Sermaye
piyasaları yeni bir ürün ile tanışıyor; gayrimenkul yatırım fonları.
Dünyada büyük piyasalarda yaygın olarak kullanılan gayrimenkul yatırım
fonları (GYF), gayrimenkul ve borsa yatırımcısını birleştirecek. Bu
fonları portföy yönetim şirketleri ve sadece bu işi yapacak olan
gayrimenkul portföy yönetim şirketleri kuracak. AK Portföy’ün
düzenlediği “Bir Yıldız Doğuyor” başlıklı toplantıda, Türkiye sermaye
piyasasının yeni yatırım enstrümanı “gayrimenkul yatırım fonları” her
yönüyle ele alındı. Türkiye'nin ilk GYF'sini çıkartmak için SPK'ya
başvuran Ak Portföy'ün Genel Müdürü Dr. Alp Keler, son dönemde Sermaye
Piyasası regülasyonundaki yeniliklerin, gayrimenkul yatırım fonu
kurulmasının önünü açtığını belirterek, gayrimenkulün bir varlık sınıfı
olarak Türkiye’de oldukça talep görmesine karşın, buna dayalı finansal
ürünlerin yeterli olmadığına dikkat çekti. Uluslararası uygulamalarda
önemli bir yeri bulunan bu varlık sınıfına artık kurumsal ve bireysel
tasarruf sahiplerinin yatırım yapma imkanı doğduğuna değinen Keler,
“Türkiye’de portföy yönetimi sektörünün yönettiği 90 milyar TL’lik
yatırım fonları, emeklilik fonları ve diğer fonlar var; gayrimenkul
yatırımı, GYO hissesi ise yok. Oysa gayrimenkul, tıpkı “altın” gibi
insanımızın deyim yerindeyse “genlerinde var olan” bir araç. Ancak her
enstrümanda olduğu gibi gayrimenkul yatırımı da ciddi bir uzmanlık
gerektiriyor” diye konuştu.
Cazip bir yatırım alternatifi olacak
SPK
Başkan Yardımcısı Tevfik Kınık, Yeni Sermaye Piyasası Kanunu’nun
yürürlüğe girmesi sonrası dönemde İstanbul Uluslararası Finans Merkezi
projesi kapsamında dünya piyasalarında yer alan finansal enstrümanların
ülkemizde de yatırımcıların ve ihraççıların kullanımına sunulduğunu,
gayrimenkul yatırım fonlarının uluslararası yatırımcılar da dahil birçok
farklı kesimden yatırımcılar için cazip bir yatırım alternatifi
olduğunu belirterek, portföy yönetim sektöründe yeni düzenlemelerin
yürürlüğe girmesi sonrası yakalanan ivmenin artarak sermaye
piyasalarının büyümesine önemli katkı sağlayacağını vurguladı.
Türkiye
Değerleme Uzmanları Birliği Başkanı Bekir Yener Yıldırım de Gayrimenkul
Yatırım Fonları’nın gayrimenkul piyasasında profesyonelliği
artıracağını vurguladı. Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu fonlarla
kurumsal yatırımcılar riski dağıtabileceği alternatif bir araca sahip
olacaklar. Bireysel yatırımcılar ise vergi avantajından da yararlanarak
çok büyük gayrimenkullere küçük tutarlarla yatırım yapabilecek.
Gayrimenkul yatırım fonlarının gelişmeye ve portföylerinin artmasıyla
birlikte değerleme sektörü ile gayrimenkul yönetimi ve diğer hizmetleri
alanlarında da önemli gelir ve iş hacmi beklenmesi olağandır.”
Pazar yeniden şekilleniyor
JLL
Türkiye Başkanı Avi Alkaş, ‘’Gayrimenkul pazarı yeniden şekilleniyor.
Ticari gayrimenkul piyasası baktığımızda Türkiye son 10 yılda 110 milyar
dolardın üzerinde doğrudan yabancı yatırımcı çekmeyi başardı. Yatırım
yapılan sektörler içinde gayrimenkulün payının arttığını görüyoruz”
dedi. AMSTAR Türkiye Kıdemli Başkan Yardımcısı Zafer Baysal ise,
Türkiye’de gayrimenkul yatırımı yapan fonların sayısının artmasının daha
fazla yatırımcı çekmeyi sağlayacağını belirtti.
Şehir, arsa fonları kurulabilecek
Alp
Keler, gayrimenkul fonlarının, portföy yönetim şirketlerinin varlık
seçimindeki uzmanlığı ile gayrimenkul sektörünün fırsatlarını
birleştiren yepyeni bir varlık sınıfı olduğunu kaydederek, konuya
yönelik şunları söyledi: “Gayrimekul yatırım fonlarının birkaç yılda 10
milyar liraya ulaşması beklediğimiz bir olasılık. Şehir/ Kentsel
Dönüşüm/Arsa Fonları kurulabilecek. Ölçeği ne olursa olsun tasarruf
sahipleri gayrimenkul yatırım fonu üzerinden konut, alışveriş merkezi,
otel, hastane gibi farklı segmentlerdeki gayrimenkullere yatırım
yapabilme imkanı bulacak.”
Hem kurumsal hem bireysel yatırımcılar için avantajlı
PwC
Türkiye Varlık Yönetimi Sektöründen Sorumlu Şirket Ortağı Umurcan Gago,
“Gayrimenkul yatırım fonlarına ilişkin mevzuatımızı uluslararası
uygulamalara uygun bir şekilde, yatırımcı sözleşmesinde yatırımcıların
farklı ihtiyaçlarına göre ürünü şekillendirme özgürlüğü sağlandığı için
oldukça başarılı buluyorum. Sanırım tam bu nedenle, mevzuatın çıktığı bu
ilk 11 aylık sürede özellikle uluslararası yatırımcılara bu ürünü
tanıtmakta zorlanmadık” diye konuştu.
Kaynak: Dünya Gazetesi