Mehmet FİLOĞLU
İSTANBUL - Yeni Çek Yasası, Türkiye'de ticari hayatı olumsuz etkiliyor. Çeki
nakit yerine değil, vadeli satışlarda bir sigorta olarak kullanan işletmeler,
çekin yerine ne koyacağını bulamadı. Çekini ödemeyenlere hapis cezasının
kaldırılmasının dolandırıcıları cesaretlendirdiğini düşünen işletmeler, artık
çeke karşılık mal verirken iki kere düşünüyor. Bunda geri dönen çeklerin geçen
yıla göre yüzde 60'ın üzerinde artmasının da önemli bir etkisi var. Bunun
piyasaları yavaşlattığı ve bu yüzden kapanan iş yerlerinin olduğu
konuşuluyor.
DÜNYA'ya görüşlerini açıklayan iş dünyası temsilcileri piyasada güven
bunalımının oluştuğunu anlattı. Örme Sanayicileri Derneği Başkanı Fikri Kurt,
yeni yasadan sonra piyasaların 'şevk'inin kalmadığını ifade ederek, hapis
cezasının kalkmasının borçluların borçlarını ' bir şekilde' ödemesini
engellediğini savunuyor. Bunun yanında dolandırıcıların da cesaretlendiğini
aktaran Kurt, ödenmeyen her çekin zincirleme bir etkisi olduğu ve ekonomiye
zarar verdiği tespitinde bulundu. Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis
de aynı şekilde piyasalarda güvenin kalmadığını vurgulayarak, ticarette yaygın
olarak kullanılan biçiminde yazılan bir çekin 5-6 kat miktarında bir ticari
sirkülasyona yol açtığına dikkat çekti. Çeke duyulan güveni yok etmenin,
ticarete darbe vuracağını kaydeden Reis, bunun üretim ve istihdam kaybıyla
sonuçlanacağını dile getirdi. TESK Başkanı Bendevi Palandöken ise piyasalarda
yaşanan durgunluğun çekte yaşanan sorundan değil, nakit akışının
durağanlaşmasından kaynaklandığını dile getirdi. Yasanın yürürlüğe girmesinin
ardından yazılan çeklerin daha vadesinin dolmadığını hatırlatan Palandöken, şu
an bir geçiş döneminde olunduğunu, uzun vadede çekin itibarının bu yasayla daha
da artacağını savundu.
Aramızda art niyetli insanlar var
Örme Sanayicileri Derneği Başkanı Fikri Kurt, yeni Çek Yasası'nın yürürlüğe
girdiği günden beri piyasaların 'şevki'nin kalmadığını söyleyerek, "Güvenin
olmadığı bir ortamda ticaret yapmanın kolay değil" dedi. Sanayicilerin içinde
yanlış insanların bulunduğunu aktaran Kurt, bu insanların caydırıcı olmayan
cezalar karşısında dolandırıcılık konusunda cesaretlendikleri tespitinde
bulundu. Geçen yıla göre mahkemelik olmuş çeklerin yüzde 63 oranında arttığı
bilgisini veren Kurt, "Bir çek karşılıksız çıktığında bunun etkisi zincirleme
oluyor. Alacağını tahsil edemeyen işletme, kendi ödemelerini yapamadığından
kapanma noktasına geliyor. Bunu gören başka işletmeler de evraka güvenmediğinden
iyi tanımadığı insanlarla ticaret yapmaya cesaret etmeyip, işlerini küçültüyor.
Böylece bütün ekonomi etkileniyor" diye konuştu. Kurt, sorunun çözümü için eski
Çek Yasası'nın tekrar uygulanması gerektiğini savundu.
Korkmuyorlar, ödemiyorlar
Çekte hapis cezasının kaldırmasının ülkeye fayda değil zarar verdiğini ifade
eden Kurt, "Dürüst vatandaş da çekte ceza olmadığından karşısındakine
güvenemiyor. Geçmişte itibarlı insan ceza evine korkusundan bir şekilde borcunu
öderdi. Evini arabasını satar yine de öderdi. Artık böyle bir korku yok. Bu
yüzden ödenmeyen çeklerin sayısı arttı. Türkiye'nin çek yasasını Avrupa'ya
benzetmeye çalışması tarz olarak yanlıştır. Bunun uygulanmasıyla ilgili bir
süreç lazımdı. Bu süreci de iyi uygulamadılar. Yeni yasa özel şirketlerin kanını
hileli insanlara yem etmekten başka bir şeye çözüm olmadı. Bu yasa bir anca bir
an önce yeniden düzenlenmeli" dedi..
