Kanun’la 51’ inci maddede yapılan değişiklikle tespit edilmiştir. Bu maddede belirtildiği üzere, gecikme zammı uygulamasında aylık kanuni oran % 4’tür.

   2. Bakanlar Kurulu Kararları ile Getirilen Oranlar

Gecikme zammı oranının enflasyon oranlarına göre değiştirilebilmesi amacıyla 6183 sayılı Kanunun 51’ inci maddesinde Bakanlar Kurulu’na belli sınırlar içinde oran artırımı ve indirimi konusunda yetkiler verilmiştir. Ekonomik koşullara bağlı olarak değiştirilmesi gereken gecikme zammı oranında her dönem kanun değişikliği yapmak mümkün olmayacağı için, Bakanlar Kurulu’na yetki verilerek pratik bir çözüm getirilmiştir.

5035 sayılı Kanun değişikliği ile düzenlenen yetki hükmüne göre; Bakanlar Kurulu, gecikme zammı oranlarını aylar itibarıyla topluca veya her ay için ayrı ayrı, yüzde onuna kadar indirmeye, gecikme zammı oranı ile gecikme zammı asgari tutarını iki katına kadar artırmaya, ayrıca gecikme zammı oranını aylar itibarıyla farklı olarak belirlemeye ve gecikme zammını bileşik faiz usulüyle aylık, üç aylık, altı aylık veya yıllık olarak hesaplatmaya yetkilidir.

           3. Yıllar İtibariyle Gecikme Zammı Oranları
 
              Aşağıdaki tabloda 6183 sayılı Kanunun 51’ inci maddesinde yer alan yetkiye istinaden Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen ve son on yılda uygulanan gecikme zammı oranları yer almaktadır. Tablodan da görüleceği üzere, son on yıl içinde uygulanan en yüksek gecikme zammı oranı % 15, en düşük gecikme zammı oranı ise % 2,5’tir.
 
YÜRÜRLÜK TARİHLERİNE GÖRE GECİKME ZAMMI ORANLARI
Dönemler
Gecikme Zammı Oranı (Aylık)
Yasal Düzenleme
31.08.1995 - 31.01.1996 tarihleri arasında
% 10
95/7138 Sayılı BKK
01.02.1996 - 08.07.1998 tarihleri arasında
% 15
96/7798 Sayılı BKK
09.07.1998 - 20.01.2000 tarihleri arasında
% 12
98/11331 Sayılı BKK
21.01.2000 - 01.12.2000 tarihleri arasında
%  6
2000/7 Sayılı BKK
02.12.2000 - 28.03.2001 tarihleri arasında
%  5
2000/1555 Sayılı BKK
29.03.2001 - 30.01.2002 tarihleri arasında
% 10
2001/2175 Sayılı BKK
31.01.2002 - 11.11.2003 tarihleri arasında
%  7
2002/3550 Sayılı BKK
12.11.2003 - 01.03.2005 tarihleri arasında
%4
2002/6345 Sayılı BKK
02.03.2005-20.04.2006 tarihleri arasında
%3
2005/8551 Sayılı BKK
21.04.2006 tarihinden itibaren
%2,5
2006/10302 Sayılı BKK

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51’ inci maddesinin dördüncü fıkrasının Bakanlar Kuruluna verdiği yetkiye istinaden 02.03.2005 tarihli ve 25743 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2005/8551 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca 02.03.2005 tarihinden geçerli olmak üzere amme alacağının ödeme müddeti içinde ödenmeyen kısmına vadenin bitim tarihinden itibaren her ay için ayrı ayrı %3 oranında gecikme zammı uygulanmaktaydı.

