Türkiye
İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Gümrük Birliği'nin
güncellenmesine ilişkin, "Atılan adımlardan büyük memnuniyet duyuyoruz"
değerlendirmesinde bulundu.
Büyükekşi, Gümrük Birliği
anlaşmasının güncellenmesine ilişkin yaptığı açıklamada, Gümrük
Birliği'nin güncellenmesi konusunda atılan adımlardan büyük memnuniyet
duyduklarını kaydetti.
1 Ocak 1996 tarihinden bu yana işleyen
Gümrük Birliği anlaşmasının güncellenmesi için ilk adım Brüksel'de
mutabakat zaptının imzalanmasıyla atıldığını belirten Büyükekşi, şunları
aktardı:
"Bu güncellemeyle tarım, hizmetler ve kamu alımları
sektörlerinin anlaşmaya dahil edilmesi, AB'nin üçüncü ülkelerle
imzaladığı ve imzalayacağı Serbest Ticaret Anlaşmaları'na Türkiye'nin
otomatik olarak taraf olması ve Türkiye'nin karar alma mekanizmalarında
yer almasının sağlanması, Türk mallarının taşınmasıyla ilgili tam bir
liberasyona gidilmesi hedefleniyor. Avrupa Birliği ve ABD arasındaki
Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı'nın (TTIP) Gümrük Birliği
ülkelerine uygulanacağı maddesinin anlaşmaya dahil edilmesi masadaki en
kritik konulardan biri oldu."
Olası bir Türkiye ABD STA'sı çalışması
Mehmet
Büyükekşi, Gümrük Birliği'nin güncellemesi kapsamında atılacak
adımlarla Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin ifade ettiği gibi AB ile 150
milyar dolarlık ticaret hacminin 300 milyar dolara çıkarılacağına
yürekten inandıklarını vurgulayarak, dolayısıyla Gümrük Birliği'nin
"upgrade" edilmesinin 2023 hedefleri üzerine son derece önemli olduğunu
kaydetti.
Diğer taraftan AB ve ABD'nin TTIP müzakerelerine
başlamasıyla TİM olarak olası bir Türkiye-ABD Serbest Ticaret
Anlaşması'nın, Türkiye ekonomisi ve sektörler üzerindeki ekonomik
etkilerini analiz etmek için Ekonomi Bakanlığı desteğinde, ayrıntılı bir
etki analizi çalışması yaptıklarını ifade eden Büyükekşi, şunları
kaydetti:
"2013 sonunda tamamlanan projemizle olası bir
Türkiye-ABD STA'sının ekonomik büyüme ve doğrudan yabancı yatırım
girişini artırma açısından Türkiye için olumlu olmasının beklendiği
sonucuna ulaştık. Bu anlamda bilhassa Avrupa Birliği'nin dahil olduğu
tüm STA'lara eşit koşullarda Türkiye'nin otomatik dahil olmasının hem
ülkemiz hem de AB için de uygun seçenek olduğunu değerlendirdik."