SOSYAL GÜVENLİK REFORMU İLE BİRLİKTE UYGULAMALI SOSYAL GÜVENLİK
 

 

SOSYAL GÜVENLİK REFORMU İLE BİRLİKTE
UYGULAMALI SOSYAL GÜVENLİK
TARİHSEL GELİŞİM SÜRECİNDE SOSYAL GÜVENLİK
 
A.GENEL OLARAK SOSYAL GÜVENLİK
 
Sosyal güvenlik, hem fert hem toplumsal açıdan karşılanması gereken zorunlu bir ihtiyaçtır. Bu ihtiyacı doğuran nedenler (riskler)  ise evrenseldir.  Bu nedenledir ki; 1948 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulunca kabul edilen “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi” nin 22. maddesinde sosyal güvenlik, temel insan haklarından sayılmıştır.
 
Çağdaş ülkelerin Anayasalarında olduğu gibi Ülkemizde de 1961 Anayasası’ nın 48. Maddesinde  ve akabinde 1982 Anayasanın 60. Maddesinde, sosyal güvenlik, “Sosyal ve ekonomik bir hak” olarak  Devletin temel ödevleri arasında yer almaktadır.
 
Sosyal güvenliği; çalışanları  ve geçindirmekle yükümlü oldukları kişileri, çalışma hayatının gelir azaltıcı gider arttırıcı risklerine karşı koruyan bir sistemler bütünü olarak tarif etmek mümkündür.
 
Sosyal güvenliğe ilişkin uluslararası kaynakların başında  ILO’nun 1952 tarihinde kabul ettiği 102 sayılı sözleşmesi gelmektedir. Bu sözleşmede iş kazaları- meslek hastalıkları - hastalık-analık-yaşlılık-malullük-ölüm-işsizlik ve ailevi yükler olmak üzere toplam dokuz risk sayılmıştır. Ülkemizde “ailevi yükler” dışında kalan diğer tüm risklere karşı sosyal güvenceler uygulanmaktadır.
 
B.ÜLKEMİZDE PRİMLİ SOSYAL GÜVENLİĞİN GELİŞİM SÜRECİ
 
Ülkemizde ilk defa  1936 tarihli 3008 sayılı İş Kanunu ile Sosyal Sigorta Sistemi esasına göre “İşçi Sigorta İdaresi” Kurulması öngörülmüştür.
 
9 Temmuz 1945 tarih ve 4792 sayılı İşçi Sigortaları Kurumu Kanunu ile İşçi Sigortaları Kurumu kurulmuştur.  01.07.1946 tarihinde 4772 sayılı  İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları ve Analık Sigortaları Kanunu yürürlüğe girmiştir.01.04.1950 tarihinden itibaren de 5417 s. İhtiyarlık Sigortası Kanunu uygulanmaya başlanmıştır
 
İşçi Sigortaları Kurumu’nun adı 17.07. 1964  yılında kabul edilen ve 1 Mart 1965 tarihinde yürürlüğe giren 506 sayılı yasa ile Sosyal Sigortalar Kurumu olarak değiştirilmiş ve çeşitli Kanunlar altında verilen sosyal güvenlik hizmeti yine bu Kanunla bütün sigorta kolları bir arada düzenlenerek sosyal güvenlik hizmeti verilmeye başlanmıştır.
 
08.06.1949 tarih ve 5434 sayılı T. C. Emekli Sandığı Kanunu ile memur statüsündeki tüm kamu personeli bir sosyal güvenlik kuruluşu çatısı altında toplanmıştır. T. C. Emekli Sandığı, 01.01.1950 tarihinden itibaren 5434 s. kanunun 1. Maddesi uyarınca emeklilik işlerini yürütmeye başlamıştır. Emekli Sandığı, SSK ve Bağ-Kur’dan farklı olarak Maliye Bakanlığına bağlı Olarak Hizmet vermiştir.
 
1971 tarih 1479 s. Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu (Bağ-Kur) ile 01.10.1972 tarihinden itibaren esnaf, sanatkar ve diğer bağımsız çalışanlar da sosyal güvence altına alınmıştır.
 
Belirtilen üç Sosyal Güvenlik Kurumunun yanı sıra 506 s. Sosyal Sigortalar Kanunun geçici 20. Maddesine istinaden faaliyette bulunan Bankalar, Sigorta ve Reasürans Şirketleri, Ticaret Odaları, Borsalar veya bunların teşekkül ettikleri birliklerinin personelinin sosyal güvenliğinin sağlanması amacıyla oluşturdukları yirmiden fazla sandık ile üyelerine bağlı oldukları sosyal güvenlik kuruluşlarından sağlanan yardımların  yanı sıra  ek yardımlar sağlayan Amele Birliği ve Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK) gibi kurumlar da bulunmaktadır.
 
II. SOSYAL GÜVENLİK REFORMUNUN YENİ TEŞKİLATI:SGK
 
A.SOSYAL GÜVENLİK REFORMUNUN  BİLEŞENLERİ
 
Sosyal Güvenlik reformunun  “Üç Bileşeni” bulunmaktadır. Bunlar;
*            İlki 20.05.2006 tarihinde yürürlüğe giren SG reformunun teşkilat Kanunu olan  5502 sayılı Kanun ile yeni kurulan :SGK
*            İkincisi primli sistemin uygualama kanunu olan 5510 sayılı Kanun,
*            Üçüncüsü ise primsiz ödemelere ilişkin düzenlemeler (henüz yasal düzenleme yapılmamıştır)
 
B. SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNUN HUKUKİ YAPISI

Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı kamu tüzel kişiliğine  sahiptir. 5502 sayılı  Kurum kanununda   hüküm bulunmayan durumlarda ise  özel hukuk hükümlerine de tâbidir. Kurum ayrıca Sayıştay'ın denetimine  de tâbi bulunmaktadır.

Temel organları;

*    Başkanlık,
*    Genel Kurul ve
*    Yönetim Kuruludur.
Kurum başkanı aynı zamanda Yönetim Kurulunun da başkanıdır.
 
C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNUN ANA HİZMET BİRİMLERİ

*    Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü.
*    Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü.
*    Primsiz Ödemeler Genel Müdürlüğü.
*    Hizmet Sunumu Genel Müdürlüğü.
*    Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı ve
*    Aktüerya ve Fon Yönetimi Daire Başkanlığından oluşmaktadır.
 
Belirtilen her bir genel müdürlük bünyesinde, Yönetim Kurulu kararı ile en fazla sekiz (8) adet daire başkanlığı kurulabileceği öngörülmüştür.
 
III.SİGORTALI SAYILANLAR
 
A.) 4/1-a KAPSAMINDA (SSK’LILAR) TAM SİGORTALI SAYILANLAR
 
Kısa (İş Kazası Ve Meslek Hastalığı, Hastalık Ve Analık) Ve Uzun (Malûllük, Yaşlılık Ve Ölüm)   Sigorta Kolları Uygulaması Bakımından aşağıda sayılanlar (4/1-a) kapsamında sigortalı sayılmaktadır;
 
AA)İŞÇİLER (işveren veya işveren vekili ya da alt işveren tarafından işe alınıp, hizmet akdine tabi çalıştırılanlar)
AB)İŞÇİ GİBİ SİGORTALI SAYILAN DİĞER KİŞİLER

1)
İşçi sendikaları ve konfederasyonları ile sendika şubelerinin başkanlıklarına ve yönetim kurullarına seçilenler.

2)
Bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan ve Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından belirlenen ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği ekinde yer alan tabloda sayılan; film, tiyatro, sahne, gösteri, ses ve saz sanatçıları ile müzik, resim, heykel, dekoratif ve benzeri diğer uğraşları içine alan bütün güzel sanat kollarında çalışanlar ile düşünürler ve yazarlar.

3)
Mütekabiliyet esasına dayalı olarak sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış ülkelerin uyruğunda olanlar hariç, yabancı uyruklu, uyruksuz, göçmenler ve sığınmacı kişiler ile uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmış ülke sigortalılarından, sözleşmede belirlenen istisna halleri dışında çalışmalarını hizmet akdine tabi sürdürenler.

4)
Büyükelçilik, konsolosluk mensuplarının özel hizmetlerinde çalıştırılanlardan gönderen devlette veya üçüncü bir devlette sigortalılıklarını belgeleyemeyenler ile Türkiye’de ikamet etmekte iken buralarda çalıştırılan Türk vatandaşları.

5)
2/7/1941 tarihli ve 4081 sayılı Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanuna göre, çiftçi malları koruma başkanlıkları veya meclisleri tarafından çalıştırılan koruma bekçileri.

6)
24/4/1930 tarihli ve 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanununda belirtilen umumi kadınlar.

7)
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen kurslarda usta öğretici olarak çalıştırılanlar, kamu idarelerinde ders ücreti karşılığı görev verilenler ile 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4.maddesinin (C) bendi kapsamında çalıştırılanlar.
 
B.)4/1-b KAPSAMINDA(BAĞ-KUR’LULAR) TAM SİGORTALI SAYILANLAR

Kısa (İş Kazası Ve Meslek Hastalığı, Hastalık Ve Analık) Ve Uzun (Malûllük, Yaşlılık Ve Ölüm)   Sigorta Kolları Uygulaması Bakımından  Kendi Nam Ve Hesabına Çalışması Nedeniyle Aşağıda Sayılanlar (4/1-B) Kapsamında Sigortalı Sayılmaktadır;
 
1) Köy ve mahalle muhtarı seçilenler,

2)
Hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan;

a)
Ticari kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usulde gelir vergisi mükellefi olanlar,
b) Gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkar siciline kayıtlı olanlar,
c) Kollektif şirketlerin ortakları,
ç) Limited şirketlerin ortakları,
d) Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları,
e) Adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları,
f) Donatma iştirakleri ortakları,
g) Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları,
ğ) Tarımsal faaliyette bulunanlar,

sigortalı sayılırlar.

10/7/1953 tarihli ve 6132 s. At Yarışları Hakkında Kanuna tabi jokey ve antrenörler hakkında 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılanlara ilişkin hükümler uygulanır.
 
C.) KISMEN SİGORTALI SAYILANLAR
 
1) Hizmet akdi ile çalışmamakla birlikte, ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular hakkında, Kanunun iş kazası ve meslek hastalığı ile analık sigortası hükümleri uygulanır, bunlar Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılırlar.

2)
5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanununda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler hakkında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası, meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında zorunlu staja tabi tutulan öğrenciler hakkında ise iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanır, bunlar Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılırlar.

3)
Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan kursiyerler hakkında Kanunun iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanır, bunlar 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılırlar.

4)
Ülkemiz ile uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi bulunmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri hakkında kısa vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanır, bunlar Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılır. Bu sigortalıların uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmak istemeleri halinde Türkiye’de yasal olarak ikamet etme şartı yanında bu Kanuna tabi zorunlu sigortalı olmayı gerektirecek şekilde çalışmama veya sigortalı olarak çalışmakla birlikte ay içerisinde 30 günden az çalışmak ya da tam gün çalışmamak şartları aranmaksızın haklarında genel sağlık sigortası primi hariç isteğe bağlı sigorta hükümleri uygulanır. Bu sigortalılar 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılırlar.

5)
Vazife malullerinden;

a)
Harp malulleri ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu, 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış malullerden, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlayanlar hakkında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanır, ancak uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmayı istemeleri halinde bu isteklerini Kuruma bildirdikleri tarihi takip eden ay başından itibaren, haklarında uzun vadeli sigorta kolları uygulanır.
b) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında bir göreve başlayan tüm vazife malulleri hakkında uzun vadeli sigorta kolları hükümleri uygulanır.
c) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başladıkları halde, aylıkları kesilmeyen harp ve vazife malullerinden genel sağlık sigortası primi alınmaz.
 
D.SİGORTALI SAYILMAYANLAR

Kısa Ve Uzun Vadeli Sigorta Kolları Uygulanmasında;
 
1) İşverenin işyerinde ücretsiz çalışan eşi,

2)
Aynı konutta birlikte yaşayan ve üçüncü derece dahil bu dereceye kadar hısımlar arasında ve aralarına dışardan başka kimse katılmaksızın, yaşadıkları konut içinde yapılan işlerde çalışanlar,

3)
Ev hizmetlerinde ücretle ve sürekli olarak çalışanlar hariç süreksiz olarak çalışanlar,

4)
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi birinci fıkrasının (b) bendinin (1) ve (3) numaralı alt bentleri kapsamında sigortalılıkları devam edenler hariç olmak üzere, muvazzaf askerlik hizmetlerini er ve erbaş olarak yapmakta olanlar ile yedek subay okulu öğrencileri,

5)
Yabancı bir ülkede kurulu herhangi bir kuruluş tarafından ve o kuruluş adına ve hesabına Türkiye’ye bir iş için gönderilen ve yabancı ülkede sosyal sigortaya tabi olduğunu belgeleyen kişiler ile Türkiye’de kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, yurt dışında ikamet eden ve o ülke sosyal güvenlik mevzuatına tabi olanlar,

6)
Resmi meslek ve sanat okulları ile yetkili resmi makamların izniyle kurulan meslek veya sanat okullarında ve yüksek okullarda fiilen normal eğitim süreleri içinde yapılan, tatbiki mahiyetteki yapım ve üretim işlerinde çalışan öğrenciler,

7)
Sağlık hizmet sunucuları tarafından işe alıştırılmakta olan veya rehabilite edilen, hasta veya maluller,

8)
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) ve (c) bentleri gereği sigortalı sayılması gerekenlerden 18 yaşını doldurmamış olanlar, (Ancak bunlardan bir meslek veya sanat okulunu bitirenlerden, 4721 s. Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre mahkemece ergin kılınmak suretiyle, öğrenimleriyle ilgili görevlerde çalışanlar hakkında 18 yaşın bitirilmiş olması şartı aranmamaktadır)

9)
Kamu idareleri hariç olmak üzere, tarım işlerinde veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz işlerde çalışanlar,

10)
Tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan; tarımsal faaliyette bulunan ve yıllık tarımsal faaliyet gelirlerinden, bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının, Kanunda tanımlanan prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olduğuna dair beyanlarını içeren başvuruları dikkate alınarak ziraat odalarından, bunların bulunmadığı yerlerde tarım il/ilçe müdürlüklerinden alacakları Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği ekinde yer alan muafiyet belgesi ile belgeleyenler,

11)
Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkar siciline kayıtlı olanlardan, aylık faaliyet gelirlerinden bu faaliyetine ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarı, prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olduğuna dair beyanlarını içeren başvuruları dikkate alınarak, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nden alacakları muafiyet belgesi ile belgeleyenler,

12)
Kamu idarelerinin dış temsilciliklerinde istihdam edilen ve temsilciliğin bulunduğu ülkede sürekli ikamet izni veya bu devletin vatandaşlığına da haiz bulunan Türk uyruklu sözleşmeli personelden, bulunduğu ülkenin sosyal güvenlik kurumunda sigortalı olduğunu belgeleyenler ile kamu idarelerinin dış temsilciliklerinde istihdam edilen sözleşmeli personelin uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri çerçevesinde ve temsilciliğin bulunduğu ülkenin ilgili mevzuatının zorunlu kıldığı hallerde, işverenleri tarafından bulunulan ülkede sosyal sigorta kapsamında sigortalı olanlar,

sigortalı sayılmazlar.
 
IV.SİGORTALILARIN BİLDİRİMİ VE TESCİLİ
 
A.) 4/1-a (SSK)KAPSAMINDA  OLANLARIN SİGORTALILIK BAŞLANGIÇLARI

·                     (4/1-a) kapsamında hizmet akdine tabi sigortalı sayılanlar için sigortalılık, çalışmaya,
·                     mesleki eğitime veya zorunlu staja, başladıkları tarihten itibaren başlamış sayılmaktadır.
·                     Bu kişilerin kural olarak işverenlerince, söz konusu sigortalıları bu tarihlerden önce örneği Kurumca hazırlanan “sigortalı işe giriş bildirgesi” ile Kuruma bildirmek zorundadır.
·                     Ancak, aşağıda sayılan istisnai durumlarda Kurumun ilgili ünitesine yapılan bildirimler sigortalılık başlangıcından önce yapılmış sayılacaktır. Bunlar;

1)
İnşaat, balıkçılık ve tarım işyerlerinde işe başlatılacak sigortalılar için, en geç çalışmaya başlatıldığı gün,

2)
Yabancı ülkelere sefer yapan ulaştırma araçlarına sefer esnasında alınarak çalıştırılanlar ile Kuruma ilk defa işyeri bildirgesi verecek işyerlerinde; ilk defa sigortalı çalıştırmaya başlanılan tarihten itibaren bir ay içinde çalışmaya başlayan sigortalılar için, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren en geç söz konusu bir aylık sürenin dolduğu tarihe kadar,

3)
Kamu idarelerince istihdam edilen 8/9/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa göre işsizlik sigortasına tabi olmayan sözleşmeli personel ile kamu idarelerince yurt dışı görevde çalışmak üzere işe alınanların, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde,

4) İlk işyerindeki çalışmasına ait sigortalı işe giriş bildirgesi Kuruma verilerek, tescil işlemi yapılmış olan sigortalının, naklen ve hizmet akdi sona ermeden aynı işverenin aynı ya da başka ünitede tescil edilmiş diğer işyerinde çalışmaya başlaması halinde, yasal süresi dışında,
5) 5510 s. K.da belirtilen sürede Kuruma bildirilme imkanı olmamakla birlikte;

a)
Maliye Bakanlığı vizesine bağlı olarak kamu idarelerinde çalışacak sigortalılar için vize işleminin gerçekleştirildiğine ilişkin yazının, ilgili kamu idaresine intikal ettiği günü izleyen ikinci iş günü sonuna kadar,

b)
24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Özelleştirme Kanunu uyarınca özelleştirilen işyerlerinden diğer kamu kurum ve kuruluşlarına naklen atanan sözleşmeli veya kapsam dışı personelin nakledildikleri kamu idarelerinde işe başladıkları tarihi takip eden ikinci iş günü sonuna kadar,

Kuruma yapılan bildirimler de süresinde yapılmış sayılmaktadır.
 
·                    Hizmet akdi ile çalışmamakla birlikte 3308 s. Kanunda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler ile meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında zorunlu staja tabi tutulan öğrencilerin bildirimleri, Milli Eğitim Bakanlığı veya bu öğrencilerin eğitim gördükleri okullar, yüksek öğrenim sırasında zorunlu staja tabi tutulan öğrenciler için ise öğrenim gördükleri yüksek öğretim kurumlarınca yapılır.
·                    (4/1-a)kapsamındaki sigortalıları çalıştıranlar tarafından Kuruma yapılacak bildirimler, Kurum ile işveren, kamu idareleri ile kurum ve kuruluşların internet ve elektronik alt yapısı oluşturuluncaya kadar kâğıt ortamında yürütülür. Adi posta veya kargo ile gönderilen veya Kuruma doğrudan verilen işe giriş bildirgelerinde, bildirgenin Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarih; taahhütlü, iadeli taahhütlü veya acele posta servisi olarak gönderilenlerde ise postaya verildiği tarih, bildirim tarihi olarak kabul edilir.
·                    Sigortalı işe giriş bildirgesinin kağıt ortamında Kuruma verilmesi halinde bildirge üç nüsha düzenlenir, Kurum evrak kaydından geçen bildirgenin bir nüshası sigortalıya verilmek diğer nüshası sigortalı dosyasında saklanmak üzere işverene verilir, bir nüshası da sigortalının dosyasında muhafaza edilmek üzere Kurumca saklanır. Belgenin e-sigorta yoluyla verilmesi halinde işverenler bilgisayarlarından alacakları Kurumca üretilmiş barkod numaralı çıktıların bir nüshasını sigortalıya verir, bir nüshası da işverence sigortalı dosyasında saklanır.
 
B.) 4/1-a (SSK)KAPSAMINDA  OLANLARIN E-SİGORTA YOLUYLA BİLDİRİLMESİ
 
(4/1-a)kapsamındaki  sigortalıları çalıştıran işverenlerden aylık prim ve hizmet belgesini zorunlu olarak e-Sigorta yoluyla verenler;

1)
01/11/2008 tarihinden itibaren sigortalı tekrar işe giriş bildirgesini,

2)
01/12/2008 tarihinden itibaren ise sigortalı ilk işe giriş bildirgesini

zorunlu olarak e-Sigorta yoluyla internet üzerinden vereceklerdir.

Aylık prim ve hizmet belgesini e-Sigorta yoluyla bildirme zorunluluğu olmayan işverenler sigortalı ilk ve tekrar sigortalı işe giriş bildirgesini kağıt ortamında Kuruma verebilecekleri gibi e-Sigorta yoluyla da Kuruma bildirileceklerdir.
 
C.) 4/1-b (BAĞ-KUR)KAPSAMINDA  OLANLARIN SİGORTALILIK BAŞLANGIÇLARI

(4/1-b)kapsamındaki kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanların sigortalılıkları, aşağıda belirtilen hallerden itibaren başlar.

1)
Ticari kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usulde gelir vergisi mükellefi olanların sigortalılıkları bu mükellefiyetlerinin başlangıç tarihi itibariyle başlar ve bu tarih vergi dairelerince,

2)
Gelir vergisinden muaf olanların sigortalılıkları, Esnaf ve Sanatkar Sicil Müdürlüklerine tescil tarihi itibariyle başlar ve bu tarih Esnaf ve Sanatkar Sicil Müdürlüklerince,

3)
Şirket ortaklarından;

a)
Kollektif şirket, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ile donatma iştiraki ortaklarının sigortalılıkları vergi mükellefiyetlerinin başladığı tarihte başlar ve bu tarih, vergi dairelerince,
b) Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortaklarının sigortalılıkları, yönetim kurulu üyeliğine seçildikleri tarihte başlar ve bu tarih, şirket yetkililerince,
c) Limited şirket ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortaklarının sigortalılıkları şirketin ticaret siciline tescil edildiği tarihte başlar ve bu tarih, ticaret sicil memurluklarınca,
d) Limited şirket ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortaklarından hisse devri alan yeni ortaklarının sigortalılıkları ortaklar kurulunca devrin yapılmasına karar verildiği tarihte başlar. Bu tarih, ortaklar kurulu kararının, hisse devrine ilişkin tanzim edilen noter devir sözleşmesinin, devrin yapıldığının işlendiği pay defterinin birer sureti veya devir, ticaret sicil memurluğunca tescil edilmiş ise ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği nüshasının ibraz edilmesi kaydıyla şirket yetkililerince,

4)
Köy ve mahalle muhtarlarının sigortalılıkları, muhtar seçildikleri tarih itibariyle  başlar ve bu tarih il veya ilçe mülki  amirliklerince,
 
Kuruma ONBEŞ GÜN içinde bildirilmesi gerekmektedir.
 
5) 6132 sayılı Kanuna tabi jokey ve antrenörlerin sigortalılıkları lisans belgesine istinaden fiilen çalışmaya başladıkları tarihte başlar. Bu tarih, kaydın yapıldığı tarihten itibaren bir ay içinde Türkiye Jokey Kulübünce Kuruma bildirilir.

6)
(4/1-b)kapsamındaki sigortalı sayılanlardan tarımsal faaliyette bulunanların sigortalılıkları, bağlı oldukları ziraat odalarınca veya kendilerince bir yıl içinde bildirilmesi halinde odaya kaydedildikleri tarihten, bu süre içinde bildirilmemesi halinde ise bildirimin Kuruma yapıldığı tarihten başlar. Bu tarih, meslek kuruluşuna kayıtlarının yapıldığı tarihten itibaren bir ay içerisinde ziraat odalarınca veya ziraat odalarının bulunmadığı yerlerde tarım il/ilçe müdürlüklerince Kurumun ilgili ünitesine bildirilmek zorundadır.

(4/1-b)kapsamındaki
sigortalılar örneği Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği ile belirlenen sigortalı işe giriş bildirgesi ile sigortalılık başlangıcından itibaren on beş gün içinde Kurumun ilgili ünitesine bildirimi yapılır.
5510 s.K.nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendine tabi tarımsal faaliyette bulunan sigortalılardan Kanunun 6 ncı maddesinin (ı) bendi kapsamına girmeleri nedeniyle sigortalılıkları sona erenlerden muafiyet şartlarının ortadan kalktığını, ziraat odalarından, ziraat odalarının bulunmadığı yerlerde tarım il/ilçe müdürlüklerinden alacakları belge ile birlikte bir yıl içinde Kuruma bildirenlerin sigortalılıkları belgenin düzenlendiği tarihten, bu süreyi geçirenlerin sigortalılıkları ise bildirimin Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarihten başlar. Bu tarih sigortalılarca ve ilgili kuruluşlarca Kuruma bildirilir.

5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılardan gelir vergisinden muaf olup, Kanunun 6 ncı maddesinin (k) bendi kapsamına girmeleri nedeniyle sigortalılıkları sona erenlerden muafiyet şartlarının ortadan kalktığını esnaf ve sanatkarlar odaları birliğinden alacakları belge ile birlikte 15 gün içerisinde Kuruma bildirenlerin sigortalılıkları, belgenin düzenlendiği tarihten, 15 günlük süreyi geçirenlerin ise, bildirimin Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarihten itibaren başlar. Bu tarih sigortalılarca ve ilgili kuruluşlarca Kuruma bildirilir.
 
Muafiyet şartlarının ortadan kalktığına ilişkin olarak ilgili kuruluşlardan alınan belgenin adi posta veya kargo ile gönderilmesi halinde Kurum kayıtlarına intikal tarihi, taahhütlü, iadeli taahhütlü veya acele posta ile yapılan bildirimlerde postaya veriliş tarihi Kuruma intikal tarihi olarak kabul edilir.
 
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılarla ilgili bildirim yükümlülüğü bulunan kurum ve kuruluşlar, bildirimlerini merkez birimlerince yapmaları durumunda, bildirim zorunluluğu yerine getirilmiş sayılır. Kurum bildirimden itibaren bir ay içinde tescili yapılan kişilere, sigortalılık hak ve yükümlülüklerinin başladığını ve yaptığı işin iş kolu kodunu bildirir.
 
Adi posta yolu ile gönderilen veya Kuruma doğrudan verilen işe giriş bildirgelerinde, bildirgenin Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarih, taahhütlü, iadeli taahhütlü veya acele posta servisi olarak gönderilenlerde ise postaya verildiği tarih, bildirim tarihi olarak kabul edilir.
 
D.)4/1-b (BAĞ-KUR) KAPSAMINDA  OLANLARIN SİGORTALI İŞE GİRİŞ BİLDİRGESİNİN E-SİGORTA YOLUYLA BİLDİRİLMESİ
 
(4/1-b) kapsamında sigortalı sayılanlardan, ticari kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usulde gelir vergisi mükellefi olanlar, kollektif şirket, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ile donatma iştiraki ortaklarının sigortalı ilk ve tekrar işe giriş bildirgesi Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından e-Sigorta yoluyla Kuruma bildirilir.

(4/1-b) kapsamındaki sigortalılardan Kuruma bildirilmesinde ilgili kurum ve kuruluşların, internet ve elektronik alt yapısı oluşturuluncaya kadar sigortalı ilk ve tekrar işe giriş bildirgesi kağıt ortamında alınır.
 
E. İŞE GİRİŞ BİLDİRGESİ DÜZENLENMEYECEKLER

5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sosyal güvenlik kurumlarına tescili yapılan ve Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle sigortalılığı devam edenlerin sigortalıların eski tescil bilgileri, sosyal güvenlik sicil numarası altında güncellenerek Kanuna göre tescil işlemleri sonuçlandırılır. Bunlar için ayrıca sigortalı işe giriş bildirgesi talep edilmez.
 
V.SİGORTALILIĞIN SONA ERMESİ HALİNDE KURUMA BİLDİRİM

A.) (4/1-a) KAPSAMINDAKİ SİGORTALILAR

(4/1-a) kapsamındaki sigortalıların sigortalılıkları hizmet akdinin sona erdiği tarihte biter. Bu tarih, işverenler tarafından örneği Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği ekinde yer alan sigortalı işten ayrılış bildirgesi ile sigortalılığın sona ermesini takip eden on gün içinde e-Sigorta ile Kuruma bildirilir.

Sigortalı işten ayrılış bildirgesine kaydedilen bilgiler, ayrıca ilgili aylık prim ve hizmet belgesinde de gösterilir. Yasal süresi dolmadığı için henüz Kuruma verilmeyen aylık prim ve hizmet belgesinde yer alacak sigortalı çalışmalarının Kurumca bilinmesini gerektiren diğer hallerde de bu şekilde işlem yapılır. Ancak, on günlük süre dolmadan aylık prim ve hizmet belgesi verilmiş ise ayrıca sigortalı işten ayrılış bildirgesi verilmez.

5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesi gereği bazı sigorta kollarına tabi tutulanlardan;

1)
Ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutukluların sigortalılığı çalışmalarının sona erdiği veya işlerine son verildikleri tarihten itibaren sona erer. Bu tarih, Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İş Yurtları Kurumunca,

2)
3308 sayılı Kanunda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler, meslek liselerinde okuyanlar, yüksek öğrenimleri sırasında zorunlu staja tabi tutulan öğrencilerin sigortalılığı eğitim veya öğretimlerinin/staj sürelerinin bittiği tarihten itibaren sona erer. Bu tarih, eğitim ve öğretim gördükleri kurumlarca,

3)
Harp malulleri ile 3713 veya 2330 sayılı kanunlara göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış olanlardan 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrası kapsamında sigortalı olanların sigortalılıkları, sigortalı çalışmalarının sona erdiği tarihten itibaren sona erer, bu tarih işverenlerince,

4)
Harp malulleri ile 3713, veya 2330 sayılı kanunlara göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış olanlardan 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamında çalışanlardan uzun vadeli sigorta kollarına tabi olup bu sigorta kollarından çıkmak isteyenler hakkında isteklerine dair yazılı taleplerini takip eden ayın başından itibaren sadece iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanmaya devam edilir, bu tarih işverenlerince,

5)
Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan kursiyerlerin sigortalılığı, kursların bitiminden veya ayrıldığı tarihten itibaren sona erer. Bu tarih Türkiye İş Kurumunca,
ON GÜN içinde sigortalı işten ayrılış bildirgesi ile Kuruma bildirilir.

Ancak, Türkiye İş Kurumu tarafından 4447 sayılı Kanun gereğince işsizlik ödeneğinden yararlandırılan kişilerden ödeneğinin sona erdiği tarih bildirilenler için ayrıca, sigortalı işten ayrılış bildirgesi verilmesi istenmez.
 
B- (4/1-b) KAPSAMINDAKİ SİGORTALILAR

(4/1-b) kapsamındaki sigortalılar, sigortalılıkları aşağıda sayılan hallerde sona erer, bunlardan;

1)
Ticari kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usulde gelir vergisi mükellefi olanların sigortalılıkları mükellefiyetlerini gerektiren faaliyetlerine son verdikleri tarihte sona erer ve bu tarih ilgili vergi dairelerince ve sigortalılarca,

2)
Gelir vergisinden muaf olanların sigortalılıkları esnaf ve sanatkar sicil müdürlüklerindeki kayıtlarının silindiği tarihte sona erer, bu tarih esnaf ve sanatkar sicil müdürlüklerince ve sigortalılarca,

3)
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki gelir vergisinden muaf olanlardan, bu  Kanunun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasının (k) bendi kapsamına girenlerin bir önceki aya ait faaliyet gelirlerinden bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının Kanunla tanımlanan prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olduğunu esnaf ve sanatkarlar odaları birliklerinden alacakları Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği ekinde yer alan muafiyet belgesi ile belgeleyerek on gün içinde Kuruma intikal ettirenlerin sigortalılıkları belgenin düzenlendiği tarihten, bu süreyi geçirenlerin sigortalılıkları ise belgenin Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarihten itibaren sona erer ve bu tarih sigortalılarca,

4)
Şirket ortaklarından;

a)
Kollektif şirket, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ile donatma iştiraki ortaklarının sigortalılıkları vergi mükellefiyetlerinin bittiği tarihte sona erer, bu tarih vergi dairelerince ve sigortalılarca,
b) Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortaklarının sigortalılıkları bu görevlerinin bittiği tarihte sona erer, bu tarih, şirket yetkililerince ve sigortalılarca,
c) Limited şirket, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortaklarının sigortalılıkları hisse devrine ilişkin alınan ortaklar kurulu kararı ile hissenin devrine ilişkin tanzim edilen noter devir sözleşmesinin ve devrin pay defterine işlendiği sayfanın birer suretlerinin birlikte ibraz edilmesi veya hisse devri ticaret sicil memurluğuna tescil edilmiş ise ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği nüshasının ibraz edilmesi kaydıyla ortaklar kurulu karar tarihi itibariyle sona erer, bu tarih sigortalılar ve şirket yetkililerince,

5)
İflasın açılmasına mahkemece karar verilen şirketlerin ortaklarının sigortalılıkları sigortalının talebi halinde mahkemenin karar tarihinde, sigortalının talebinin olmaması halinde ise mahkemece iflasın kapatılmasına karar verildiği tarihte sona erer, bu tarih sigortalılar ve şirket yetkililerince,

6)
Tasfiyenin açılmasına mahkemece karar verilen şirketlerin ortaklarının sigortalılıkları sigortalının talebi halinde mahkemenin karar tarihinde sona erer, bu tarih sigortalılarca, sigortalının talebinin olmaması halinde tasfiye kurulu kararının ticaret sicil memurluğunca tescil edildiği tarihte sona erer, bu tarih ticaret sicil memurluğunca ve sigortalılarca,

7)
Tasfiyesine şirketin ortaklar kurulu tarafından karar verilen şirketlerin ortaklarının sigortalılıkları sigortalının talebi halinde tasfiyenin başlanmasına karar verildiği tarihte sona erer, bu tarih sigortalılarca, sigortalının talebinin olmaması halinde ise tasfiyenin sonuçlandığına ilişkin tasfiye kurulu kararının ticaret sicil memurluğunca tescil edildiği tarihte sona erer, bu tarih sigortalılarca ve ticaret sicil memurluklarınca,

8)
Münfesih duruma düşen şirketlerin ortaklarının sigortalılıkları sigortalının talebi halinde şirketin münfesih duruma düştüğü tarih itibariyle sona erer, bu tarih sigortalılarca, sigortalının talebinin olmaması halinde münfesih duruma düşen şirketin tasfiyesinin sonuçlandığına dair tasfiye kurulu kararının ticaret sicil memurluğunca tescil edildiği tarihte sona erer, bu tarih sigortalılarca ve ticaret sicil memurluklarınca,

9)
Mahkeme kararı ile iflasın, tasfiyenin açılmasına, ortaklar kurulu kararı ile tasfiyenin başlamasına veya münfesih duruma düşmesine karar verilen şirketlerin ortaklarından hizmet akdi ile çalışmaya başlayanların sigortalılıkları çalışmaya başladıkları tarihte sona erer, bu tarih sigortalılarca,

10)
Gelir vergisinden muaf olarak sigortalılıkları devam ederken hizmet akdi ile çalışmaya başlayanların sigortalılıkları çalışmaya başladıkları tarihte sona erer, bu tarih sigortalılarca,

11)
Köy ve mahalle muhtarlarının sigortalılıkları muhtarlık görevinin bittiği tarihte sona erer, bu tarih il ve ilçe mülki amirliklerince ve sigortalılarca,

12)
Köy ve mahalle muhtarlarından Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrası (b) bendi kapsamında gelir vergisi mükellefi olanlar hariç, aynı zamanda hizmet akdi ile çalışmaya başlayanların sigortalılıkları çalışmaya başladıkları tarihte sona erer, bu tarih sigortalılarca,

13)
Tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanların sigortalılıkları tarımsal faaliyetin bittiği tarihte sona erer, bu tarih ziraat odalarınca, ziraat odası bulunmayan yerlerde ise tarım il/ilçe müdürlüklerince ve sigortalılarca,

14)
5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin 4 numaralı alt bendi kapsamındaki tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, 5510 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi kapsamına girenlerin bir önceki yıla ait tarımsal faaliyet gelirlerinden bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının Kanunla tanımlanan prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olduğunun ziraat odalarından, ziraat odalarının bulunmadığı yerlerde ise tarım il/ilçe müdürlüklerinden alacakları Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği ekinde yer alan muafiyet belgesi ile belgeleyerek on gün içinde Kuruma intikal ettirilenlerin sigortalılıkları belgenin düzenlendiği tarihten, bu süreyi geçirenlerin sigortalılıkları ise belgenin Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarihten itibaren sona erer ve bu tarih sigortalılarca,

15)
Herhangi bir yabancı ülkede ikamet eden ve o ülke mevzuatı kapsamında çalışmaya başlayan veya ikamet esasına bağlı olarak o ülke sosyal güvenlik sistemine dahil olanların sigortalılıkları çalışmaya veya ilgili ülke sosyal güvenlik sistemine dahil oldukları tarihte sona erer, bu tarih sigortalılarca,

16)
6132 sayılı Kanuna tabi jokey ve antrenörlerin sigortalılıkları fiili çalışmalarının bittiği tarihte sona erer, bu tarih Türkiye Jokey Kulübü ve sigortalılarca,

ON GÜN
içinde sigortalı işten ayrılış bildirgesi ile Kuruma bildirilir.

