|
|
|
|
|
KDV'de iade esasları belirlendi
|
|
Maliye, KDV iade taleplerine uygulanacak indirimli
orana tabi işlemler kapsamında yapılacak iadelerin esaslarını belirledi.
ANKARA - Bakanlar Kurulu tarafından vergi oranları indirilen
teslim ve hizmetler dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV
tutarlarının, Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenen sınırı aşan kısmı, yılı
içinde vergilendirme dönemleri itibariyle mahsuben, izleyen yıl içerisinde talep
edilmesi kaydıyla nakden ya da söz konusu borçlara mahsuben iade edilebilecek.
Maliye Bakanlığı’nın Katma Değer Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 119) Resmi
Gazete’de yayımlandı. Maliye Bakanlığı söz konusu Tebliğ’le, bugünden itibaren
iade taleplerine uygulanmak üzere indirimli orana tabi işlemler kapsamında
yapılacak iadelere ilişkin usul ve esasları belirledi.
İNDİRİMLİ
ORANA TABİ İŞLEMLERDE İADE UYGULAMASI
Tebliğ’e göre Bakanlar
Kurulu tarafından vergi oranları indirilen teslim ve hizmetler dolayısıyla
yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV tutarlarının, Bakanlar Kurulu
Kararı ile belirlenen sınırı aşan kısmı, yılı içinde vergilendirme dönemleri
itibariyle mahsuben, izleyen yıl içerisinde talep edilmesi kaydıyla nakden ya da
söz konusu borçlara mahsuben iade edilebilecek. İndirimli oran kapsamında yer
almakla birlikte verginin konusuna girmeyen veya KDV den istisna edilen işlemler
dolayısıyla yüklenilen vergiler bu Tebliğ kapsamında değerlendirilmeyecek. Buna
göre indirimli oran kapsamındaki işlemlerden; KDV'nin konusuna girmeyenler KDV
beyannamesine dâhil edilmeyecek. Kısmi istisna kapsamına girenler dolayısıyla
yüklenilen vergilerin indirim ve iadesi söz konusu olmadığından, yüklenilen bu
vergiler işin mahiyetine göre gider, maliyet veya kanunen kabul edilmeyen gider
olarak dikkate alınacak. İhraç kaydıyla teslimler hariç, tam istisna kapsamına
girenler dolayısıyla yüklenilen vergilerden indirim yoluyla telafi edilemeyenler
ise, ilgili işleme ilişkin usul ve esaslar çerçevesinde iade
edilecek.
YIL İÇİNDE MAHSUBEN TALEP EDİLECEK İADE TUTARLARININ
HESAPLANMASI-
İndirimli orana tabi işlemleri bulunan
mükellefler, bu işlemleri nedeniyle yüklendikleri ve indirim yoluyla telafi
edemedikleri için yılı içinde mahsuben iadesini talep edecekleri KDV tutarını
aylar itibariyle ve kümülatif olarak hesaplayacaklar. İade talebinin, ilgili
vergilendirme dönemleri itibariyle indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması
gerekecek. İşlemlerin ayrıştırılıp sadece bir kısmına yönelik hesaplama
yapılması ve bu şekilde iade talep edilmesi mümkün olmayacak. Hesaplamaya her
yılın Ocak ayı itibariyle başlanacak. Ay içindeki iade hakkı doğuran işlemin
bünyesine giren vergiden, işlem dolayısıyla yüzde 1 veya yüzde 8 oranı
uygulanarak hesaplanan KDV düşülecek ve ay içi itibariyle "İadeye esas KDV"
tutarına ulaşılacak. Bu tutar Ocak ayı devreden vergisi ile
karşılaştırılacak.