Anılan maddenin Bakanlar Kuruluna verdiği yetkiye istinaden 21.04.2006 tarih ve 26146 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 03.04.2006 tarih ve 2006/10302 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile amme alacağının ödeme müddeti içinde ödenmeyen kısmına vadenin bitim tarihinden itibaren her ay için ayrı ayrı %2,5 oranında gecikme zammı uygulanması kararlaştırılmış ve belirtilen karar 21.04.2006 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

D. Gecikme Süresinin Hesaplanmasında Dikkate Alınacak Hususlar

a) 6183 sayılı Kanunun 8’ inci maddesi ile Vergi Usul Kanunu’na atıfta bulunularak, aksine bir hüküm bulunmadıkça Vergi Usul Kanunu’nda yazılı sürelerin hesaplanmasında anılan Kanun hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 18’ inci maddesinin (2) numaralı bendinde, “Süre hafta veya ay olarak belli edilmişse başladığı güne son hafta veya ayda tekabül eden günün tatil saatinde biter. Sürenin bittiği ayda başladığı güne tekabül eden bir gün yoksa süre o ayın son gününün tatil saatinde biter.” hükmü yer almaktadır.

Bu düzenlemeye göre, amme alacaklarının vade tarihleri ayın son günleri dışında olan bir tarihe rastladığı takdirde, izleyen aylarda sürenin başladığı güne tekabül eden bir gün bulunacağı için gecikme zammının hesaplanmasında herhangi bir sorun oluşmayacaktır.

Örneğin, vade tarihi 26 Nisan’da dolan bir amme alacağının, vade tarihine kadar ödenmemesi durumunda izleyen her ayın 26’ ncı günleri esas alınarak aylık dönemler halinde ödeme tarihine kadar gecikme zammı hesaplanacaktır. Amme alacağının vade tarihinin ayın son gününe rastlaması halinde, izleyen ayın 30 veya 31 gün sürmesi gecikme zammı hesabını etkilememekte, ayın son gününde ödeme yapılması halinde bir aylık gecikme zammı alınması gerekmektedir. Ayın son gününün 30, 31 ve hatta Şubat ayının 28 veya 29 gün olması gecikme zammı süresinin hesaplanmasını etkilememekte, vadenin bitim tarihini izleyen her ayın son günleri esas alınarak aylık devreler halinde gecikme zammı hesaplanması gerekmektedir.

b) 213 sayılı Kanunun 18’ inci maddesinin (4) numaralı bendinde “Resmi tatil günleri süreye dahildir. Şu kadar ki, sürenin son günü resmi tatile rastlarsa tatili takip eden ilk iş gününün tatil saatinde biter.” hükmü yer almaktadır.

Bu hükme göre, ödeme süresinin son günü olan vade tarihinin tatile rastlaması halinde, süre, tatili takip eden ilk iş gününün tatil saatine kadar uzamaktadır. Örneğin; gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden alınan gelir vergisinin birinci taksidinin ödeme süresinin son günü 31 Mart tarihidir. Bu tarihin resmi tatile rastlaması halinde tatili izleyen ilk iş gününün sonuna kadar yapılan ödemelere gecikme zammı tahsil edilmeyecektir.

Ancak gelir vergisi birinci taksidinin, ödenmesi gereken Mart ayında değil de 1 Mayısta ödendiğini ve 30 nisanın da tatil olduğunu varsayan bir örnekle durumu biraz daha detaylandıralım. Taksidin Nisan ayının 30’ uncu gününün resmi tatil olması nedeniyle 1 Mayıs tarihinde ödenmesi halinde, 30 Nisan tarihinin vergi kanunlarında yazılı ödeme süresi ile bir ilgisi bulunmadığı için, bu ödemede 1 ay 1 gün üzerinden gecikme zammı hesaplanması gerekecektir. Diğer bir deyişle mükellef 30 Nisanın tatil olması nedeniyle ödemeyi 1 Mayısta yaptığını öne sürerek 1 aylık gecikme zammı hesaplanmasını talep edemeyecektir.  

c) 6183 sayılı Kanunun 8’ inci maddesi ile Vergi Usul Kanunu’na yapılan atıf nedeniyle, Vergi Usul Kanunu’nda yer alan ve amme alacağının tahakkuk aşamasındaki süreleri uzatan hükümlerinin de gecikme zammı tatbiki bakımından dikkate alınması gerekmektedir.

- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 15’ inci maddesinde, 13’ üncü maddede yer alan mücbir sebeplerden herhangi birinin bulunması halinde, bu sebep ortadan kalkıncaya kadar sürenin işlemeyeceği, bu takdirde tarh zamanaşımının işlemeyen süreler kadar uzayacağı hükme bağlanmıştır. Bu hükme göre, mücbir sebep nedeniyle tahakkuku geciken amme alacağının tahakkuktaki gecikme kadar ödeme süresi de uzamaktadır.

Bu duruma bir örnek verecek olursak; 15 Nisan 2007 tarihinde ameliyat olan mükellef 6 Mayıs 2007 tarihinde hastaneden taburcu olmuştur. Bu mükellefin Mart 2007 dönemine ilişkin katma değer vergisi beyannamesini 24 Nisan 2007 tarihine kadar vermesi gerekirken mücbir sebep nedeniyle işlemeyen süre (24 Nisan - 15 Nisan) 10 gündür.  Mücbir sebep nedeniyle işlemeyen süre mücbir sebep halinin bittiği süreye ilave edilecektir. 6 Mayıs 2007 tarihinde hastaneden taburcu olduğu için 16 Mayıs 2007 tarihine kadar beyannamesini verecek ve beyanname verme süresinin son gününe kadar borcunu ödeyebilecektir. Bu nedenle 16 Mayıs 2007 tarihi amme alacağının vade tarihi olacaktır.

- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 17’ nci maddesinde düzenlenen zor durum dolayısıyla borçluya süre verildiği takdirde, verilen sürenin son günü alacağın vadesi günü olarak kabul edilecektir.
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 111’ inci maddesine göre, Maliye Bakanlığı’nca vergilerin ödeme sürelerinin uzatılması halinde uzayan sürelerin son günü verginin vadesi yerine geçecektir.
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’na 5615 sayılı Kanunla eklenen mükerrer 28’ inci maddesinin Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’na verdiği yetkiye istinaden beyanname verme ve ödeme sürelerinin uzatılması halinde de belirlenen ödeme süresinin son günü verginin vadesi yerine geçecektir.

E. Gecikme Zammının Hesaplanması

Gecikme zammı uygulaması, baştan beri  kesirler tam ay sayılmak suretiyle aylık olarak hesaplanmıştır. Ancak 02.01.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5035 sayılı Kanun’la ay kesirlerinde günlük hesaplama esası getirilmiştir.

1. Aylık Esasa Göre Gecikme Zammının Hesaplanması

 Kanuni süresinde ödenmeyen amme alacaklarına ilişkin gecikme zammı tam aylar için, aylık esasa göre, aşağıdaki formüle göre hesaplanacaktır.

Gecikme zammı tutarı = Aylık Gecikme Zammı Oranı x Ay Sayısı x Gecikme Zammı                                                                                                                  Uygulanacak Tutar

Örnek :
Ulusite Vergi Dairesi mükelleflerinden (A) 26.12.2006 vadeli 120,00- YTL tutarlı KDV borcunu 15.05.2007 tarihinde gecikme zammı ile birlikte ödemiştir.
 

Mükellefin vergi aslı ile birlikte ödemesi gereken gecikme zammı;
 

27.12.2006-26.01.2007 tarihleri arasındaki bir aylık süre için (%2,5) aylık esasa göre,
27.01.2007-26.02.2007 tarihleri arasındaki bir aylık süre için (%2,5) aylık esasa göre,
27.02.2007-26.03.2007 tarihleri arasındaki bir aylık süre için (%2,5) aylık esasa göre,
27.03.2007-26.04.2007 tarihleri arasındaki bir aylık süre için (%2,5) aylık esasa göre,
27.04.2007-15.05.2007 tarihleri arasındaki 19 günlük süre için (%2,5) ise günlük esasa göre uygulanmak suretiyle hesaplanacaktır.