Sigortalı işe giriş bildirgesini kağıt ortamında verenler için, sigortalılığın sona ermesini takip eden 10 gün içinde sigortalı işten ayrılış bildirgesi iki nüsha olarak düzenlenir. Biri düzenleyen kuruluşta kalır, diğeri ilgili üniteye gönderilir. Sigortalıya, sigortalılığının sona erdiği ilgili soysal güvenlik il/merkez müdürlüğünce yazı ile bildirilir.

5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında olanların, meslek kuruluşlarına ya da vergi dairelerine olan yükümlülüklerini yerine getirmemiş olmaları, sigortalılığın sona ermesine ilişkin belge ya da bilginin verilmesine engel teşkil etmez.
 
İŞYERİ İŞLEMLERİ
A.9 İŞYERİ KAVRAMI:

Sosyal güvenlik uygulamasında işyeri; sigortalı sayılanların maddi olan ve olmayan unsurları ile birlikte işlerini yaptıkları yerler ile bu yerlerde üretilen mal veya verilen hizmet ile nitelik yönünden bağlılığı bulunan ve aynı yönetim altında örgütlenen yerler ile bağlı yerler, dinlenme, çocuk emzirme, yemek, uyku, yıkanma, muayene ve bakım, beden veya meslek eğitimi yerleri, avlu ve büro gibi diğer eklentiler ile araçlardır.
 
B.) (4/1-a) KAPSAMINDA ÇALIŞAN SİGORTALILARIN İŞYERİNİN BİLDİRİMİ
1.Bildirim Şekli Ve Süresi

(4/1-a)
kapsamında sigortalı çalıştıran işverenlerin, örneği Kurumca hazırlanan işyeri bildirgesini, en geç sigortalı çalıştırmaya başladıkları tarihte Kuruma vermeleri gerekmektedir.

İşyeri bildirgesinin, adi posta veya kargo yolu ile gönderilmesi ya da Kuruma doğrudan verilmesi halinde, bildirgenin Kurumun evrak kayıtlarına intikal ettiği tarih; taahhütlü, iadeli taahhütlü veya acele posta servisi şeklinde gönderilmesi halinde, postaya verildiği tarih; e-sigorta kanalıyla gönderilmesi halinde ise internet kanalıyla gönderilmesi sırasında onaylama işleminin yapıldığı tarih,  Kuruma intikal tarihi olarak kabul edilecektir.
 
İşverenler tarafından, şirket kuruluşu aşamasında, çalıştırılacak sigortalı sayısı ile bu sigortalıların işe başlama tarihlerinin ticaret sicili memurluklarına bildirilmesi halinde, bu bildirimler Kuruma yapılmış sayıldığından, ticaret sicil memurlukları, kendilerine yapılan bu bildirimleri en geç on gün içinde Kuruma bildirmek zorundadır.

2.İşyerinin Tescili

·                                       (4/1-a) kapsamında sigortalı çalıştıran işveren, Kurumca öngörülen sürelerde vermekle yükümlü olduğu işyeri bildirgesini düzenleyerek e-sigorta ile göndermek zorundadır.
·                                       Aynı işverenin birden fazla işyeri kurması hâlinde, her bir işyeri için ayrı işyeri bildirgesi düzenlenecektir.
·                                       Diğer taraftan, tescili yapılacak işyerinde, hem ayın 1’i ila 30’u arasında, hem de ayın 15’i ila müteakip ayın 14’ü arasındaki çalışmalarına istinaden ücret alan sigortalıların bulunması halinde, her iki çalışma döneminden dolayı iki ayrı işyeri bildirgesi düzenlenerek ayrı ayrı işyeri tescili yapılacaktır.
·                                       506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanuna göre daha önce  yapılmış olan ve (4/1-a) kapsamında bulunan sigortalıların çalıştırıldığı işyerlerinin tescil işlemi, 5510 s. Kanun hükümlerine göre yapılmış sayıldığından, söz konusu işyerlerinin kısa vadeli sigorta kolları prim oranı ile yapılan işin tehlike sınıf ve derecesinin belirlenmesine ilişkin geçiş hükümleri saklı kalmak kaydıyla yeniden işyeri bildirgesi düzenlenmeyecek, dolayısıyla ayrıca işyeri dosyası tescil edilmeyecektir.

3. İşyerinin re’sen tescili;

İşyerinin tescil edilmemiş olduğunun;

·                                       Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca, fiilen yapılan denetimler sonucunda veya işyeri kayıtlarından yapılan tespitlere,
·                                       Kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapılan soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde düzenlenen tutanak veya raporlara,
·                                       Kamu idareleri ile döner sermayeli kuruluşlardan, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşlardan, kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan, ruhsata tabi işlerde ruhsatı veren mercilerden (Valilikler, kaymakamlıklar, belediyeler, maden arama ve işletme, inşaat, taş ocağı ruhsatı verenler ve benzeri) alınan bilgilere,
·                                       Mahkeme kararlarına,

istinaden tespiti halinde, işyeri, Kurumca re’sen tescil edilmektedir.
 
4. İşyeri bildirgesinin Kuruma gönderilmesi;

Kural olarak sigortalı çalıştıran, böyle bir işyerini devir alan veya bu nitelikte işyeri kendisine intikal eden işverenler, işyeri bildirgelerini e-sigorta ile Kuruma göndermekle zorunlu tutulmuşlardır.

Ancak, (4/1-a)  kapsamındaki sigortalıları çalıştıranlar tarafından Kuruma yapılacak bildirimlerin, Kurum ile işveren, kamu idareleri ile kurum ve kuruluşların internet ve elektronik alt yapısı oluşturuluncaya kadar kağıt ortamında yürütüleceği öngörüldüğünden, işyeri bildirgesi, gerekli alt yapı oluşturuluncaya kadar Kuruma kağıt ortamında verilecektir.
 
5. İşyeri sicil numarası;

(4/1-a)
kapsamında sigortalı çalıştırılan işyerine Kurumca, "Mahiyet Kodu", "İşkolu Kodu", " Yeni / Eski Ünite Kodu", "İşyeri Sıra Numarası", "İl Kodu", "İlçe Kodu", "Kontrol Numarası" ve varsa "Geçici İş İlişkisi Kurulan İşveren Numarası" ile "Alt İşveren Numarası" nı ihtiva eden bir sicil numarası verilmektedir.

İşyeri sicil numarasındaki;

a) "Mahiyet Kodu", yapılan işin özel veya kamu sektörüne ait daimi veya geçici olduğunu,  (Bu bölüme, kamu sektörüne bağlı devamlı işyerleri için "1", özel sektöre bağlı devamlı işyerleri için "2", kamu sektörüne bağlı geçici işyerleri için " 3", özel sektöre bağlı geçici işyerleri için "4" rakamı verilir.)

b) "İşkolu Kodu", yapılan işin "Kısa Vadeli Sigorta Kolları Prim Tarifesi" ne göre hangi iş koluna girdiğini, (İşkolu kodu ve tehlike sınıfının Kurumca doğru tayin edilebilmesi için, işyeri bildirgesinde yer alan “Yapılan İşin Niteliği” bölümünün açık ve ayrıntılı olarak açıklanması gerekmektedir. İşverence verilen bilgilere istinaden bu bölüme, Kısa Vadeli Sigorta Kolları Prim Tarifesinde bu işe karşılık gösterilen dört rakamlı işkolu kodu verilir.)

c) “Ünite Kodu”, işyerinin işlem gördüğü üniteyi,

ç) "İşyeri Sıra Numarası", her işyerine ilgili ünite tarafından sıra takip etmek suretiyle verilen numarayı,

d) "İl Kodu", işyeri hangi "il"de ise, o "il"e ait trafik kod numarasını,

e) "İlçe Kodu", işyerinin bulunduğu ilçe için Kurum tarafından verilen kod numarasını,

f) "Kontrol Numarası", işyeri sicil numarasının doğru kullanılması amacıyla Kurumca  verilen numarayı,

g) "Alt İşveren Numarası", alt işverenlerin işlemlerinde kullanılmak üzere Kurumca verilen numarayı,

ifade etmektedir.

Kurumca verilen işyeri sicil numarası, işyerinin tehlike sınıfı ile birlikte işverene tebliğ edilmektedir.

İşyeri numarasından önce gelmek üzere gerçek ve tüzel kişilere işveren numarası verilebilir. Bu numara gerçek kişi işverenlerde Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, yabancı uyruklu gerçek kişi işverenlere Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünce verilecek numarası, tüzel kişi işverenlerde ise vergi kimlik numarasıdır ve ilgililerce doldurulması gerekmektedir.
 
6. İşyeri Bildirgesi İle Birlikte Verilecek Belgeler;

İşverenler, işyeri bildirgesi ile birlikte verilmesi gereken,
·                     Yerleşim  belgesi ile imza sirkülerini,
·                     Varsa işveren vekiline ait noterden onaylı vekaletname ve imza sirkülerini,
·                     Diğer kanunlar uyarınca tutmak zorunda oldukları defterin türünü gösteren resmî nitelikteki belgelerini,
·                     Tüzel kişilerde tescile ilişkin Ticaret Sicil Gazetesi ile tüzel kişiliği temsile ve ilzama yetkili kimselerin imza sirkülerini,
·                     Adi ortaklıklarda noter onaylı ortaklık sözleşmesini,
·                     Kapıcılık işyerinde, kat maliklerinin ad-soyadlarını, adreslerini ve Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralarını gösterir listesini,
·                     İhale konusu işlerde, işin sözleşmesinin veya işin üstlenildiğini gösterir idarenin yazısının aslı ya da idarece onaylı fotokopilerini,
·                     İnşaat işyerlerinde, yapı ruhsatının onaylı fotokopisi, varsa arsa sahibi ile müteahhit arasındaki noter onaylı inşaat yapım sözleşmesini,

işyerinin tescil tarihinden itibaren en geç bir ay içinde işyerini çevresine alan Kurumun ilgili ünitesine verilmesi gerekmektedir..

İşverenden iş alan alt işverenler, Kanundan doğan yükümlülükleri başlamadan önce işyeri bildirgesi hariç yukarıda sayılan belgeleri Kuruma elden veya posta yoluyla göndermeleri gerekmektedir.

7.
İşyerinin Devri Veya İntikali;

İşyeri bildirgesi, sigortalı çalıştırılan bir işin veya işyerinin devri halinde, yeni işveren tarafından, en geç işin veya işyerinin devralındığı tarihi takip eden ON GÜN içinde; gerçek kişi olan işverenin ölümü halinde ise, mirasçılarınca, ölüm tarihinden itibaren en geç ÜÇ AY içinde işyerinin işlem gördüğü Kurumun ilgili ünitesine verilecektir.

Devir veya intikal nedeniyle düzenlenen işyeri bildirgesine istinaden ayrıca işyeri dosyası tescil edilmeyecek, işlemlerin eski işyeri numarasından devam ettirilebilmesi için, devir veya intikale ilişkin gerekli değişiklikler tescil kütüklerine kaydedilecektir.
 
8. İşyerlerinin Birleşmesi, Nevilerinin Değişmesi Veya Diğer Bir Şirkete Katılması, Adi Şirketlerde Yeni Ortak Alınması;

İşyeri bildirgesi,

·                                      6762 s. T.T.K.nu hükümlerine tâbi şirketlerin birleşmesi veya nevilerinin değişmesi ya da diğer bir şirkete katılması halinde, en geç bu hususların ticaret siciline tesciline ilişkin ilân tarihini takip eden on gün içinde;
·                                       Adi şirketlerde şirkete yeni ortak alınması durumunda ise en geç yeni ortağın alındığı tarihi takip eden on gün içinde,

işyerinin işlem gördüğü Kurumun ilgili ünitesine verilecektir.

·                                       Şirketlerin nevilerinin değişmesi, birleşmesi veya bir şirketin diğer bir şirkete katılması ya da adi şirketlerde yeni ortak alınması durumunda, yeni işyeri dosyası tescil edilmeyecektir.
·                                       İşyerlerinde işletme adı değişikliklerinde işyeri bildirgesi verilmez. Değişiklik, Ticaret Sicil Gazetesinin de ekli olduğu bir yazı ile Kuruma bildirilir.
 
9.İşyerinin nakli;

·                                       İşyerinin faaliyette bulunduğu ilden başka bir ile nakledilmesi halinde, işyeri bildirgesi, işyerinin nakledildiği adresin bağlı bulunduğu üniteye, en geç işyerinin nakledildiği tarihi takip eden on gün içinde verilecektir.
·                                       İşyerinin, aynı il içinde olmakla birlikte, başka bir ünitenin görev alanına giren bir adrese nakledilmesi halinde, işyeri bildirgesi verilmeyecek, ancak nakil tarihini takip eden tarihten itibaren on gün içinde nakledilen işyerinin sicil numarasını içerir yazı ile durum eski ve yeni üniteye bildirilecektir.
·                                       İşyerinin, gerek başka bir ildeki adrese nakledilmesi nedeniyle düzenlenen işyeri bildirgesine istinaden, gerekse aynı il içinde olmakla birlikte başka bir ünitenin görev alanındaki adrese nakledilmesi nedeniyle yapılan yazılı bildirim üzerine yeni işyeri dosyası tescil edilecektir.
·                                       İşyerinin başka bir ünitenin görev alanına giren adrese nakledilmesi halinde, durum yeni ünite tarafından bildirimin kendisine yapıldığı tarihten itibaren onbeş gün içinde eski işyeri dosyasının bulunduğu üniteye yazılı olarak bildirilecek ve yapılan bildirim üzerine eski işyeri dosyası Kanun kapsamından çıkartılacaktır.
·                                       İşyerinin aynı ünitenin görev alanına giren başka bir adrese nakledilmesi halinde, yeni adres, işyerinin nakledildiği tarihten itibaren on gün içinde işyerinin işlem gördüğü üniteye yazı ile bildirilecektir. Bu durumda yeni işyeri dosyası tescil edilmeyecektir.

10.Aynı işkolunda bulunan birden çok kara veya deniz yahut hava ulaştırma araçlarının tescil işlemi;
·                                       Aynı işverene ait olup, aynı işkolunda bulunan birden çok kara veya deniz yahut hava ulaştırma araçları için tek işyeri dosyası tescil edilecektir.
·                                       Aynı işkolunda birden fazla nakil aracı bulunan işverence nakil araçlarının kayıtlı olduğu ilgili idareyi gösterir belge ibraz edilerek tek işyeri bildirgesi düzenlenecek ve işyeri, idarenin bulunduğu bölgeyi içine alan Kurum ünitesince tescil edilecektir.
·                                       İstanbul ilinde bulunan deniz ulaşım araçları için dosya tescil işlemi Beyoğlu Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğünce yapılacaktır.
·                                       5510 s. Kanunun 90. maddesinde belirtilen kurum ve kuruluşlarca ihale suretiyle yaptırılan işlerin konsorsiyum şeklinde üstlenilmesi halinde, konsorsiyumu oluşturan üstlenicilerin her birine müstakilen istihkak ödenmesi ve bu üstleniciler tarafından idareye ayrı ayrı teminat verilmiş olması kaydıyla üstlenicilerin her birine, verecekleri işyeri bildirgelerine istinaden Kurumca ayrı işyeri dosyası tescil edilecektir. İhale konusu işin iş ortaklığı şeklinde üstlenilmesi durumunda ise,  iş ortaklığı adına tek işyeri dosyası açılacaktır.
 
11. Alt İşverenin (Aracı-Taşeronun) İşyeri İşlemleri
 
Asıl işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran alt işverenler, bu işlerinden dolayı Kuruma işyeri bildirgesi vermeyecektir. Bu kişiler, çalıştırdıkları sigortalıları, asıl işverenle yapmış oldukları sözleşmenin Kuruma ibraz edilmesi kaydıyla asıl işveren adına tescil edilmiş olan işyerinden alacakları numara ile Kuruma bildireceklerdir.
 
12. Geçici İş İlişkisi Çerçevesinde Devralan İşverenin İşyeri İşlemleri
 
Sigortalıyı geçici iş ilişkisi çerçevesinde devralan işveren adına işyeri dosyası açılmaz; ancak sigortalıyı devralan işveren, devraldığı sigortalıyı çalıştırmaya başlamadan önce, sigortalısını devir aldığı işverenle yapmış olduğu sözleşmeyi Kuruma ibraz etmesi kaydıyla, müteselsilen sorumlu olduğu yükümlülüklerini, sigortalıyı devir aldığı işverene ait işyeri sicil numarası üzerinden Kurumca kendisine verilecek özel bir numara ile yerine getirebilir.
 
13. 01.10.2008 Tarihinden Önce Tescilli İşyerlerinin Durumu

5510 s. Kanunun yürürlük tarihinden önce 506 s. Kanuna göre tescil edilmiş bulunan işyerleri için işyeri bildirgesi verilmez ve ayrıca tescil işlemi yapılmaz. (4/1-a) kapsamına giren sigortalılara ilişkin işlemler, tescilli olan bu işyerleri dosyalarından sürdürülmeye devam edilecektir.
 
İŞ KAZASI-MESLEK HASTALIKLARI UYGULAMALARI
 
I.GENEL OLARAK İŞKAZASI
 
Genel olarak kaza; beklenmeyen, istenmeyen, arzu edilmeyen mal ve can yönünden tehlike arz eden, dıştan bir etki ile meydana gelen, zarara yol açan anlık fiili durumu (olayı) ifade etmektedir.
İş Kazası kavramı ise kazanın tamamen çalışma (iş) yaşamından doğan halini kapsamakta olup, mesleki risklerin başında gelmektedir. Özelikle sanayileşme süreciyle birlikte ülkemizde “iş kazaları” artmaya başlamış ve bugün halen çalışma hayatının en önemli sorunlarının başında gelmektedir.

Ülkemizde ilk kez 1936 yılında çıkarılan 3008 sayılı ilk İş Kanunu’nun 107. maddesinde Sosyal Sigortaların kademeli olarak kurulması ve temel ilkelerinin belirlenmesi öngörülmüştür. 3008 sayılı İş Kanunu’na dayanılarak çıkarılan, 07.07.1945 tarihinde kabul edilen ve 01.07.1946 tarihinde yürürlüğe konulan 4772 sayılı “İş kazalarıyla Meslek Hastalıkları ve Analık Sigortaları Kanunu” ile mesleki risk sigortası uygulanmaya konulmuştur.
 
II.SSK UYGULAMASINDA İŞ KAZASI
 
A. İŞ KAZASININ SORUŞTURULMASININ YASAL DAYANAĞI

506 sayılı Yasa’nın 29. maddesi gereği bir olayın iş kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında Kurumca soruşturma açılmakta ve karara varılmaktadır. Yapılan soruşturma neticesinde vizite kağıdında yazılı hususların gerçeğe uymadığı ve vakanın iş kazası olmadığının saptanması halinde Kurumca bu olay için yersiz olarak yapılmış bulunan masraflar işverenden alınmakta ayrıca ilgililer hakkında genel hükümlere göre kovuşturma yapılmaktadır.

Kurum, bütün iş kazalarının soruşturmasını yapmamaktadır. Özelikle yüksek maluliyetle ve ölümle sonuçlanan iş kazaları ile şüphe ve tereddüde mahal veren iş kazaları soruşturulmaktadır.

Sosyal Sigortalar Kurumu’nda bütün iş kazalarının soruşturulması Başkanlık Sigorta Müfettişleri tarafından yapılmaktadır. Vizite kağıdı veya ihbar-şikayet sonucu Kurum’a intikal eden iş kazaları, Sigorta Müfettişlerince olayın oluşumunun tespiti amacıyla olay mahallinde incelemeler yapılmakta, tanık sigortalı, görgü tanıkları, sigortalı ve işverenin ifadeleri alınmakta, işyeri kayıt ve belgeleri ile olaya ilişkin düzenlenmiş diğer her türlü kayıt ve belgeler (olayla ilgili polis tutanakları, hastane kayıtları, bilirkişi tutanakları, diğer belgeler..... vs.) de incelenerek, olayın iş kazası olup-olmadığına karar verilmekte ve 506 sayılı Kanun’un ilgili maddeleri uygulanmaktadır.
 
B. İŞ KAZASINA MARUZ KALAN KİŞİNİN SİGORTALILIĞININ ARAŞTIRILMASI

İş kazalarının soruşturulmasında izlenen ilk adım, kazaya maruz kalan kişinin, sigortalılık niteliğinin bulunup-bulunmadığının araştırılmasıdır. Zira, iş kazasından söz edebilmek için kazaya uğrayanın her şeyden önce sigortalı olması gerekmektedir. Sigortalılık niteliği bulunmayan bir kişinin işyerinde geçirdiği kazanın iş kazası olarak nitelendirilmesi mümkün değildir.

Bir iş sözleşmesine (hizmet akdine) dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar 506 sayılı Kanun uygulamasında (2/I. maddesi uyarınca) sigortalı sayılmışlardır. Ayrıca aynı Kanun’un 6. maddesinde;

“Çalıştırılanlar, işe alınmalarıyla kendiliğinden ‘sigortalı’ olurlar. Sigortalılar ile bunların işverenleri hakkında sigorta hak ve yükümleri sigortalının işe alındığı tarihten başlar.
Bu suretle sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.
Sözleşmelere, sosyal sigorta yardım ve yükümlerini azaltmak veya başkasına devretmek yolunda hükümler konulamaz. ” hükümleri amirdir.

Bu madde hükümlerinden de açıkça görüleceği üzere, kazaya uğrayan kişinin hizmet akdine istinaden çalışmış olması yeterlidir. Kişinin Kurum’a bildirilmemiş olması, kendisine ücret ödenmemiş olması, işverenle arasındaki hizmet akdinin yazılı yapılmamış olması, deneme mahiyetinde çalışıyor olması, tarafların (işçi-işveren), noterden veya başka bir makamdan onaylı bir sözleşme ile sigortalı yapılamayacağı yönünde anlaşmış olsalar bile diğer şartların varlığı halinde olayın iş kazası olmasını ortadan kaldırmamaktadır.
 
C.OLAYIN İŞ KAZASI OLUP-OLMADIĞININ BELİRLENMESİ

1. İş Kazasının Hukuki Tanımı

Hukuk sistemimizde sigortalıya çalıştığı esnada zarar veren her türlü olay iş kazası olarak görülmektedir. İş kazası ile ilgili olarak en esaslı düzenleme 506 sayılı Kanun’da yapılmıştır. Belirtilen Kanun’un 11. maddesinin (A) fıkrasında;

a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,
b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısı ile,
c) Sigortalının, işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
d) Emzikli kadın sigortalının çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülüp getirilmeleri sırasında,

Yukarıda belirtilen hal ve durumlardan birinde meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedence veya ruhca arızaya uğratan olay olarak tanımlanmıştır.

Kazanın yukarıda belirtilen hal ve durumlardan birinde meydana gelmemesi halinde iş kazasından söz etmek mümkün değildir.
Zira Kanun maddesinde açıkça hangi hal ve durumların iş kazası olduğu tadadi ve tahdidi olarak belirtilmiştir. Örneğin sigortalının işyeri dışında, görevli olmadığı anda geçirdiği kaza, iş kazası sigortası kapsamında olmayıp, hastalık olarak kabul edilmekte ve hastalık sigortası kapsamında değerlendirilmektedir.

D. KAZA SONUCUNDA SİGORTALININ HEMEN VEYA SONRADAN BEDENCE VEYA RUHCA ARIZAYA UĞRAMIŞ OLMASI

Kaza sonucunda hemen veya sonradan sigortalıda hiçbir (psikolojik-bedensel) arıza olmamışsa, iş kazasından söz edilemez. Maddi hasar (makine, araç ve gereçlerde oluşan zarar) 506 sayılı Yasa açısından iş kazası kapsamında değildir.
 
E. SİGORTALININ YAPMAKTA OLDUĞU İŞ İLE KAZA ARASINDA İLLİYET RABITASININ OLMASI

Sigortalının, yapmakta olduğu iş ile kaza arasında illiyet rabıtasının olması gerekmektedir. Bir olayın iş kazası sayılabilmesi için; sigortalının uğradığı bedeni ve ruhi zarar ile olay arasında uygun neden-sonuç ilişkisi bulunması gereklidir. Herhangi bir olay olmaksızın sigortalının bedeni ve ruhi zarara uğraması iş kazası sayılmaz. Mesela; herhangi bir olayla ilgili olmaksızın kişinin işyerinde bulunduğu sırada beyin kanaması geçirmesi sonucu vefat etmesi iş kazası sayılmaz. İşyerinde bulunurken sigortalının maruz kaldığı kazalarda ise sigortalının gördüğü işle kaza olayı arasında bir nedensellik bağının bulunması gerekli değildir. Örneğin sigortalı işyerinde uyurken 3. bir kişi tarafından tabanca ile vurulması olayın iş kazası olmasını engellemez.

F. KAZANIN DIŞTAN GELEN BİR ETKİ SONUCU VE ANİDEN OLUŞMASI

Sigortalıyı arızaya uğratan yahut ölümüne neden olan olayın, dıştan gelen bir etki ve aniden meydana gelmiş olması gerekir. Zira yukarıda verilen örnekte olduğu gibi hiçbir (dıştan gelen) etki olmadan kişinin işyerinde beyin kanaması veya kalp krizi geçirmesi iş kazası değildir. Ancak kişinin işyerinde çalışırken aniden meydana gelen patlama sonucu kalp krizi geçirmesi bir iş kazasıdır.
 
G. İŞVEREN-SİGORTALI VE 3. KİŞİNİN SORUMLULUĞUNUN TESPİT EDİLMESİ

1. İŞVERENİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ VE MÜEYYİDELERİ

a. Sigortalının Bildirilmemesi

Yapılacak (fiilen ve/veya kayden) inceleme sonucunda sigortalının, yasal süre  içersinde Kurum’a bildirilmediğinin (Sigortalı işe giriş bildirgesinin yasal süre içinde Kurum’a verilmemesinin) saptanması halinde, işverenin kusurlu olup olmadığının veya diğer prim belgelerini yasal süresinde Kuruma verilmiş olması üzerinde durulmaksızın 506 sayılı Yasa’nın 10. maddesi (işveren hakkında) uygulanmaktadır.

Belirtilen maddeye göre iş kazası sonucu sigortalıya, Kurumca yapılan ve ilerde yapılması gerekli bulunan her türlü masrafların tutarı ile, (sigortalı ve yakınlarına) gelir bağlanırsa bu gelirlerin 22. maddede belirtilen tarifeye göre hesap edilecek sermaye değerleri tutarı, 26. maddede yazılı sorumluluk halleri aranmaksızın, işverene ödettirilmektedir. Ayrıca sigortalının bildirilmemesi nedeniyle aynı Kanun’un 140. maddesinin (b) fıkrası uyarınca idari para cezası uygulanmaktadır.

b. İşverenin İş Kazasını Bildirme Yükümlülüğü

İşverenin, iş kazasını, o (iş kazasının meydana geldiği) yer yetkili zabıtasına derhal ve Kuruma da en geç kazadan sonraki iki gün içinde yazı ile bildirmekle yükümlü kılınmıştır. (506/27-I). Bu bildirim örneği Kurumca hazırlanan vizite kağıtları doldurularak Kuruma verilmekle yerine getirilmektedir.

Aynı maddenin ikinci fıkrası gereğince; işverenin kasten veya ağır ihmali neticesi iş kazasının kazadan sonraki en geç iki gün içinde Kurum’a bildirilmemesinden veya vizite kağıdında yazılı bilginin eksik veya yanlış olmasından doğan ve ileride doğacak olan Kurum zararlarından işveren sorumlu tutulmakta ayrıca belirtilen süre içinde Kurum’a bildirilmeyen iş kazası dolayısıyla, bildirme tarihine kadar işveren tarafından yapılmış olan harcamalar da kurumca işverene ödenmemektedir.

c. Kurumca Olaya El Konuluncaya Kadar Gerekli Sağlık Yardımının Yapılması

İşveren, iş kazasına uğrayan sigortalıya, Kurumca olaya el konuncaya kadar, sağlık durumunun gerektirdiği sağlık yardımlarını yapmakla yükümlü kılınmıştır. Bu amaçla yapılan ve belgelere dayanan masraflarla yol pa­raları kurum tarafından işverene ödenmektedir. Belirtilen yükümlerin yerine getirilmesindeki savsama ve gecikmeden dolayı, sigortalının tedavi süresinin uzamasına, malul kalmasına veya malullük derecesinin artmasına sebep olan işveren, Kurum’un bu yüzden uğrayacağı her türlü zararı ödemekle yükümlü tutulmuştur (506/md. 15).

d. İşverenin Sorumluluğu

İş kazası, işverenin kastı veya işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi veyahut suç sayılabilir bir hareketi sonucu olmuşsa, Kurumca sigortalıya veya hak sahibi kimselerine yapılan veya ileride yapılması gerekli bulunan her türlü giderlerin tutarları ile gelir bağlanırsa bu gelirlerinin 22. maddede belirtilen tarifeye göre hesaplanacak sermaye değerleri toplamı sigortalı veya hak sa­hibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarlarla sı­nırlı olmak üzere Kurumca işverene ödettirilir (506/md. 26/1). maddenin öngördüğü sorumluluk halleri, sırasıyla “işverenin kastı”, işverenin “işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi” ve işverenin “suç sayılır bir hareketi”nden ibarettir. İş kazası, işverenin bu davranışlarından yalnızca birisinin sonucunda gerçekleşmişse yine Kurumun dava hakkı doğacaktır.

Uygulamada yukarıda belirtilen hallerden daha ziyade işverenin “işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi”nedeniyle iş kazaları vuku bulmaktadır. Burada “mevzuat” kelimesinden “işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği” ile ilgili her türlü Kanun, Tüzük, Yönetmelik, Genelge... anlaşılmalıdır.
Yargı kararları ve doktrin görüşü doğrultusunda 4958 sayılı Kanun’un  28. maddesiyle 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 26. maddesinin birinci fıkrasının sonuna işçi ve işverenin sorumluluğunda “kaçınılmazlık ilkesi”nin dikkate alınacağı hükmü getirilerek, olayın kaçınılmazlığı durumunda işverenin sorumlu olmayacağı hükme bağlanmıştır.
 
e. Sigortalının Sorumlulukları Ve Müeyyidesi

·                     Hekim Tavsiyelerine Uymamazlık
·                     İş kazası en geç kazadan sonraki gün içinde işverene veya Kurum’a bildirilir.
·                     İş kazası dolayısıyla hekimin bildirdiği tedbir ve tavsiyelere uyulmaması yüzünden tedavi süre­sinin uzamasına, malul kalmasına veya malullük derecesinin artmasına sebep olan sigortalının geçici iş göremezlik ödeneğinin veya sürekli iş göremezlik gelirinin kendisine yüklenebilecek kusurun raporun belirtilen oranındaki kısmı, Kurum tarafından düşürülebilir. Şu kadar ki, bu düşürme % 50’yi geçemez.
·                     Kurumun yazılı bildirisine rağmen, teklif edilen tedaviyi kabul etmeyen sigortalıya, tedavi için Kurum’a başvuracağı tarihe kadar sağlık yardımı yapılmayacağı gibi geçici iş göre­mezlik ödeneği veya sürekli iş göremezlik geliri de verilmez. (506/md. 17)
·                     Sigortalının Kastı ve Suç Sayılır Hareketi
·                     Kendi kastından dolayı Sigortalı, iş kazasına uğramışsa bu durumda kendisine geçici iş göremezlik ödeneği ve sürekli iş göremezlik geliri verilmez. Yalnız gerekli sağlık yardımları yapılır. Burada iş kazası, ile sigortalının kastı (kişinin isteyerek ve bilerek kazanın oluşmasına sebep olması) arasında uygun neden-sonuç bağının bulunması gereklidir.
·                     Suç sayılır bir hareketi yüzünden  iş kazasına uğrayan sigortalıya verilecek geçici iş göremezlik ödeneği ve sürekli iş göremezlik geliri, suça esas kusur derecesinin yarısına kadar indirilerek ödenir  (506/md. 110).
·                     Sigortalının Bağışlanmaz Kusuru
·                     Bağışlanmaz kusuru yüzünden iş kazasına uğrayan, meslek hastalığına tutulan veya hastalanan sigortalıya verilecek geçici iş göremezlik ödeneği veya sürekli iş göremezlik geliri, bu kusurun derecesine göre, Kurumca, yarısına kadar eksiltilebilir.
·                     Tehlikeli olduğu veya hastalığa sebep olacağı bilinen yahut yetkili kimseler tarafından verilen emirlere aykırı olan veyahut açıkça izne dayanmadığı gibi hiçbir gereği veya yararı bulunmayan bir işi elinde olarak sigortalının yapması veya yapılması gerekli bir hareketi savsaması kusurun bağışlanmaz-lığına esas tutulur (506/md. 111). Görüldüğü üzere burada bağışlanmaz kusurun tanımı açıkça yapılmış ve sigortalının hangi kusurlarının bağışlanmaz kusur hali sayılacağı hükme bağlanmıştır. Belirtilen tanımdan hareketle sigortalının, bağışlanmaz kusurlu olup olmadığı tespit edilmektedir. Bu maddenin uygulanabilmesi için ayrıca sigortalının, bağışlanmaz kusuru ile olay arasında “neden-sonuç ilişkisinin” bulunması, olayın meydana gelmesine sigortalının kusurlu hareketinin sebep olması gerekmektedir.
 
f. Üçüncü Bir Kişinin İş Kazasından Dolayı Sorumlu Tutulması
İş kazası, üçüncü bir kişinin kasıt veya kusuru yüzünden olmuşsa, Kurumca bütün sigor­ta yardımları yapılmakla beraber zarara sebep olan 3. kişilere rücu edilir. (506/md. 26/II)

Üçüncü kişinin sorumlu tutulabilmesi, sigortalının iş kazasına uğramasına kasıt ve/veya kusurunun neden olmasına bağlanmıştır. Üçüncü kişinin buradaki sorumluluğu kusuru oranındadır. Olayın oluşması “kaçınılmazlık” sonucu ise üçüncü kişinin sorumlu tutulabilmesi mümkün değildir. Üçüncü kişinin kastının tespiti, yargı yolu ile olmaktadır.