Eski uygulama geri gelsin
2008'deki uygulamanın geri gelmesi ülkeye fayda sağlayacağını aktaran Kurt,
"Caydırıcılık sistemi insanlarda endişe ve korku yaratır. Milletin önünü
açarsanız dürüst vatandaşları soymaya çalışırlar. Sanayicilerin içinde yanlış
insanlar var. O insanlar herhangi bir ceza olmazsa piyasayı dolandırır. Bu da
kaos yaratır, ülke ekonomisini sıkıntıya sokar, dürüst sanayiciyi işten
vazgeçtirir, istihdam azalır" ifadelerini kullandı.
Çekle ticari sirkülasyon sağlanıyor
Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis de Çek Yasası hazırlanırken 35
yılın ticari birikimin dikkate alınması gerektiğini söylediklerini ancak
kendilerini iyi bir şekilde anlatamadıklarını aktardı. Çekin ticari hayatın
olmazsa olmazı olmadığını ifade eden Reis, şunları söyledi: "10 bin liralık bir
çek, 50-60 bin liralık ticari sirkülasyona yol açıyor. Çekten dolayı kimsenin
hapis yatmasını istemiyoruz ama bugüne kadar yüzlerce çek dönmüştür. Ancak
hukuka gittiğimiz zaman ödeme düşüncesi içinde olanlara her zaman kolaylık
verilmiştir. Bununla birlikte onların arasında dolandırıcılar da var. Bu ayırt
edilemedi. Aldığı çek karşılıksız çıktığı için iş yerini kapatmak zorunda kalan
bir iş adamları da düşünülmeli. Böyle bir durumda 100'lerce kişi de işsiz
kalabilir."
Elinde çek olan bir tüccar rahat uyuyabilir mi?
Çekin eskiden sözün yanında tedarikçinin elinde bir evrak olmasını
sağladığını hatırlatan Reis, "Onun değerini yok edince ticari hayat da olumsuz
etkilendi. Çekte hiçbir müeyyide yok. Elinde çekle 10'larca kişiyi dolandıran
birisi, elini kolunu sallaya sallaya 150-200 km ötede başka bir işyeri
açabiliyorsa, bir tüccar ürününü bir çek karşılığında sattığında, onu tahsil
edene kadar rahat uyuyabilir mi" dedi.
Yasanın yeniden düzenlenmesi lazım
Çek konusunda taleplerinin tedarikçinin de korunması olduğunun altını çizen
Reis, "2008'deki krizden sonra Türkiye'deki iş ahlakı her geçen gün çökmeye
başladı. Büyüklerimiz her işine evrak al derdi. Şimdi evrak da alsan onun bir
değeri yok. Eskiden en azından ben bu çeki ödemezsem benim kapımı çalarlar
derlerdi. Bu yasanın tekrar günün şartlarına göre düzenlenmesi lazım. Çek
sigortalanırsa, ticari sirkülasyonun artacağını, çok daha fazla işyeri açılıp,
istihdam sağlanacağını düşünüyoruz.
Yeni yasadan en çok tefeciler
rahatsız
TESK Başkanı Bendevi Palandöken ise piyasadaki nakit akışın
durağanlaşmasından kaynaklandığını dile getirdi. Yasanın yürürlüğe girmesinin
ardından yazılan çeklerin daha vadesinin dolmadığını hatırlatan Palandöken, şu
an bir geçiş döneminde olunduğunu, uzun vadede çekin itibarının bu yasayla daha
da artacağını savundu. Palandöken şöyle devam etti: "Şu an geçiş dönemindeyiz.
Çekin nakit para olduğu, vadeli bir satış yapıp suni bir sermaye oluşturanlar
açısından zor. Piyasada çekin değerinin çok altında satılması. Çekin tefeciye
düşmesi olayında da çok fazla bir gerileme var. Rahatsız olanlar onlar. İtibarlı
sanayici ve tüccarın bu konuda çok fazla bir sıkıntısı olduğuna inanmıyorum.
Ticarette söz geçerlidir. Bir çekini ödemeyen ikinci malı nasıl alacak. Teamül
haline geldiği için çekle alışverişte sıkıntı doğuyor. Ancak zaman içinde çok
daha istikrarlı hale gelecek. Bu çeke itibar kazandıracak. Sorunun çözümü
sigortadır. Bunu başından beri ben söylüyorum. Bankaların sorumluluğu
artırılmalı."
Kaynak: Dünya Gazetesi