             2. Günlük Esasa Göre Gecikme Zammının Hesaplanması
                           

5035 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 02.01.2004 tarihinden itibaren ay kesirleri için gecikme zammı günlük esasa göre hesaplanmaktadır. Günlük gecikme zammı oranının belirlenmesinde aşağıdaki hususlara uyulması gerekmektedir.

- 1 ay 30 gün olarak dikkate alınacaktır.
- Günlük gecikme zammı oranı (Geçerli Aylık Oran/30) formülü ile bulunacaktır.
- Bulunan katsayının virgülden sonraki ilk 6 hanesi hesaplamalarda kullanılacaktır.
- Katsayının virgülden sonraki 7. veya devam eden hanelerinde bir sayı bulunması halinde 6. hane bir üst sayıya tamamlanacaktır.
- Katsayının virgülden sonraki 7. veya devam eden hanelerinde bir sayı yoksa altıncı hane değiştirilmeyecektir.  

Örnek :
Aylık gecikme zammı oranı % 4 olduğunda, yukarıdaki formüle göre, günlük gecikme zammı oranı (4/100) / 30 =  0,001333333 olarak bulunmaktadır. Virgülden sonraki yedinci hanede bir sayı (3) bulunduğundan, altıncı hane bir üst hane olan 4 sayısına tamamlanarak günlük gecikme zammı oranı 0,001334 olarak dikkate alınacaktır.

Uygulamada olan gecikme zammı oranı % 2,5’ tur. Aynı formülle bu oran üzerinden hesaplanan günlük gecikme zammı oranı 0,000834’tür.   

- Günlük esasa göre gecikme zammının hesaplanmasında aşağıdaki formül uygulanacaktır.

Gecikme zammı tutarı = Günlük Gecikme Zammı Oranı X Gün Sayısı X Gecikme Zammı Uygulanacak Tutar

Örnek :
Polatlı Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün mükellefi (B), 10.000 YTL tutarlı ve 31.07.2006 vadeli gelir vergisi ikinci taksidini ve buna ilişkin gecikme zammını 05.10.2006 tarihinde ödemiştir.
 
Mükellefin 10.000 YTL vergi aslının yanında ödemesi gereken gecikme zammı aşağıdaki şekilde hesaplanacaktır.
 

Buna göre gecikme zammı oranları;

01.08.2006-31.08.2006 tarihleri arasındaki bir aylık süre için (% 2,5) aylık esasa göre,
01.09.2006-30.09.2006 tarihleri arasındaki bir aylık süre için (% 2,5) aylık esasa göre,
01.10.2006-05.10.2006 tarihleri arasındaki 5 günlük süre için günlük esasa göre hesaplanacaktır.
 
Aylık esasa göre gecikme zammı tutarı = (%2,5 x 2 x 10.000=) 500 YTL olacaktır.
 
Günlük esasa göre gecikme zammı tutarı, 5 gün için hesaplanacaktır. Günlük gecikme zammı oranı : ( 2,5 / 100 / 30=) 0,000834

Günlük esasa göre gecikme zammı tutarı = 0,000834 x 5 x 10.000 = 41,70 YTL olacaktır.
 
Böylece mükelleften 10.000 YTL gelir vergisi borcunun ikinci taksidinin yanı sıra (500+41,70) 541,70- YTL gecikme zammı tahsil edilmesi gerekmektedir.
 
         F. Gecikme Zammı Oranının Değişmesi

 6183 sayılı Kanunun 51’ inci maddesinin dördüncü fıkrasında “Bakanlar Kurulu, gecikme zammı oranlarını aylar itibarıyla topluca veya her ay için ayrı ayrı, yüzde onuna kadar indirmeye, gecikme zammı oranı ile gecikme zammı asgari tutarını iki katına kadar artırmaya, ayrıca gecikme zammı oranını aylar itibarıyla farklı olarak belirlemeye ve gecikme zammını bileşik faiz usulüyle aylık, üç aylık, altı aylık veya yıllık olarak hesaplatmaya yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.