Trafik kazalarında sigortalı ve üçüncü kişilerin kusur oranlarının tespitinde trafik kazası tespit tutanaklarında belirtilen kusur oranları nazara alınmaktadır.
 
III.SGK UYGUYLAMASINDA İŞ KAZASI

A.SGK UYGULAMASINDA İŞ KAZASI TANIMI

5510 S.Kanunun 13. maddesinin birinci fıkrasında, iş kazası;

(4/1-a) kapsamında çalışan sigortalının;

1) İşyerinde bulunduğu sırada,
2) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla,
3) Görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
4) Emziren kadın sigortalının, iş mevzuatına tabi olup olmadığına bakılmaksızın yine bu mevzuatta belirtilen sürelerde çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
5)  İşverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında,

(4/1-b) kapsamında çalışan sigortalının
ise;

1) İşyerinde bulunduğu sırada,
2) Yürütmekte olduğu iş nedeniyle işyeri dışında,
meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen yada ruhen özre uğratan olay olarak tarif edilmiştir.
 
B.SGK UYGULAMASINDA İŞ KAZASI NIN  BİLDİRİMİ

  5510 s. Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının;

1. (4/1-a) bendinde sayılan sigortalılar ile Kanunun 5. maddesinin (a) ve (c) bendinde sayılan sigortalıların iş kazası geçirmeleri halinde işverenleri, Kanunun 5 inci maddesinin (b) ve (e) bentlerinde belirtilen sigortalıların iş kazası geçirmeleri halinde ise, eğitim veya staj gördükleri işyeri işverenleri tarafından kazanın olduğu yerdeki yetkili kolluk kuvvetlerine derhal, Kuruma en geç kazadan sonraki üç iş günü içinde, Kanunun 5 inci maddesinin (g) bendinde sayılan sigortalının iş kazası geçirmesi halinde, işvereni tarafından kazanın olduğu ve ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi bulunmayan ülkelerdeki yerel kolluk kuvvetlerine derhal, Kuruma ise en geç kazadan sonraki üç iş günü içinde,

2. (4/1-b) kapsamında olan sigortalıların iş kazası geçirmeleri halinde; bir ayı geçmemek şartıyla kendisi tarafından geçirdiği iş kazasına ilişkin rahatsızlığının bildirimine engel olmadığı günden sonraki üç iş günü içinde, örneği Kurumca hazırlanan iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesini vermekle yükümlü olanlar e-Sigorta ile Kuruma bildirir veya doğrudan ya da posta yoluyla da ilgili üniteye gönderebilir. Adi posta veya kargo ile yapılan bildirimlerde Kurum kayıtlarına intikal tarihi, taahhütlü, iadeli taahhütlü veya acele posta ile yapılan bildirimlerde de postaya veriliş tarihi esas alınır. Bildirim için tanınan sürede resmi tatil günlerine rastlayan günler üç iş günü hesabında dikkate alınmaz.

·                                            (4/1-b)  kapsamındaki sigortalıların bildirim yapmaya engel durumlarını hekim raporu ile veya mücbir sebep olayını belgelemeleri şarttır.
·                                            (4/1-a)  kapsamındaki sigortalıların iş kazası geçirmeleri halinde, belirtilen sürelerde işverence bildirim yapılmaması durumunda, bildirimin Kuruma yapıldığı tarihe kadar sigortalıya ödenecek geçici iş göremezlik ödeneği Kurumca işverenden tahsil edilir.
·                                            (4/1-a)  kapsamındaki sigortalıların, işverenin kontrolü dışındaki yerlerde iş kazası geçirmeleri halinde, iş kazası ile ilgili bilgi alınmasına engel olacak durumlarda, iş kazasının öğrenildiği tarihten itibaren bildirim süresi üç iş günüdür.
·                                            (4/1-b)  kapsamındaki sigortalı olanların iş kazası geçirmeleri belirtilen sürede bildirilmemesi halinde,  bildirim tarihine kadar geçen süre için yapılacak geçici iş göremezlik ödeneği ödenmez. Bildirim tarihinden sonraki sürelere ait geçici iş göremezlik ödeneği ödenir.
 
IV.SGK UYGULAMASINDA Meslek Hastalığı Kavramı

5510 s. Kanunun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasında meslek hastalığı, (4/1-a)  ve (4/1-b)  kapsamındaki sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal özürlülük halleri olarak tarif edilmiştir.

V.SGK UYGULAMASINDA MESLEK HASTALIĞININ TESPİTİ VE BİLDİRİMİ

A.TESPİTİ

Sigortalının çalıştığı işten dolayı meslek hastalığına tutulduğunun;

·                                            Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları tarafından usulüne uygun olarak düzenlenen sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi,
·                                            Kurumca gerekli görüldüğü hallerde, işyerindeki çalışma şartlarını ve buna bağlı tıbbi sonuçlarını ortaya koyan denetim raporları ve gerekli diğer belgelerin incelenmesi,
sonucu Kurum Sağlık Kurulu tarafından tespit edilmesi zorunludur. 
·                                             Sigortalının, çalıştığı işten ayrıldıktan sonra meslek hastalığı sebebiyle, Kanunda belirtilen yardımlardan yararlanabilmesi için eski işinden fiilen ayrılması ile hastalığın meydana çıkması arasında bu hastalık için ilgili mevzuat doğrultusunda belirtilen süreden daha uzun bir sürenin geçmemiş olması şarttır.
·                                             İlgili mevzuatta belirlenmiş meslek hastalıkları listesindeki yükümlülük süresi aşılmış olduğu için talepleri kabul edilmeyen sigortalıların yazılı başvuruları üzerine söz konusu hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılmayacağı hususuna, meslek hastalığının klinik ve laboratuar bulguları ile belgelenmesi ve meslek hastalığına yol açan etkenin Kurum denetim ve kontrol ile görevli memurları veya Bakanlık iş müfettişlerince işyerinde yapılacak inceleme sonucunda hazırlanacak rapora istinaden Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karar verilir.
 
A.BİLDİRİMİ

Meslek hastalığının,

a) (4/1-a) kapsamında kabul edilen sigortalılar bakımından, meslek hastalığına tutulduğunu öğrenen sigortalı veya bu durum kendisine bildirilen işveren tarafından,

b) (4/1-b)  kapsamındaki sigortalı bakımından ise kendisi tarafından,

bu durumun öğrenildiği günden başlayarak üç iş günü içinde, örneği iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesini vermekle yükümlü olanlar e-Sigorta ile Kuruma bildirir veya doğrudan ya da posta yoluyla da ilgili üniteye gönderebilir. Adi posta veya kargo ile yapılan bildirimlerde Kurum kayıtlarına intikal tarihi, taahhütlü, iadeli taahhütlü veya acele posta ile yapılan bildirimlerde de postaya veriliş tarihi esas alınır. Bildirim için tanınan sürede resmi tatil günlerine rastlayan günler üç iş günü hesabında dikkate alınmaz. Bu yükümlülüğünü yerine getirmeyen veya yazılı olarak bildirilen hususları kasten eksik ya da yanlış bildiren işverenden veya (4/1-b)  kapsamındaki sigortalıdan, Kurumca bu olayla ilgili yapılmış bulunan tedavi giderleri, yol parası ve zaruri masraflar ile diğer harcamalar, ödenmişse geçici iş göremezlik ödeneği tahsil edilir.

İlgili mevzuat doğrultusunda hangi hallerin meslek hastalığı sayılacağı belirlenir. Belirlenmiş hastalıklar dışında herhangi bir hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılmaması hususunda çıkabilecek uyuşmazlıklar, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.

VI.İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞININ SORUŞTURULMASI

İşverence düzenlenen iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ve eki belgelere göre, ünite, kamu idarelerinin görevleri gereği düzenlemiş olduğu belge ve tutanaklardan, sigorta olayı için gerekli bilginin temin edilmesi koşuluyla, başka bir soruşturma ve denetime gidilmeden olayın iş kazası sayılıp sayılamayacağına karar verebilir, meslek hastalığında ise ilgili sağlık birimine sevk eder.

Ünitece karar verilemeyen, şüpheli görülen ve tereddüt edilen, uzun süreli tedavi gerektiren, maluliyet veya ölümle neticelenen, Kuruma büyük mali yük getiren iş kazaları Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca veya Bakanlık iş müfettişlerince soruşturulur.

Bakanlık iş müfettişlerinin rapor ve tutanaklarında gerekli bilgilerin yer alması veya yargı kararının bulunması durumlarında, ünitelerce tekrar inceleme talep edilmez.

İş kazası ve meslek hastalığı soruşturmaları; sigortalılık durumu, iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesinde bildirilen olayın iş kazası sayılıp sayılmayacağı, işyerinde sigortalının çalıştığı birimin meslek hastalığına sebep olup olmayacağı, işveren sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesinin uygulanıp uygulanmayacağı, olayın meydana gelmesinde sigortalının kastı, ağır kusuru, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi ile üçüncü şahısların kusurlu hallerinin olup olmadığı hakkında karar verilebilmesi için yapılır.

Kuruma bildirilen hususların gerçeğe uymadığı ve olayın iş kazası olmadığının anlaşılması halinde, Kurumca bu olay için yersiz olarak yapılmış ödemeler, gerçeğe aykırı bildirimde bulunanlardan Kanunun 96. maddesine ilişkin mevzuat uyarınca ilgilerden geri tahsil olunur.
 
VII. İŞ KAZASI, MESLEK HASTALIĞI SİGORTASINDAN SAĞLANAN GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK ÖDENEĞİ
 
A.GENEL OLARAK GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK ÖDENEĞİ

İş kazası, meslek hastalığı sigortasından sigortalıya, geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneği verilmektedir.

Geçici iş göremezlik, sigortalının iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurulu raporlarında belirtilen istirahat süresince geçici olarak çalışamama halidir.
 
Geçici iş göremezlik ödeneği, iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde Kanunda belirtilen geçici iş göremezlik sürelerinde verilen ödenektir.

B.SİGORTALILARA VERİLECEK İSTİRAHATLAR
 
Sigortalıya geçici iş göremezlik ödeneği verilebilmesi için Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şarttır. Bunların dışında kalan hekim veya sağlık kurulları tarafından verilen ve istirahat süresi on günü geçmeyen raporlar, Kurumca yetkilendirilen hekim tarafından, on günü aşan raporlar ise sağlık kurulunca onandığı takdirde geçerli sayılır. Ancak, Kurumca yetkilendirilen sağlık tesisleri dışındaki sağlık tesislerinde yapılan tedavinin aciliyetinin Kurumca belirlenecek sağlık tesisince kabul edilmesi halinde istirahat raporlarının ayrıca tasdikine gerek duyulmaz.
 
Ülkemizin taraf olduğu uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri hükümleri çerçevesinde akit ülke sigorta kurumu mevzuatına göre düzenlenmiş ve sözleşmenin uygulanmasına ilişkin formülerlerle Kuruma bildirilmiş ayaktan veya yatarak tedavilerde verilen istirahat raporları aynen kabul edilir.

(4/1-a) kapsamında olup, işverenleri tarafından yurtdışında görevlendirilen sigortalılar ile (4/1-b) kapsamında bulunan ve yürütmekte oldukları iş veya çalışma konuları nedeniyle yurtdışında bulunan sigortalılara ve  5510 S.Kanun 5/g bendi kapsamındaki sigortalılara ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi bulunmayan ülkelerdeki tedavileri sonucu verilen istirahat raporlarının ilgili ülke mevzuatına uygun olduğunun ülkemiz dış temsilciliklerince onanması halinde, Kurumca yetkilendirilen hekim ve sağlık kurullarının ayrıca onayı aranmamaktadır.

Tek hekim ayaktan tedavilerde tedavi altına aldığı sigortalıya bir defada en çok 10 gün istirahat verebilir ve kesintisiz bunu bir defa tekrarlayabilir. Tek hekimden iki defa istirahat almış olan sigortalının tedavisine devam edilmesi gerektiği takdirde, sigortalı Kurumca yetkilendirilen sağlık kuruluna sevk edilir.

Sigortalılara bir takvim yılı içinde tek hekim tarafından ayaktan tedavilerde verilecek istirahat sürelerinin toplamı 40 günü geçemez. Bu süreyi aşan istirahat raporları sağlık kurulunca verilir.

Sigortalılara tek hekim tarafından istirahat verilmesi durumlarında, sigortalının çalışmaya başlayabileceği tarih, sigortalının istirahatlı kılındığını gösteren belgede hekim tarafından; istirahat, sağlık kurulu tarafından verilmişse çalışabileceği tarihin sağlık kurulu raporunda belirtilmesi, istirahat verilmemesi durumlarında da çalışabilir belgesinin düzenlenmesi gerekir.
 
Kurumca yetki tanınan işyeri hekimi bir kerede en fazla 2 gün istirahat verebilir.

Kurumca yetkilendirilen tek hekim veya sağlık kurulu tarafından verilecek istirahatlar, örneği Kurumca belirlenecek belgenin doldurulması veya elektronik ortamda düzenlenmesi suretiyle verilir.

İstirahat raporlarında sigortalının çalışıp çalışamayacağı veya kontrol muayenesinin yapılıp yapılmayacağı hususu belirtilir. İstirahat raporunun bir nüshası işyerlerine ibraz edilmesi için sigortalılara verilmek, bir nüshası Kuruma gönderilmek üzere en az iki nüsha olarak düzenlenir.

Kurumla sözleşmeli sağlık hizmeti sunucularınca, geçici iş göremezlik belgesi, sağlık kurulu raporlarının aslı ile vizite kağıtları birlikte listeli olarak üst yazı ekinde düzenlendiği tarihten itibaren üç iş günü içinde sigortalının iş yerinin kurulu bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüklerine/ sosyal güvenlik merkezlerine, sözleşmeli ülke sigortalısının belgeleri ise sağlık yardımı belgesini düzenleyen sosyal güvenlik il müdürlüklerine/ sosyal güvenlik merkezlerine gönderilir.

Üç nüsha olan iş göremezlik belgeleri, kontrollü istirahat verilmesi halinde, asıl düzenlenen nüsha sağlık tesislerince Ünitelere gönderilmek üzere alınacak, ikinci ve üçüncü nüsha kontrol muayenesine gelirken getirilmesi için sigortalılara verilecektir. Sigortalılar kontrol için geldiklerinde istirahatlarının uzatılması gerekiyor ise, belgenin ikinci nüshası sağlık tesislerince ünitelerimize gönderilecek, üçüncü nüshası sigortalılara verilecektir. Kontrolsüz on güne kadar istirahat verilmiş ise, belgenin doldurulmadan önce bir nüshası imha edilip, iki nüshası kullanılacak, doldurulan asıl nüshası ünitelerimize gönderilmek üzere alınacak, ikinci nüshası sigortalılara verilecektir. Sigortalılar kendilerine verilen iş göremezlik belgelerinin nüshasını, işyerinde çalışmadığına ilişkin belgenin düzenlenmesi için işverenlerine ibraz edeceklerdir.

Sigortalıların aldıkları iş göremezlik belgesi ve sağlık kurulu raporlarının nüshalarını işverenlerine ibraz etmeleri üzerine işverenlerce, istirahatın başlangıç ve bitim tarihini göz önünde bulundurularak, “sigortalının istirahatlı olduğu sürede çalışmadığına ilişkin belgeyi” düzenleyerek e-sigorta sistemi üzerinden Kuruma bildirilecektir.
 
C.GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK ÖDENEĞİNİN ÖDENMESİ

Geçici iş göremezlik ödeneği;

a) İş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için,
b) (4/1-a)  sigortalıları ile  5510 s.Kanunun 5 inci maddesi kapsamındaki sigortalılardan hastalık sigortasına tabi olanların hastalık sebebiyle iş göremezliğe uğramaları halinde, iş göremezliğin başladığı tarihten önceki bir yıl içinde en az doksan gün kısa vadeli sigorta primi bildirilmiş olması şartıyla geçici iş göremezliğin üçüncü gününden başlamak üzere her gün için,
(4/1-b)  kapsamında sigortalı sayılanlara, iş kazası veya meslek hastalığı ya da analık hallerinde genel sağlık sigortası dahil prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması şartıyla yatarak tedavi süresince veya yatarak tedavi sonrası bu tedavinin gereği olarak istirahat raporu aldıkları sürede her  gün için geçici iş göremezlik ödeneği verilir. Ancak doğum öncesi ve sonrası geçici iş göremezlik ödeneği ödenebilmesi için yatarak tedavi şartı aranmaz.

İş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve sigortalı kadının analığı halinde, verilecek geçici iş göremezlik ödeneği, yatarak tedavilerde  Kurumca hesaplanacak günlük kazancının yarısı, ayaktan tedavilerde üçte ikisidir.
 
İş kazaları ile meslek hastalıkları, hastalık ve analık sigortalarından, yeniden tespit edilen alt sınırların altında bir günlük kazanç üzerinden ödenek alanların veya almaya hak kazanmış yahut kazanacak olanların bu ödenekleri, günlük kazancın alt sınırındaki değişikliklerin yürürlüğe girdiği tarihten başlayarak, yükseltilmiş günlük kazançların alt sınırına göre artırılacağından alt sınırın arttığı tarihten evvel geçici iş göremezliğe uğrayan ve geçici iş göremezlik durumları bu tarihten sonra da devam edenlerin geçici iş göremezlik ödeneği hesabına esas alınan günlük kazançları yeniden tespit edilen alt sınır üzerinden hesaplanarak ödenir.
 
Bir sigortalının, aynı zaman içinde ve aynı sigortalılık haline tabi olacak şekilde birden fazla işyerinde çalışması halinde, ödeneklere esas tutulacak günlük kazancının tespitinde, üst sınır dikkate alınarak her bir işyeri için ayrı ayrı bulunacak günlük kazançların toplamı ödeneğe esas günlük kazancını oluşturur. Ayrıca, bir sigortalıda iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinden birkaçı birleşirse geçici iş göremezlik ödeneklerinden en yükseği verilir.
 
Sürekli iş göremezlik geliri bağlanmış sigortalılardan, aynı özürlülük veya meslek hastalığı nedeniyle istirahat raporu alanlara, yazılı istek tarihinden itibaren  Kurumca hesaplanacak bir günlük geçici iş göremezlik ödeneği ile aylık sürekli iş göremezlik gelirinin otuzda biri arasındaki fark, her gün için geçici iş göremezlik ödeneği olarak verilir.
 
Kamu idarelerinde (4/1-a) kapsamında çalışan sigortalılar ile toplu iş sözleşmesi yapılan iş yerlerinde çalışan sigortalılara ödenecek geçici iş göremezlik ödeneği, yapılacak protokol ile sigortalılar için Kuruma ödenecek sigorta primine mahsup edilmek üzere, işverenleri tarafından Kurum adına sigortalılara ödenebilir. İşveren tarafından sigortalıya geçici iş göremezlik ödeneğinin ödenmesi halinde, işverenin;

·                                            İstirahat raporlarını,
·                                            Sigortalının istirahatlı olduğu devrede işyerinde çalışmadığına dair yazıyı,
·                                            Sigortalının ödenek hesabına esas alınan döneme ilişkin prime esas kazancını,
·                                            ç) Geçici iş göremezlik ödeneğinin sigortalıya ödendiğini gösterir ödeme belgesini,
Kuruma ibrazından sonra, Kurum tarafından hesaplanarak bulunacak geçici iş göremezlik ödeneği toplamı, işverenin Kuruma olan borcuna, borcun olmaması halinde ise ilk prim borcuna mahsup edilir. İşyerinin kapanmış olması halinde ise iade edilir.
Geçici iş göremezlik ödeneği, buna ilişkin belge veya bilgilerin Kuruma intikalini takip eden yedi iş günü içinde geçmiş süreler için sigortalıların kendilerine, kanuni temsilcilerine, vekillerine veya sigortalının banka hesap numarasına ya da PTT Bank Şubelerine ödenmesi hususunda Kurum yetkilidir. Ancak, on günü aşan istirahat sürelerinde ödemeler, asgari on günlük tutar kadar yapılır.
Geçici iş göremezlik ödeneğinin ödenmesi esnasında (4/1-a)  kapsamındaki sigortalının;

·                                            İstirahatlı olduğu dönemde işyerinde çalışıp çalışmadığı,
·                                            Kazanç hesabına giren döneme ilişkin aylarda, prim, ikramiye ve bu nitelikteki arızi ödemeler,
·                                            Viziteye çıktığı / istirahatın başladığı tarih itibariyle prim ödeme halinin devam edip etmediği,
·                                            Sigortalının PTT bank/banka hesap numarası,

işveren tarafından Kuruma bildirilir. Bu bildirim yazılı olarak yapılabileceği gibi elektronik ortamda da yapılabilir.

VIII.GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK ÖDENEĞİNE ESAS TUTULACAK GÜNLÜK KAZANÇ

             İş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde verilecek ödeneklerin veya bağlanacak gelirlerin hesabına esas tutulacak günlük kazanç; iş kazasının veya doğumun olduğu tarihten, meslek hastalığı veya hastalık halinde ise iş göremezliğin başladığı tarihten önceki oniki aydaki son üç ay içinde 5510 s.Kanunun 80. maddesine göre hesaplanacak prime esas kazançlar toplamının, bu kazançlara esas prim ödeme gün sayısına  bölünmesi suretiyle hesaplanır.

  Oniki aylık dönemde çalışmamış ve ücret almamış olan sigortalı, çalışmaya başladığı ay içinde iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle iş göremezliğe uğrarsa verilecek ödeneklerin veya bağlanacak gelirlerin hesabına esas günlük kazanç; çalışmaya başladığı tarih ile iş göremezliğinin başladığı tarih arasındaki sürede elde ettiği prime esas günlük kazanç toplamının, çalıştığı gün sayısına bölünmesi suretiyle; çalışmaya başladığı gün iş kazasına uğraması halinde ise aynı veya emsal işte çalışan benzeri bir sigortalının günlük kazancı esas tutulur.

(4/1-a) gereği sigortalı sayılanların ödenek veya gelire esas günlük kazançlarının hesabında:

·                                            Prim, ikramiye ve bu nitelikteki arızi ödemeler dikkate alınmış ise ödenek ve gelire esas alınacak günlük kazanç, ücret toplamının ücret alınan gün sayısına bölünmesiyle hesaplanacak günlük kazanca, % 50 oranında bir ekleme yapılarak bulunan tutardan çok olamaz.
·                                            İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yapılan ücret, ikramiye, zam, tazminat ve bu mahiyetteki ödemelerden, ödenek ve gelirin hesabına esas alınan üç aylık dönemden önceki aylara ilişkin olanlar dikkate alınmaz.

Meslek hastalığı, sigortalının sigortalı olarak çalıştığı son işinden ayrıldığı tarihten bir yıl geçtikten sonra meydana çıkmış ise, günlük kazancı bu son işinden ayrıldığı tarih esas alınarak yukarıdaki şekilde hesaplanır.

İş kazası ile meslek hastalığı sigortasından bağlanacak gelirlere esas tutulacak aylık kazanç, yukarıdaki hükümlere göre hesaplanacak günlük kazancın otuz katıdır.

(4/1-b) kapsamındaki sigortalılar için aylık prime esas kazanç, 5510 s. Kanunun 82.  maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırı ile üst sınırı arasında kalmak şartı ile kendileri tarafından beyan edilecek günlük kazancın otuz katı olduğundan, geçici iş göremezlik ödeneğinde esas alınacak  tutarların hesabı buna göre yapılır.
 
IX.İŞVERENİN VE ÜÇÜNCÜ KİŞİLERİN SORUMLULUĞU

A.GENEL OLARAK İŞVERENİN SORUMLULUĞU

İş kazası veya meslek hastalığı işverenin, kastı sonucunda meydana gelmişse işveren Kuruma karşı sorumlu hale gelir. Kasıt; iş kazası veya meslek hastalığına, işverenin bilerek ve isteyerek, hukuka aykırı eylemiyle neden olması halidir. Zarara neden olan eylemin bilinçli olarak yapılması, kasıt için yeterli olup, sonuçlarının istenip istenmemesi kastı ortadan kaldırmaz. İşverenin eylemi hukuka aykırı olmamakla birlikte, yaptığı hareketin hukuka aykırı sonuç doğurabileceğini bilmesi, ihmali veya ağır ihmali, sorumluluğunu kaldırmaz.

İş kazası veya meslek hastalığı işverenin, sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi sonucunda oluşmuşsa işvereni Kuruma karşı sorumlu hale getirir. Mevzuat, yasal olarak yürürlüğe konulmuş ve yürürlüğünü muhafaza eden, sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği alanında, yasa koyucu ile yasa koyucunun yürütme veya idareye verdiği yetki sonucu, bu organlarca kabul edilen genel, objektif kural veya hükümlerin tümüdür.

B.KAÇINILMAZLIK HALİNDE SORUMLULUK
 
İşverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır. Kaçınılmazlık, olayın meydana geldiği tarihte geçerli bilimsel ve teknik kurallar gereğince alınacak tüm önlemlere rağmen, iş kazası veya meslek hastalığının meydana gelmesi durumudur. İşveren alınması gerekli herhangi bir önlemi almamış ise olayın kaçınılmazlığından söz edilemez.
 
C.ÜÇÜNCÜ KİŞİLERİN SORUMLULUĞU

İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücû edilir.

İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık; kamu görevlileri, er ve erbaşlar ile kamu idareleri tarafından görevlendirilen diğer kişilerin vazifelerinin gereği olarak yaptıkları fiiller sonucu meydana gelmiş ise, bu fiillerden dolayı haklarında kesinleşmiş mahkûmiyet kararı bulunanlar hariç olmak üzere, sigortalı veya hak sahiplerine yapılan ödemeler veya bağlanan gelirler için kurumuna veya ilgililere rücû edilmez. Ayrıca, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölümlerde, Kanun uyarınca hak sahiplerine bağlanacak gelir ve verilecek ödenekler için, iş kazası veya meslek hastalığının meydana gelmesinde kusuru bulunan hak sahiplerine veya iş kazası sonucu ölen kusurlu sigortalının hak sahiplerine, Kurumca rücû edilmez.
 
D.SİGORTALININ BÜNYECE ELVERİŞLİ OLMADIĞI İŞLERDE ÇALIŞTIRILMASI HALİNDE SORUMLULUK

Çalışma mevzuatında sağlık raporu alınması gerektiği belirtilen işlerde, böyle bir rapora dayanılmaksızın veya eldeki rapora aykırı olarak bünyece elverişli olmadığı işte çalıştırılan sigortalının, bu işe girmeden önce var olduğu tespit edilen veya bünyece elverişli olmadığı işte çalıştırılması sonucu meydana gelen hastalığı nedeniyle, Kurumca sigortalıya ödenen geçici iş göremezlik ödeneği işverene ödettirilecektir.
 
X.ZAMANAŞIMININ MAHİYETİ VE SÜRESİ

İş kazası-meslek hastalıkları ( Kısa vadeli) sigorta kollarından kazanılan haklar, hakkın doğduğu tarihten itibaren beş yıl içinde istenmezse düşmektedir.
 
GENEL SAĞLIK SİGORTASI
 
I.GENEL SAĞLIK SİGORTALISI SAYILANLAR
 
Türkiye’de ikamet eden kişilerden;

a) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerine tabi olanlar,

b) İsteğe bağlı sigortalı olan kişiler,

c) Yukarıdaki (a) ve (b) bentleri kapsamında sigortalı sayılmayanlardan;

1) Harcamaları, taşınır ve taşınmazları ile bunlardan doğan hakları da dikkate alınarak, Kurumca belirlenecek test yöntemleri ve veriler kullanılarak tespit edilecek aile içindeki geliri kişi başına düşen aylık tutarı asgari ücretin üçte birinden az olan vatandaşlardan her biri,
2) Sığınmacı veya vatansız olarak kabul edilen kişiler,
3) 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler.
4) 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre şeref aylığı alan kişiler,
5) 3292 sayılı Vatani Hizmet Tertibi Aylıklarının Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler,
6)  2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler,
7) 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu hükümlerine göre korunma, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden ücretsiz faydalanan kişiler,
8) Harp malullüğü aylığı alan kişiler ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında aylık alan kişiler,
9)442 sayılı Köy Kanununun 74. maddesinin ikinci fıkrasına göre görevlendirilen kişiler ile aynı Kanunun ek 16. maddesine göre aylık alan kişiler,
10) 5774 sayılı Başarılı Sporculara Aylık Bağlanması ile Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler,

d) Mütekabiliyet esası da dikkate alınmak şartıyla, oturma izni almış yabancı ülke vatandaşlarından yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olmayan kişiler,

e)4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu uyarınca işsizlik ödeneği ve ilgili kanunları gereğince kısa çalışma ödeneğinden yararlandırılan kişiler,

f)5510 s.Kanun veya bu Kanundan önce yürürlükte bulunan sosyal güvenlik kanunlarına göre gelir veya aylık alan kişiler,

g)Yukarıda sayılanlar dışında kalan ve başka bir ülkede genel sağlık sigortasından yararlanma hakkı bulunmayan vatandaşlar,
Genel sağlık sigortalısı sayılmaktadır.
 
II.GENEL SAĞLIK SİGORTALISININ BAKMAKLA YÜKÜMLÜ OLDUĞU KİŞİLER

·                                 G.s. sigortalısının, sigortalı veya isteğe bağlı sigortalı sayılmayan, kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olan;
·                                 Eşi,
·                                 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi hâlinde 20 yaşını, yüksek öğrenim görmesi hâlinde 25 yaşını doldurmamış ve evli olmayan çocukları ile yaşına bakılmaksızın çalışma gücünü en az % 60 oranında yitirdiği kurum sağlık kurulu tarafından tespit edilen evli olmayan çocukları,
·                                 Her türlü kazanç ve irattan elde ettiği gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olan ve diğer çocuklarından sağlık yardımı almayan ana ve babası,

G.S.sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi olarak kabul edilir.

Ana ve babası boşanmış çocukların, G.S.sigortası kapsamındaki hakları, mahkeme kararı ile velayet hakkı verilmiş olan g.s.sigortalısı ana ya da baba üzerinden sağlanır. Velayet hakkı verilmeyen kişinin üzerinden de sağlık yardımlarından yararlanabilir. Bu durum, çocuğun sağlık hizmetinden yararlandırılacağı ana ya da baba tarafından Kuruma verilecek bir dilekçe ile belgelenir.
 
III.5510 S.KANUN ÖNCESİNDEKİ SAĞLIK HAKLARININ DURUMU
 
İlgili kanunları gereği tedavi yardımları karşılanan kişiler, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte herhangi bir işleme gerek kalmaksızın, bu Kanun açısından genel sağlık sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi sayılır. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte ilgili kanunları gereği bakmakla yükümlü olunan kız çocukları bu Kanun gereğince de bakmakla yükümlü olunan kişi sayılır. Ancak durumlarında değişiklik olduğunda sağlık hizmetlerinden yararlanma koşulları bu Kanun hükümlerine göre yeniden belirlenir. Bu kişilerin sigortalı ve sigortalının bakmakla yükümlü olduğu kişilere ilişkin bilgileri ilgili kurumlar tarafından bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren en geç üç ay içinde Kuruma bildirilir.(5510/Geçici Md:12)
 
IV.G.S.S.PRİM ORANLARI NEDENİYLE İLAVE PRİM ALINACAK MI?
 
·                                           4(a) ve 4 (c)liler için  prim oranları prime esas kazancın %12,5’idir. Bu primin %5’i sigortalı, %7,5’i ise işveren hissesidir. 4(a)’ların 5510 s.Kanun öncesinde ödemekte oldukları % 5 hastalık sigortası primi yeni sistemde genel sağlık sigortası primidir. Bu bağlamda 4/a’lar GSS nedeniyle yeni prim ödemeleri söz konusu değildir.
·                                            Bağ-Kur sigortalıları için 240 gün hastalık sigortasından prim ödeme şartı, yeni düzenleme ile  30 güne indirilmiştir.
 
·                                           4/a’lıların 5510 öncesinde sağlık yardımlarından faydalanmak için kendisine 90 gün, bakmakla yükümlü oldukları kişilere 120 gün, prim ödeme şartı, yeni düzenleme ile  30 güne indirilmiştir.
 
V.ŞARTSIZ SAĞLIK HİZMETİ VERİLECEK OLAN KİŞİLER

Yeni düzenlemeye Göre;

Ø    18 Yaşını Doldurmamış Olan Kişiler,

Kurum, genel sağlık sigortalılarının çocukları, ana ya da babalarının sigortalı olup olmadıklarına bakılmaksızın 18 yaşını dolduruncaya kadar sağlık yardımlarından yararlandırılacaklardır. Genel sağlık sigortalıları ile 18 yaşından küçük çocukların 1 Ekim tarihi itibariyle Kurumca T.C kimlik numaralarına göre tescilleri tamamlanarak sağlık provizyon sisteminden yararlanabilecek hale getirilmişlerdir.