ŞUBAT SONU "İADE EDİLEBİLİR KDV TUTARINA
ULAŞILMASI"
Beyannamede sonraki döneme devreden vergi yer
almıyorsa o dönem için dönem sonu iade hesabı "sıfır" kabul edilecek. Sonraki
döneme devreden vergi mevcutsa ve iadeye esas KDV tutarını (yüklenilen KDV -
hesaplanan KDV farkı) aşıyorsa iadeye esas KDV tutarı, aşmıyorsa devreden vergi
tutarı "İade Edilebilir KDV" olarak kabul edilecek. Bu tutar ilk ay sonu
itibariyle iade edilebilir KDV tutarı olacak. Ocak ayında indirimli orana tabi
işlem yoksa iade edilebilir KDV "sıfır" olarak dikkate alınacak. Şubat ayında
indirimli orana tabi işlemin bünyesine giren vergiden, işlem dolayısıyla
hesaplanan vergi düşülerek Ocak ayında yapıldığı gibi ay içi iadeye esas KDV
tutarına ulaşılacak. Bu tutar, Ocak sonu iade edilebilir KDV tutarı ile
toplanacak ve toplam Şubat sonu devreden vergisi ile karşılaştırılacak.
Karşılaştırma Ocak ayındaki gibi yapılarak, Şubat sonu "İade Edilebilir KDV"
tutarına ulaşılacak. Bu tutar, iadeye hak kazanılan iki aylık kümülatif KDV
tutarı olacak. Şubat ayında indirimli orana tabi işlem yoksa Şubat içi iadeye
esas KDV de olmayacağından devreden vergi ile karşılaştırma Ocak sonu iade
edilebilir KDV esas alınarak yapılacak.
-YIL İÇİNDE YAPILACAK TÜM İADE TALEPLERİNDE, KÜMÜLATİF HESAPLAMA
YAPILACAK-
Yıl içerisinde yapılacak tüm iade taleplerinde, önceki dönemlerde iade talebinde
bulunulup bulunulmadığına bakılmaksızın, ilgili yıl için belirlenen alt sınır ve
iadesi talep edilen tutarlar dikkate alınmadan iadenin talep edildiği her bir
döneme kadar kümülatif bir hesaplama yapılması gerekecek. Bu hesaplama sonucu
bulunan tutardan ilgili yıl için belirlenen alt sınır ve önceki dönemlerde
mahsuben iadesi talep edilen tutarlar çıkarılacak ve varsa kalan tutarın
mahsuben iadesi talep edilecek. Bu işlem sonucunda herhangi bir tutar kalmıyorsa
bu dönemde iade talebinde bulunulması söz konusu olmayacak. Dolayısıyla, ilk
iade talebinden sonraki dönemlerde yapılacak iade taleplerinde, kümülatif iade
edilebilir tutar, ilgili yıl için belirlenen alt sınır ve önceki dönemlerde
mahsuben iadesi talep edilen tutar toplamını aşıncaya kadar herhangi bir iade
talebinde bulunulamayacak.
Öte yandan ilk defa iade talebinde bulunulduğu
dönemden önceki dönemlerden herhangi birinde ödenecek verginin bulunması
durumunda, ödenecek vergi çıkan bu dönemden önceki dönemlere ilişkin olarak
herhangi bir iade talebinde bulunulamayacak. İndirimli orana tabi işlemlerde
iade tutarı, indirimli orana tabi teslim veya hizmetle ilgili olarak yüklenilen
vergi ile söz konusu işlemler üzerinden hesaplanan vergi arasındaki farkın
sonraki döneme devreden KDV ile karşılaştırılması sonucu belirlenecek. Bu
hesaplama yapılırken, indirimli orana tabi işlemler üzerinden hesaplanan
verginin bu işlemler nedeniyle yüklenilen vergiden yüksek olduğu dönemlerdeki
tutarlar arasındaki fark, cari dönem sonu iade edilebilir KDV tutarından
düşülecek.
-İADE HESABINA DÂHİL EDİLMEYECEK
KISIM-
Diğer taraftan indirimli orana tabi teslim veya hizmetle
ilgili olarak yüklenilen vergi ile söz konusu işlemler üzerinden hesaplanan
vergi arasındaki farkın, yüzde 1 oranına tabi işlemler için işlem bedelinin
yüzde 17’sini, yüzde 8’e tabi işlemler için ise işlem bedelinin yüzde 10’unu
aşan kısmı, iade hesabına dâhil edilmeyecek. Azami iade tutarının
belirlenmesinde iade talebinde bulunulan döneme kadar yapılan toplam işlem
bedeli dikkate alınacak, ay içi hesaplamalarda azami iade edilebilir tutarın
aşılması bu durumu değiştirmeyecek. Ancak işlemin bünyesine doğrudan giren
harcamalara ilişkin olarak yüklenilen verginin, azami iade tutarını aşması
halinde, mükellefin iade talebi, aşan kısım için münhasıran vergi inceleme
raporu sonucuna göre yerine getirilecek.