       6183 sayılı Kanunun 51’ inci maddesinin bu hükmüne istinaden Bakanlar Kurulu Kararıyla aylık gecikme zammı oranının yeniden belirlendiği hallerde, gecikme zammı hesaplamasında aşağıda belirtilen açıklamalara göre işlem yapılacaktır.
 
- Aylık Esasa Göre: Aylık esasa göre gecikme zammının hesaplanacağı bir aylık süre içindeki bir tarihte oran değişikliği yapılırsa, bu bir aylık sürenin tamamına eski oran tatbik edilecektir.
 
- Günlük Esasa Göre: Ay kesirleri için gecikme zammının hesaplanması günlük esasa göre yapıldığından, Bakanlar Kurulu Kararının yürürlüğe girdiği gün dahil olmak üzere daha sonraki günler için yeni oran, yürürlük tarihinden önceki günler için eski oran tatbik edilecektir.
 
Örnek : Muğla Vergi Dairesi Başkanlığı Bodrum Vergi Dairesi Müdürlüğü mükelleflerinden Bay C, 26.12.2004 vadeli 120,00- YTL tutarlı Katma Değer Vergisi borcunu 15.05.2005 tarihinde gecikme zammı ile birlikte ödemiştir. Uygulanmakta olan aylık gecikme zammı oranı 02.03.2005 tarihinde % 4’ten % 3’e indirilmiştir.
 
Mükellef Bay C’nin vergi aslı ile birlikte ödemesi gereken gecikme zammı;
 
- 27.12.2004-26.01.2005 tarihleri arasındaki bir aylık süre için (%4 oranında) aylık esasa göre (eski oran)
- 27.01.2005-26.02.2005 tarihleri arasındaki bir aylık süre için (%4 oranında) aylık esasa göre (eski oran)
- 27.02.2005-26.03.2005 tarihleri arasındaki bir aylık süre için (%4 oranında) aylık esasa göre (eski oran)
- 27.03.2005-26.04.2005 tarihleri arasındaki bir aylık süre için (%3 oranında) aylık esasa göre (yeni oran)
-27.04.2005-15.05.2005 tarihleri arasındaki 19 günlük süre için günlük esasa göre (yeni oran), uygulanmak suretiyle hesaplanacaktır.
 
Borcun 4 tam aylık süresi için gecikme zammı tutarı; (%4+%4+%4+%3)x120 = 18 –YTL
 
19 günlük ay kesri için hesaplanacak gecikme zammı tutarı ise,

Günlük gecikme zammı oranı : ( 3/100/30=) 0,001
Gecikme Zammı = (0,001 x 19 x 120) = 2,28 YTL
 Böylece mükelleften 120-YTL katma değer vergisinin yanında (18+2,28=) 20,28 YTL gecikme zammı tutarı da tahsil edilecektir.

G. Gecikme Zammı Oranının Kullanıldığı Durumlar

·         6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre ödeme müddeti içinde ödenmeyen amme alacağına vadenin bitim tarihinden itibaren her ay için ayrı ayrı % 2,5 oranında gecikme zammı tatbik olunur.[1]
 
·         Vergi Usul Kanunu’nun 112’ nci maddesine göre, ikmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatlarda; dava konusu yapılmaksızın kesinleşen vergilere, kendi vergi kanunlarında belirtilen ve tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihinden itibaren, son yapılan tarhiyatın tahakkuk tarihine kadar; dava konusu yapılan vergilerin ödeme yapılmamış kısmına, kendi vergi kanunlarında belirtilen ve tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihinden itibaren, yargı organı kararının tebliğ tarihine kadar geçen süreler için gecikme zammı oranında gecikme faizi uygulanır.[2]
 
·         Gecikme zammı oranı vergi ziyaı cezasının hesaplanmasında da kullanılmaktadır. Vergi Usul Kanunu’nun 5479 sayılı yasa ile değişmeden önceki 344 üncü maddesine göre vergi ziyaı suçu[3] işleyenlere vergi ziyaı cezası kesilir ve bu ceza ziyaa uğratılan verginin 1 katına, bu verginin kendi kanununda belirtilen normal vade tarihinden cezaya ilişkin ihbarnamenin düzenlendiği tarihe kadar geçen süre için, bu Kanunun 112 nci maddesine göre ziyaa uğratılan vergi tutarı üzerinden hesaplanan gecikme faizinin yarısının eklenmesi suretiyle bulunur.[4] 5479 sayılı yasadan sonra artık vergi ziyaı cezası, ziyaa uğratılan verginin bir katı olarak hesaplanmaktadır. Vergi ziyaı cezasının böylece gecikme zammı ve gecikme faiziyle bağı koparılmıştır.

