İSTANBUL - 'En Zengin 100 Türk'ün serveti ile 'Vergi Rekortmeni 100 Türk'ün
ödediği yıllık gelir vergisi rakamları kıyaslandığında asgari ücretli, ödediği
vergiyle zenginlere fark atıyor.
İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler
Odası'nın (İSMMMO) açıklanan gelir vergisi rekortmenleri istatistikleri
üzerinden yaptığı tespitlere göre, geçen yıl 'En Zengin 100 Türk'ün toplam
serveti 92 milyar 351 milyon lirayı bulurken, 'Vergi Rekortmeni 100 Türk'ün
ödediği yıllık vergi 530.5 milyon lira olarak gerçekleşti. En zengin 100
Türk'ün ödediği gelir vergisinin oranı servetleriyle karşılaştırıldığında yüzde
5.7'lik bir oran ortaya çıkarırken, asgari ücretten alınan gelir vergisi oranı
yüzde 15 ile bu oranın yaklaşık üç kat üzerinde gerçekleşti.
100 zenginin kazancı 3.2 milyon asgari ücretliye eşit
İSMMMO'nun analizinde; Maliye'nin açıkladığı Türkiye genelinde en yüksek
beyanda bulunan 100 mükellef listesinin kendi içindeki analitiğine göre 'elde
edilen kazançları', asgari ücretlilerin kazancıyla karşılaştırıldı. 2011 yılı
vergilendirme dönemi içinde Maliye'nin bütün mükellefler ortalama tahakkuk
verilerine göre, '100 Vergi Rekortmeni' yıllık 2 milyar 40 milyon lira kazanç
elde ederken, aynı kazancı yaklaşık 3 milyon 215 bin asgari ücretli ancak elde
edebiliyor. Diğer bir ifadeyle 32 bin 150 asgari ücretlinin yılda kazandığı
geliri bir zengin tek başına elde edebiliyor.
Zenginlerin çoğu vergi rekortmenleri listesinde yok
İSMMMO'nun incelemesinde, her yıl açıklanan 'En Zengin 100 Türk'ten çok
sayıda ismin Maliye'nin açıkladığı vergi rekortmenleri listesinde bulunmayışına
da dikkat çekildi.
Vergi istatistiklerini değerlendiren İSMMMO Başkanı Yahya
Arıkan, Türkiye'de vergi geliri politikasının büyük oranda adaletsiz vergi
olarak tanımlanan 'dolaylı vergiler' üzerine kurulduğunu anımsatarak,
vergideki adaletsiz dağılımın Türkiye'nin kronik sorunu olduğunu belirtti.
Arıkan, Türkiye'de büyük zengin ve patronların yüksek vergi ödemekten şikayetçi
olduklarını dile getirdiklerini, oysa dar gelirlilerin kazançlarının tümünü
tükettikleri için tamamen vergilendirildiğini vurguladı.
Varlıklı
sınıflara ait şirket ve banka gibi işletmelerin, kurumlar vergisi olarak toplam
vergide yüzde 10 payları olduğunu bunun da büyük bir haksızlık olduğunu
söyleyen İSMMMO Başkanı Arıkan "Varlıklıların gelir vergisindeki katkısı da
toplamın içinde devede kulak kalıyor" dedi.
Arıkan, dünyada gelişmiş
ülkelerde vergi adaletinin temel unsurunu oluşturan 'az kazanandan az, çok
kazanandan çok' ilkesini Türkiye'nin de hayata geçirmesi gerektiğini
belirterek, "Vergi tabanının genişletilmesi, düşük gelir gruplarına vergi
muafiyeti sağlanması ve dolaylı vergilerin bütçe payının geriletilmesi vergi
politikasının temel karakterini oluşturmalı" şeklinde konuştu.
Kaynak: Dünya Gazetesi