-İZLEYEN YIL İÇERİSİNDE
NAKDEN VEYA MAHSUBEN TALEP EDİLECEK İADE TUTARLARININ
HESAPLANMASI-
Yılı içinde mahsuben iade edilemeyen verginin
izleyen yıl içinde nakden veya mahsubu talep edilecek borçlar bölümünde
belirtilen borçlara mahsuben iadesinde, yılı içinde mahsuben iade edilen
tutarlar dikkate alınmadan aylar itibariyle kümülatif hesaplama yapılacak,
bulunan tutardan yılı içinde mahsuben iadeler düşülecek, kalan tutarın işlemin
yapıldığı yıl için belirlenen iade edilmeyecek alt sınırı aşan kısmının nakden
veya mahsuben iadesi, izleyen yılın Ocak-Kasım vergilendirme dönemlerine ilişkin
KDV beyannameleri ile talep edilebilecek. İadesi talep edilebilir tutar, izleyen
yılın Ocak vergilendirme döneminden iadenin talep edildiği döneme kadar verilen
beyannamelerde yer alan devreden vergi tutarları ile karşılaştırılacak. Buna
göre devreden vergi tutarı, iadenin talep edildiği döneme kadar bütün dönemlerde
iadesi talep edilen tutarı aşıyorsa, talep edilen tutarın tamamı iade
edilebilecek. Devreden vergi tutarı, iadenin talep edildiği döneme kadar
herhangi bir dönemde iadesi talep edilebilir tutan aşmıyorsa, iadenin talep
edildiği döneme kadar verilen beyannamelerde yer alan en düşük devreden vergi
tutan iade edilebilecek tutar olarak dikkate alınacak. İadenin talep edildiği
döneme kadar aradaki dönemlerden herhangi birisinde ödenecek vergi çıkması
halinde iade talep edilmesi söz konusu olmayacak. Yıllık iadelerde azami iade
tutarının belirlenmesinde, iade talebinde bulunulan yıldaki toplam işlem bedeli
esas alınacak, ay içi hesaplamalarda azami iade edilebilir tutarın aşılması bu
durumu değiştirmeyecek.
-İADE HESABINA DAHİL EDİLEBİLECEK
YÜKLENİLEN KDV-
İndirimli orana tabi işlemlerden doğan iade tutarının hesaplanmasında, önce
işlemin bünyesine doğrudan giren harcamalar nedeniyle yüklenilen vergiler
dikkate alınacak, daha sonra ilgili dönem genel yönetim giderleri için
yüklenilen vergilerden pay verilecek. Bu şekilde hesaplanan tutarın, azami iade
edilebilir vergi tutarının altında kalması halinde, en fazla aradaki farka
isabet eden tutar kadar amortismana tabi iktisadi kıymetler (ATİK) dolayısıyla
yüklenilen vergilerden iade hesabına pay verilebilecek. İndirimli orana tabi
olmayan teslim ve hizmetler ile indirimli orana tabi işlemlerle ilgisi
bulunmayan giderler dolayısıyla yüklenilen vergiler iade hesabına dâhil
edilmeyecek.
-STOKLARDA YER ALAN
MALLAR-
Stoklarda yer alan mallarla ilgili olarak yüklenilen
vergilerin, gerçekleşen indirimli orana tabi işlemlere ilişkin iade hesabına
dahil edilmesi mümkün olmayacak. Stoklarda yer alan mallar nedeniyle yüklenilen
vergiler ancak, söz konusu malların satış işleminin gerçekleştirildiği
vergilendirme dönemine ait iade hesabında dikkate
alınabilecek.