H. Köylerde Gecikme Zammı Uygulaması

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkına Kanunun “Köylerde Gecikme Zammı” başlıklı 53’ üncü maddesinde,
“ Maliye Bakanlığınca tespit ve ilan edilecek vergiler hariç olmak üzere belediye sınırları dışındaki köylerde tahsildarlar tarafından tahsil olunan amme alacakları ödeme süresi içinde ödenmediği takdirde bunlar için yalnız %10 gecikme zammı uygulanır.

Ödeme müddeti geçmiş olmasına rağmen tahsildarların gidemediği köylerdeki borçlulara bu zam, tahsildarların ilk uğradığı zaman içinde borçlarını ödemedikleri takdirde tatbik olunur.
” hükmü yer almaktadır.

Bu hükümle, köylerde uygulanmakta olan %10 oranındaki gecikme zammının hangi vergilere uygulanacağını belirleme yetkisi Maliye Bakanlığına verilmiştir. Bu yetkiye istinaden, ikametgahı veya kanuni ya da iş merkezi köylerde olan amme borçlularından, aşağıda yer alan amme borçlarına ilişkin ödeme müddeti içinde ödeme yapılmaması halinde 6183 sayılı Kanunun 51’ inci maddesine göre (normal esaslarda) gecikme zammı uygulanması gerektiği Maliye Bakanlığı tarafından belirlenmiştir.

-          Gelir Vergisi ( Geçici Vergi dahil),
-          Kurumlar Vergisi ( Geçici Vergi dahil),
-          Katma Değer Vergisi,
-          Özel Tüketim Vergisi,
-          Motorlu Taşıtlar Vergisi,
-          Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi,
-          Özel İletişim Vergisi,
-          Şans Oyunları Vergisi,
-          Damga Vergisi

Diğer amme alacaklarına ise 6183 sayılı Kanunun 53’ üncü maddesine göre %10 oranında gecikme zammı uygulanacaktır.

III. GECİKME ZAMMININ NİTELİĞİ

Gecikme Zammı; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Edilmesi Hakkında Kanun ile düzenlenmiş olup, vadesi geçmiş olduğu halde, tahakkuk etmiş ancak ödenmemiş tüm kamu alacaklarına, vade tarihi ile ödeme tarihi arasında uygulanan fer’i bir alacaktır.
 
 Gecikme zammı 6183 sayılı Kanunun 51’ inci maddesinde belirtildiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’na göre uygulanan vergi ziyaı cezalarında belirlenen gecikme zammı oranında, mahkemeler tarafından verilen ve ceza mahiyetinde olan amme alacaklarında ise bu oranın yarısı ölçüsünde uygulanmaktadır. Bunların dışındaki ceza mahiyetinde olan amme alacaklarına gecikme zammı tatbik edilmemektedir. Bu maddeden anlaşılacağı üzere, vergi ziyaı cezası hariç olmak üzere ceza niteliğinde olan alacaklara gecikme zammı uygulanmamaktadır.
 
              İlgili kanun maddesinden anlaşılacağı üzere gecikme zammı, asıl alacağa bağlı fer’i bir alacak olup, ceza niteliğinde değildir. Amme alacağının vadesinde ödenmemesi durumunda vade ile ödeme tarihi arasındaki süre itibariyle önceden belirlenmiş bir oran üzerinden hesaplanan bir alacaktır.  