Diğer taraftan, sağlık hizmetinden faydalanacaklar sağlık kurum ve kuruluşlarına T.C kimlik numaralı nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, evlenme cüzdanı veya pasaport gibi soğuk damgalı belgelerinden birini ibraz ederek müracaat edeceklerdir.
Ancak, acil durumlarda veya 18 yaşından küçük çocukların her türlü başvurularında, gerek Kurumumuz gerekse Sağlık hizmeti sunucularının bilgisayar sistemlerinde meydana gelebilecek teknik arızalar nedeniyle provizyon alıp almayacaklarına ilişkin sorgulaması yapılamayanların sağlık yardımları aksatılmadan verilecek, bunların T.C kimlik numaralı kimlik belgesinin fotokopisi alınıp ve buna ilişkin faturalara eklenerek manuel olarak Kuruma gönderilecektir.
 
Ø    Söz konusu vatandaşlarımızın mağdur bakıma muhtaç kişiler,
Ø    acil haller,
Ø    iş kazası ve meslek hastalığı halleri ile
Ø    bulaşıcı hastalıklarda

Genel sağlık sigortalısının 30 gün priminin bulunup bulunmadığı veya borcu olmaması şartı arananlarda bu borcun olup olmadığına bakılmaksızın sağlık hizmetlerinden yararlanma imkanı getirilmektedir.
 
VI.ÖDENEN GSS PRİMLERİ İLE ALINAN HİZMETİN İLİŞKİSİ

A. SAĞLIK HİZMETLERİNDEN YARARLANMADA ÖDENEN PRİMLE İLİŞKİ

·                     Sağlık hizmetlerinden yararlanmada tüm vatandaşlar eşit haklara sahip kılınıp, ödedikleri primlerin miktarı veya primlerin devlet tarafından karşılanması ile bunlara sunulan sağlık hizmetlerinin niteliği arasında irtibat kurulamayacaktır.
·                     Sağlık hizmetleri Sosyal Güvenlik Kurumu ile sağlık hizmeti sunucuları arasında yapılacak sözleşmeler yoluyla sağlanacaktır.
 
B.SAĞLIK HİZMETLERİ PARALI MI OLACAK?
 
15 haziran 2007 tarihinden önce Bağ-Kur ve SSK’lılar özel hastanelerden kısıtlı olarak yararlanmaktaydılar. 15 haziran 2007 sonrasında Bağ-Kur, SSK ve Emekli Sandığı mensupları eşit olarak özel hastanelerden yararlanmaya başladılar.

Bu Kanunda sigortalılar esas itibariyle herhangi bir ücret ödemeden sözleşmeli sağlık kuruluşlarından yararlanabileceklerdir.

Ancak;

Kamu sağlık kuruluşları standart hizmetler dışında kalan otelcilik hizmeti ve öğretim üyesi ücreti için ilave ücret alabileceklerdir.

Sözleşmeli özel sağlık kuruluşları ve vakıf üniversitelerinin alabileceği ilave ücretlerin tavanını Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonunca belirlenen sağlık hizmet bedellerinin bir katına kadar olmak üzere Bakanlar Kurulu belirleyecek, Kurum da bu sınır içinde yeni bir tavan belirleyebilecektir.

Kurum, ilave ücret alınmayacak sağlık hizmetlerini belirleyebilecektir. (Yoğun Bakım, Göz Hastalıkları, Kalp ameliyat ve girişimleri vb)

Mevcut uygulamada sağlık tesisleri, hastanın veya yakınının önceden yazılı onaylarını almak kaydıyla tavanı olmayan ilave ücret talep edebilmekteyken Kanun ile bu tavan %30 ile sınırlanmıştır. Sağlık tesislerinin mutlak %30 ilave ücret almaları şartı da bulunmamaktadır. Bugün olduğu gibi birçok sağlık tesisi hiç ilave ücret almadan hastaları tedavi edeceklerdir. Kamu sağlık kuruluşlarınca herhangi bir ilave ücret ödemeden sağlık hizmeti vereceklerdir.
 
VII.PRİM BORCU OLAN 4/1-b’ LERİN (BAĞ-KUR’LULARIN)SAĞLIK HİZEMETLERİNDEN  YARARLANMASI
 
Bağ-Kur Kanunu uygulamasında, prim borcu  olan sigortalılar ile bakmakla yükümlü olduğu kişiler sağlık hizmetlerinden faydalandırılmamaktaydılar. 5510 s. Kanunla artık  60 güne kadar borcu olanlarda yararlanabilek.
 
VIII. KATILIM BEDELİ

A.
MUAYENE KATILIM BEDELİNİN ALINMA ŞEKLİ

Uygulamaya alınan 2008 yılı Sağlık Uygulama Tebliği esaslarında sağlık yardımı yapılan hak sahiplerinden, başvuru yaptıkları sağlık tesisine göre belirlenmiş Muayene Katılım Bedeli alınmaktadır. Bu bedel Kurumdan gelir ve aylık alanlar ile bakmakla yükümlü olduğu kişiler için gelir ve aylıklarından mahsup edilmek suretiyle, diğer kişiler için ise reçete ile ilaç temini için başvurulan Kurumla sözleşmeli eczaneler tarafından kişilerden, tahsil edilmektedir.

Uygulamada sağlık kuruluşunda muayene olmakla beraber herhangi bir reçete verilmeyen kişilerin ödeyecekleri Muayene Katılım Ücreti sistem üzerinde, sağlık tesisi bazında ve alınan MEDULA Takip Numarası altında toplanmaktadır. Bu durumda ilgili kişiye daha sonra reçete verildiğinde, eczane sistemi tarafından adına Takip Numarası alınmış fakat reçete düzenlenmemiş bütün takip numaraları için katılım payı hesaplanmakta ve tahsil edilmektedir.
 
B.KATILIM PAYI BEDELLERİ
1. Ayakta tedavide hekim ve diş hekimi muayenesi katılım payı

Birinci basamak resmi sağlık kuruluşlarında yapılan muayene ile aile hekimliği uygulamasına geçilen illerde aile hekimi muayenelerinden katılım payı alınmaz.

Katılım payı;

İkinci basamak resmi sağlık kurumlarında………………….. 3 YTL,
Eğitim ve araştırma hastanelerinde………………………….. 4 YTL,
Üniversite hastanelerinde …………………………………… 6 YTL,
Özel sağlık kurum ve kuruluşlarında ……………………….. 10 YTL,
olarak uygulanmaktadır.

2. Ayakta tedavide sağlanan ilaçlar için katılım payı

Kurumdan gelir ve aylık alanlar için %10, diğer kişiler için %20 oranında katılım payı alınır.

3. Tıbbi malzeme katılım payı

Kurumdan gelir ve aylık alanlar için %10, diğer kişiler için %20 oranında katılım payı alınır.

4.Katılım payı üst sınırı;

Tıbbi malzeme için ödenecek katılım payının tutarı, tıbbi malzemenin alındığı tarihteki brüt asgarî ücretin yüzde yetmişbeşini geçemez. Yüzde yetmişbeşlik üst sınırın hesaplanmasında her bir tıbbi malzeme bağımsız olarak değerlendirilir.
 
C. KATILIM PAYI ALINMAYACAK HALLER
 
·                     İş kazası ile meslek hastalığı hallerinde sağlanan sağlık hizmetleri.
·                     Afet ve savaş hali nedeniyle sağlanan sağlık hizmetleri.
·                     Aile hekimi muayeneleri ve kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri.
·                     Sağlık raporu ile belgelendirilmek şartıyla; Kurumca belirlenen kronik hastalıklar ve hayati önemi haiz sağlık hizmetleri ile organ, doku ve kök hücre; nakli.
·                     Kurum yürütülen soruşturma kapsamında yapılan kontrol muayeneleri…,
 
IX. SAĞLIK HİZMETİ SUNUCULARI BASAMAKLANDIRILMASI

5510 sayılı Kanun gereği sağlık hizmeti sunucuları Sağlık Bakanlığınca aşağıdaki şekilde basamaklandırılmıştır.

1. Sağlık kuruluşları

a) Birinci basamak resmi sağlık kuruluşu

Kamu idareleri bünyesindeki kurum hekimlikleri, sağlık ocağı, verem savaş dispanseri, ana-çocuk sağlığı ve aile planlaması merkezi, sağlık merkezi ve toplum sağlığı merkezi ile Sağlık Bakanlığı ile aile hekimliği sözleşmesi yapmış aile hekimleri, 112 acil sağlık hizmeti birimi,  üniversitelerin medikososyal birimleri, Türk Silahlı Kuvvetlerinin birinci basamak sağlık üniteleri.

b) Birinci basamak özel sağlık kuruluşu

Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik kapsamında açılan özel poliklinikler, Ağız ve Diş Sağlığı Hizmeti Sunulan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik kapsamında açılan ağız ve diş sağlığı hizmeti veren özel sağlık kuruluşları.

2. Sağlık Kurumları

a) İkinci basamak resmi sağlık kurumu

Eğitim ve araştırma hastanesi olmayan devlet hastaneleri ve dal hastaneleri ile bu hastanelere bağlı semt poliklinikleri, entegre ilçe hastaneleri, Sağlık Bakanlığına bağlı ağız ve diş sağlığı merkezleri, tıp fakültelerinin bulunduğu ilin dışında yer alan uygulama ve araştırma merkezleri (üniversite hastaneleri) ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin eğitim ve araştırma hastanesi olmayan hastaneleri, belediyelere ait hastaneler ile kamu kurumlarına ait tıp merkezi ve dal merkezleri.

b) İkinci basamak özel sağlık kurumu

Özel Hastaneler Yönetmeliğine göre ruhsat almış hastaneler ile Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik kapsamında açılan tıp merkezleri ile Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin geçici ikinci maddesine göre faaliyetlerine devam eden tıp merkezleri ve dal merkezleri.

c) Üçüncü basamak resmi sağlık kurumu

Eğitim ve araştırma hastaneleri, özel dal eğitim ve araştırma hastaneleri, üniversite tıp fakültelerinin bulunduğu ilde kurulu sağlık uygulama ve araştırma merkezleri (üniversite hastaneleri) ile bu hastanelere bağlı semt poliklinikleri ve üniversitelerin diş hekimliği fakülteleri, Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı tıp fakültesi hastanesi ile eğitim ve araştırma hastaneleri, vakıflara ait eğitim ve araştırma hastaneleri.

3. Sağlık hizmet sunumu bakımından basamaklandırılamayan sağlık kurumları/ kuruluşları

a)                
Diyaliz merkezleri ve Sağlık Bakanlığından ruhsatlı diğer özelleşmiş tedavi merkezleri,
b)                 Refik Saydam Hıfzısıhha Laboratuarları,
c)                  Tanı, tetkik ve görüntüleme merkezleri ile laboratuarlar,
ç)   Muayenehaneler.
d)  Kurumca yetkilendirilen işyeri hekimleri

4. Sağlık hizmet sunumu bakımından basamaklandırılamayan diğer sağlık hizmet sunucuları;

a)                     
Eczaneler,
b)                      Optisyenlik müesseseleri,
c)                       Tıbbi cihaz ve malzeme tedarikçileri,
ç)                       Kaplıcalar.

5.
Sağlık hizmeti sunucularına müracaat ve kimlik tespiti işlemleri

·                Genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişiler, Kurum ile sözleşmesi bulunan ayakta ve yatarak tedavi hizmeti sağlayan sağlık hizmeti sunucularına doğrudan veya sevk edilmek suretiyle müracaat edebilirler.
·                Aile hekimliğine geçilen illerde 01 Kasım 2008 tarihinden itibaren ilk müracaatın aile hekimliğine yapılması zorunludur. Acil haller dışında aile hekimliğinden sevk alınmaksızın ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumlarına yapılan müracaatlara ilişkin giderler Kurumca ödenmez. Acil hal nedeniyle aile hekimliğinden sevk alınmaksızın ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumlarına yapılan müracaatlara ilişkin giderlerin ödenebilmesi için acil tıbbi müdahale yapılmasını zorunlu kılan durumun müdahaleyi yapan hekim tarafından imzalanmış bir belge ile belgelendirilmesi ve Kurumca kabul edilmesi şarttır.
Belirtilen iller dışındaki sağlık kurumundan yapılan sevklerde ayrıca aile hekimliği sevk belgesi aranmaz.

·                1 Ocak 2009 tarihinden itibaren aile hekimliğine geçilen tüm illerde sevk zinciri uygulanacaktır.
·                Hizmet akdi ile bir veya daha fazla işveren tarafından çalıştırılan kişilerin, ayakta ve yatarak tedavi hizmeti sağlayan Kurumla sözleşmeli sağlık hizmeti sunucularına, işveren tarafından düzenlenen vizite kâğıdı ile müracaat etmeleri zorunludur.
·                Kurum ile sözleşmesi bulunan sağlık hizmeti sunucuları, Kurum sağlık yardımlarından yararlandırılan kişilerin müracaatlarını ayrım yapmaksızın kabul etmek zorundadır.
·                Sağlık kurum ve kuruluşları, Kurum sağlık yardımlarından yararlandırılan kişilerin müracaatı aşamasında (acil hallerde ise acil halin sona ermesinden sonra) nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, evlenme cüzdanı, pasaport veya verilmiş ise Kurum sağlık kartı belgelerinden biri ile kimlik tespiti yapacaktır. Kimlik tespiti yükümlülüğünü yapmayan ve bu nedenle bir başka kişiye sağlık hizmeti sunulması nedeniyle Kurumun zarara uğramasına sebebiyet veren sağlık hizmeti sunucularından uğranılan zarar geri alınır.
·                2828 sayılı Kanunla sağlanan yardımlardan ücretsiz faydalananlardan çocuk, özürlü, kadın ve yaşlıların sağlık kurum ve kuruluşlarına beşinci fıkrada belirtilen belgeleri ibraz edememeleri halinde Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu kapsamında bulunduklarını gösterir belgeye göre gerekli işlemler yürütülerek sonrasında söz konusu belgelerin ibrazı anılan Kurumdan istenecektir.
·                Kurumla sözleşmesi bulunan sağlık hizmeti sunucuları tarafından, müracaat eden kişinin sağlık yardımlarından yararlanma haklarının olup olmadığının tespiti için Kurum bilgi işlem sistemi (MEDULA, MEDULA-optik, provizyon sistemi vb.) üzerinden, T.C. kimlik numarası ile hasta takip numarası/ provizyon alınması zorunludur.
·                Ancak; Kurumla sözleşmeli sağlık kurum ve kuruluşlarınca, aşağıda sıralanan isitisnai durumlar nedeniyle Kurum bilgi işlem sisteminden hasta takip numarası/ provizyon alınamamasına rağmen gerekli sağlık yardımları sağlanacak ve bu hizmetlere ilişkin faturalar manuel olarak düzenlenecektir.
X.FİNANSMANI SAĞLANAN VE SAĞLANMAYAN  SAĞLIK HİZMETLERİ
 
A.FİNANSMANI SAĞLANAN

Kurumca sağlık Hizmetlerinin Karşılanmasındaki amaç: G.S. sigortalısının ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlıklı kalmaları, hastalanmaları hâlinde sağlıklarını kazanmaları, İşK.-Mh., hastalık ve analık sonucu tıbben gerekli görülen sağlık hizmetlerinin karşılanması, iş göremezlik hâllerinin ortadan kaldırılması veya azaltılması, İşK.-Mh.na, kazaya, hastalıklara veya konjenital (doğuştan) nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan durumlarda vücut bütünlüğünün sağlanmasıdır.

Kişilerin hastalanmalarına bakılmaksızın kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile insan sağlığına zararlı madde bağımlılığını önlemeye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri.

·                                       Kişilerin hastalanmaları halinde ayakta veya yatarak; hekim tarafından yapılacak muayene, hekimin göreceği lüzum üzerine teşhis için gereken klinik muayeneler, laboratuvar tetkik ve tahlilleri ile diğer tanı yöntemleri, konulan teşhise dayalı olarak yapılacak tıbbî müdahale ve tedaviler, hasta takibi ve rehabilitasyon hizmetleri, organ, doku ve kök hücre nakline ve hücre tedavilerine yönelik sağlık hizmetleri, acil sağlık hizmetleri, ilgili kanunları gereğince sağlık meslek mensubu sayılanların hekimlerin kararı üzerine yapacakları tıbbî bakım ve tedaviler.
·                                       Analık sebebiyle ayakta veya yatarak; hekim tarafından yapılacak muayene, hekimin göreceği lüzum üzerine teşhis için gereken klinik muayeneler, doğum, laboratuvar tetkik ve tahlilleri ile diğer tanı yöntemleri, konulan teşhise dayalı olarak yapılacak tıbbî müdahale ve tedaviler, hasta takibi, rahim tahliyesi, tıbbî sterilizasyon ve acil sağlık hizmetleri, ilgili kanunları gereğince sağlık meslek mensubu sayılanların hekimlerin kararı üzerine yapacakları tıbbî bakım ve tedaviler.

Kişilerin hastalanmaları halinde ayakta veya yatarak; ağız ve diş muayenesi, diş hekiminin göreceği lüzum üzerine ağız ve diş hastalıklarının teşhisi için gereken klinik muayeneler, laboratuvar tetkik ve tahlilleri ile diğer tanı yöntemleri, konulan teşhise dayalı olarak yapılacak tıbbî müdahale ve tedaviler, diş çekimi, konservatif diş tedavisi ve kanal tedavisi, hasta takibi, diş protez uygulamaları, ağız ve diş hastalıkları ile ilgili acil sağlık hizmetleri, 18 yaşını doldurmamış kişilerin ortodontik diş tedavilerinin Kurumca belirlenen tutarı,
YARDIMCI ÜREME (TÜP BEBEK)

·                                 Evli olmakla birlikte çocuk sahibi olmayan genel sağlık sigortalısı kadın ise kendisinin, erkek ise karısının;
·                                 Yapılan tıbbî tedavileri sonrasında normal tıbbî yöntemlerle çocuk sahibi olamadığının ve ancak yardımcı üreme yöntemi ile çocuk sahibi olabileceğinin Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları sağlık kurulları tarafından tıbben mümkün görülmesi,
·                                 23 yaşından büyük, 39 yaşından küçük olması,
·                                 Son üç yıl içinde diğer tedavi yöntemlerinden sonuç alınamamış olduğunun Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları sağlık kurulları tarafından belgelenmesi,
·                                 Uygulamanın yapıldığı tıbbî merkezin Kurum ile sözleşme yapmış olması,
·                                 En az beş yıldır genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olunan kişi olup, 900 gün genel sağlık sigortası prim gün sayısının olması,

Şartlarının birlikte gerçekleşmesi halinde en fazla iki deneme ile sınırlı olmak üzere yardımcı üreme yöntemi tedavileri ile bir hastalığın tedavisinin başka tıbbî bir yöntemle mümkün olmaması ve Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları sağlık kurulları tarafından tıbben zorunlu görülmesi halinde yardımcı üreme yöntemi tedavileri..

Yukarıda belirtilen sağlanacak tüm sağlık hizmetleriyle ilgili teşhis ve tedavileri için gerekli olabilecek kan ve kan ürünleri, kemik iliği, aşı, ilaç, ortez, protez, tıbbî araç ve gereç, kişi kullanımına mahsus tıbbî cihaz, tıbbî sarf, iyileştirici nitelikteki tıbbî sarf malzemelerinin sağlanması, takılması, garanti süresi sonrası bakımı, onarılması ve yenilenmesi hizmetleri.
 
B.FİNANSMANI SAĞLANMAYAN

·                     Vücut bütünlüğünü sağlamak amacıyla yapılan ve İşk-Mh.na, kazaya, hastalıklara veya konjenital nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan durumlarda yapılacak sağlık hizmetleri dışında estetik amaçlı yapılan her türlü sağlık hizmeti ile estetik amaçlı ortodontik diş tedavilerinin,
·                     S.Bakanlığınca insan sağlığı bakımından kullanılmasına veya uygulanmasına izin veya ruhsat verilmeyen sağlık hizmetlerinin, 
·                     S. Bakanlığınca tıbben sağlık hizmeti olduğu kabul edilmeyen sağlık hizmetlerinin,
·                     Yabancı ülke vatandaşlarının genel sağlık sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi sayıldığı tarihten önce var olan kronik hastalığa ilişkin sağlık hizmetlerinin,

Finansmanı sağlanmaz.
 
Prime Esas Kazançların Hesabında Uyması Gereken Yükümlülükler
 
Sigortalıların prime esas kazançları aşağıdaki şekilde belirlenir. Prime esas kazançların hesabında;

a) Hak edilen ücretlerin,
b) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların,
c) İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2) numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin,

brüt toplamı esas alınır.
 
Ayni yardımlar, ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30'unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payı tutarları, prime esas kazanca tabi tutulmaz. Bu istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemeler prime esas kazanca tabi tutulur. Diğer yasalardaki prime tabi tutulmaması gerektiğine dair muafiyet ve istisnalar 5510 sayılı Yasanın uygulanmasında dikkate alınmaz.
 
Ücretler hak edildikleri aya mal edilmek suretiyle prime tabi tutulur. Diğer ödemeler ise öncelikle ödendiği ayın kazancına dâhil edilir ve ücret dışındaki bu ödemelerin yapıldığı ayda üst sınırın aşılması nedeniyle prime tabi tutulamayan kısmı, ödemenin yapıldığı ayı takip eden aydan başlanarak iki ayı geçmemek üzere üst sınırın altında kalan sonraki ayların prime esas kazançlarına ilave edilir. Toplu iş sözleşmelerine tabi işyerleri işverenlerince veya kamu idareleri veya yargı mercilerince verilen kararlara istinaden, sonradan ödenen ücret dışındaki ödemelerin hizmet akdinin mevcut olmadığı veya askıda olduğu bir tarihte ödenmesi durumunda, prime esas kazancın tabi olduğu en son ayın kazancına dâhil edilir. Bu durumlarda sigorta primlerinin, yukarıda belirtilen mercilerin kararlarının kesinleşme tarihini izleyen ayın sonuna kadar ödenmesi hâlinde, gecikme cezası ve gecikme zammı alınmaz ve idari para cezası uygulanmaz.
 
Saatlik, günlük, haftalık veya aylık olarak belirli bir ücrete dayanmış olmayıp da komisyon ücreti ve kâra katılma gibi belirsiz zaman ve tutar üzerinden ücret alan sigortalıların prim ve ödeneklerinin hesabında esas tutulacak günlük kazançları, sigorta primine esas kazancın alt sınırıdır. Bir işverene tabi olarak çalışan sigortalının, belirli ücretinin dışında yukarıda sayılan ücretleri alması hâlinde, prime esas günlük kazancı bunların toplamından oluşur.
 
Geçici iş göremezlik ödeneği alan sigortalılara istirahatlı bulundukları sürede;
 
a) Geçici iş göremezlik ödeneği dikkate alınmadan verilmesine devam edilen tam ücret,
b) Bireysel veya toplu iş sözleşmesine istinaden verilen geçici iş göremezlik ödeneğinin işverene iadesi ile alınan tam ücret,
c) Geçici iş göremezlik ödeneği ile ödenek alınan süredeki kazancı arasındaki ücret farkı,
ç) Bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayalı olmadan geçici iş göremezlik ödeneği aldığı sürede atıfet kabilinde yapılan ödemeler,
 
çalışılan sürelerde ödenen ücretler olarak prime tabi tutulur.
 
Prim Gün Sayısına İlişkin Yükümlülükleri
 
Bir ay içinde tam çalışan ve buna göre ücret alan sigortalı, prim ödeme gün sayısı ayın kaç gün olduğuna bakılmaksızın 30 gün üzerinden bildirilir. Ay içinde sigortalının işe başladığı tarih ile ayın kalan günleri kadar, işyerinden ayrılan sigortalının ise çalıştığı gün sayısı kadar bildirimi yapılır.
 
Sigortalıların günlük kazançlarının hesabında esas tutulan gün sayıları, aynı zamanda, bunların prim ödeme gün sayılarını gösterir.
 
İşveren ve sigortalı arasında kısmi süreli hizmet akdinin[1] yazılı olarak yapılmış olması kaydıyla, ay içinde günün bazı saatlerinde çalışan ve çalıştığı saat karşılığında ücret alan sigortalının ay içindeki prim ödeme gün sayısı, ay içindeki toplam çalışma saati süresinin 22.05.2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Yasası’na, 20.04.1967 tarihli ve 854 sayılı Deniz İş Yasası’na ve 13.06.1952 tarihli ve 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Yasası’na göre belirlenen haftalık çalışma süresine göre hesaplanan günlük çalışma saatine bölünmesi suretiyle bulunur. Bu şekildeki hesaplamada gün kesirleri bir gün kabul edilir.
 
İşveren ve sigortalı arasında çağrı üzerine çalışmaya dayalı yazılı iş sözleşmesinde taraflar arasında çalışma süresi gün, hafta ve ay olarak belirlenmemiş ise, sigortalının ay içindeki prim ödeme gün sayısı haftalık çalışma süresi en az yirmi saat kararlaştırılmış sayılarak yukarıdaki maddeye göre hesaplanır.
 
Kısmi süreli çalışma, işveren ile sigortalının yazılı olarak yapılan iş sözleşmesinin niteliğine bağlı, aylık ücret karşılığı çalışma biçiminde imzalanmışsa, sigortalı haftalık çalışma süresine bakılmaksızın tam ay olarak bildirilir.
 
İş sözleşmesi saat ücreti karşılığı yapılmış ise kısmi süreli çalışan sigortalıların ay içinde çalıştığı toplam sürenin, 4857 sayılı İş Yasası’na göre günlük olağan çalışma süresi olan 7,5 saate bölünmesiyle, sigortalı için bildirilmesi gereken prim ödeme gün sayısı hesaplanır. Bu şekilde yapılacak hesaplamalarda 7,5 saatin altındaki çalışmalar 1 güne tamamlanır.
 
20.04.1967 tarihli ve 854 sayılı Deniz İş Yasası ve 13.06.1952 tarihli ve 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Yasa kapsamında çalışan sigortalıların ay içinde çalıştığı toplam sürenin sekiz saate bölünmesiyle, ayda kaç gün sigortalı bildirileceği hesaplanır. Bu şekilde yapılacak hesaplamalarda 8 saatin altındaki çalışmalar 1 güne tamamlanır.
 
Yazılı sözleşme ile sigortalının yapmayı üstlendiği işle ilgili olarak kendisine ihtiyaç duyulması hâlinde iş görme ediminin yerine getirileceğinin kararlaştırıldığı çağrı üzerine çalışmalarda, çalışma süresi gün, hafta ve ay olarak belirlenmiş ise bu süreler üzerinden; taraflar arasında çalışma süresi gün, hafta ve ay olarak belirlenmemiş ise sigortalının aylık çalışma süresi yukarıdaki fıkralar hükmünce hesaplanan gün sayısı üzerinden bildirilir. Ancak, çalışma süresinin gün, hafta ve ay olarak belirlenmiş süreden fazla olması hâlinde bu süre dikkate alınarak yukarıdaki fıkralar hükmünce hesaplanan gün sayısı üzerinden bildirilir.
 
4a Kapsamındaki Sigortalılara Ait Prim Oranları
 
1- Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı (MYÖSPO)
 
Fiilî hizmet süresi (FHS) zammı uygulanmayan işlerde; sigortalının prime esas kazancının % 20'sidir. Bunun % 9'u sigortalı hissesi, % 11'i işveren hissesidir.
 
Fiilî hizmet süresi zammı uygulanan işlerde;[2]
 
FHS MYÖSPO EKLENECEK PUAN TOPLAM MYÖSPO
60 %20 1 %21
90 %20 1,5 %21,5
180 %20 3 %23
 
Toplam MYÖSPO ile MYÖSPO (%20) oranı arasındaki farklara (%1, %1,5, %3) ait primlerin tamamı işverenler tarafından ödenir.
 
2- Kısa vadeli sigorta kolları prim oranı (KVSPO)
 
Yapılan işin iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlikenin ağırlığına göre % 1 ilâ % 6,5 oranları arasında olmak üzere, Kurumca belirlenir. Bu primin tamamını işveren öder.
 
01.10.2008 tarihinden önce 17.7.1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamına alınmış olan işyerleri için uygulanmakta olan iş kazası ve meslek hastalıkları sigortaları prim oranı bu tarihten geçerli olmak üzere 0,5 puan düşürülerek uygulanır. 
 
506 sayılı Kanuna göre tescil edilen işyerlerinin mevcut işkolu kodları, işverenlerin elektronik veya kâğıt ortamında yapacakları beyana istinaden, Kurumca gerek görülen haller hariç olmak üzere, ayrıca tebligat yapılmaksızın Kısa Vadeli Sigorta Kolları Tarifesindeki uygun işkolu kodlarına dönüştürülür.
 
506 sayılı Kanuna göre tescil edilen işyerlerinin Kısa Vadeli Sigorta Kolları Tarifesinin yürürlüğe girdiği tarihten önceki işkolu kodlarından yapılmış olan prim ödeme gün sayıları, yeni işkolu kodundan yapılmış bildirim olarak kabul edilerek dereceleme hesaplamalarında dikkate alınır.
 
3- Genel sağlık sigortası prim[3] oranı (GSSPO)
 
Kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına[4] tâbi olanlar için prime esas kazancın % 12,5'idir. Bu primin % 5'i sigortalı, % 7,5'i ise işveren hissesidir.
  • Yalnızca genel sağlık sigortasına tâbi olanlar (Yürürlük tarihi:01.07.2008)
  • 25.08.1999 tarihli ve 4447 sayılı Kanun gereğince işsizlik ödeneği ve ilgili kanunları gereğince kısa çalışma ödeneğinden yararlandırılan kişiler,
  • 24.11.1994 tarihli ve 4046 sayılı Kanunun 21 inci maddesi kapsamında iş kaybı tazminatı alanlar (4a kapsamında sigortalı ve genel sağlık sigortalısı sayılır, ancak kısa vadeli sigorta kollarına tâbi değildir.)
için genel sağlık sigortası primi, prime esas kazancın % 12'sidir.
 
4a’lılar yönünden prim oranları tablosu
 
Sigorta Kolu Toplam Prim Oranı
(%)
Sigortalı Hissesi
(%)
İşveren Hissesi
(%)
Kısa vadeli sigorta kolları 1–6,5 - 1–6,5
Malullük, yaşlılık ve ölüm 20 9 11
Genel sağlık sigortası 12,5 5 7
TOPLAM 33,5–39 14 19,5–25
 
4a kapsamındaki diğer sigortalılar için özellikli durumlar
 
1- Öğrenciler ile kursiyerlerin prim oranı
 
05.06.1986 tarihli ve 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanunu’nda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde meslekî eğitim gören öğrenciler hakkında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası hükümleri uygulanır.
 
Meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında zorunlu staja tabi tutulan öğrenciler hakkında ise iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanır.
 
Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan kursiyerler hakkında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanır.
 
Bunlar için prim oranı prime esas kazançlarının % 1'idir.
 
Kursiyerlerin prime esas günlük kazançlarının hesaplanmasında prime esas günlük kazanç alt sınırı dikkate alınır.
 
Aday çırak, çırak ve meslekî eğitim gören öğrencilerin prime esas kazancı ilgili kanunlarında belirtilen şekilde uygulanır. İlgili kanun, 3308 sayılı Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kanunu olup, adı geçen Kanunun 25 inci maddesinin dördüncü fıkrası hükmüne göre, sigorta primleri 4857 sayılı İş Kanunu'nun 39 uncu maddesi gereğince bunların yaşına uygun asgari ücretin % 50'si üzerinden Milli Eğitim Bakanlığı bütçesine konulan ödenekle karşılanır.
 
2- Sosyal güvenlik destek primi oranı (SGDPO)
 
01.10.2008’den önce sigortalı olanlar, malûllük veya yaşlılık aylığı bağlananlar ve 01.10.2008’de sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışmaya devam edenler hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından 5510 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılan 506 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasına devam edilir. Yani, emekli aylığı kesilip kesilmemesi tamamen sigortalının iradesine bağlı olup, emekli aylığı kesilmeden sosyal güvenlik destek primine tabi çalışma yönünde tercihte bulunan sigortalılar için %30 oranında SGDP kesilir.
 
Ancak; 01.10.2008’den sonra da SGDP kesilmek suretiyle çalışmaları devam ederse, sosyal güvenlik destek primi oranı, kısa vadeli sigorta kolların prim oranına  %30 oranının eklenerek bulunur. Yani, yapılan işin iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlikenin ağırlığına göre %31 ile %36,5 arasında değişir. %30 oranının 1/4’ü sigortalı, 3/4’ü işveren hissesidir. KVSPO karşılığı primi de işverenler ödeyecektir.
 
3- 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu’na tabi olan sigortalıların prim oranı
 
01.10.2008’den önce 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu’na tabi olanlar, 4a kapsamında sigortalı kabul edilir. 2925 sayılı Kanunun öngördüğü her türlü yardım ve ödemeleri karşılamak üzere, Kurumca sigortalılardan 2925 sayılı Kanunun 30 uncu maddesi gereğince %12,5’i genel sağlık sigortası primi olmak üzere %32,5 oranında prim alınır.
 
Prim Oranları Tablosu
 
Sigorta Kolu Toplam Prim Oranı (%) Sigortalı Hissesi (%) İşveren Hissesi (%)
Kısa vadeli sigorta kolları 1–6,5 - 1–6,5
—Aday çırak, çırak ve meslekî eğitim gören öğrenciler için
—Meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında zorunlu staja tabi tutulan öğrenciler için
—Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan kursiyerler için
1
 
- 1
Genel sağlık sigortası
—Kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına tabi olanlar için
—Yalnızca genel sağlık sigortasına tabi olanlar için
 
12,5
 
12
 
5
 
12
 
 
7,5
 
-
Malullük, yaşlılık ve ölüm(normal)
—Fiili hizmet zammı uygulanacak işler için (60 fiili hizmet günü eklenecek işlerde)
—Fiili hizmet zammı uygulanacak işler için (90 fiili hizmet günü eklenecek işlerde)
—Fiili hizmet zammı uygulanacak işler için (180 fiili hizmet günü eklenecek işlerde)
20
 
21
 
 
21,5
 
 
 
23
9
 
9
 
 
9
 
 
 
9
11
 
12
 
 
12,5
 
 
 
14
Sosyal güvenlik destek primi 31–36,5 7,5 23,5–29
İsteğe bağlı sigorta primi 32 32 -
 
4b Kapsamındaki Sigortalılara Ait Prim Oranları
 
1- Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı, prime esas kazancının % 20'sidir.            
2- Kısa vadeli sigorta kolları prim oranı, yapılan işin iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlikenin ağırlığına göre % 1 ilâ % 6,5 oranları arasında olmak üzere, Kurumca belirlenir.
3- Genel sağlık sigortası primi, prime esas kazancın % 12,5'idir.
 