-AMORTİSMANA TABİ İKTİSADİ
KIYMETLER-
Amortismana tabi iktisadi kıymetler nedeniyle
yüklenilen vergilerden, söz konusu iktisadi kıymetlerin indirimli orana tabi
işlemlerde kullanılması kaydıyla, iade hesabına pay verilmesi mümkün olacak. Söz
konusu iktisadi kıymetlerin bizzat mükellef tarafından imal ve inşa edilmesi
halinde, imal ve inşa sırasında yüklenilen vergilerden, bu kıymetlerin aktife
alındığı ve indirimli orana tabi işlemlerde fiilen kullanılmaya başlandığı
dönemden itibaren iade hesabına pay verilebilecek.
-SONRADAN
DÜZENLENEN VEYA TEMİN EDİLEN BELGELER-
İndirimli orana tabi
işlemin gerçekleştiği dönem içinde veya öncesinde bu işlemle ilgili olarak
yapılan mal ve hizmet alımlarına ait fatura ve benzeri belgelerin, belge
düzenleme süresi içerisinde olmakla birlikte, indirimli orana tabi işlem
gerçekleştikten sonra düzenlenmesi veya zamanında düzenlenen belgenin işlemin
gerçekleştiği vergilendirme döneminden sonra temin edilmesi halinde, bu
belgelerde yer alan KDV tutarları, işlemin gerçekleştiği vergilendirme dönemi
iade hesabına düzeltme beyannamesi verilmek suretiyle dahil edilebilecek. Bu
durumda iade, KDV İadesi YMM Tasdik Raporu (YMM Raporu) ile talep edilmişse söz
konusu YMM Raporunda gerekçeleriyle birlikte açıklanacaktır. İade YMM Raporu ile
talep edilmemiş ise mükelleften yazılı bir izahat istenecek, izahatın yeterli
görülmesi halinde bu tutarlar da genel esaslar çerçevesinde iade edilecek.
Ancak, KDV Kanununun 29 uncu maddesinin üçüncü fıkrasına göre indirim hakkı
vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili
vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde
kullanılabileceğinden, sonradan temin edilen belgelerde yer alan KDV
tutarlarının iade hesabına dâhil edilmesinde de bu hususa dikkat edilecek. Bir
başka deyişle vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı içerisinde kanuni
defterlere kaydedilmeyen fatura ve benzeri belgelerde yer alan KDV tutarlarının
indirimi ve iade hesabına dâhil edilmesi mümkün olmayacak.
MAHSUP
TALEBİ DİLEKÇE İLE YAPILACAK
Mahsup talebi bir dilekçe ile
yapılacak. Kollektif şirketler ile adi ortaklıklar adına ortaya çıkan KDV iade
alacaklarının ortakların borçlarına yönelik mahsup taleplerinde mahsup talep
dilekçesine, gerekli belgelerin yanı sıra, diğer ortakların mahsup yapılmasına
izin verdiğini gösteren noter tarafından onaylanmış bir belge de eklenecek.
Vergilendirme dönemleri itibariyle 4 bin TL'yi aşmayan mahsup talepleri inceleme
raporu ve teminat aranmaksızın yerine getirilecek, talep belgelerin tamamlandığı
tarih itibariyle geçerlik kazanacak. 4 bin TL ve üstündeki mahsup talepleri
vergi inceleme veya YMM Raporuna göre yerine getirilecek. Talep tutarının 4 bin
TL yi aşan kısmı kadar teminat gösterilmesi halinde ilgili belgelerin tamamlanıp
teminatın verildiği tarih itibariyle mahsup talebi geçerlik kazanacak ve teminat
vergi inceleme veya YMM Raporu ile çözülebilecek. YMM Raporlarında, 23 Kasım
2001 tarihli ve 24592 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 84 Seri No.lu KDV Genel
Tebliği uyarınca iadenin talep edildiği yıl için belirlenen limitler geçerli
olacak. İade talebi; mahsuben iadenin vergi inceleme raporuna göre
sonuçlandırılması durumunda iade talep dilekçesinin verildiği tarih itibariyle,
YMM Raporu ile talep edilmesi halinde ise YMM Raporunun ibraz edildiği tarih
itibariyle geçerlik kazanacak. 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (1/1.4.)