             Vergi Usul Kanunu’nun 372’ nci maddesine göre; ölüm halinde vergi cezası düşmektedir, ancak gecikme zammı ceza niteliğinde kabul edilmediğinden dolayı ölüm halinde bile tahsil edilmektedir. Ayrıca gecikme zammının önceden borçluya bildirilmesine gerek yoktur. Genelde gecikme zammı ayrıca tahsil edilecektir ibaresi konulur. Bu nedenlerle gecikme zammı cezai niteliği haiz değildir.

IV. SONUÇ
 
 Gecikme Zammı, kesinleşmiş olan kamu alacaklarına vadesinde ödenmemesi durumunda vadenin bitim tarihinden ödeme tarihine kadar geçen süre itibariyle, önceden belirlenmiş olan gecikme zammı oranında hesaplanan ve asıl alacağa bağlı olarak alınan bir fer’i alacaktır.
 
Çeşitli sebeplerle amme alacaklarının süresinde tahsil edilememesi durumunda, amme borçluları yüksek tutarlarda gecikme zammı borcu ile karşılaşmakta ve özellikle vade ile ödeme tarihi arasındaki süre uzadıkça anaparayı aşan miktarlarda gecikme zammı tutarları ortaya çıkmaktadır. Gecikme zammı amme borçlularını zor durumda bırakan ve ödeme gücünü zorlayan bir kamu alacağı haline gelmiştir.
 
Bu durum göz önüne alınarak gecikme zammı oranı sık sık değiştirilmiştir. Son on yılda enflasyondaki düşüşe bağlı olarak zamanla gecikme zammı oranı da düşürülmüştür. 2001 yılında vadesinde ödenmeyen amme alacağına aylık olarak %10 gecikme zammı oranı uygulanırken, 21.04.2006 tarihinden itibaren bu oran aylık %2,5’e düşürülmüştür. Devlet’e olan borçlarını zor duruma düştükleri için ödeyemeyen amme borçluları açısından çok önemli bir gelişmedir.
 
Amme borçlusunun ödeme gücünü önemli oranda etkileyecek olan gecikme zammı oranının, caydırıcı bir unsur olarak kullanılması gerekir. Ancak uygulamanın fiili olarak cezaya dönüşmemesi için bu oranın enflasyon düzeyine ve bileşik ortalama faiz oranlarına karşı duyarlı olması faydalı olacaktır.
 
KAYNAKÇA 
 
1.      Yılmaz ÖZBALCI, “Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun Yorum ve Açıklamaları” Oluş Yayıncılık
2.      Şaban KÜÇÜK, Gecikme Zammı Ve Gecikme Faizi Nedir? Ceza Mı, Paranın Zaman Değeri mi?, Yaklaşım, Ocak 2005
3.      213 Sayılı Vergi Usul Kanunu
4.      6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun
5.      Tahsilat Genel Tebliğleri
 
 
Zeliha GÜNDOĞDU
 Vergi Denetmeni
 


[1] Anılan Kanunun 52 nci maddesine göre gecikme zammının tatbik müddeti, amme alacağının tecilinde tecilin yapıldığı, iflas halinde iflasın açıldığı, aciz halinde bu durumun sabit olduğu güne kadar olan müddettir.
 
[2] Gecikme faizi de aynı süre içinde ödenir. Gecikme faizinin hesaplanmasında ay kesirleri nazara alınmaz.
 
[3]  Vergi ziyaı suçu, mükellef veya sorumlu tarafından Vergi Usul Kanununun 341 inci maddede yazılı hallerde vergi ziyaına sebebiyet verilmesidir.
 
[4] Vergi ziyaına Vergi Usul Kanununun 359 uncu maddesinde yazılı fiillerle sebebiyet verilmesi halinde bu ceza 3 kat, bu fiillere iştirak edenlere ise 1 kat olarak uygulanır. Vergi incelemesine başlanılmasından veya takdir komisyonuna sevk edilmesinden sonra verilenler hariç olmak üzere, kanunî süresi geçtikten sonra verilen vergi beyannameleri için bu madde uyarınca kesilecek ceza yüzde 50 oranında uygulanır.
 
 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı