İthal eldivene getirilen yüzde 30 gümrük vergisi yerli üreticiyi rahatlattı. Özellikle Uzakdoğu ve Pakistan gibi işçilik ve diğer girdi maliyetlerinin ucuz olduğu ülkelerden gelen ürünlerle rekabette zorlanan Türk eldiven sektörü Resmi Gazete’de yayımlanan anti damping kararıyla rahat bir nefes aldı.

Bakanlar Kurulu’nca 12 Aralık 2016’da karara bağlanan ve 31 Aralık 2016’da Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren karar uyarınca yurt dışından ithal edilecek eldivenlere yüzde 30 ilave gümrük vergisi getirildi. Kararda yün/ince hayvan kıllarından örme, pamuktan, sentetik liften, dokunabilir diğer maddelerden üretilen eldivenler, deri ve köseleden üretilen spor eldivenleri, deri ve köseleden diğer eldivenler, kauçuk ve plastik emdirilmiş, sıvanmış/kaplanmış eldivenler kapsama alındı.

İç pazarda Uzakdoğu ülkelerinden getirilen eldivenlerle mücadele eden üreticiler rahat bir nefes alırken, yurt dışından Türkiye’ye eldiven ithal etmek isteyen firmalar ise fiyatlarını yüzde 15 geri çekti. Alınan kararı sevinçle karşıladıklarını ve kararın Türk eldiven üreticilerini geliştirerek ülke ekonomisine daha fazla katma değer sağlayacağını vurgulayan Eldiven İmalatçıları Derneği (ELDİMDER) Başkanı Yusuf Ziya Şentürk, bundan sonraki süreçte katma değerli üretim, teknolojiye yönelik gelişim ve yatırımların artacağını belirtti.

Rekabet gücümüz ve istihdam artacak

Sektörün de üretimine sahip çıkacağını ifade eden Şentürk, “Sektörün gelişmesi için herkes elini taşın altına sokacak. Bundan sonra teknolojisi yüksek eldivenler sunmak için çalışmalara hız vereceğiz. Öncesinde haksız rekabetten dolayı pazarda iyi ürün üretmemize rağmen yer bulmakta zorlanıyorduk. Özellikle Uzakdoğu ve Pakistan gibi işçilik ve diğer girdi maliyetlerinin ucuz olduğu ülkelerden gelen ürünlerle rekabet şansımız olmuyordu. Makine yatırımı yapmak zor oluyordu. Türk eldiven üreticileri olarak rahatlıkla yurt dışındaki üreticilerden çok daha üstün kalitelerde üretim yaptığımızı söyleyebilirim” dedi. Fiyat rekabetine dayanamayan atölye bazındaki firmaların kapanmak zorunda kaldığını aktaran Şentürk, kararla birlikte eldiven sektöründe yaşanacak olumlu hareketliliğin iplik, deri gibi pek çok alana da iş imkanı yaratacağını savundu.

Sektör 300 bin kişiye istihdam sağlıyor

Türkiye’de 800 ile bin arası imalatçı bulunduğunu, bu üreticilerin doğrudan 25 bin, fasonlarla birlikte ise 300 bin kişiyi bulduğuna dikkat çeken Yusuf Ziya Şentürk, Türk eldiven üreticilerinin oluşturduğu tahmini ekonomik büyüklüğün yıllık 280 milyon lirayı bulduğunu belirtti. Bu büyüklüğün yüzde 40’ı kadar bir oranın da yurt dışından ithal edildiğinin altını çizen Yusuf Ziya Şentürk, hedeflerinin en azından ithalat oranını yüzde 15-20’lere kadar geri çekebilmek olduğunu söyledi. Ağırlıklı otomotiv, makine ve metal sektörlerine yönelik katma değerli eldiven üretimi tedarikinde bulunduklarını belirten Şentürk, Türkiye’de son yıllarda iş güvenliği alanındaki gelişmelerle birlikte eldivenin yanı sıra özellikli eldiven beklentisinin de arttığını dile getirdi.

"Bundan sonra içimizdeki Çin'le mücadele edeceğiz"

Merdivenaltı üretimin desektöre zarar verdiğini aktaran Bursa Eldiven Sanayi (BES) Genel Müdürü Ahmet Bulut, " 2 yıldır bu konuda çalışıyorduk. Son 15 günde karar kendini gösterdi. Yurt dışından alım yapan firmalar bizlerden de teklif istemeye başladı. Özellikle deri eldivende işçiliklerden kaynaklanan ciddi farklar oluşuyordu. O fark %30 kapandı. Sektörün hareket kabiliyeti artacak. Yerli üretici rahatlayacak. Yapılacak yatırımlar istihdama da yansıyacak. Pakistan, Çin gibi işçiliğin ucuz olduğu ülkelerden gelen ürünlerin neden olduğu haksız rekabet nedeniyle atölye düzeyindeki pek çok firma son 10 yılda kapanmak zorunda kaldı. Önümüzdeki 3-5 sene içinde bu destekle üretimlerimizi artıracağız, küçülen firmalar yavaş yavaş güçlenmeye başlayacaktır. İthalat muhakkak olacaktır. Önemli olan firmalar olarak kaliteli üretimle bu ithalatı en aza indirebilmek. Bundan sonra içimizdeki Çinle mücadele edeceğiz” diye konuştu.