bölümünde sayılan kurum ve kuruluşların bu kapsamdaki mahsuben iade talepleri,
ilgili belgelerin ibrazı üzerine miktarına bakılmaksızın inceleme raporu, YMM
Raporu veya teminat aranmadan yerine getirilecek. İndirimli orana tabi
işlemlerden kaynaklanan yılı içinde mahsuben iade taleplerinde, 84 Seri No.lu
KDV Genel Tebliğinde yer alan ve bu Tebliğe aykırı olmayan açıklamalar geçerli
olacak.
-MAHSUBU TALEP EDİLEBİLECEK
BORÇLAR-
İndirimli orana tabi işlemlerden doğan KDV iade
alacakları, mükellefin kendisine ait; ithalde alınanlar da dahil vergi
borçlarına, sosyal sigorta primi borçlarına ve yüzde 51 veya daha fazla hissesi
kamuya ait kuruluşlardan temin ettikleri elektrik ve doğalgaz borçlarına mahsup
edilebilecek. Faaliyetleri indirimli oranda KDV'ye tabi işlemlerden oluşan
kollektif şirketler ile adi ortaklıklar adına ortaya çıkan KDV iade alacakları,
yukarıda belirtilen borçların yanı sıra yalnızca söz konusu şirket ortaklarının
vergi (ithalde alınanlar dâhil) ve sosyal sigorta prim borçlarına da mahsup
edilebilecek.
Öte yandan Kurumlar Vergisi Kanununa göre vergi dairesine
iş ortaklığı olarak mükellefiyet tesis ettiren işletmelerin, diğer kurumlar
vergisi mükelleflerinde olduğu gibi ortaklarının vergi ve sigorta prim
borçlarına bu uygulama kapsamında mahsup yapılması mümkün olmayacak. İndirimli
orana tabi işlemlerden doğan KDV iade alacaklarının mükelleflerin kendi elektrik
ve doğalgaz borçlarına mahsubu ise aşağıda belirtilen usul ve esaslar
çerçevesinde yerine getirilecek. Elektrik ve doğalgazı, yüzde 51 veya daha fazla
hissesi kamuya ait kuruluşlardan temin eden iade hakkı sahipleri, bu kuruluşlara
başvurarak fatura bedellerini KDV iade alacaklarına mahsup suretiyle ödemek
istediklerini belirtecek ve bağlı oldukları vergi dairesine ibraz etmek üzere
fatura bedellerinin yatırılacağı bir banka hesap numarası talep
edecek.
-İNDİRİMLİ ORANA TABİ MALLARIN İHRAÇ AMAÇLI TESLİMLERİNDE
MAHSUBEN İADE-
İndirimli orana tabi malların oldukları gibi
ihraç edilmeleri şartıyla mükellefler tarafından dış ticaret sermaye
şirketlerine, sektörel dış ticaret şirketlerine, yarıdan fazla hissesine sahip
oldukları şirketlere, kendi hisselerinin yarısından fazlasına sahip olan
şirketlere, tesliminden doğan yılı içindeki mahsup talepleri, miktara
bakılmaksızın inceleme raporu, YMM Raporu ve teminat aranılmadan yerine
getirilecek. İade hakkı Bakanlar Kurulu’nca belirlenen alt sınırın aşıldığı
dönemde doğmakta, bu dönemde alt sınırı aşan kısmın mahsuben iadesi talep
edilebilecek. Yılın başından sınırın aşıldığı döneme kadar (bu dönem dahil)
yapılan ve incelemesiz veya teminatsız iade kapsamına giren teslim bedelleri
toplamı, aynı dönemdeki indirimli orana tabi bütün işlem bedelleri toplamına
oranlanacak, bu oran sınırı aşan iade tutarına uygulanarak incelemesiz veya
teminatsız mahsup edilebilecek tutar hesaplanacak.
Kaynak: Dünya Gazetesi
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.
*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.
|
|
ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi
|
|
Excel Dokümanı
|
|
|
|
|
|
|
|