4b’liler yönünden prim oranları tablosu
 
Sigorta Kolu Prim Oranı (%)
MYÖSPO 20
KVSPO 1–6,5
GSSPO 12,5
TOPLAM 33,5–39
 
4b kapsamındaki diğer sigortalılar için özellikli durumlar
 
1- Sosyal güvenlik destek primi oranı
 
5510 sayılı Kanunun 01.10.2008’de yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa sigortalı olan kişilerden yaşlılık aylığı bağlandıktan sonra; 4b kapsamındaki sigortalılardan (tarımsal faaliyette bulunanlar hariç) çalışmaya başlayanlardan aylıklarının kesilmemesi için yazılı istekte bulunanların yaşlılık aylıklarının ödenmesine devam edilir. Bunlardan, almakta oldukları aylıklarının % 15’i oranında sosyal güvenlik destek primi kesilir. Bunlardan ayrıca kısa vadeli sigorta kolları primi alınmaz.
 
01.10.2008’den önce sigortalı olanlar, malûllük veya yaşlılık aylığı bağlananlar ve 01.10.2008’de sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışmaya devam edenler hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından 5510 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılan 1479 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasına devam edilir. Bunlar hakkında, sosyal güvenlik destek primi oranı olarak, 2008 yılında % 12 olarak, 2009 yılında %13, 2010 yılında %14, 2011 yılında %15, 2012 yılından itibaren de %15 olarak uygulanır.
 
2- 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu’na tabi sigortalıların prim oranı
 
01.10.2008’den önce 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu’na tabi sigortalı olanların hak ve yükümlülükleri, 4b kapsamının tarımsal faaliyette bulunanlar kısmında devam eder.
 
Prime esas kazançlarının belirlenmesinde; 01.10.2008’den 31.12.2008 tarihine kadar günlük kazancın 15 katı dikkate alınır, 30 katı geçmemek üzere her yıl 1 puan artırılarak uygulanır.
 
1479 ve 2926 sayılı Kanunlara göre, aylık almakta olanların tarımsal faaliyette bulunmaları (çalışmaları) nedeniyle aylık bağlanacaklara ilgili dosyasından 10 yıl süreyle sağlık sigortası veya genel sağlık sigortası primi ödememiş olanlardan, sağlık sigortası ve genel sağlık sigortası primi kesilmiş olan süreler düşülmek kaydıyla, aylıklarının % 10’u oranında ve 10 yılı tamamlayacak süreyle genel sağlık sigortası primi kesilir.
 
Fiili Hizmet Süresi Zammı Kapsamındaki İşler Tablosu
 
Kapsamdaki İşler/İşyerleri
Kapsamdaki Sigortalılar Eklenecek
Gün Sayısı
1) Kurşun ve arsenik işleri
1) Kurşun üretilen galenit, serüzit, anglezit gibi cevherlerin çıkarılmasına ilişkin maden ocağı işlerinde çalışanlar.
60
 
2) Kurşunlu madenlerden yahut içinde kurşun bulunan kül, maden köpüğü, kurşun fırın kurumu, üstübeç artığı ve benzeri maddelerden kurşun üretimi için yapılan izabe işlerinde çalışanlar.
 
3) Antimuan, kalay, bronz ve benzeri maddelerle yapılan kurşun alaşımı işlerinde çalışanlar.
90
 
4) Kurşun izabe fırınlarının teksif odalarında biriken kuru tozları kaldırma işlerinde çalışanlar.
2) Cam fabrika ve atölyeleri
1) Cam yapımında kullanılan ilkel maddeleri toz haline getirme, eleme, karıştırma ve kurutma işlerinde (bu işleri yapmak üzere tam kapalı odalar içinde otomatik makineli tesisat veya çalışma ortamındaki tozları sağlık için tehlike oluşturmayacak düzeye indiren havalandırma tesisatı bulunmadığı takdirde) çalışanlar.
60
2) Eritme işlerinde (otomatik besleme fırınlarıyla çalışılmadığı takdirde) çalışanlar.
3) Ateşçilik işlerinde çalışanlar.
4) Üfleme işlerinde (tamamen otomatik makinelerle yapılmadığı takdirde) çalışanlar.
5) Basınçla yapılan cam işlerinde (cam tazyiki işleri) çalışanlar.
6) Ayna camı sanatında potalı cam dökümü işlerinde (potalar kalıp masasına mekanik araçlarla taşınmadığı takdirde) çalışanlar.
7) Camı fırın başından alma işlerinde çalışanlar.
8) Yayma fırınlarında düzeltme işlerinde çalışanlar.
9) Traş işlerinde çalışanlar.
10) Asitle hak ve cilâlama işlerinde çalışanlar.
11) Basınçlı havayla kum püskürten cihazlarla yapılan işlerde (çalışma ortamındaki tozları sağlık için tehlike oluşturmayacak düzeye indiren havalandırma tesisatı bulunmadığı takdirde) çalışanlar.
12) Pota ve taş odalarında görülen işlerde çalışanlar.
3) Cıva üretimi işleri sanayii
1) Cıva izabe fırınlarında görülen işlerde çalışanlar.
90
2) Elementer cıva bulunan ocaklarda görülen işlerde çalışanlar.
4) Çimento fabrikaları
1) İlkel maddeleri kırma, ufalama, ezme, eleme ve karıştırma işlerinde çalışanlar.
60
2) Otomatik fırınlarda pişirme işlerinde çalışanlar.
3) Klinkeri öğütme, eleme, torba ve fıçılara koyma işlerinde (otomatik olarak tozun etrafa yayılmasını önleyici bir düzenleme yapılmadığı takdirde) çalışanlar.
5) Kok fabrikalarıyla termik santraller
1) Ateşçilik, ocak temizliği, jeneratör, doldurma, boşaltma ve temizleme işlerinde çalışanlar.
2) Kimyasal arıtma işlerinde çalışanlar.
60
3) Gazın geçtiği cihaz ve boruların onarılması ve temizlenmesi işlerinde çalışanlar.
4) Kok fabrikalarında kömür ve ocak işlerinde çalışanlar.
5) Elektrik enerji üretim santrallerinin kazan dairesindeki ateşçilik, kül ve kömürlerin taşınması işlerinde çalışanlar.
6) Termik santrallerle her çeşit buhar kazanlarının kazan dairesindeki ateşçilik, kül ve kömürlerin taşınması işlerinde çalışanlar.
6) Alüminyum fabrikaları
1) Alüminyum oksit üretimi işlerinde çalışanlar.
60
2) Alüminyum bronzu hazırlama işlerinde çalışanlar.
3) Alüminyum madeni üretimi işlerinde çalışanlar.
7) Demir ve çelik fabrikaları
1) Demir izabe fabrikalarında cevherin demire çevrilmesi işleriyle boru fabrikalarının fırın ve döküm dairelerinde yapılan işlerinde çalışanlar.
90
2) Çelikhanelerin çelik yapılan fırınlarıyla bunların teferruat ve eklentilerinden olan ikinci derecedeki fırınlarda ve konvertörlerde yapılan işlerinde çalışanlar.
3) Sıvı haldeki demir ve çeliğin tesisat ve teçhizatla veya mekanik olarak taşınmasına ilişkin işlerde çalışanlar.
4) Sıcak veya sıvı haldeki cürufun taşınması ve işlenmesi işlerinde çalışanlar.
5) Haddehanelerde (soğuk demirle çalışılan haddehaneler hariç), fırınlarda, hadde serilerinde, haddehaneyi kızgın veya sıvı çelik yahut demirle besleyen tesisat ve araçlarla görülen işlerle kızgın halde olan yarı mamul parçaların kesilmesi ve hazırlanması işlerinde çalışanlar.
8) Döküm fabrikaları
1) Döküm kalıp ve maçalarının yapılması ve döküme hazır duruma getirilmesi işlerinde çalışanlar.
60
2) Döküm şarjının hazırlanması ve her çeşit maden eritme (izabe) fırınlarının döküme hazır duruma getirilmesi işlerinde çalışanlar.
3) Maden eritme ve dökme işlerinde çalışanlar.
9) Asit üretimi yapan fabrika ve atölyeler
1) Asit için hammaddelerin hazırlanması işlerinde çalışanlar.
90
2) Asidin yapılma safhalarındaki işlerinde çalışanlar.
3) Baca gazlarından asit elde edilmesi işlerinde çalışanlar.
10) Yeraltı işleri
Maden ocakları (elementer cıva bulunduğu saptanan cıva maden ocakları hariç), kanalizasyon ve tünel yapımı gibi yer altında yapılan işlerde çalışanlar. 180
11) Radyoaktif ve radyoiyonizan maddelerle yapılan işler
Doğal ve yapay radyoaktif, radyoiyonizan maddeler veya bütün diğer korpüsküler emanasyon kaynakları ile yapılan işlerde çalışanlar. 90
12) Su altında veya su altında basınçlı hava içinde çalışmayı gerektiren işler
1) Su altında basınçlı hava içinde çalışmayı gerektiren işlerden 20- 35 metreye kadar derinlik veya 2-3,5 kg/cm2 basınçta yapılan işlerde çalışanlar. 60
 
2) Su altında basınçlı hava içinde çalışmayı gerektiren işlerden 35-40 (40 hariç) m. derinlik veya 3,5-4 (3,5 hariç) kg/cm2 basınçta yapılan işlerde çalışanlar.
90
 
3) Dalgıçlık işinde çalışanlar.
13) Türk Silâhlı Kuvvetlerinde
Subay, yedek subay, astsubay, uzman jandarma ve uzman erbaşlar. 90
14) Emniyet ve polis mesleğinde, Milli İstihbarat Teşkilâtında
Asaleti onaylanmış olmak şartıyla adaylıkta geçirilen süreler dahil polis, komiser yardımcısı, komiser, baş komiser, emniyet amiri, emniyet müdürleri ile bu ve daha yukarı maaş ve derecelerdeki emniyet mensupları, Milli İstihbarat Teşkilâtı mensupları. 90
15) İtfaiye veya yangın söndürme işleri
Yangın söndürme işlerinde çalışanlar. 60
 
Yukarıdaki tablonun (13) ve (14) numaralı sıralarında belirtilen çalışmalardan dolayı fiili hizmet süresi zammı uygulamasından yararlanılabilmesi için çalışmanın ilgili kamu idaresinde ve belirtilen kadro ve unvanlarda geçmesi yeterlidir.
 
Sigortalıların fiili hizmet süresi zammından yararlanabilmeleri için, yukarıda yer alan işyeri ve işlerde fiilen çalışarak söz konusu işlerin risklerine maruz kalmaları ile birlikte bu sürelere ait çalışılan prim ödeme gün sayıları ile prim tutarlarının aylık fiilî hizmet süresi zammı prim belgesi ile Kuruma bildirilir. 
 
Fiili hizmet süresi zammı kapsamına tabi işyerlerinde ve işlerde malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta kollarına tabi çalışanlar fiili hizmet süresi zammı uygulamasından yararlandırılır. Bunların dışında kısa vadeli sigorta kollarına tabi çalışanlarla sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar fiili hizmet süresi zammı uygulamasından yararlandırılmaz.
 
Kontrol, denetim ve idareciliğin gerektirdiği gözlem ve benzeri amaçlarla kısa süreli çalışmalar, bu işlerin fiilen yapılmayıp işin yönetim görevinin yapılması ile yukarıdaki tablodaki işleri yapmakla birlikte işin otomasyonla yapılması, ileri teknolojilerin kullanılması gibi sebeplerle riskin ve zararlı faktörlerin etkilerinin ortadan kalktığı durumlarda sigortalılar fiili hizmet süresi zammı uygulamasından yararlandırılmaz.
 
Fiili hizmet süresi zammı kapsamına tabi işyerlerinde ve işlerde çalışmadığı halde, söz konusu işyerleri ve işler kapsamında gösterilmek suretiyle fiili hizmet süresi zammından yararlandığı tespit edilenlerin bu süreleri iptal edilir.
 
Fiili hizmet süresi zammı kapsamındaki işyeri ve işlerin tespiti
 
Kurum, işyerlerinin fiili hizmet süresi zammı kapsamında olup olmadığının tespiti amacı ile işverenlerden uygun görülen bilgi ve belgeleri ister.
 
Sigortalılarla işyerlerinin fiili hizmet süresi zammı kapsamında olup olmadıkları hususunda ortaya çıkan uyuşmazlıklar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Müfettişleri veya İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğünce görevlendirilen kişilerce ilgili işyerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen rapor esas alınarak çözümlenir. Kurumca Bakanlığa yapılan yazılı inceleme taleplerinde, konu ile ilgili Kurum görüşü de belirtilir. Bakanlıkça yapılan inceleme, işyerinin ve işin, yukarıda yer alan tabloda nitelikleri belirtilen kapsamda olup olmadığı ile sigortalının bu işyeri ve işte fiilen çalışıp çalışmadığı hususlarını kapsar. Söz konusu inceleme, işyerinin ve işin niteliği dikkate alınarak, Kurum, Bakanlığın ilgili birimleri veya ilgili kamu idarelerinde konusunda uzman personelin katılımı ile müşterek yapılabilir.
 
Yukarıda yer alan tablonun (1) ila (9) numaralı sıralarında belirtilen işyerlerinin 5510 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilebilmesinde; bu işyerlerinde seri ve sürekli üretim yapılması ve bir grup işçinin çalışması şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerekir.
 
Kurumun gerekli görmesi halinde, fiili hizmet süresi zammı ile ilgili olarak yapılan şikâyet ve ihbarlar da yukarıdaki şekilde sonuçlandırılır.
 
Fiili hizmet süresi zammı kapsamındaki işyeri ve işlerde veya unvanlarda çalışan sigortalıların primleri
 
Fiili hizmet süresi zammı kapsamındaki işlerde çalışan sigortalılardan tahsil edilecek malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi;
 
4a’lı sigortalılar için;
 
1. 60 gün ekleneceklere % 9 sigortalı, % 12 işveren hissesi olmak üzere % 21,
2. 90 gün ekleneceklere % 9 sigortalı, % 12,5 işveren hissesi olmak üzere %21,5,
3. 180 gün ekleneceklere % 9 sigortalı, % 14 işveren hissesi olmak üzere % 23,
 
oranında tahsil edilir.
 
Yukarıda yer alan tabloda belirtilen işyeri ve işlerde ay içerisinde geçen çalışmaların gün sayısı dikkate alınmak suretiyle, günlük prime esas kazanç ile bu kapsamda çalışılan gün sayısı çarpımı üzerinden malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim tutarı karşılığı hesaplanır.
 
Fiili hizmet süresi zammı kapsamındaki çalışmaların bildirilmesi
 
İşverenlerce, sigortalıların fiili hizmet süresi zammı kapsamında geçen çalışmalarına ait prim ödeme gün sayıları ile prime esas kazançları
 
4a’lı sigortalılar için; aylık prim ve hizmet belgesi ile Kurumca belirlenecek sürede (aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesi süresi içinde) verilir.
 
Günlük çalışma süresinin bir bölümünde fiili hizmet süresi zammı kapsamındaki işlerde çalışan sigortalılar, ay içinde bu nitelikteki işlerde geçen çalışma saatleri toplamının günlük çalışma saatine bölünmesi suretiyle bulunacak gün üzerinden bildirilir.
 
Fiili hizmet süresi zammının değerlendirilmesi
 
Yukarıda yer alan tabloda belirtilen işyeri ve işlerde çalışarak söz konusu işlerin risklerine maruz kalan sigortalıların prim ödeme gün sayılarına, bu işyerlerinde ve işlerde geçen çalışma sürelerinin her 360 günü için karşılarında gösterilen gün sayıları, fiili hizmet süresi zammı olarak eklenir. 360 günden eksik sürelere ait fiilî hizmet süresi zammı ise 360 gün için eklenen fiili hizmet süresi zammı ile orantılı olarak belirlenir.
 
Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları uygulamasında, hesaplanan fiili hizmet süresi zammı, sigortalının; yukarıda yer alan tablonun;
 
(1) ila (9), (11), (12) ve (15) inci sıralarında yer alanlar için 5 yılı,
(13) ve (14) üncü sıralarında yer alanlar için 8 yılı,
 
geçmemek üzere prim ödeme gün sayısına eklenir.
 
Fiili hizmet süresi zammının ½’si 3 yılı geçmemek üzere 5510 sayılı Kanunda yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen emeklilik yaş hadlerinden indirilir. Ancak yaş haddi indiriminden yararlanabilmek için ölüm ve maluliyet halleri hariç yukarıda yer alan tablonun (10) numaralı sırasında yer alan sigortalıların en az 1800 gün, diğer sıralarda belirtilen sigortalılar ise en az 3600 gün işyeri ve işlerde çalışmış olmaları gerekir.
 
Yukarıda yapılan süre sınırı ile yaş haddi indirimindeki süre sınırı tablonun (10) numaralı sırasında belirtilenlere uygulanmaz.
 
Yaptıkları iş nedeniyle tabloda belirtilen işyeri ve işlerden aynı anda birden fazlasına tabi olan sigortalılara en yükseğine göre fiili hizmet süresi zammı verilir.
 
Tabloda belirtilen sigortalıların ücretsiz izinde geçen süreleri ile (13) ve (14) numaralı sıralarda belirtilen sigortalılar hariç olmak üzere, söz konusu maddede belirtilen işlerde fiilen çalışılmayan ücretli izin, sıhhi izin, yıllık izin, eğitim ve kurs süreleri ile resmi tatil günleri fiili hizmet süresi zammı kapsamında değerlendirilmez.
 
Fiili hizmet süresi zammı uygulamasına ilişkin geçici hükümler
 
5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce; 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun mülga ek 5 inci maddesine göre itibari hizmet süresi, kapsamında olup, 01.10.2008’den sonra yukarıdaki tablo kapsamında bulunmayanlar fiili hizmet süresi zammından yararlandırılmazlar.
 
01.10.2008’e kadar 506 sayılı kanuna tabi fiilî hizmet süresi zammı ve itibari hizmet süreleri tabi oldukları kanun hükümlerine göre değerlendirilir. Ancak, 506 sayılı Kanunun mülga ek 5 inci maddesinde sayılan itibari hizmet süresi kapsamında yer alıp tabloda sayılmayan işlerde 2008 yılı Ekim ayı başından önce geçen çalışma sürelerinin değerlendirilmesinde 3600 gün prim ödeme şartı aranmaz.
 
Maden işyerlerinin yeraltı veya yeraltı münavebeli işleri
 
4a’lı sigortalılardan maden işyerlerinin yeraltı veya yeraltı münavebeli işlerinde çalışmaları bulunanların, 01.10.2008’den önce veya sonra bu işlerde geçen çalışmalarının en az 1800 gün olması halinde bu çalışmalarının 1/4 ‘ü toplam prim ödeme gün sayılarına ilave edilir.
 
01.10.2008’den sonra maden işyerlerinin yeraltı veya yeraltı münavebeli işlerinde çalışmaları bulunan sigortalıların,  malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi, % 9 sigortalı, % 14 işveren hissesi olmak üzere % 23’tür.
 
İsteğe Bağlı Sigorta Prim Oranı
 
İsteğe bağlı sigorta[5] primi, prime esas kazancın alt sınırı ile üst sınırı arasında, sigortalı tarafından beyan edilecek prime esas aylık kazancın % 32'sidir. Bunun % 20'si malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi, % 12'si genel sağlık sigortası primidir. Sigortalıların prime esas kazanç ile ilgili olarak beyanda bulunmaları esastır.
 
Hizmet Borçlanmalarında Prim Oranı
 
Talep tarihindeki prime esas günlük kazanç alt ve üst sınırları arasında olmak üzere, sigortalıların kendilerince belirlenecek günlük kazancın % 32'si üzerinden prim hesaplanır.
 
Primlerde Devlet Katkısı
 
Devlet, Kurumun ay itibarıyla tahsil ettiği;
  • Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile
  • Genel sağlık sigortası
priminin 1/4’ ü oranında Kuruma katkı yapar.
 
Devlet katkısı olarak hesaplanacak tutar talep edilen tarihi takip eden 15 gün içinde Hazinece Kuruma ödenir.
 
Emeklilerin Çalışıp Çalışamayacakları
 
İlk defa 5510 sayılı Kanundan sonra sigortalı olanların emekli olduktan sonra
 
1- 4a ve 4c kapsamında bir işte çalışmaya başlamaları halinde aylıkları kesilecek;
2- 4b kapsamında çalışmaları ve aylıklarının kesilmemesini talep etmeleri halinde ise aylıkları kesilmeksizin almakta oldukları emekli aylıklarından % 15 oranında destek primi kesilecektir.

Elbette yukarıdaki durumun gerçekleşmesi için iki şarta bağlıdır:
 
1- 5510 sayılı Kanuna göre 01.10.2008 ve sonrasında sigortalı olmak,
2- 5510 sayılı Kanun gereğince emeklilik şartlarına haiz olmak.
 
Kısaca, bu durum 25–30 yıl gibi uzun bir süre sonra gerçekleşecektir. Bu tarihten sonra emekli olup, 4a/4c kapsamında çalışanların emekli aylıkları kesinlikle kesilecek, 4b kapsamında çalışanların taleplerine bağlı olarak kesilip veya kesilmeyecektir.
 
Aylık Prim ve Hizmet Belgesini Verme Yükümlülüğü
            
İşverenler, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalılar ile sosyal güvenlik destek primine tabi sigortalıların;
 
a) Sosyal güvenlik sicil numaralarını (TC Kimlik Numaralarını),
b) Ad ve soyadlarını,
c) Sigorta, işsizlik ve aylık sosyal güvenlik destek primlerini,
ç) Prime esas kazançlar tutarını,
d) Prim ödeme gün sayılarını,
yanı sıra;
e) Varsa 3568 sayılı Kanuna tabi olan meslek mensubunun adı ve soyadı ile bunların meslekî oda kayıt numarasını,
h) Kurumca belirlenen diğer bilgileri,
 
taşıyan ve örneği SSİY ekinde bulunan Ek–9, Ek–9-A ve Ek–9-A-1’de bulunan aylık prim ve hizmet belgesini ve yine örneği SSİY ekinde bulunan Ek–9-B, Ek–9-B-1’de bulunan aylık fiilî hizmet süresi zammı prim belgesini, Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilen süre içinde Kuruma vermekle yükümlüdür.
 
Belge verme süreleri aşağıdaki şekilde belirlenmiştir:
  • Özel nitelikteki işyeri işverenleri, cari aya ilişkin olarak düzenleyecekleri asıl, ek veya iptal nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerini, en geç belgenin ilişkin olduğu ayı izleyen ayın 23’ünde,
  • Resmi nitelikteki işyeri işverenleri ise, cari aya ilişkin olarak düzenleyecekleri asıl, ek veya iptal nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerini, en geç belgenin ilişkin olduğu dönemi izleyen takvim ayının 7’sinde,
saat 23.59’a kadar e-Sigorta kanalıyla Kuruma göndermek zorundadırlar.
 
Belgenin gönderilmesi gereken sürenin son gününün resmi tatile rastlaması halinde, aylık prim ve hizmet belgesi, son günü izleyen ilk iş günü saat 23.59 a kadar, Kuruma, e-Sigorta kanalıyla gönderilebilecektir.
 
Bazı özel nitelikteki işyeri işverenleri ayın 15’i ila müteakip ayın 14’ü arasında; bazı resmi nitelikteki işyeri işverenleri ise ayın 1’i ila 30’u arasında ücret alan sigortalılar çalıştırdığından, bu nitelikteki işyeri işverenlerince;
  • Ayın 1’i ila 30’u arasındaki çalışmaları karşılığı ücret alan sigortalılar için düzenlenecek olan aylık prim ve hizmet belgeleri, en geç belgenin ilişkin olduğu ayı izleyen ayın 23’ünde,
  • Ayın 15’i ila müteakip ayın 14’ü arasındaki çalışmaları karşılığı ücret alan sigortalılar için düzenlenecek olan aylık prim ve hizmet belgeleri, en geç belgenin ilişkin olduğu dönemi izleyen takvim ayının 7’sinde,
Kuruma gönderilecektir.
 
Örneğin; özel sektör işverenlerince 2008/Ekim ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgelerinin 23.11.2008 tarihinin Pazar gününe rastlaması nedeniyle en geç 24.11.2008 Pazartesi gününe kadar, 2008/Kasım ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgesinin ise en geç 23.12.2008 Salı gününe kadar Kuruma gönderilmesi gerekmektedir.
 
Kurum, elektronik imza uygulamasına geçildiğinde SM, SMMM veya YMM’ler ile işverenlerin veya vekilinin elektronik imzalarını isteyebilir.
 
Belge türleri (4a’lı sigortalılar için)
 
Belge
Türü
Sigortalılar
01
Hizmet Akdi İle Tüm Sigorta Kollarına Tabi Çalışanlar
02
Sosyal Güvenlik Destek Primine Tabi Çalışanlar
07
3308 Sayılı Kanunda Belirtilen Aday Çırak, Çırak Ve Mesleki İşletmelerde Eğitim Gören Öğrenciler
13
Tüm Sigorta Kollarına Tabi Olup İşsizlik Sigortası Primi Kesilmeyenler İle Sosyal Güvenlik Sözleşmesi İmzalanmamış Ülke Vatandaşlarından Hizmet Akdine İstinaden Çalışanlar
14
Libya’da Çalışanlar
19
Ceza İnfaz Kurumları İle Tutukevleri Bünyesinde Oluşturulan Tesis Atölye Ve Benzeri Ünitelerde Çalıştırılan Hükümlü Ve Tutuklular
20
İstisna Akdine İstinaden Almanya'ya Götürülen Türk İşçiler
21
Türk İşverenler Tarafından Sosyal Güvenlik Sözleşmesi İmzalanmamış Ülkelere Götürülerek Çalıştırılan Türk İşçileri
22
Meslek Liselerinde Okumakta İken Veya Yüksek Öğrenimleri Sırasında Zorunlu Staja Tabi Tutulan Öğrenciler
23
Harp Malulleri İle 3713 Ve 2330 Sayılı Kanunlara Göre Vazife Malullüğü Aylığı Alanlardan Kısa Vadeli Sigorta Kollarına Tabi Olanlar
24
Harp Malulleri İle 3713 Ve 2330 Sayılı Kanunlara Göre Vazife Malullüğü Aylığı Alanlardan Kısa Ve Uzun Vadeli Sigorta Kollarına Tabi Olanlar
25
4447 Sayılı Kanun Gereğince İşsizlik Ödeneği Almayıp Türkiye İş Kurumu Tarafından Düzenlenen Eğitimlere Katılan Kursiyerler
26
4447 Sayılı Kanun Gereğince İşsizlik Ödeneği Alıp Türkiye İş Kurumu Tarafından Düzenlenen Eğitimlere Katılan Kursiyerler
27
4447 Sayılı Kanun Gereğince İşsizlik Ödeneği Alıp Türkiye İş Kurumu Tarafından Düzenlenen Eğitimlere Katılmayan Kursiyerler
28
4046 Sayılı Kanunun 21 İnci Maddesi Kapsamında İş Kaybı Tazminatı Alanlar
29
Tüm Sigorta Kollarına Tabi Çalışıp 60 Gün Fiili Hizmet Süresi Zammına Tabi Çalışanlar
30
İşsizlik Sigortası Hariç 60 Gün Fiili Hizmet Süresi Zammına Tabi Çalışanlar
31
Harp Malulleri İle 3713 Ve 2330 Sayılı Kanunlara Göre Vazife Malullüğü Aylığı Alanlardan Kısa Ve Uzun Vadeli Sigorta Kollarına Tabi Olup 60 Gün Fiili Hizmet Süresi Zammına Tabi Çalışanlar
32
Tüm Sigorta Kollarına Tabi Çalışıp 90 Gün Fiili Hizmet Süresi Zammına Tabi Çalışanlar
33
İşsizlik Sigortası Hariç 90 Gün Fiili Hizmet Süresi Zammına Tabi Çalışanlar
34
Harp Malulleri İle 3713 Ve 2330 Sayılı Kanunlara Göre Vazife Malullüğü Aylığı Alanlardan Kısa Ve Uzun Vadeli Sigorta Kollarına Tabi Olup 90 Gün Fiili Hizmet Süresi Zammına Tabi Çalışanlar
35
Tüm Sigorta Kollarına Tabi Çalışıp 180 Gün Fiili Hizmet Süresi Zammına Tabi Çalışanlar
36
İşsizlik Sigortası Hariç 180 Gün Fiili Hizmet Süresi Zammına Tabi Çalışanlar
37
Harp Malulleri İle 3713 Ve 2330 Sayılı Kanunlara Göre Vazife Malullüğü Aylığı Alanlardan Kısa Ve Uzun Vadeli Sigorta Kollarına Tabi Olup 180 Gün Fiili Hizmet Süresi Zammına Tabi Çalışanlar
38
Sosyal Güvenlik Sözleşmesi İmzalanmış Ülke Vatandaşı Olup Türkiye’de Çalışanlar, Birleşik Krallıkta İkamet Edenler Ve İsviçre Vatandaşı Olanlardan Uzun Vadeli Sigorta Kolunu Tercih Edenler
39
Birleşik Krallıkta İkamet Edenler Ve İsviçre Vatandaşı Olanlardan Uzun Vadeli Sigorta Kolunun Uygulanmasını Talep Etmeyenler
40
Kısa Çalışma Ödeneği Alanlar
 
İşten çıkış nedenleri
 
 01- Deneme süreli iş sözleşmesinin işverence feshi
 02- Deneme süreli iş sözleşmesinin işçi tarafından feshi
 03- Belirsiz süreli iş sözleşmesinin işçi tarafından feshi
 04- Belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından feshi
 05- Belirli iş süresinin sona ermesi
 06- İş sözleşmesinin haklı nedenlerle işçi tarafından feshi
 07- İş sözleşmesinin haklı nedenlerle işveren tarafından feshi
 08- Emeklilik (yaşlılık) veya toptan ödeme nedeniyle
 09- Malulen emeklilik nedeniyle
 10- Ölüm
 11- İş Kazası sonucu ölüm
 12- Askerlik
 13- Kadın işçinin evlenmesi
 14- Emeklilik için yaş dışında diğer şartların tamamlanması
 15- Toplu işçi çıkarma
 16- Nakil
 17- Çalıştığı işyerinin kapanması
 18- İşin sona ermesi
 19- Mevsim bitimi
 20- Kampanya bitimi
 21- Statü değişikliği
 22- Diğer nedenler
 
Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilecek sürelerde verilmemiş olmakla beraber aşağıdaki hallerde verilecek ek veya asıl aylık prim ve hizmet belgeleri yasal süresi içinde verilmiş kabul edilecektir. Bunlar;
 
a) 07.05.1983 tarihli ve 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Yasası’na göre toplu iş sözleşmesi akdedilen işyerlerinden dolayı, toplu iş sözleşmesine istinaden geriye yönelik olarak düzenlenmesi gereken ek aylık prim ve hizmet belgelerinin, toplu iş sözleşmesinin imzalandığı tarihten başlamak üzere Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilecek süreler içinde.
         
b) Bir aydan fazla istirahat alan sigortalılara Kurumca ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin yanı sıra işverenlerince toplu iş sözleşmesine dayanılarak istirahatlı bulunulan süre için ücret ödenmesi hâlinde, istirahat süresinin sona erdiği tarihten başlamak üzere Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilecek süreler içinde.
 
c) 4857 sayılı İş Yasası’nın 21 inci maddesine istinaden iş mahkemelerince veya özel hakem tarafından verilen kararlar uyarınca, göreve iadesine karar verilen sigortalı personel için, kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının, sigortalıya tebliğinden sonra 10 iş günü içinde sigortalı işverene işe başlamak üzere başvurduğu takdirde, 10. günün iş gününün içinde bulunduğu ayı takip eden aybaşından başlamak üzere Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilecek süreler içinde.
 
d) İdare mahkemesi kararlarına göre görevlerine iade edilen sigortalı personel ile ilgili olarak kesinleşen mahkeme kararının idareye tebliğ edildiği tarihini takip eden günden başlamak üzere Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilecek süreler içinde.
 
e) Yasal süresi içinde vermiş oldukları prim belgesi türünde yanlışlık yapıldığının anlaşılması üzerine, düzeltme amacıyla yasal süresi geçirildikten sonra verilen ek veya asıl aylık prim ve hizmet belgeleri süresinde verilmiş sayılır.
 
Yabancı ülkelere sefer yaban ulaştırma araçlarında belge verme süresi
 
Yabancı ülkelere sefer yapan ulaştırma araçları, aylık prim ve hizmet belgesinin Kuruma verilme süresi içinde Türkiye’ye dönmemişse, bu araçlarda çalıştırılan sigortalıya ait aylık prim ve hizmet belgesi, araçların Türkiye’ye dönüşünü takip eden ayın sonuna kadar Kuruma verilir. Ancak, aylık prim ve hizmet belgesinin Kuruma verilmesi belgenin, Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilecek verilme süresinin sona erdiği tarihten itibaren 1 ayı geçemez.
 
Afet durumunda belgelerin verilme süresi
 
İşyerleri yangın, su baskını, yer kayması, deprem gibi afete uğrayan, tabii afet nedenleri ile, afetin meydana geldiği ayda verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgesi, aylık fiilî hizmet süresi zammı prim belgesi ve yıllık itibari hizmet süresi prim belgesi afetin meydana geldiği ayı takip eden 3 ay içinde Kuruma verildiği takdirde, süresinde verilmiş sayılır.
 
Düzenlenme şekli
 
Aylık prim ve hizmet belgesi, her işyeri için ve sigortalıların tabi oldukları sigorta kolları ve farklı prim oranları dikkate alınarak ayrı ayrı düzenlenir. Belgelerde, sigortalılar sosyal güvenlik numaralarına göre küçükten büyüğe doğru sıralanır.
 
İşveren, alt işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılar için, hangi alt işverene, sigortalıyı devir alan da, hangi işverene ait olduğunu belirterek bu şahıslar adına aylık prim ve hizmet belgesi düzenleyip Kuruma verebilir.
 
Belgelerin sonradan verilmesi durumunda yapılacak işlemler
 
a) İşveren tarafından yasal süresi geçirildikten sonra Kuruma verilen asıl, ek veya iptal mahiyetteki aylık prim ve hizmet belgesi, aylık fiilî hizmet süresi zammı prim belgesi ve yıllık itibari hizmet süresi prim belgesi muhteviyatının işyeri defter ve belgelerinden tespit edilecek her türlü bilgi ya da kamu idareleri tarafından düzenlenen belge veya alınan bilgi ile doğrulanması hâlinde işleme konulur. Diğer kanunlar gereği defter tutmakla yükümlü olan işverenlerce yasal süresi geçirildikten sonra verilen aylık prim ve hizmet belgelerinin fiilî tespitler sonucunda işleme alınmasında geriye doğru en fazla 1 yıllık süre esas alınır.
 
b) Defter tutmakla yükümlü olmayan işveren, alt işveren veya sigortalıyı devir alanlar tarafından yasal süresi geçirildikten sonra 3 ay içinde verilen aylık prim ve hizmet belgeleri, Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından yapılacak incelemeye göre işleme konulup konulmayacağı karara bağlanır. Söz konusu 3 aylık süre dışında verilen aylık prim ve hizmet belgeleri ise işleme alınmaz.
 
c) Defter tutmak zorunda olan işveren, alt işveren ve sigortalıyı devir alanlar tarafından yasal süresi geçirildikten sonra ve cari yıl içinde verilen aylık prim ve hizmet belgeleri için, aksine yapılmış bir tespit yoksa aylık prim ve hizmet belgesinde bulunan sigortalıların, işe giriş bildirgelerinin yasal süresi içinde verilmiş olması hâlinde ayrıca incelemeye gidilmez.
         
d) İhbar, şikâyet ve şüphe hâllerinde, sonradan verilen belgelerin içeriği bildirimleri işverenin yasal kayıt ve belgelerinden doğrulanması koşuluyla kabul edilir.
           
e) İşverenin; sigortalıların sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışırken sehven tüm sigorta kollarından veya tüm sigorta kollarına tabi çalışırken sehven sosyal güvenlik destek primine tabi bildirildiğini ileri sürerek, yapılan bu yanlışlığı düzeltmek amacıyla verdiği iptal ve asıl/ek aylık prim ve hizmet belgeleri incelemeye gerek kalmaksızın işleme alınır. Bu amaçla verilen asıl/ek aylık prim ve hizmet belgelerine idarî para cezası uygulanmaz.
 
Yasal süresi geçirildikten sonra Kuruma verilen ASIL VE EK nitelikteki aylık prim ve hizmet belgeleri;
 
—Defter tutmakla yükümlü olanlarca düzenlenmiş ise;
  • Ocak, Şubat, Mart, Nisan Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarına ilişkin olarak düzenlenmiş olanların, ilişkin olduğu yıl içinde,
  • Kasım ve Aralık aylarına ilişkin olarak düzenlenmiş olanların, yasal olarak verilmesi gereken ayın sonundan başlayarak 3 ay içinde,
— Defter tutmakla yükümlü olmayanlarca düzenlenmiş ise;
 
Yasal olarak verilmesi gereken ayın sonundan başlayarak 3 ay içinde,
 
Kuruma verilmiş ve belgede kayıtlı sigortalıların işe giriş bildirgelerinin yasal süresi içinde verilmiş olması halinde ve aksine yapılmış bir tespitin de bulunmaması kaydıyla, doğruluğunun tespiti için ayrıca kayıt tetkikine başvurulmadan işleme alınacaktır.
 
Defter tutmakla yükümlü olanlarca yukarıda belirtilen süreler geçirildikten sonra Kuruma verilen asıl ve ek nitelikteki aylık prim ve hizmet belgeleri, işyeri defter ve belgelerinden tespit edilecek her türlü bilgi ya da kamu idareleri tarafından düzenlenecek belge veya alınan bilgi ile doğrulanması halinde işleme alınacaktır.
 
Diğer taraftan, işyerinde yapılan fiili tespitler sonucunda, gerek defter tutmakla yükümlü olan gerekse olmayan kişilerce yasal süresi geçirildikten sonra Kuruma verilen aylık prim ve hizmet belgelerinin en fazla geriye yönelik 1 yıllık süreye ilişkin kısmı işleme konulabilecektir.
 
Örnek 1
 
Defter tutmakla yükümlü olan (A) Limited Şirketince 2008/Ocak ayına ilişkin olarak düzenlenen ve 5 sigortalının kayıtlı olduğu aylık prim ve hizmet belgesinin 27.10.2008 tarihinde Kuruma verildiği varsayıldığında, belgede kayıtlı 5 sigortalının her birine ilişkin işe giriş bildirgelerinin yasal süresi içinde verilmiş olması ve aksine yapılmış bir tespitin bulunmaması halinde, bahse konu prim belgesi ayrıca kayıt tetkikine başvurulmadan işleme konulacaktır. Buna karşın, söz konusu prim belgesinde kayıtlı sigortalılardan birinin veya bir kaçının işe giriş bildirgesinin yasal süresi dışında verilmiş olması veya belgede kayıtlı sigortalıların işe giriş bildirgelerinin yasal süresi içinde verilmiş olmasına rağmen söz konusu belgenin cari yıl (2008 yılı) dışında Kuruma verilmiş olması halinde, bahse konu belgenin işleme alınabilmesi için bu defa doruluğunun defter ve belgelerle kanıtlanması gerekmektedir.
 
Örnek 2
 
Defter tutmakla yükümlü olmayan (B) gerçek kişisince, 2008/Kasım ayına ilişkin olarak düzenlenen ve 2 sigortalının kayıtlı olduğu aylık prim ve hizmet belgesinin 25.02.2009 tarihinde Kuruma verildiği varsayıldığında, belgede kayıtlı sigortalıların her ikisine ilişkin işe giriş bildirgelerinin yasal süresi içinde verilmiş olması ve aksine yapılmış bir tespitin bulunmaması halinde, bahse konu prim belgesi ayrıca kayıt tetkikine başvurulmadan işleme konulacaktır. Buna karşın, söz konusu prim belgesinde kayıtlı sigortalılardan birinin veya ikisinin işe giriş bildirgesinin yasal süresi dışında verilmiş olması veya belgede kayıtlı sigortalıların işe giriş bildirgelerinin yasal süresi içinde verilmiş olmasına rağmen, söz konusu belgenin yasal verilmesi gereken sürenin sonundan itibaren 3 aylık süre geçirildikten sonra (örnek yönünden 01.04.2009 veya sonraki bir tarihte) Kuruma verilmiş olması halinde, söz konusu prim belgesi, yasal verilmesi gereken sürenin sonundan itibaren bir yıllık süre geçmeden yapılacak fiili tespite istinaden doğruluğunun anlaşılması halinde, işleme alınabilecektir.
 
Yasal süresi geçirildikten sonra Kuruma verilen İPTAL nitelikteki aylık prim ve hizmet belgeleri ise,
  • Defter tutmakla yükümlü olan işverenlerce düzenlenmiş olması halinde, doğruluğunun tespiti için kayıt tetkikine başvurulmak suretiyle,
  • Defter tutmakla yükümlü olunmayan işverenlerce düzenlenmiş olması halinde ise, doğruluğunun her zaman düzenlenebilir nitelikte olmayan belgelerle kanıtlanması halinde,
işleme alınabilecektir.
 
Düzeltme amaçlı verilen belgelerin işleme alınıp alınmayacağı
 
Belge türü veya kanun türü hatalı seçilmiş olan aylık prim ve hizmet belgeleri için, Kuruma, düzeltme amaçlı olarak yasal süresi dışında iptal nitelikte ve doğru belge türü veya kanun türü seçilmek suretiyle asıl veya ek nitelikte aylık prim ve hizmet belgesi verilmesi halinde, belge türü veya kanun türü hatalı seçilmiş aylık prim ve hizmet belgesi ile düzeltme amaçlı olarak yasal süresi dışında verilmiş asıl veya ek nitelikteki aylık prim ve hizmet belgesindeki sigortalıların prim ödeme gün sayıları ve prime esas kazanç tutarlarının aynı olması kaydıyla, yasal süresi dışında düzeltme amaçlı olarak verilen aylık prim hizmet belgeleri incelemeye gerek kalınmaksızın işleme alınacak ve söz konusu belgelere idari para cezası uygulanmayacaktır.
 
Sosyal güvenlik destek primine tabi çalıştırma esasları
 
5510 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı olanlar ile malullük ve yaşlılık veya emekli aylığı bağlananlar ve 5510 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği tarihte sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışmaya devam edenler hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından, 506 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanmasına devam edilir. Ancak; sosyal güvenlik destek primi oranı, kısa vadeli sigorta kolları prim oranına (iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlikenin ağırlığına göre % 1 ilâ % 6,5 oranları arasında olmak üzere, Kurumca belirlenir. Bu primin tamamını işveren öder.) % 30 oranının eklenmesi suretiyle bulunan toplamdır. % 30 oranının dörtte biri sigortalı, dörtte üçü işveren hissesidir.
 
Müeyyidesi
 
Aylık prim ve hizmet belgesini, Kurumca belirlenen şekilde ve usulde vermeyenler ya da Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler veya belirlenen süre içinde vermeyenlere her bir fiil için;
 
a) Belgenin asıl olması halinde aylık asgarî ücretin 2 katını geçmemek kaydıyla belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgarî ücretin 1/5’i tutarında,
b) Belgenin ek olması halinde, aylık asgarî ücretin 2 katını geçmemek kaydıyla her bir ek  belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgarî ücretin 1/8’i tutarında,
c) Ek belgenin Kurumca re'sen düzenlenmesi durumunda, aylık asgarî ücretin 2 katını geçmemek kaydıyla her bir ek  belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgarî ücretin ½’si tutarında,
d) Belgenin mahkeme kararı, Kurum veya diğer kamu idarelerinin denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler sonucunda veya bu idareler ve bankalar tarafından düzenlenen belgelerden hizmetleri veya kazançları Kuruma bildirilmediği veya eksik bildirildiği anlaşılan sigortalılarla ilgili olması halinde, belgenin asıl veya ek nitelikte olup olmadığı, işverence düzenlenip düzenlenmediği dikkate alınmaksızın, aylık asgarî ücretin 2 katı tutarında,
            
idarî para cezası uygulanır.
 
4b Sigortalıların Kazanç Ve Günlerin Bildirimi
 
Aylık prime esas kazanç tutarı, prime esas günlük kazanç alt sınırı ile üst sınırı arasında kalmak şartı ile kendileri tarafından beyan edilecek günlük kazancın 30 katıdır. Sigortalılar prime esas kazançları ile ilgili aylık olarak beyanda bulunur. Sigortalı, prime esas kazanç tutarını beyanına dayalı olarak her ay yeniden belirleme yetkisine sahiptir.
 
Sigortalı aynı zamanda işveren ise, hizmet akdine istinaden çalıştırdığı (5510/4a kapsamındaki sigortalılık) sigortalıların prime esas günlük kazancının en yükseğinin 30 katından az olamaz.  
 
4b kapsamında sigortalı sayılmayı gerektirecek birden fazla durumun söz konusu olması hâlinde, tek beyanda bulunulur.
 
Köy muhtarları ile tarım işlerinde kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanların prime esas kazançlarının belirlenmesinde; 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği yıldan (2008/Ekim) başlamak üzere, günlük kazancın 15 katı dikkate alınır. Bu oran 30 katı geçmemek üzere her yıl 1 puan artırılarak uygulanır.
 
Beyanda bulunmayan tarımda kendi nam ve hesabına çalışan sigortalıların, beyanda bulununcaya kadar prime esas günlük kazançları, prime esas günlük kazancın alt sınırı olarak dikkate alınır.
 
Tarımsal faaliyetlerde bulunanlar hariç, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışan sigortalılardan, 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce sigortalı olarak kaydı ve tescili yapılmış olanların prime esas kazançlarını 01.10.2008 (dâhil) tarihi ilâ 31.12.2008 (dâhil) tarihi arasında beyan etmemeleri hâlinde, ödeyecekleri aylık primler beyanda bulununcaya kadar daha önce bulundukları en son gelir basamaklarına karşılık gelen tutarlar üzerinden alınır. Bu süre içinde beyanda bulunulması hâlinde; beyan ettiği prime esas kazanç üzerinden ilgili ayın prim tahakkuku yapılır, beyanda bulunulmayan ancak bu süre içinde kalan ay için ise prime esas asgari kazanç üzerinden prim tahakkuku yapılır. Prim tahakkukuna esas bu tutarlar asgari günlük kazanç alt sınırına göre hesaplanan aylık prime esas kazanç tutarından az olamaz.
 
Sigortalı olan ve sigortalı çalıştıran işverenlerin kendilerinin veya tüzel kişi şirket ortaklarının da aylık prim ve hizmet belgesi ile bildirilmesi hususunda Kurum yetkili kılınmıştır.
 
4b kapsamında olan sigortalıların, aylık prim ödeme gün sayısı, ay içinde işe başlama veya işten ayrılmaları hâli hariç olmak üzere her ay için 30 gün olarak hesaplanarak Kuruma bildirilir.
 
İşyerinde Sigortalı Çalıştırmaya Son Verdiği Tarihi Bildirme Yükümlülüğü
 
İşverenler işyerinde sigortalıyı çalıştırmaya son verdiği veya sigortalının işten çıkması durumlarında, sigortalının işten ayrıldığı tarihten itibaren 15 gün içinde durumu ilgili üniteye bildirmekle yükümlüdür.
 
İşyerinde sigortalı çalıştırmaya ara verdiğini sigortalıyı çalıştırmaya son verdiği tarihten itibaren 15 gün içinde yazılı olarak bildiren işverenin, her ay ayrıca sigortalı çalıştırmadığına ve ücret ödemediğine ilişkin bir bildirimde bulunması gerekmez.
 
Aylık Prim ve Hizmet Belgesinin İşyerinde Asılma Yükümlülüğü
 
Kurum barkodu bulunan, aylık prim ve hizmet belgesinin bir nüshası Kuruma verilmesi gereken sürenin son gününü takip eden günden başlanarak müteakip belgenin verilmesi gereken sürenin sonuna kadar işyerinde sigortalıların görebileceği bir yere asılır.
 
Sigortalısını geçici olarak bir başka işverene devreden işverenler aylık prim ve hizmet belgesinin bir nüshasını işyerine asılmak üzere sigortalısını devrettiği işverene verir.
 
Aynı işverene ait olup, tek sicil numarası verilmiş olan birden fazla işyerlerinde de, aylık prim ve hizmet belgesinin Kurum barkodlu çıktılarının aynı süre içinde sigortalıların görebilecekleri bir yere asılması zorunludur.
 
Müeyyidesi
 
Aylık prim ve hizmet belgesinin işyerinde asılı olmaması durumunda aylık asgarî ücretin 2 katı tutarında idarî para cezası uygulanır.
 
Eksik Çalışmaların Belgelenmesi Yükümlülüğü
 
Aylık prim ve hizmet belgesi ile birlikte ay içinde 30 günden az çalışan veya eksik ücret ödenen sigortalılara ilişkin;
 
a) Kurumca yetkilendirilmiş sağlık hizmeti sunucularından veya işyeri hekimlerinden alınmış istirahatlı olduğunu gösteren raporu,
b) Ücretsiz veya aylıksız izinli olduğunu kanıtlayan izin belgesi,
c) Disiplin cezası uygulaması, gözaltına alınma ile tutukluluk hâline ilişkin belgeleri,
ç) Kısmi süreli çalışmalara ait yazılı iş sözleşmesi,
d) İşverenin imzasını da taşıyan puantaj kayıtları,
e) Grev, lokavt, genel hayatı etkileyen olaylar, doğal afetler nedeniyle işyerinde faaliyetin durdurulduğunu veya işe ara verildiğini gösteren ilgili resmî makamlardan alınan yazı örneği,
 
sigortalıların eksik gün bildirimine ilişkin, SSİY ekinde bulunan Ek–10 bilgi formu ekinde Kuruma verilir veya Acele Posta Servisi, iadeli taahhütlü ya da taahhütlü olarak gönderilir.
 
Yukarıda sayılan belgelerin geriye yönelik olarak her zaman düzenlenebilir nitelikte olanları, aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesi gereken süreden sonra verilmesi hâlinde işleme konulmaz. Bu durumların dışındaki 30 günden az çalışılan sürelere ait geçerli belgeleri belirlemeye Kurum Yönetim Kurulu yetkilidir.
 
Toplu iş sözleşmesi yapılan işyerlerinde çalışan sigortalılara ilişkin eksik bildirim nedenlerinin aylık prim ve hizmet belgesinde belirtilmesi şartıyla ayrıca belge aranmaz.
 
Eksik Gün Nedenleri
 
01- İstirahat  08- Grev
02- Ücretsiz/aylıksız izin  09- Lokavt
03- Disiplin cezası  10- Genel hayatı etkileyen olaylar
04- Gözaltına alınma  11- Doğal afet
05- Tutukluluk  12- Birden fazla
06- Kısmi istihdam  13- Görevden uzaklaştırma
07- Puantaj kayıtları  14- Diğer
 
İşyeri Kayıtlarını Geçerli Tutmak Yükümlülüğü
 
İşverenlerin tutmak zorunda oldukları defterlerle dayanağı belgeler, aylık prim ve hizmet belgesinin, aylık fiilî hizmet süresi zammı prim belgesinin ve yıllık itibari hizmet süresi prim belgesinin dayanağı belgeler niteliğinde sayılır. Ancak aşağıdaki hallerde kayıtlar geçerli sayılmaz:
 
a) Kullanılmaya başlanmadan önce tasdik ettirilmesi zorunlu olduğu hâlde tasdiksiz tutulmuş olan defterlerde sigorta primine esas kazanç ödemeleri bulunan ilgili aylara,
b) Kanunî tasdik süresi geçtikten sonra tasdik ettirilmiş olan defterlerin tasdik tarihinden önceki sigorta primine esas kazanç ödemeleri bulunan ilgili aylara,
c) İşçilikle ilgili giderlerin işlenmemiş, eksik veya fazla işlenmiş olduğu tespit edilen defterlere ilişkin aylara,
ç) Gerçek ve fiilî çalışmaya dayanmadığı hâlde, kayıt ve belgelerde ücret tahakkuk veya ödemesi bulunan aylara,
d) Sigorta primleri hesabına esas tutulan kazançların kesin olarak tespitine imkân vermeyecek şekilde usulsüz, karışık veya noksan tutulmuş defterlere ait aylara,
e) Herhangi bir ay için sigorta primleri hesabına esas tutulması gereken kazançların ve kazançlarla ilgili ödemelerin o ayın dâhil bulunduğu hesap dönemine ait defterlere işlenmemiş olması hâlinde o aylara,
f) 04.01.1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Yasası gereğince bilânço esasına göre defter tutulması gerekirken işletme hesabı esasına göre tutulmuş defterlerde, sigorta primine esas kazanç ödemelerinin ilgili olduğu aylara,
g) Yapılan asgari işçilik incelemesi sonucunda, işin yürütümü için gerekli olan sigorta primine esas kazanç tutarının Kuruma noksan bildirilmesi dolayısıyla re’sen tahakkuk yapılan ay veya aylara,
ğ) Durum tespiti, kamu kurum ve kuruluşları ile 5411 sayılı Yasa kapsamındaki kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden çalıştığı tespit edilen sigortalıların kaydedilmemiş ücret tediye bordrolarının ait olduğu ay veya aylara,
h) Kamu idareleri ile 5411 sayılı Yasa kapsamındaki kuruluşlardan alınan kayıtlardan tespit edilen ücretin altında ücret tahakkuklarının bulunduğu aylara,
ı) Tasdikli sayfalarının dolması üzerine, yeni defter tasdiki yerine, belgeli bilgilerin yazım sayfaları kalmayan defterin tasdiksiz sayfalarına kaydedilen ay veya aylara,
 
ilişkin defter kayıtları geçerli sayılmaz.
 
Müeyyidesi
 
Tutmakla yükümlü bulunulan defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle verilmesi gereken ceza tutarını aşmamak kaydıyla; defter ve belgelerin tümünü verilen süre içinde ibraz etmekle birlikte; kanunî tasdik süresi geçtikten sonra tasdik ettirilmiş olan defterlerin tasdik tarihinden önceki kısmı, işçilikle ilgili giderlerin işlenmemiş olduğu tespit edilen defterler, sigorta primleri hesabına esas tutulan kazançların kesin olarak tespitine imkân vermeyecek şekilde usûlsüz veya noksan tutulmuş defterler, herhangi bir ay için sigorta primleri hesabına esas tutulması gereken kazançların ve kazançlarla ilgili ödemelerin (sigorta primine esas kazancın ödemeye bağlı olduğu durumlar dahil) o ayın dahil bulunduğu hesap dönemine ait defterlere işlenmemiş olması halinde, o aya ait defter kayıtları geçerli sayılmaz ve bu geçersizlik hallerinin gerçekleştiği her bir takvim ayı için, aylık asgari ücretin yarısı tutarında; kullanılmaya başlanmadan önce tasdik ettirilmesi zorunlu olduğu halde tasdiksiz tutulmuş olan defterler geçerli sayılmaz ve tutmakla yükümlü bulunulan defter türü dikkate alınarak asgari ücretin 6 veya 12 katı tutarında,; Vergi Usûl Yasası gereğince bilanço esasına göre defter tutulması gerekirken işletme hesabı esasına göre tutulmuş defterler geçerli sayılmaz ve asgari ücretin 12 katı tutarında idari para cezası uygulanır.
 
Önemli Not: Verilen süre dışında ibraz edilen defter ve belgelerin tümünün veya bir bölümünün geçersiz olması durumunda, tutulan defter türü de dikkate alınarak sadece ibraz etmemeye yönelik idarî para cezası uygulanır.
 
Ücret Tediye Bordrosu Düzenleme Yükümlülüğü
 
İşverenler, Kuruma verdikleri prim belgesinde yazılı olanları doğrulayıcı nitelikte olmak üzere aylık ücret tediye bordrosu düzenlemekle yükümlüdürler.
 
Aylık ücret tediye bordrosunda;
 
a) İşyerinin sicil numarası,
b) Bordronun ilişkin olduğu ay,
c) Sigortalının adı, soyadı,
d) Sigortalının sosyal güvenlik sicil numarası,
e) Ücret ödenen gün sayısı,
f) Sigortalının ücreti (aylık, haftalık, gündelik, saat veya parça başı ücreti),
g) Ödenen ücret tutarı,
h) Ücretin alındığına dair sigortalının imzası (Ücretlerin ve diğer ödemelerin makbuz mukabilinde veya banka aracılığı ile yapılması hâlinde ücret tediye bordrosunda imza şartı aranmaz.).
 
bulunması zorunludur.
 
Yukarıdaki unsurları ihtiva etmeyen ücret tediye bordroları geçerli sayılmaz.
 
Tehlike sınıfları farklı olan işyerlerinde çalışan sigortalıların aylık ücret tediye bordroları işverence ayrı ayrı düzenlenir.
 
Aynı işverene ait iş veya işyerleri ile ilgili defter veya kayıtların müştereken tutulmuş olması ve bu defter veya kayıtların, her iş veya işyeri için ayrı ayrı verilmiş olan aylık prim ve hizmet belgesinde yazılı kazançlar toplamı ile uyumlu olması hâlinde, iş veya işyeri kayıtlarının verilen bu belgelerde yazılı olanları doğrulayıcı nitelikte olduğu kabul edilir.
 
Müeyyidesi
 
Ücret tediye bordrolarında yukarıda belirtilen unsurlardan herhangi birini ihtiva etmeyen ücret tediye bordroları geçerli sayılmaz ve her bir geçersiz ücret tediye bordrosu için aylık asgari ücretin yarısı tutarında idarî para cezası uygulanır.
 
İşyerini Saklama ve İbraz Etme Yükümlülüğü
 
İşverenler işyeri ile ilgili tüm defter ve belgeleri, istenilmesi hâlinde, Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş ilgili memurlarına göstermek üzere, ilgili bulundukları yılı takip eden takvim yılından başlayarak 10 yıl süreyle, tasfiye ve iflas idaresi memurları ise görevleri süresince saklamak zorundadırlar.
 
Sigortalıyı devir alan işverenler, devredilen sigortalılarla ilgili yükümlülüklerini yerine getirmişler ise, yükümlülüklerini yerine getirdikleri sigortalılarla ilgili kendilerine ait işyeri kayıt ve belgelerini yukarıda belirtilen sürelerle saklamak zorundadır.
 
İşyeri kayıtlarının ibrazında zamanaşımı süresinin uygulanma yöntemi
 
a) 2008 yılı için 5 yıl,
b) 2009 yılı için 6 yıl,
c) 2010 yılı için 7 yıl,
d) 2011 yılı için 8 yıl,
e) 2012 yılı için 9 yıl olarak uygulanır.
 
Yapılacak tebligat üzerine defter ve belgeler, incelemeyi yapacak denetim ve kontrolle görevlendirilmiş ilgili memurun tebligatta belirttiği adrese getirilir. Ancak, işverenler tarafından defter ve belgelerin işyerinde ya da belge ile kanıtlanması kaydıyla işletme merkezinde incelenmesinin yazılı olarak istenilmesi veya bu isteğin bir tutanakla tespit edilmesi hâlinde, denetim ve kontrolle görevlendirilmiş ilgili memurca da teftişe elverişli bulunursa inceleme orada yapılabilir.
 
Denetim ve kontrolle görevlendirilmiş ilgili memurların istemeleri hâlinde işverenler, bilgisayar ortamında sakladığı işyeri kayıt ve belgelerini manyetik ortamda verirler. İşveren, denetim ve kontrolle görevlendirilmiş ilgili memurlara uygun donanım ve yazılımlar, terminallere ulaşım imkânları ve uzman personel sağlamak zorundadır.
 
Defter ve belgeler, 11.02.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Yasası’na göre yapılacak bildirim ile istenilebileceği gibi, işveren ile düzenlenecek tutanakla da istenebilir.
 
Yapılacak tebligata rağmen, 15 gün ya da haklı bir sebep ileri sürülerek yazılı istekte bulunulması veya bu durumun ilgililerin şahsen başvurusu ile bir tutanakla tespiti üzerine verilen mehil süresi içinde ibraz edilmeyen defter ve belgelerin daha sonra ibraz edilmesi hâlinde de gerekli inceleme yapılır.
 
İşveren tarafından haklı bir sebep ileri sürülerek istenilen mehil süresi, ilgili denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurca belirlenir ve ilgiliye yazılı bildirilir. Zamanaşımının söz konusu olduğu hâllerde mehil süresine ilişkin istekler kabul edilmez.
 
Defter ve belgelerin ibraz edilmeyeceği veya mevcut olmadığı işveren tarafından yazılı olarak bildirildiği ya da bu durum ilgili denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurca bir tutanakla tespit edildiği takdirde, ilgililere defter ve belgelerin ibrazı hususunda ayrıca tebligat yapılmaz.
 
Kayıt Saklama Süresi
Özel sektör işverenleri için
 
Yıl Saklama Süresi (Yıl)
2008 5
2009 6
2010 7
2011 8
2012 9
2013 ve sonrası 10
 
Müeyyidesi
 
Kurumca yapılan yazılı ihtara rağmen 15 gün içinde mücbir sebep olmaksızın yerine getirmeyenlere;
 
a) Bilânço esasına göre defter tutmakla yükümlü iseler, aylık asgarî ücretin 12 katı tutarında,
b) Diğer defterleri tutmakla yükümlü iseler, aylık asgarî ücretin 6 katı tutarında,
c) Defter tutmakla yükümlü değil iseler, asgarî ücretin 3 katı tutarında,
 
idari para cezası uygulanır.
 
Sigorta Primlerini Ödeme Yükümlülüğü
 
Genel kural: Sigorta primleri, Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilecek süre içinde Kuruma ödenir.
 
İşverenler, bir ay içinde çalıştırdıkları sigortalıların prime esas kazançları üzerinden hesaplanacak sigortalı hissesi prim tutarlarını sigortalıların ücretlerinden keserek, kendi hissesine isabet eden prim tutarlarını da bu tutarlara ekleyerek en geç takip eden ay/dönemin sonuna kadar Kuruma ödeyeceklerdir. Ödeme süresinin son gününün resmi tatile rastlaması halinde ise, prim tutarları, en geç son günü izleyen ilk iş günü içinde Kuruma ödenecektir.
 
Örneğin; özel nitelikteki A Limited Şirketi, 2008/Kasım ayında çalıştırmış olduğu sigortalıların primlerini en geç 31.12.2008 tarihine kadar, 2008/Aralık ayında çalıştırmış olduğu sigortalıların primlerini ise 31.01.2009 tarihinin Cumartesine rastlaması nedeniyle 02.02.2009 Pazartesi günü ödeyecektir.
 
Sigorta primleri, Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilecek süreler dışında ödenmekle birlikte; aşağıdaki durumlarda belirtilen tarihlerden başlamak üzere Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilecek süreler içinde ödenirse yasal süresi içinde ödenmiş kabul edilir. Bunlar;
 
a) 2822 sayılı Yasaya göre toplu iş sözleşmesi akdedilen işyerlerinden dolayı toplu iş sözleşmesine istinaden geriye yönelik olarak ödenen ücretlere ilişkin sigorta priminin, toplu iş sözleşmesinin imzalandığı tarih.
 
b) Bir aydan fazla istirahat alan sigortalılara Kurumca ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin yanı sıra işverenlerince toplu iş sözleşmesine dayanılarak istirahatlı bulunulan süre için ücret ödenmesi hâlinde istirahat süresinin sona erdiği tarih
 
c) 4857 sayılı İş Yasası’nın 21 inci maddesine istinaden iş mahkemelerince veya özel hakem tarafından verilen kararlar uyarınca, göreve iadesine karar verilen sigortalı için, kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının, sigortalıya tebliğinden sonra 10 iş günü içinde sigortalı işverene işe başlamak üzere başvurduğu takdirde, 10. iş günün içinde bulunduğu ayı takip eden aybaşı
 
d) İdare mahkemesi kararlarına göre görevlerine iade edilen sigortalı ile ilgili olarak mahkeme kararının idareye tebliğ edildiği tarihi takip eden gün
 
Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim alacakları hakkında gecikme cezası ve zammı uygulanır.
 
Cari aya ilişkin prim borçlarının katma değer vergisi alacağından mahsup suretiyle ödenmek istenilmesi hâlinde, Kurumca çıkarılan tebliğde belirtilecek ödeme sürelerinin bitim tarihinden itibaren 15 beş gün içinde yapılan mahsuplar süresi içinde yapılmış sayılır.
 
Afet durumunda primlerin ödenme süresi
 
İşyerleri yangın, su baskını, yer kayması, deprem gibi afete uğrayan, tabii afet nedenleri ile prim borçları ertelenen işverenler borçlarını ödeme vadesi, erteleme süresinin son günüdür. Kurum afet nedeniyle prim ödeme aczine düşme hâllerini belirler.
 
Prim borcunun ertelendiği sürede zamanaşımı işlemez ve ertelenen kısmına gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmaz.
 
Sosyal güvenlik destek priminin ödenmemesinin müeyyidesi
 
Sosyal güvenlik destek primi, süresi içinde ve tam olarak ödenmezse, ödenmeyen kısmı sürenin bittiği tarihten itibaren ilk üç aylık sürede her bir ay için % 3 oranında gecikme cezası uygulanarak artırılır. Ayrıca, her ay için bulunan tutarlara ödeme süresinin bittiği tarihten başlamak üzere borç ödeninceye kadar her ay için ayrı ayrı Hazine Müsteşarlığınca açıklanacak bir önceki aya ait Türk Lirası cinsinden ıskontolu ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetlerinin aylık ortalama faizi bileşik bazda uygulanarak gecikme zammı hesaplanır. Ancak, ödemenin yapıldığı ay için gecikme zammı günlük hesaplanır.
 
Şirket yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğu
 
Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın 5510 sayılı Yasada belirtilen sürelerde ödenmez ise tüzel kişiliği haiz işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dâhil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.
 
İşyeri devirlerinde yeni işverenin yükümlülüğü
 
Sigortalının çalıştırıldığı işyeri aktif veya pasifi ile birlikte devralınır veya intikal ederse ya da başka bir işyerine katılır veya birleşirse eski işverenin Kuruma olan prim ile gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferilerinden oluşan borçlarından, aynı zamanda yeni işveren de müştereken ve müteselsilen sorumludur.
 
Prim borçlarının KDV alacağından mahsup edilmesi halinde prim ödeme süresi
 
Prim borçlarının katma değer vergisi iade alacağından mahsubu suretiyle de ödenmesi de mümkün bulunmaktadır. Bu durumda, katma değer vergisi iade hakkı sahibi olan işveren, kendisinin veya mal ya da hizmet satın aldığı/iştirak/ortaklık ilişkisi içinde bulunduğu işverenlerin prim borçları için de mahsup talep edebilecektir. Prim borçlarının katma değer vergisi iade alacığından mahsup edilmesi talebinde bulunan işverenlerin, cari aylara ilişkin prim borçlarını ödeme süresinin sona erdiği tarihten itibaren 15 gün içinde mahsup suretiyle ödemeleri halinde, bahse konu primler yasal süresi içinde ödenmiş kabul edilecektir. Ancak prim borçlarının katma değer vergisi iade alacağından mahsup suretiyle ödenmesi talebinde bulunulduğu halde, yukarıda belirtilen süre içinde mahsup edilemeyen veya eksik mahsup edilen prim borçları, yasal ödeme süresinin sonundan borç ödeninceye kadar gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmak suretiyle tahsil edilecektir.
 
Sigorta Primlerinde Zamanaşımı Süreleri
 
     Yasa Numarası Zamanaşımını Uygulandığı Dönem Zamanaşımı Süresi
506 01.02.1965–07.12.1993 10 yıl
3917 08.12.1993–05.08.2003 5 yıl
4958 06.08.2003–05.07.2004 5 yıl
5198 06.07.2004–31.03.2006 10 yıl
5458 01.04.2006–30.09.2008 10 yıl
5510 01.10.2008’den itibaren 10 yıl
 
4b Sigortalılarının Prim Ödeme Günü
 
Sigorta primlerinin ödenme süresi ve erken ödeme
 
Sigorta primleri, Kurumca çıkarılacak tebliğde belirtilecek süre (ilişkin olduğu ayı takip eden ayın sonu) içinde Kuruma ödenir. SGDP’ye tabi çalışanların ise, aylıklarından kesilmek suretiyle tahsil edilir.
 
4b kapsamında sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışanların primleri aylıklarından kesilmek suretiyle tahsil edilir.
 
Cari aya ilişkin prim borçlarının katma değer vergisi alacağından mahsup suretiyle ödenmek istenilmesi hâlinde, Kurumca çıkarılan tebliğde belirtilecek ödeme sürelerinin bitim tarihinden itibaren 15 beş gün içinde yapılan mahsuplar süresi içinde yapılmış sayılır.
 
Kurum, işverenlerin her türlü borçlarını, varsa kendilerine yapacağı ödemelerden mahsup etmeye yetkilidir.
 
Kurum, tarımsal faaliyette bulunan kapsamında sigortalı olarak tescil edilmiş olanların prim borçlarını, diğer tahsilat yolları dışında, sattıkları tarımsal ürün bedellerinden borç tutarını geçmemek şartıyla %5 oranında kesinti yaptırmak suretiyle tahsil eder. Kurum uygulanmaya ilişkin usul ve esasları tebliğ ile belirler.
 
Sigortalılar peşin olarak en fazla 360 güne kadar olan primlerini erken ödeyebilirler.
 
Erken ödeme indirimine ilişkin süre, ödemenin yapıldığı günü takip eden günden kanunî ödeme süresinin son gününe kadar (son gün hariç) geçen gün sayısı dikkate alınarak hesaplanır. Taksitler hâlinde yapılan ödemelerde, birden fazla taksitin erken ödenmesi hâlinde süre, erken ödenen her bir taksit içinde aynı şekilde belirlenir. Sigortalıların ödeyeceği prim alacağının yasal ödeme süresinin hesabında 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 18 inci maddesiyle uzayan süreler dikkate alınır.
 
Erken ödeme indirimi, ödemenin yapıldığı ayda ödeme vadesi başlamış ayın prim tutarı hariç olmak üzere takip eden ayların primlerine ödemenin yapıldığı tarihi takip eden günden başlamak üzere Bakanlar Kurulunca belirlenen indirim oranları dikkate alınarak günlük hesaplanır.
 
İndirim miktarı, ödemesi gereken prim borcunun erken ödenen gün sayısı ve tespit edilen aylık oranın bir günlüğü ile çarpımı suretiyle bulunur. Bu miktar, ödemesi gereken prim borcundan çıkarılarak ödenecek tutar hesaplanır.
 
Erken ödeme kapsamında prim alacaklarını dönemleri itibarıyla sınırlamaya, münhasıran tahakkuk eden prim alacakları için uygulatmaya, indirimin yapılma şekli ve zamanı ile diğer usul ve esasları belirlemeye Kurum yetkilidir.
 
İhaleli veya Özel Nitelikteki İnşaat İşlerinde Kuruma Yeterli İşçilik Bildirme Yükümlülüğü
 
İşverenin, işin emsaline, niteliğine, kapsam ve kapasitesine göre işin yürütümü açısından gerekli olan sigortalı sayısının, çalışma süresinin veya prime esas kazanç tutarının altında bildirimde bulunduğunun tespiti halinde, işin yürütümü açısından gerekli olan asgarî işçilik tutarı; yapılan işin niteliği, kullanılan teknoloji, işyerinin büyüklüğü, benzer işletmelerde çalıştırılan sigortalı sayısı, ilgili meslek veya kamu kuruluşlarının görüşü gibi unsurlar dikkate alınarak tespit edilir.
 
Kamu idareleri, döner sermayeli kuruluşlar kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ile bankalar tarafından ihale mevzuatına göre yaptırılan işlerden ve özel nitelikteki inşaat işlerinden dolayı bu işleri yapan işveren tarafından yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığı Kurumca araştırılır. Bu araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğu anlaşılırsa, eksik bildirilen işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarı, hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte 1 ay içinde ödenmek üzere işverene tebliğ edilir. Tebliğ edilen prim ve gecikme cezası ve gecikme zammının ödendiği veya ödeneceğinin işveren tarafından yazılı olarak taahhüt edilmesi halinde borç kesinleşir. Tebliğ edilen prim ve gecikme cezası ve gecikme zammının ödenmemesi, taahhütname verilmemesi veya Kurumca işyerinin denetlenmesine gerek görülmesi durumunda Kurumca inceleme yapılır.
 
Kuruma bildirilmediği tespit edilen asgarî işçilik tutarı üzerinden Kurumca re'sen tahakkuk ettirilen sigorta primleri, işverene tebliğ edilir. İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde Kuruma itiraz edebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazın reddi halinde işveren, kararın tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvurulması, prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz.
 
Müeyyidesi
 
Kurumun defter ve belge incelemeye yetkili denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurları tarafından veya serbest muhasebeci malî müşavirler ile yeminli malî müşavirlerce düzenlenen raporlara istinaden, Kuruma bildirilmediği tespit edilen eksik işçilik tutarının mal edildiği her bir ay için, aylık asgarî ücretin 2 katı tutarında idarî para cezası uygulanır. Ayrıca, işyeri kayıtlarının geçersizliğinden dolayı asgari ücretin yarısı tutarında idari para cezası uygulanır.
 
T.C.
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU
 
İNŞAATIN İKMAL EDİLEN KISMININ,
BİNA MALİYETİNE ORANLARINI
GÖSTERİR CETVEL
Sıra
No
İŞLER ORANLAR
I-
BODRUMSUZ TEK KATLI BİNALAR:
A) Temel Hafriyatı ve Taş Duvar, (Subasman Hatılı Dahil) % 5
B) Blokaj, Grobeton, Tuğla Duvar, Tavan ve Saçak, % 26
C) Çatı, % 12
D) Doğrama (Komple) ve Sıvalar, % 14
E) Tesisat ve Teçhizat, (Temiz ve Pis Su ve Elektrik) % 18
F) Kaplamalar, Mozaik, Yağlı Boya, % 7
G) Merdiven, Harici Sıva, Dış Kapı, Badana, Fosseptik ve Bütün Bakiye İşlerin İkmalinde, % 18
 
% 100
II-
(BODRUMSUZ) ZEMİN VE BİRİNCİ KATLI BİNALAR:
A) Temel Hafriyatı, Grobeton ve Taş Duvar, (Subasman Hatılına Kadar) % 7
B) Zemin Katın İkmalinde, (Betonarme Tavan Dahil) % 15
C) Birinci Katın İkmalinde, % 17
D) Çatının İkmalinde, (Oluklar Dahil) % 8
E) Bütün Doğramaların İkmalinde, % 14
F) İç Sıvaların İkmalinde, % 6
G) Tesisatın İkmalinde, % 15
H) Şap, Mozaik ve Yağlı Boyaların İkmalinde, % 9
İ) Badana, Merdiven, Dış Sıva, Harici Kapı, Şakuli Borular ve Fosseptik ve Bakiye Bütün İşler Tamamlandığında, % 9
 
% 100
III-
BODRUMSUZ, ZEMİN, BİR VE İKİNCİ KATI HAİZ BİNALAR:
A) Temel Hafriyatı, Grobeton ve Taş Duvar, (Subasmana Kadar) % 6
B) Zemin Katın İkmalinde, % 15
C) Birinci Katın İkmalinde, % 12
D) İkinci Katın İkmalinde, % 12
E) Çatının İkmalinde, % 7
F) Doğramaların İkmalinde, % 13
G) İç Sıvaların İkmalinde, % 5
H) Tesisat ve Teçhizatın İkmalinde, % 14
İ) Şap, Mozaik ve Yağlı Boyaların İkmalinde, % 8
J) Badana, Merdiven, Dış Sıva, Harici Kapı, Fosseptik ve Bakiye Bütün İşler Tamamlandığında, % 8
 
% 100
IV-
IV-BODRUMLU TEK KATLI BİNALAR:
A) Temel Hafriyatı, Taş Duvar, Tuğla, Duvar, Lentolar, Blokaj, Grobeton ve Betonarme Tavan (Bodrum) İkmalinde, % 22
B) Yarım Tuğla Duvar, Bir Tuğla Duvar ve Betonarme Lentoların İkmalinde, % 15
C) Betonarme Tavan ve Saçaklar, % 14
D) Çatı, % 8
E) Doğrama, (Komple) % 11
F) İç Sıvalar, Tesisat ve Teçhizat % 13
G) Döşeme Kaplamaları, Şap, Mozaik ve Yağlı Boyalar, % 6
H) Badana, Dış Sıva, Harici Kapı Merdiven, Fosseptik ve Bütün Bakiye İşler, % 11
 
% 100
V-
BODRUM, ZEMİN VE BİRİNCİ KATI HAİZ BİNALAR:
A) Temel Hafriyatı ve Bodrum Katın İkmalinde, (Betonarme Tavan Dahil) % 20
B) Zemin Katın İkmalinde, (Lento, Döşeme, Tuğla Duvarlar ve Betonarme Tavan Dahil) % 12
C) Birinci Katın İkmalinde, % 14
D) Çatı İkmalinde, (Oluklar Dahil) % 6
E) Bütün Doğramaların İkmalinde, % 13
F) İç Sıvıların İkmalinde, % 5
G) Sıhhi Tesisat ve Diğer Tesis İşleri İkmalinde, % 14
H) Şap, Mozaik ve Yağlı Boyalar Tamamlandığında, % 8
İ) Badana, Merdiven, Dış Sıva, Harici Kapı, Şakuli Borular, Fosseptik ve Bakiye Bütün İşlerin İkmalinde, % 8
 
% 100
VI-
BODRUMLU ZEMİN, BİRİNCİ VE İKİNCİ KATI HAİZ BİNALARDA:
A) Bodrum İkmalinde, % 15
B) Zemin Katın İkmalinde, % 9
C) Birinci Katın İkmalinde, % 9
D) İkinci Katın İkmalinde, % 10
E) Çatı İkmalinde, % 5
F) Doğramaların İkmalinde, % 14
G) İç Sıvaların İkmalinde, % 5
H) Tesisat ve Teçhizat İkmalinde, % 15
İ) Şap, Mozaik ve Yağlı Boya, % 8
J) Badana, Merdiven Dış Sıva, Harici Kanal (Veya Fosseptik) ve Bakiye Bütün İşler Tamamlandığında % 10
 
%100
VII-
FAZLA KATLI BİNALAR:
A) Temel Hafriyatı, Taş ve Tuğla Duvarlar, Beton ve Betonarmeler, (Kaba İnşaat) % 45
B) Çatı, (Oluklar Dahil) % 5
C) Doğramalar, (Kapı ve Pencereler Komple) % 15
D) Sıvalar, Mozaik, Karo fayans vesair Kaplamalar, Yağlı Boyalar, % 25
E) Sıhhi Tesisat, Su ve Elektrik Tesisatı İle Her Türlü Noksanların İkmalinde, % 10
    % 100
 
Kurumun Denetim ve Kontrolle Görevlendirilmiş Memurlarına Görevlerini Yaparken Engel Olmamak Yükümlülüğü
 
Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarının;
a) 5510 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan inceleme ve soruşturma görevlerini yerine getirmeleri sırasında işverenler görevlerini yapmasına engel olamazlar.
b) Görevlerini yapmasını engellemek amacıyla işverenler cebir ve tehdit kullanamazlar.
 
Müeyyidesi
 
Görevlerini yapmasına engel olan işverenler hakkında eylemleri başka bir suç oluştursa dahi, asgari ücretin 5 katı tutarında idari para cezası uygulanır.
 
Görevlerini yapmasını engellemek amacıyla cebir ve tehdit kullanan işverenler hakkında fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde Türk Ceza Yasasının 265 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre cezalandırılır. Ayrıca asgari ücretin 10 katı tutarında idari para cezası uygulanır.
 
Kurumun Denetim ve Kontrolle Görevlendirilmiş Memurlarına Bilgi Vermek ve Diğer Konularda Çağrılarına Cevap Verme Yükümlülüğü
 
İşverenler işle ilgili gerçek ve tüzel kişiler, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarına bilgi verilmek üzere çağrıldıkları zaman gelmek, gerekli olan defter, belge ve delilleri getirip göstermek ve vermek, görevlerini yapmak için her türlü kolaylığı sağlamak ve bu yoldaki isteklerini geciktirmeksizin yerine getirmekle yükümlüdürler.
 
Tehlike Sınıf ve Derecesi Değişikliklerini Bildirme Yükümlülüğü
 
Kurum, işyerinin tespit edilmiş bulunan tehlike sınıf ve derecesini yaptıracağı incelemelere dayanarak kendiliğinden veya işverenin isteği üzerine değiştirebilir. Kurumca yapılacak değişikliklere ilişkin kararın takvim yılından en az 1 ay önce işverene, işveren tarafından değişiklik isteğinin de takvim yılından en az 2 ay önce Kuruma bildirilmesi şarttır. Böylece karara bağlanacak değişiklikler, karar veya istekten sonraki takvim yılı başında yürürlüğe girer.
 
İşverenler tehlike sınıf ve derecesi ile prim oranı hakkında Kurumca yapılacak yazılı bildirimi aldıktan sonra 1 ay içinde Kuruma itiraz edebilir. Kurum, bu itirazı inceleyerek en geç 3 ay içinde karara bağlayarak sonucunu itiraz edene bildirir. İlgililer, Kurumun kararı üzerine, kararın tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde yetkili mahkemeye başvurabilir.
 
İşverenin itirazı; işyerinin tehlike sınıfı ve derecesi ile kısa vadeli sigorta kolları prim oranının tebliğine ilişkin yazının işverence tebellüğünden itibaren 1 ay içinde yapılmış ise, değiştirilen iş kolu kodu ve tehlike sınıfı ile tehlike derecesinin hatalı uygulandığı tarihten, 1 aylık süre dışında yapılmış ise, itirazın Kurum kayıtlarına intikali tarihini izleyen yılbaşından, birinci maddede belirtilen sürelerin aşılması durumunda ise, Kurumca yapılacak değişikliğe ilişkin kararın tebliğini izleyen takvim yılı başından geçerli olarak uygulanır.
 
Bu değişiklik nedeniyle tehlike sınıf ve derecesinin yükselmesi halinde, kararın işverene tebliğ edildiği tarih ile yürürlük tarihi arasındaki süreye ilişkin kısa vadeli sigorta kollarına ait prim farkının tebliği tarihini takip eden 1 ay içerisinde Kuruma ödenmesi halinde, fark prim için gecikme cezası ve gecikme zammı alınmaz. Aksi takdirde, fark primi gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil olunur. Tehlike sınıf ve derecesinin düşmesi halinde ise, kısa vadeli sigorta kolları sigortası prim farkı, işverenin varsa borçlarına mahsup edilir, yoksa iade edilir. 1 ay içinde iade edilmesi halinde faiz ödenmez.
 
İşverenler tehlike sınıf ve derecesini etkileyebilecek her türlü değişikliği 1 ay içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdür. Bu bildirim üzerine Kurum, yaptıracağı incelemeler sonunda tehlike sınıf ve derecesini değiştirebilir. Tehlike sınıf ve derecesini etkileyebilecek değişiklik 1 ay içinde bildirilirse bu konuda Kurumca verilecek karar, değişikliğin meydana geldiği tarihten sonraki aybaşından başlanarak uygulanır.
        
Tehlike sınıf ve derecesini etkileyebilecek değişiklik bir ay içinde bildirilmezse;
a) Tehlike sınıfı yükseliyorsa, değişikliğin meydana geldiği,           
b) Tehlike sınıfı düşüyorsa, değişikliğin Kurumca öğrenildiği,
           
tarihler esas alınmak ve bu tarihlerden sonraki ay başından itibaren uygulanmak üzere, Kurumca karar alınır ve ilgililere tebliğ olunur.
 
Devamlı İşyerlerine Uygulanan Asgari İşçilikte Uzlaşma Talebinde Bulunma
 
Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından devamlı mahiyetteki işyerlerinde yapılan asgari işçilik incelemesi sonucunda tespiti yapılan ve sigortalılara maledilemeyen fark sigorta primine esas kazanç matrahı üzerinden gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte hesaplanacak sigorta primi ve buna bağlı uygulanacak idari para cezalarında, konuya ilişkin raporun Kurumun ilgili birimine gönderilmesinden önce işverenle uzlaşma yapılabilir. Uzlaşmaya varılması halinde, bu durum tutanakla tespit edilir. Uzlaşılan tutarlar kesin olup, uzlaşma konusu yapılan tutarlar hakkında işverence dava açılamaz ve hiçbir mercie şikâyet ve itirazda bulunulamaz. Uzlaşılan prim ve idari para cezaları, uzlaşma tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren 1 ay içinde ödenir. İşveren, uzlaşılan idari para cezası tutarı için ayrıca peşin ödeme indiriminden yararlandırılmaz. Uzlaşılan tutarların, bu sürede tam olarak ödenmemesi halinde uzlaşma bozulur ve uzlaşılan tutarlar kazanılmış hak teşkil etmez. Uzlaşmanın temin edilememiş veya uzlaşma müzakeresinde uzlaşmaya varılamamış olması veya uzlaşmanın bozulması hallerinde işveren, bu konuya ilişkin daha sonra uzlaşma talep edemez.
 
Uzlaşma neticesinde indirim yapılması nedeniyle tahsil edilmemiş olan sigorta primlerinin daha sonra Kurum veya mahkeme kararıyla sigortalılara mal edilmesi halinde, daha önce eksik tahsil olunan sigorta primleri, sigortalının çalıştığı süre ve sigorta primine esas kazancı dikkate alınarak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil olunur.
 
Yanlış veya Yersiz Olarak Alınan Primleri Geri İstemesi
            
Yanlış veya yersiz alınmış olduğu tespit edilen primler, alındıkları tarihten 10 yıl geçmemiş ise, hisseleri oranında işverenlere kanunî faizi ile birlikte geri verilir. Kanunî faiz, primin Kuruma yatırıldığı tarihi takip eden aybaşından, iadenin yapıldığı ayın başına kadar geçen süre için hesaplanır.
 
Zamanaşımı Ve Hak Düşürücü Süreler
 
10 Yıllık Süreye Tabi Unsurlar
 
a) Kurumun prim ve diğer alacakları (ödeme süresinin dolduğu tarihi takip eden takvim yılı başından başlayarak 10 yıl)
 
Kurumun prim ve diğer alacakları 10 yıllık zamanaşımı aşağıdaki tarihlerden itibaren başlar.
 
·    Mahkeme kararı sonucunda doğmuş ise mahkeme kararının kesinleşme tarihinde
·    SGK müfettişleri veya sosyal güvenlik kontrol memurlarınca yapılan tespitlerden doğmuş ise rapor tarihinde
·    Kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatı gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelerden doğmuş ise bu soruşturma, denetim ve inceleme sonuçlarının Kuruma intikal ettiği tarihte veya
·    5411 sayılı Kanun kapsamındaki kuruluşlar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulmuş kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden doğmuş ise bilgi ve belgenin Kuruma intikal ettiği tarihte
 
b) Genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin alacakları (Hakkı doğuran olayın öğrenildiği tarihten itibaren 2 yıl içinde istenmezse zamanaşımına uğrar, hakkı doğuran olay tarihinden itibaren ise 5 yılsonunda düşer.
 
c) 5510 sayılı Yasaya dayanılarak Kurumca açılacak tazminat ve rücu davaları
 
d) İdarî para cezaları (Zamanaşımı süresi, fiilin işlendiği tarihten itibaren başlar)
 
5 Yıllık Süreye Tabi Unsurlar
 
a) İş kazası, meslek hastalığı ve ölüm hâllerinde bağlanması gereken gelir ve aylıklar (Hak kazanıldığı tarihten itibaren, talep tarihi 5 yılı aştığında, talep tarihinden geriye doğru 5 yıllık kısmı hak sahiplerine ödenir. Geriye kalan kısım ise zamanaşımına uğrar.)
 
b) Kısa vadeli sigorta kollarından ve ölüm sigortasından kazanılan diğer haklar (hakkın doğduğu tarihten itibaren 5 yıl içinde istenmezse düşer.)
 
Sosyal Güvenlik Kurumuna Yapılacak Bildirim Belgeleri
 
Sıra No Bildirim Belgeleri
1 Sigortalı İşe Giriş Bildirgesi
2 Genel Sağlık Sigortalı Giriş Bildirgesi
3 Sigortalı Bildirim Belgesi
4 İsteğe Bağlı Sigorta Giriş Bildirgesi
5 Sigortalı İşten Ayrılış Bildirgesi
6 İşyeri Bildirgesi
7 Sigortalılık Muafiyet Belgesi
8 Aylık Prim Ve Hizmet Belgesi
9 Aylık Fiili Hizmet Süresi Zammı Prim Belgesi
10 Yıllık İtibari Hizmet Süresi Prim Belgesi
11 Sigortalıların Eksik Gün Bildirim Formu
12 İş Kazası ve Meslek Hastalığı Bildirgesi (Bildirim Formu)
 
SOSYAL GÜVENLİK MEVZUATINDAKİ İDARİ PARA CEZALARI
 
Sosyal Sigortalar Mevzuatında İdari Para Cezaları[6]
(Kanuni dayanağı: 5510/ 8, 11, 47, 59, 61, 86, 90, 100, 102)
 
Belgeler/
Yükümlülükler
Verilme Süresi Müeyyidesi 01.10.2008–31.12.2008
dönemi için (YTL)
Sigortalı işe giriş bildirgesi
 
 
 
 
 
 
 
 
—İlk defa işyeri tescilinde 1 ay
-İnşaat, tarım ve balıkçılık işyerlerinde aynı gün
—Yabancı ülkelere sefer yapan ulaştırma araçlarına sefer esnasında alınarak çalıştırılanlar ile Kuruma ilk defa işyeri bildirgesi verilecek işyerlerinde; ilk defa sigortalı çalıştırmaya başlanılan tarihten itibaren 1 ay içinde çalışmaya başlayan sigortalılar için, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren en geç söz konusu 1 aylık sürenin dolduğu tarihe kadar,
—Kamu idarelerince istihdam edilen 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Yasası’na göre işsizlik sigortasına tabi olmayan sözleşmeli personel ile kamu idarelerince yurt dışı görevde çalışmak üzere işe alınanların, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren 1 ay içinde,
— Diğer hallerde en az 1 gün önce
(Her bir sigortalı için) aylık asgari ücret
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Bildirgenin verilmediğinin, mahkeme kararından veya Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca yapılan tespitlerden ya da diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarının kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelerden veya bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile yasayla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden anlaşılması halinde (Her bir sigortalı için) aylık asgari ücretin 2 katı
 
İşyeri esas alınmak suretiyle bildirgenin verilmediğine ilişkin; mahkemenin karar tarihinden, Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarının tespit tarihinden, diğer kamu kurum ve kuruluşlarının denetim elemanlarının rapor tarihinden, bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi veya belgelerin Kuruma intikal tarihinden itibaren 1 yıl içinde yukarıda sayılan durumlardan biriyle tekrar bildirge verilmediğinin anlaşılması halinde (Her bir sigortalı için) aylık asgari ücretin 5 katı
 
Mahkeme kararına, Kurum veya diğer kamu idarelerinin denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitlere ya da kamu idarelerinden alınan belgelere istinaden düzenlenenler hariç olmak üzere, bildirgenin yasal süresi geçtikten sonra ilgililerce kendiliklerinden verilmesi halinde, sigortalı işe giriş bildirgesinde geçerli olan cezalar 2/3 oranında
638,70
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
1.277,40
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
3.193,50
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
425,80
 
 
 
 
 
Genel sağlık sigortası giriş bildirgesi 5510/61. maddede belirtilen sürelerde (Her bir sigortalı için) aylık asgari ücret 638,70
 
İşyeri bildirgesi —En geç sigortalı çalıştırmaya başlanılan tarih
—Şirket kuruluşu aşamasında işyerinin bildirimi; çalıştıracağı sigortalı sayısını ve bunların işe başlama tarihini, ticaret sicili memurluklarına bildiren işverenlerin, bu bildirimleri Kuruma yapılmış sayılır. Ticaret sicili memurlukları, kendilerine yapılan bu bildirimi en geç 10 gün içinde Kuruma bildirmek zorundadır.
—Şirket değişimi, birleşimi, ortak alınması durumunda işyerinin bildirimi; 6762 sayılı Türk Ticaret Yasası hükümlerine tâbi şirketlerin;
1.      Nevilerinin değişmesi,
2.      Birleşmesi veya
3.      Diğer bir şirkete katılması durumunda, bu hususların ticaret siciline tesciline ilişkin ilân tarihini takip eden 10 gün içinde
4.      Adi şirketlerde şirkete yeni ortak alınması durumunda ise en geç yeni ortağın alındığı tarihi takip eden 10 gün içinde,
işyeri bildirgesi ile Kuruma bildirilmek zorundadır.
—İşyeri adresinin nakli, devri, intikali durumunda işyerinin bildirimi;
—İşyerinin faaliyette bulunduğu adresten başka bir ildeki adrese nakledilmesi,
—Sigortalı çalıştırılan bir işin veya işyerinin başka bir işverene devredilmesi veya
—İntikal etmesi halinde,
—İşyerinin nakledildiği, yeni işverenin işi veya işyerini devraldığı tarihi takip eden 10 gün içinde,
—İşyerinin miras yoluyla intikali halinde ise mirasçıları, ölüm tarihinden itibaren en geç 3 ay içinde, işyeri bildirgesini Kuruma vermekle yükümlüdür.
—İşyerinin aynı il sınırları içinde Kurumun diğer bir ünitesinin görev alanına giren başka bir adrese nakledilmesi halinde, adres değişikliğinin yazı ile bildirilmesi yeterlidir. 
 
Mahkeme kararına, Kurum veya diğer kamu idarelerinin denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitlere ya da kamu idarelerinden alınan belgelere istinaden düzenlenenler hariç olmak üzere, bildirgenin yasal süresi geçtikten sonra ilgililerce kendiliklerinden verilmesi halinde, işyeri bildirgesinde geçerli olan cezalar 2/3 oranında uygulanır.
—Kamı idareleri ile bilânço esasına göre defter tutmakla yükümlü olanlar
aylık asgari ücretin 3 katı
—Diğer defterleri tutmakla yükümlü olanlar aylık asgari ücretin 2 katı
 
—Defter tutmakla yükümlü olmayanlar
aylık asgari ücret
 
1.916,10
 
 
 
 
 
1.277,40
 
 
 
 
638,70
Aylık prim ve hizmet belgesi Özel nitelikteki işyeri işverenleri, cari aya ilişkin olarak düzenleyecekleri asıl, ek veya iptal nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerini, en geç belgenin ilişkin olduğu ayı izleyen ayın 23’ünde
 
Resmi nitelikteki işyeri işverenleri ise, cari aya ilişkin olarak düzenleyecekleri asıl, ek veya iptal nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerini, en geç belgenin ilişkin olduğu dönemi izleyen takvim ayının 7’sinde
 
Asıl veya ek aylık prim ve hizmet belgesini, Kurumca belirlenen şekilde ve usulde vermeyenler ya da Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler veya belirlenen süre içinde vermeyenlere her bir fiil için;
 
—Belgenin asıl olması halinde aylık asgarî ücretin 2 katını geçmemek kaydıyla belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık Asgari Ücret:5xSigortalı Sayısı
 
—Belgenin ek olması halinde, aylık asgarî ücretin 2 katını geçmemek kaydıyla her bir ek belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık Asgari Ücret:8xSigortalı Sayısı
 
—Ek belgenin sigortalıların 30 günden az çalıştığını gösteren bilgi ve belgelerin süresi içerisinde verilemesine veya verilen bilgi ve belgelerin Kurumca geçerli sayılmamasına bağlı olarak Kurumca re'sen düzenlenmesi durumunda, aylık asgarî ücretin 2 katını geçmemek kaydıyla her bir ek  belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık Asgari Ücret:2xSigortalı Sayısı
 
—Belgenin mahkeme kararı, Kurum veya diğer kamu idarelerinin denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler sonucunda veya bu idareler tarafından düzenlenen belgelerden hizmetleri veya kazançları Kuruma bildirilmediği veya eksik bildirildiği anlaşılan sigortalılarla ilgili olması halinde, belgenin asıl veya ek nitelikte olup olmadığı, işverence düzenlenip düzenlenmediği dikkate alınmaksızın, aylık Asgari Ücretx2
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
127,74
 
 
 
 
 
 
 
 
 
79,84
 
 
 
 
 
 
 
 
 
319,35
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
1.277,40
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Aylık prim ve hizmet belgesinin işyerinde asılı olması Kuruma verilmesi gereken ayın sonundan müteakip belgenin verilmesi gereken ayın sonuna kadar Aylık asgari ücretx2 1.277,40
Kuruma yeterli asgari işçilik tutarının bildirilmesi   Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca veya SMMM/YMM’lerce düzenlenen raporlara istinaden, Kuruma asgarî işçilik tutarının bildirilmediği tespit edilen işyerleri hakkında, eksik işçilik tutarının mal edildiği her bir ay için, aylık Asgari Ücretx2
 
Bundan başka, işyeri kayıtlarının geçersizliğinden eksik işçilik tutarının mal edildiği her bir ay için, aylık Asgari Ücret:2
1.277,40
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
319,35
 
Kanuni defter ve belgelerin (ilgili bulundukları yılı takip eden takvim yılından başlayarak 5 yıl süreyle saklanması zorunludur.) ibrazı
 
Tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde —Bilânço esasına göre defter tutmakla yükümlü olanlar
Aylık asgari ücretx12        
                                   —Diğer defterleri tutmakla yükümlü olanlar
Aylık asgari ücretx6
 
—Defter tutmakla yükümlü
olmayanlar
Aylık asgari ücretx3
7.664,40
 
 
 
 
 
3.832,20
 
 
 
 
1.916,10
Kanuni defter ve belgelerin geçersiz sayılması Tutmakla yükümlü bulunulan defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle verilmesi gereken ceza tutarını aşmamak kaydıyla; defter ve belgelerin tümünü verilen süre içinde ibraz etmekle birlikte; kanunî tasdik süresi geçtikten sonra tasdik ettirilmiş olan defterlerin tasdik tarihinden önceki kısmı, işçilikle ilgili giderlerin işlenmemiş olduğu tespit edilen defterler, sigorta primleri hesabına esas tutulan kazançların kesin olarak tespitine imkân vermeyecek şekilde usulsüz veya noksan tutulmuş defterler, herhangi bir ay için sigorta primleri hesabına esas tutulması gereken kazançların ve kazançlarla ilgili ödemelerin (sigorta primine esas kazancın ödemeye bağlı olduğu durumlar dâhil) o ayın dâhil bulunduğu hesap dönemine ait defterlere işlenmemiş olması halinde, o aya ait defter kayıtları
 
—İşyerinin sicil numarası, bordronun ilişkin olduğu ay, sigortalının adı, soyadı, sigortalının sosyal güvenlik sicil numarası, ücret ödenen gün sayısı, sigortalının ücreti, ödenen ücret tutarı ve ücretin alındığına dair sigortalının imzasını (imza şartı yönünden makbuz mukabilinde veya banka kanalıyla yapılan ödemeler hariç) içermeyen ücret tediye bordroları
—Bilânço esasına göre defter tutmakla yükümlü olanlar için asgari ücretin 12 katını aşmamak üzere, aylık asgari ücret x½          
 
—Diğer defterleri tutmakla yükümlü olanlar için asgari ücretin 12 katını aşmamak üzere, aylık asgari ücret x½
 
—Defter tutmakla yükümlü olmayanlar için asgari ücretin 12 katını aşmamak üzere,aylık asgari ücret x ½
 
-Vergi Usul Yasası gereğince bilânço esasına göre defter tutulması gerekirken işletme hesabı esasına göre tutulması halinde aylık asgari ücretx12
 
Kullanılmaya başlanmadan önce tasdik ettirilmesi zorunlu olduğu halde tasdiksiz tutulmuş olması halinde, bilanço esasına göre defter tutanlar hakkında aylık Asgari Ücretx12
 
Kullanılmaya başlanmadan önce tasdik ettirilmesi zorunlu olduğu halde tasdiksiz tutulmuş olması halinde, diğer defterleri tutanlar hakkında aylık Asgari Ücretx6
319,35
 
 
 
 
 
 
 
319,35
 
 
 
 
 
 
319,35
 
 
 
 
 
 
7.664,40
 
 
 
 
 
 
 
 
 
7.664,40
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
3.832,20
 
 
 
 
Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarının görevlerine engel olunması, cebir ve tehdit kullanılması   —Engel olanlar hakkında eylemleri başka bir suç oluştursa dahi, aylık Asgari Ücretx5
 
—Görevlerini yapmasını engellemek amacıyla cebir ve tehdit kullananlar hakkında aylık Asgari Ücretx10
3.193,50
 
 
 
 
 
6.387,00
Asgari işçilikle ilgili istenilen bilgilerin verilmesi
 
Kamu idareleri, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulu kurum ve kuruluşlar ile bankalar, 5510 sayılı Yasanın 85. maddesi gereğince, asgari işçilik uygulanmasıyla ilgili Kurumca istenilecek bilgileri ve belgeleri yazılı olarak en geç 1 ay içinde vermesi Aylık asgarî ücret tutarında 638,70
Sigortasız olan kişilerin bildirilmesi Kamu idareleri ile bankalar, Kurumca sağlanacak elektronik altyapıdan yararlanmak suretiyle, Kurumca belirlenecek işlemlerde, işlem yaptığı kişilerin sigortalılık bakımından tescilli olup olmadığını kontrol etmek ve sigortasız olduğunu tespit ettiği kişileri, Kuruma bildirmesi Sigortalı başına aylık asgari ücretin onda biri tutarında 63,87
 
4b’li (eski Bağ-Kur) sigortalıların işe başlayışlarının bildirilmesi Tarımsal faaliyette bulunan 4b’liler için; kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıt tarihinden itibaren kendi mevzuatına göre kayıt veya tescili yapan ilgili kurum, kuruluş ve birlikler, vergi daireleri ve esnaf sicil memurluğu sigortalı işe giriş bildirgesi düzenleyerek en geç 1 ay içinde Kuruma verilmesi
 
Diğer 4b’li sigortalılar için; sigortalılık başlangıcından itibaren kendi mevzuatına göre kayıt veya tescili yapan ilgili kurum, kuruluş ve birlikler, vergi daireleri ve esnaf sicil memurluğu sigortalı işe giriş bildirgesi düzenleyerek en geç 15 gün içinde Kuruma verilmesi
 
Jokey ve antrenörler için; çalışmaya başladıkları tarihten itibaren en geç 1 ay içinde tescil eden kuruluş tarafından Kuruma bildirilmesi
Bu belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilere, aylık asgari ücret tutarında 638,70
4b’li (eski Bağ-Kur) sigortalıların sigortalılıklarının bildirilmesi Gelir vergisi mükellefi olanlar için, mükellefiyetlerini gerektiren faaliyetlerine son verdikleri tarihten,
 
Gelir vergisinden muaf olanlar için, esnaf ve sanatkâr sicili kaydının silindiği veya kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı olanlardan, aylık faaliyet gelirlerinden bu faaliyetine ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarı, prime esas günlük kazanç alt sınırının 30 katından az olduğunu belgeleyenlerin bu kapsama girdiği tarihten,
 
Şahıs şirketlerinden kolektif, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ve donatma iştiraki ortaklarının vergi mükellefiyetlerinin sona erdiği tarihten,
 
Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortaklarının, şirketin ticaret sicil memurluğundan kaydının silindiği tarihten,
 
Limited şirket ortaklarından hisselerinin tamamını devreden sigortalıların, hisse devrinin yapılmasına ortaklar kurulunca karar verildiği tarihten,
 
Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortaklarının yönetim kurulu üyeliklerinin sona erdiği tarihten,
 
İflas veya tasfiye durumu ile münfesih duruma düşen şirketler için ortağın talep etmesi halinde, mahkeme kararı ile iflasın, tasfiyenin açılmasına, ortaklar kurulu kararı ile tasfiyenin başlamasına veya şirketin münfesih duruma düşmesine karar verildiği, ortakların talepte bulunmaması halinde, mahkemece iflasın kapatılmasına karar verildiği, tasfiyesi sonuçlanan şirketlerin ortaklıklarının ise tasfiye kurulu kararının ticaret sicili memurluğunca tescil edildiği tarihten,
 
Tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için, tarımsal faaliyetlerinin sona erdiği veya kamu idareleri hariç olmak üzere, tarım işlerinde veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz işlerde çalışanlar ile tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan; tarımsal faaliyette bulunan ve yıllık tarımsal faaliyet gelirlerinden, bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının, bu Kanunda tanımlanan prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olduğunu belgeleyenlerin bu kapsama girdiği tarihten,
 
Köy ve mahalle muhtarlarının, muhtarlık görevlerinin sona erdiği tarihten,
 
Herhangi bir yabancı ülkede ikamet eden ve o ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başladığı veya ikamet esasına bağlı olarak, o ülke sosyal güvenlik sistemine dahil olduğu tarihten,
 
İflas veya tasfiye durumu ile münfesih duruma düşen şirketlerin ortaklarından 4a kapsamında çalışmaya başlayanların, çalışmaya başladıkları tarihten,
 
Köy ve mahalle muhtarlarından; kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmasından dolayı gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar  hariç, aynı zamanda hizmet akdi ile çalışanların çalışmaya başladığı tarihten,
 
Gelir vergisinden muaf olan, ancak esnaf ve sanatkârlar sicili kaydına istinaden 4b kapsamında sigortalı sayılanlardan, bu sigortalılıklarının devamı sırasında, hizmet akdi ile çalışanların çalışmaya başladığı tarihten
 
itibaren sona erer.
Bu şekillerde sigortalıkları sona erenlerin durumları, kendileri ve sözü edilen faaliyetin sona erme halinin bildirildiği kuruluşlar veya vergi daireleri tarafından, en geç 10 gün içinde Kuruma bildirilir.
 
Bu belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilere, aylık asgari ücret tutarında
 
638,70
Vazife malûllüğünün bildirilmesi Kamu idareleri vazife malûllüğüne sebep olan olayı, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine veya kendi mevzuatına göre yetkili mercilere derhal, Kuruma da en geç 15 iş günü içinde bildirmekle yükümlüdür.
 
Kuruma bildirim, aynı süre içerisinde sigortalılar veya hak sahiplerince de yapılabilir.
 
Kuruma bildirim süresi;
 
a) Vazife malûllüğüne sebep olan olayın meydana geldiği tarihten,
 
b) Hastalıklarının sebep ve mahiyetleri dolayısıyla haklarında vazife malûllüğü hükümleri uygulanacaklar için, hastalıklarının tedavisinin imkânsız olduğuna dair düzenlenen kati raporun onay tarihinden,
 
c) Esirlik ve gaiplik hallerinde ise, bu hallerin sona erdiği tarihten başlar.
Bu belirtilen süre içinde bildirme yükümlülüğünü yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilere, aylık asgari ücret tutarında 638,70
İhale yolu ile iş alanların bildirilmesi Kamu idareleri ile döner sermayeli kuruluşlar ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşlar, kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar, ihale yolu ile yaptırdıkları her türlü işleri üzerine alanları ve bunların adreslerini sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 15 gün içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdür. Bu belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilere aylık asgarî ücret tutarında 638,70
Şirket kuruluşunun bildirilmesi Şirket kuruluşu aşamasında, çalıştıracağı sigortalı sayısını ve bunların işe başlama tarihini, ticaret sicili memurluklarına bildiren işverenlerin, bu bildirimleri Kuruma yapılmış sayılır. Ticaret sicili memurlukları, kendilerine yapılan bu bildirimi en geç 10 gün içinde Kuruma bildirmesi Bu yükümlülüğü yerine getirilmemesi halinde her bir bildirim yükümlülüğü için aylık asgari ücret tutarında
 
 
638,70
Yapı ruhsatı ve diğer tüm ruhsat veya ruhsat niteliği taşıyan işlemlerine ilişkin bilgi ve belgeler ile varsa bunların verilmesine esas olan istihdama ilişkin bilgilerin bildirilmesi Valilikler, belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer kamu ve özel hukuk tüzel kişileri, yapı ruhsatı ve diğer tüm ruhsat veya ruhsat niteliği taşıyan işlemlerine ilişkin bilgi ve belgeler ile varsa bunların verilmesine esas olan istihdama ilişkin bilgileri, verildiği tarihten itibaren 1 ay içinde Kuruma bildirilmesi Bu yükümlülüğü yerine getirilmemesi halinde her bir bildirim yükümlülüğü için aylık asgari ücret tutarında 638,70
Kurum tarafından istenen bilgi ve belgeleri mücbir sebep olmaksızın verilmesi 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşlar, döner sermayeli kuruluşlar ile diğer gerçek ve tüzel kişiler doğrudan, münferit olarak bilgi ve belge istenmesi hariç olmak üzere kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ise Kurumla yapılacak protokoller çerçevesinde, Devletin güvenliği ve temel dış yararlarına karşı ağır sonuçlar doğuracak hâller ile özel hayat ve aile hayatının gizliliği ve savunma hakkına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla özel kanunlardaki yasaklayıcı ve sınırlayıcı hükümler dikkate alınmaksızın gizli dahi olsa Kurum tarafından kişilerin sosyal güvenliğinin sağlanması, 6183 sayılı Kanuna göre Kurum alacaklarının takip ve tahsili ile bu Kanun kapsamında verilen diğer görevler ile sınırlı olmak üzere istenecek her türlü bilgi ve belgeyi sürekli ve/veya belli aralıklarla vermeye, bilgilerin elektronik ortamda görüntülenmesini sağlamaya, görüntülenen bu bilgilerin güvenliğini sağlamaya, muhafaza etmek zorunda oldukları her türlü belge ile vermek zorunda oldukları bilgilere ilişkin mikrofiş, mikrofilm, manyetik teyp, disket ve benzeri ortamlardaki kayıtlarını ve bu kayıtlara erişim veya kayıtları okunabilir hale getirmek için gerekli tüm sistem ve şifreleri incelemek için ibraz etmeye mecburdurlar. Bu madde kapsamında ilgili kişi, kurum ve kuruluşlar Kurumun belirleyeceği süre içerisinde söz konusu talebe cevap vermek ve gereken kolaylığı göstermekle yükümlüdürler. Kurum tarafından yukarıda istenen bilgi ve belgeleri belirlenen süre içinde mücbir sebep olmaksızın vermeyen kamu idareleri, bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulmuş kurum ve kuruluşlar ile diğer gerçek ve tüzel kişiler hakkında, aylık asgari ücretin 5 katı tutarında,
 
Geç verilmesi halinde ise aylık asgari ücretin 2 katı tutarında
 
 
3.193,50
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
1.277,40
 
 
5510 Sayılı Kanunu’na Göre Yayımlanan İlgili Yönetmelikler
 
 
Sıra no Yönetmeliğin adı Resmi Gazete tarih-sayısı Yürürlük tarihi
1 Sosyal Güvenlik Kurumuna Prim Borcu Olan İşverenlerin
Kamuoyuna Açıklanmasına Dair Usul Ve
Esaslar Hakkında Yönetmelik
22.05.2007
26529
Değişiklik var: 14.06.2008
26906
22.05.2007
 
 
14.06.2008
2 Sosyal Güvenlik Kurumu Sosyal Güvenlik
Kontrol Memurları Yönetmeliği
20.07.2007
26588
20.07.2007
3 Genel Sağlık Sigortası İşlemleri Yönetmeliği 28.08.2008
26981
01.07.2008
01.10.2008
4 Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği 28.08.2008
26981
01.10.2008
5 Serbest Muhasebeci Malî Müşavirler İle Yeminli
Malî Müşavirlerce İşyeri Kayıtlarının
İncelenmesi Hakkında Yönetmelik
27.09.2008
27010
01.10.2008
6 Sosyal Güvenlik Kurumu Asgari İşçilik Tespit
Komisyonunun Çalışma Usul Ve Esasları
Hakkında Yönetmelik
27.09.2008
27010
01.10.2008
7 Fiili Hizmet Süresi Zammı Uygulamasının
Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmelik
27.09.2008
27010
01.10.2008
8 Sosyal Güvenlik Kurumunca 6183 Sayılı Amme Alacaklarının
Tahsil Usulü Hakkında Kanuna Göre Kullanılacak
Yetkilere İlişkin Yönetmelik
27.09.2008
27010
01.10.2008
9 Sosyal Güvenlik Kurumu Prim Ve İdari Para Cezası Borçlarının
Hak edişlerden Mahsubu, Ödenmesi Ve İlişiksizlik Belgesinin
Aranması Hakkında Yönetmelik
29.09.2008
27012
2. Mükerrer
01.10.2008
10 Kısa Vadeli Sigorta Kolları Prim Tarifesi 29.09.2008
27012
2. Mükerrer
01.10.2008
11 Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma
Komisyonu Çalışma Usul Ve Esasları
Hakkında Yönetmelik
23.08.2008
26976
23.08.2008
12 Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun Görev, Yetki,
Çalişma Usul Ve Esaslari Hakkinda Yönetmelik
11.10.2008
27021
01.10.2008
13 Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü
Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği
11.10.2008
27021
01.10.2008
 
5510 Sayılı Kanunu’na Göre Yayımlanan Tebliğler
 
Sıra No Tebliğin Adı Resmi Gazete Tarih-Sayısı Yürürlük Tarihi
1 Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği 25.05.2007
26532 Mükerrer
Değişiklik Var:22.06.2007–26560
15.06.2007
 
22.06.2007
2 Aylık Prim Ve Hizmet Belgesinin Sosyal Güvenlik Kurumuna Verilmesine Ve Primlerin Ödenme Sürelerine Dair Usul Ve Esaslar Hakkında Tebliğ 28.09.2008
27011
 
01.10.2008
15.10.2008
 
 
 
3 İşverenlere Verilen Devlet Yardımı, Teşvik Ve Desteklerde
Sosyal Güvenlik Kurumundan
Alınacak Borcu Yoktur Belgesinin Düzenlenmesine
İlişkin Usul Ve Esaslara Dair Tebliğ
28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
 
 
4 Gelir/Aylık Ödeme Ve Yoklama
İşlemleri Hakkında Tebliğ
28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
 
 
5 5510 Sayılı Kanun Gereğince Genel Sağlık Sigortalısı Sayılanlar, Sayılmayanlar, Sigortalılığın Başlangıcı, Kuruma Bildirilmesi Hakkında Tebliğ 28.09.2008
27011
 
01.07.2008
01.10.2008
 
6 Hizmet Borçlanma İşlemlerinin Usul Ve Esasları
Hakkında Tebliğ
28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
7 İsteğe Bağlı Sigorta İşlemleri Hakkında Tebliğ 28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
 
 
8 İş Kazası Ve Meslek Hastalığı Sigortası Bakımından İşverenin, Üçüncü Kişilerin Ve Sigortalıların Sorumluluğu İle Peşin Sermaye Değerlerinin Hesaplanmasıyla İlgili İşlemler
Hakkında Tebliğ
28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
 
 
9 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Uyarınca İşyerlerinin Tesciline İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Tebliğ 28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
10 5510 Sayılı Kanunun 8 İnci Maddesinin Yedinci Fıkrasının
Uygulanması Hakkında Tebliğ
28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
11 5510 Sayılı Kanunun 100 Üncü Maddesinin Uygulanması Hakkında Tebliğ 28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
12 Kısa Vadeli  Sigorta Kolları Uygulama Tebliği 28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
 
 
13 5510 Sayılı Kanunun 4 Üncü Maddesinin Birinci Fıkrasının
(A) Ve (B) Bendi Kapsamında Sigortalı Olanlar İle Bunların
Hak Sahibi Çocuklarının Maluliyet İşlemleri Hakkında
Tebliğ
28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
 
 
14 5510 Sayılı Kanunun 4 Üncü Maddesinin Birinci Fıkrasının (a) Ve (b) Bentleri
Kapsamındaki Sigortalılar İle Sadece Genel Sağlık Sigortasına
Tabi Sigortalıların Prime Esas Tutulacak Kazançlarına
Dair Tebliğ
28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
 
 
15 5510 Sayılı Kanun Gereğince Sigortalı Sayılanlar, Sayılmayanlar, Sigortalılığın Başlangıcı, Kuruma Bildirilmesi Ve Sona Ermesi Hakkında Tebliğ 28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
 
 
16 5510 Sayılı Kanunun 4 Üncü Maddesinin Birinci Fıkrasının (a) Ve (b) Bendi Kapsamında Sigortalı Olanlar İle Hak Sahiplerinin Tahsis İşlemlerine İlişkin Tebliğ 28.09.2008
27011
 
01.10.2008
 
 
 
 
17 2008 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu
Sağlık Uygulama Tebliği
29.09.2008
27012 Mükerrer
Değişiklik Var:22.10.2008–27032
01.10.2008
01.01.2009
 
 
 
01.10.2008
18 Sigortalının Ölümünde Hak Sahibi Olan Ana Ve
Babaya Aylık Bağlanmasının
Tespitine İlişkin Tebliğ
09.10.2008
27019
01.10.2008
19 Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun
4. Maddesinin Birinci Fıkrasının (C) Bendi Kapsamında
Çalışan Sigortalıların Prime Esas Kazancının
Tespitine İlişkin Tebliğ
09.10.2008
27019
01.10.2008
15.10.2008
20 Kamu Görevlilerinin Tahsis
Yardımlarına İlişkin Tebliğ
09.10.2008
27019
01.10.2008
 
21 Kamu Görevlilerinin Maluliyet
İşlemleri Hakkında Tebliğ
09.10.2008
27019
01.10.2008
 
22 Sosyal Güvenlik Prim Borçlarının KDV İade Alacağından
Mahsup Edilmesi Suretiyle Ödenmesi Hakkında Tebliğ
22.10.2008
27032
22.10.2008
23 Ruhsat Vermeye Yetkili Mercilerce Verilen Ruhsatların
Sosyal Güvenlik Kurumuna Gönderilmesi İle Geçici
İskân Veya Yapı Kullanma İzin Belgesinin
Verilmesinde İlişiksizlik Belgesinin
Aranılması Hakkında Tebliğ
22.10.2008
27032
22.10.2008
 
Prim ve İdari Para Cezası Borçlarının Hak edişlerden Mahsubu, Ödenmesi ve İlişiksizlik Belgesinin Aranması Hakkında Yönetmelik Hükümlerine Göre İhale Akım Şeması
 
1- İhale makamları, kendisinden ihale yoluyla iş alanları ve bunların tebligat adreslerini, sözleşmenin imzalanma tarihini ve sözleşmeye göre işe başlama tarihini, sözleşmenin imzalandığı tarihi izleyen 15 gün (önceden iş günü idi) içinde ilgili Üniteye (ihale konusu işin yapıldığı yeri çevresine alan Sosyal Güvenlik İl/Merkez Müdürlüğüne) bildirir (İhalelerin bildirimi sözleşme yapılan işlerde geçerlidir. Sözleşme yoksa bildirime de gereksinim yoktur.).
İdarelerin, ihale yolu ile yaptırdıkları her türlü işleri üstlenenleri, bunların adreslerini, sözleşmenin imzalanma tarihini ve sözleşmeye göre işe başlama tarihini Kuruma bildirimlerinde, taahhütlü, iadeli taahhütlü veya APS yolu ile gönderilerde, sözkonusu belgelerin postaya verildiği tarih; adi posta yoluyla yapılan gönderilerde ise, Kurum kayıtlarına intikal tarihi, Kuruma bildirilen tarih olarak kabul edilecektir.
İdarelerin, ihale suretiyle yaptırdıkları işleri üstlenenleri, bunların adreslerini, sözleşmenin imzalanma tarihini ve sözleşmeye göre işe başlama tarihini, Kuruma bildirmemeleri veya sözleşmenin imzalandığı tarihi takip eden 15 günlük süre geçirildikten sonra bildirmeleri halinde, 5510 sayılı Kanunun 102 inci maddesinin (g) bendi uyarınca, haklarında, 15 inci günün son gününde geçerli olan ve 16 yaşından büyük işçiler için belirlenmiş olan aylık asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanacaktır.
2- İlgili Ünite, bu bildirimin kayıtlarına intikal tarihini takip eden 15 gün içinde işyeri sicil numarasını ve işyerine ilişkin gerekli bilgileri ihaleyi yapan idareye bildirir. İdare bu bilgiler ile kendi kayıtlarındaki bilgilerin örtüşmemesi halinde durumu, bilginin kendisine ulaştığı tarihten itibaren 15 gün içinde ilgili Üniteye bildirir.
3- İdarece işverenlerin hak edişleri, Kuruma idari para cezası, prim ve prime ilişkin borçlarının (gecikme cezası-zammı gibi) olmaması kaydıyla ödenir. İdare, işverenin bu nitelikteki borçlarının olup olmadığını ilgili Üniteden yazı ile sorar. İlgili Ünitece işverenin varsa alt işverenlerinin muaccel borcunun bulunmadığı hususu idareye 1 aylık süre içinde yazı ile bildirilir, yazı ile bildirilmediği sürece, idare tarafından işverene hak ediş ödenmez. İdare, bu hususlarda sorgulama yapabilmek için Kurumdan yetki başvurusunda bulunabilir (elektronik ortamda). Kurumca uygun görülmesi halinde yeniden yazı ile sorulmaksızın hak ediş ödemesi yapılır (İşverenler, web sayfalarına borç durumunu gösterip belgeyi koyup, belgenin isteyenler tarafından indirilmesi suretiyle bu yükümlülükten kurtulunabilir. Belgenin; 5018 sayılı Kanun kapsamınan giren kurumların muhasebe birimlerince aranması gerekmektedir. Dolayısıyla gerçekleştirmeyi yapan ve ödeme emrini düzenleyen gerçekleştirme görevlilerinin ve harcama yetkililerinin bu konuda herhangi bir yetki ve sorumlulukları yoktur. Harcama pusulasıyla tesis edilen ödemelerde mükellefiyet olmadığı önceden kabul edildiği için bir belge istenilmesine gereksinim yoktur.).
İdarelerin, elektronik ortamda işverenlerin ve varsa alt işverenlerinin muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi ve idari para cezası borçlarının bulunup bulunmadığı hususunda sorgulama yapılabilmesine yönelik gerekli alt yapı çalışmaları devam etmektedir. Bu bakımdan, işverenlerin muaccel borçlarının ilgili İdarelerce görüntülenebilmesi amacıyla yapılan çalışmalar sonuçlanıncaya kadar, işverenlerce dilekçe ile talep edilmesi halinde hakediş ödemesine esas olmak ve ilgili idareye verilmek üzere, muaccel borcun bulunup bulunmadığı hususunun sorulması halinde, 4 numaralı bölümde açıklandığı şekilde gerekli sorgulama yapılmak suretiyle,
— Borcu bulunan işverenlere Ek-5’de,
— Borcu bulunmayan işverenlere Ek-6’da,
bulunan yazılar düzenlenerek verilecektir (30.10.2008 tarihli 2008-88 sayılı Genelge)
İdarelerin, ihale yoluyla yaptırdıkları işlerden dolayı hakediş ödemesi yapabilmeleri için, üstelenicilerin, Kuruma muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi ve idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer fer’ilerinden oluşan borçlarının bulunmaması gerekmektedir. Bu bakımdan, İdarelerce, ihale yoluyla yaptırdıkları işleri üstlenenlere yapılacak her hakediş ödemesinden önce,
— Hizmet alımı ve yapım işleri için, ilgili ihale konusu işyerinden dolayı,
— İhale suretiyle piyasadan hazır halde alınıp satılan mal teslim işleri için, işverenin merkez adresinin bağlı bulunduğu Ünitede işlem gören tüm işyerlerinden dolayı,
Kuruma muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi ve idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer fer’ilerinden oluşan borçlarının bulunup bulunmadığı hususu yazı ile sorulacaktır.
Hizmet alımları ve yapım işlerine ilişkin ihale konusu işin devamlı nitelikteki işyeri sigortalıları ile yapılmış olması halinde, hakedişlerden kesinti yapılmasına esas olmak üzere ihale konusu işin yapıldığı dönemlere bakılmaksızın devamlı nitelikteki işyerinin, sigorta primi, işsizlik sigortası primi ve idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer
fer’ilerinden oluşan tüm borçları sorgulanacaktır.
4- İşverenler (varsa alt işveren) tarafından çalıştırılan sigortalılarla ilgili aylık prim ve hizmet belgeleri SGK’ ye verilmemiş veya işyerinde sigortalı çalıştırılmadığı takdirde bu husus bir dilekçe ile ilgili Üniteye bildirilmemiş ise, SGK, bu durumu ihale makamlarına bildirir. İhale makamları da bu bildirim üzerine ihale konusu işten dolayı tahakkuku olası idari para cezası, prim ve prime ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferileri karşılamak üzere hakedişten % 5 oranında kesinti yapar. Ancak, işyeriyle ilgili aylık prim ve hizmet belgeleri verildiğinde, SGK % 5 kesinti yapılmamasını ihale makamlarına bildirir.
5- İhale makamlarınca, idari para cezası, prim ve prime ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferileri mahsup edilmek üzere yapılan kesinti miktarı ödeme belgesinde gösterilir. Bu kesinti ödeme makamınca muhasebe kayıtlarına intikal tarihinden itibaren 15 gün içinde SGK’ ye veya SGK’nin önceden bildirilen banka hesabına yatırılır. Hak ediş miktarı işverenlerin SGK’ ye olan borcunu karşılamazsa bakiye borç daha sonra ödenecek hakedişlerden aynı yöntemle kesilerek ödenir. İşverenlerin gecikme zamlarından dolayı sorumluluğu SGK alacağının hakedişten mahsup edildiği tarihe kadar devam eder.
6- İhale makamları, hakediş kesintisinin yapıldığı tarihi, miktarını, muhasebe kayıtlarına intikal tarihini, tediye mahallini, banka hesap numarasını, işverenlerin adı ve soyadını, işveren tüzel kişilik ise unvanını, işyerinin sicil numarası ile birlikte bir yazı ile ilgili Üniteye bildirir.
7- SGK’ ye ödenen kesintiler toplamının işverenlerin mevcut borçlarından fazla olması halinde SGK, kesinti fazlalığını işverenlere iade eder.
8- İhale makamlarına karşı üstlenilen işin konusu piyasadan hazır halde alınıp satılan işlerden (Projelendirme veya münhasıran bir talep üzerine üretimi yapılmayan malları ifade eder.) ise, bu işler ihale makamlarınca SGK’ ye bildirilmez, teminat iadesi hususunda ilişiksizlik belgesi aranmaz. Bu tür işlerde hak ediş ödemesinden önce borcunun olup olmadığı SGK’ ye sorulur, borcu var ise hak edişinden yine kesinti yapılır. Piyasadan hazır halde alınıp satılan işlerle ilgili olarak işi üstlenenlere yapılacak hak ediş ödemelerinden önce, işi üstlenenlerin idari para cezası, prim ve prime ilişkin borcunun olup olmadığı SGK’ ye yazılı olarak sorulur ve 1 aylık süre içinde SGK’ ce yapılacak bildirime istinaden borcu varsa hak edişinden kesinti yapılır.
İhale konusu işin, piyasadan hazır halde alınıp satılan mal teminine yönelik olması halinde ise, hazır halde alınıp satılan malların teminine ilişkin işler için işçilik sözkonusu olmayabileceğinden, işyeri dosyası tescil edilmeyecektir. Bu bakımdan, İdareler, piyasadan hazır halde alınıp satılan mal teminine yönelik ihaleleri üstlenenleri Kuruma bildirilmeyecektir.
Örnek 1- (A) Kamu Kurumunun, ihale suretiyle, 50 adet telefonu (B) Limited Şirketinden
almış olduğu varsayıldığında, sözkonusu telefonun teslimi işi dışarıdan hazır halde alınıp satılan bir mal olduğundan, ihale konusu bu işi üstlenen (B) Limited Şirketi Kuruma bildirilmeyecektir.
Örnek 2- (B) Kamu Kurumunun, ihale suretiyle 90 adet dolap yapımı işini (D) gerçek kişisine vermiş olduğu varsayıldığında, sözkonusu dolabın imal edilebilmesi ayrıca işçilik gerektirdiğinden, bu defa bahse konu işin Kuruma bildirilmesi gerekmektedir.
İhale konusu işyerlerinin muaccel hale gelmiş borçları, belirtilen kurala uygun olarak 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesi gereğince tecil ve taksitlendirilmiş veya çeşitli Kanunlar gereğince yeniden yapılandırılmış ise, tecil ve taksitlendirme veya yeniden yapılandırma anlaşması bozulmamış ise, bu borçlar hakedişten kestirilmeyecek, başka bir ifade ile ilgili İdareye bildirilmeyecektir. Ancak, ödenmemiş veya eksik ödenmiş taksitler ile yapılandırma veya tecil ve taksitlendirme kapsamına girmeyen muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi ve idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer fer’ilerinden oluşan borçların bulunması durumunda, bu borçlar, hakedişten kestirilmek amacıyla ilgili idareye bildirilecektir.
9- İhale konusu işle ilgili işverenlerin, SGK’ ye prim ve gecikme zammı borcu bulunmadığına dair ilişiksizlik belgesi ibraz edilmedikçe işverenlere ait kesin teminat iade edilmez. İlişiksizlik belgesinin ibraz edilmemesi durumunda, kesin teminatın, mevzuatına göre kısmen veya tamamen iadesi imkânının başladığı tarihten itibaren 15 gün içinde, ihale makamları, durumu ilgili Üniteye yazı ile bildirerek, işverenin SGK’ ye ihale konusu işin yapıldığı süreye ilişkin borcunun olup olmadığını sorar. İlgili Ünite gerekli araştırmayı yapar, yeterli işçilik bildirilmiş olduğunun ve işi üstlenenin ihale konusu işle ilgili olarak SGK’ ye borçlarının bulunmadığının anlaşılması halinde, ilişiksizlik belgesini düzenler.
10- Yeterli işçilik bildirmediği anlaşıldığında, fark işçilik miktarı üzerinden hesaplanan prim tutarı, faaliyet süresinin son ayına mal edilir, toplam borcu hesaplanarak ödenmek üzere işverene tebliğ olunur. Ödenmeyeceğinin bildirildiği veya tebligata süresinde cevap vermediği takdirde, Ünite, işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarının tespiti amacıyla, ihale konusu işin hak ediş tutarını dikkate alarak durumu, incelenmek üzere Sosyal Güvenlik Kontrol Memurluğu servisine ya da Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının ilgili birimine intikal ettirir. Kurumun denetim ve kontrolle görevli memuru, işveren ve varsa alt işverenin yasal defter ve belgelerinin ibrazını yazı ile ister. Defter ve belgelerin ibraz süresinin bitiminden itibaren Kurumun denetim ve kontrolle görevli memuru 3 ay içinde gerekli incelemeyi yaparak, konuya ilişkin rapor düzenler. Raporun Üniteye intikal tarihinden itibaren 15 gün içinde gerekli işlem yapılır. İşverenin ve varsa alt işverenlerin borcunun bulunmadığının anlaşılması halinde, ilişiksizlik belgesi ihale makamlarına gönderilir. Borcunun bulunduğunun anlaşılması halinde ise borcun niteliği ve miktarı ayrı ayrı belirtilerek ihale makamlarına yazı ile bildirilir.
11- İhale makamları, bu yazının alındığı tarihten itibaren en geç 15 gün içinde kesin teminatı paraya çevirerek, SGK hesabına yatırmak ve yatırılan paranın tutarını, tediye mahallini, ödeme tarihini, banka hesap numarasını, işyerinin sicil numarasını, işverenin adını ve soyadını, işveren tüzel kişilik ise unvanını yazı ile ilgili Üniteye bildirmek zorundadır.
12- İhale konusu işle ilgili olarak işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarının SGK’ ye bildirilmiş olduğunun anlaşılması halinde, işverenlerin (varsa alt işveren) defter ve belgeleri incelenmeyebilir.
13- İşverenler tarafından, borçlarını karşılayacak miktarda, bankalar ve özel finans kurumları tarafından verilen teminat mektupları ile Hazine Müsteşarlığınca ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetleri veya bu senetler yerine düzenlenen belgeler teminat olarak verildiği takdirde Ünitece ilişiksizlik belgesi verilir. Ancak, Hazine Müsteşarlığınca ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetleri veya bu senetler yerine düzenlenen belgeler nominal bedele faiz dahil edilerek ihraç edilmiş ise bu belgeler anaparaya tekabül eden satış değerleri üzerinden teminat olarak kabul olunur. Ünitece alınan teminat verildiği tarihi takip eden ayın sonuna kadar nakde çevrilerek tahsil edilir.
İşveren tarafından borçlarını karşılayacak miktarda, bankalar ve özel finans kurumları tarafından verilen teminat mektupları ile Hazine Müsteşarlığınca ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetleri veya bu senetler yerine düzenlenen belgeler teminat olarak verildiği takdirde, ilgili Ünitece ilişiksizlik belgesi verilecektir. Ancak, Hazine Müsteşarlığınca ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetleri veya bu senetler yerine düzenlenen belgeler nominal bedele faiz dahil edilerek ihraç edilmiş ise, bu belgeler anaparaya tekabül eden satış değerleri üzerinden teminat olarak kabul olunacaktır. Belirtilen şekilde teminat gösterilen durumlarda, teminatın Kuruma verildiği tarihi takip eden ayın 25’ine kadar ihale konusu işle ilgili borçların ödenmesi gerekmektedir. Teminatın Kuruma verildiği tarihi takip eden ayın 25’ine kadar borçların ödenmemesi halinde, sözkonusu teminat, en geç Kuruma verildiği tarihi takip eden ayın sonuna kadar Kurumca nakde çevrilerek tahsil edilecek ve sonucu işverene yazı ile bildirilecektir. Kuruma teminat verilmesi, borç aslına gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmasını durdurmaz.
14- Kuruma teminat verilmesi, borç aslına gecikme cezası ve gecikme zammı uygulamasını durdurmaz.
15- İhale konusu işin, işverenlere ait ve SGK’ de tescilli devamlı işyerlerinin sigortalıları ile yapılması halinde, idareye karşı işi üstlenen kimsenin tescilli işyerinin ihale konusu işin yapıldığı sürede varsa prim ve diğer borçları ödenmedikçe ilişiksizlik belgesi verilmez ve kesin teminatı iade edilmez.
16- İşverenlerin, kesin teminatları üzerinde işçi ücreti alacakları hariç olmak üzere yapılacak her türlü devir, temlik ve el değiştirme, ihtiyati haciz ve haciz işlemleri SGK alacaklarını karşılayacak kısım ayrıldıktan sonra, kalan kısım üzerinde hüküm ifade eder.
17- SGK tarafından, ilişiksizlik belgesinin verilmiş olması, işverenlerin (varsa alt işveren) SGK işlemlerinden dolayı ibra edildiği anlamını taşımaz. SGK, her zaman işverenlerin (varsa alt işveren) defter ve belgelerini incelemeye ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümlerine göre işlem yapmaya yetkilidir.
18- İhale veya ödeme makamlarının yukarıda belirtilen yükümlülüklerini yerine getirmeden hakediş ödemesi veya kesin teminatı iade etmesi hallerinde, genel hükümlere göre işlem yapılır.
19- Alt işverenler, bu Yönetmelikte belirtilen mükellefiyetlerin yerine getirilmesinden işveren ile birlikte sorumludur.
20- 01.10.2008 tarihinde hak edişleri ödenmemiş veya kesin teminatı iade edilmemiş olan ihale konusu işler hakkında, yukarıdaki Yönetmelik hükümleri uygulanacaktır.
21-Doğrudan temin ve mutemet eliyle alım bir ihale yöntemi olmadığı için aksine bir düzenleme yapılmadığı sürece belge istenilmeden ödeme yapılmasını gerektiren durumlardır.
4734 sayılı Kamu İhale Kanununun, “Uygulanacak ihale usulleri” başlıklı 18
inci maddesinde, idarelerce, mal veya hizmet alımları ile yapım işleri ihalelerinde,
a) Açık ihale usulü,
b) Belli istekliler arasında ihale usulü,
c) Pazarlık usulü,
uygulanacağı öngörüldüğünden, yukarıda belirtilen usullerle yaptırılan işlerle veya temin edilen mallarla ilgili olarak, hakediş ödemesi yapılmadan önce, Kurumdan muaccel hale gelmiş borcun bulunup bulunmadığı hususu sorulacaktır.
“Doğrudan temin usulü”, uygulanacak ihale usullerine ilişkin 18 inci madde içeriğinden çıkartıldığından, doğrudan temin usulü ile yapılan mal ve hizmet alımları ile ilgili olarak hak ediş ödemesine esas muaccel borcun bulunup bulunmadığı hususu Kuruma sorulmayacaktır.
 
ÖNEMLİ NOT: İşverenlere hak ediş ödenmesinden önce, ihale makamınca muaccel borcunun olup olmadığına ilişkin durumun Kurumdan yazı ile sorulacağı ve Kurumca da 1 aylık süre içinde yazı ile cevap verileceği öngörülmüş ise de, işverenlerin ihale makamlarındaki hak ediş ödemelerine esas olmak üzere Ünitelere borcu yoktur yazısı almak üzere müracaat etmeleri halinde de bu yöndeki taleplerin geri çevrilmemesi, dolayısıyla önceden olduğu gibi hak ediş ödemesine esas olmak ve ihale makamlarına ibraz edilmek üzere düzenlenecek borcu yoktur yazılarının işverenlerin başvuruları üzerine de verilmesi gerekmektedir. Öte yandan, bu şekilde düzenlenecek olan yazıların düzenlenme tarihleri ile hak edişin ödenme tarihleri arasında süre geçebileceği ve hak ediş ödemesi için yeniden bu şekilde bir yazının istenilmesi gerekebileceği dikkate alınarak, hak ediş ödemesine esas borcu yoktur yazılarının verildiği tarihten düzenlendiği ayın sonuna kadar geçerli olduğuna ilişkin açıklamanın da yazıya eklenmesi uygun görülmüştür.
 


[1] İşyerinde tam süreli iş sözleşmesi ile yapılan emsal çalışmanın üçte ikisi oranına kadar yapılan çalışma kısmi süreli çalışmadır.
[2] Söz konusu işler/işyerleri, 5510 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinde tek tek belirtilmiştir.
[3] Genel sağlık sigortası primi: 5510 sayılı Kanunda genel sağlık sigortalıları için alınması öngörülen prim tutarını ifade eder.
[4] Kısa vadeli sigorta kolları, iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık sigortası kollarını; uzun vadeli sigorta kolları, malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortası kollarını ifade eder.
[5] İsteğe bağlı sigorta: Kişilerin isteğe bağlı olarak prim ödemek suretiyle uzun vadeli sigorta kollarına ve genel sağlık sigortasına tabi olmalarını sağlayan sigortayı ifade eder.
[6] İdari para cezalarının uygulanmasında 10.06.2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 39’uncu maddesine göre sanayi kesiminde çalışan 16 altı yaşından büyük işçiler için fiilin oluştuğu tarihte uygulanan brüt asgari ücret esas alınır.
 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı