İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 30.06.2012 tarihli ve 28339 sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. 6331 sayılı yeni İş Sağlığı ve
Güvenliği Yasası'nın önemli maddelerinin işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı
çalıştırılmasına ilişkin maddelerinin de yürürlüğe girmesine az kaldı. Kanunla,
kamudakiler dahil bütün çalışanlar ve işyerleri kapsama alınmakta; işyerlerinde
risk değerlendirmesi yapılması ve bununla bağlantılı olarak önleyici ve koruyucu
tedbirlerin alınması, çalışan sayısı ile ilgili bir sınırlama olmaksızın tüm
işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sağlanması zorunlu
kılınmaktadır.
1 Ocak 2013 tarihi önemli bir dönüm noktası olacak. Ancak birçok şirkette 1
Ocak 2013 sendromu oluştu. Herkes ne yapacağını bilmez halde. İşte, hem
kamuoyunu aydınlatmak hem de uygulamaya yön vermek için Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü çeşitli illerde
seminerler, toplantılar düzenliyor. Hangi illerde eğitim düzenleneceğini http://www.csgb.gov.tr/csgbPortal/isggm.portal?page=haber&id=yasa18il
linkinden takip edebilirsiniz. Bugün işverenleri yükümlülükleri konusunda hem
bilgilendirmek ve hem de 1 Ocak sendromu konusunda işverenlere yol haritası
çıkartılmasının doğru olduğunu düşünüyoruz.
İş sağlığı ve güvenliği alanında proaktif bir yaklaşımla üç önemli husus
üzerine durulmaktadır;
1- Risk değerlendirmesi yaptırılıp, işyerinde mevcut
veya ileride doğabilecek tüm tehlike ve risklerin önceden belirlenmesi ve
değerlendirme sonucu belirlenen öncelik sırasına göre bu riskleri yok edecek
tedbirlerin alınması,
2- Etkili bir kontrol ve denetim sistemi kurularak
alınan önlemlere uyulup uyulmadığının denetlenmesi, dolayısıyla giderek
önlemlere uyulmasının sağlanması,
3- Tüm çalışanlara karşı karşıya
bulundukları mesleki riskler ile bunlara karşı alınması gerekli tedbirler
konusunda İSG ve mesleki eğitimler verilmesidir.
Tazminatlar ve idari para cezaları göz önüne alındığında her zaman için
önlemek ödemekten ucuz olmaktadır. Hem denetim yapmaya yetkili memurlar
karşısında yasal açıdan zor durumlara düşmemek, hem de tedbir alıp çalışanları
eğiterek iş güvenliği konusunda bilinçlendirmek, böylece yasal olarak hiçbir
eksiği bulunmayan bir işyerinde barış ve esenlik içinde bir iş ortamı sağlamak
şüphesiz en doğru yaklaşımdır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile
diğer mevzuat çerçevesinde işverenlere;
- Risk değerlendirmesi yapmak veya
yaptırmak,
- Acil eylem planı yapmak,
- Çalışanlara iş sağlığı ve
güvenliği eğitimi verilmesi,
- Tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde çalışanlara
mesleki eğitim verilmesi,
- İlkyardımcı belgesi aldırılması,
- Yangın
eğitimi aldırılması,
- 50 ve daha fazla işçi çalışan işyerlerinde İş Sağlığı
ve Güvenliği Kurulu kurulması,
- Çalışan temsilcisi atanması/seçilmesi,
-
İşyeri hekimi ve İSG uzmanı çalıştırılması veya OSGB'lerden hizmet alınması gibi
yükümlülükleri getirilmiştir. Eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni risklere
uygun olarak yenilenir, gerektiğinde ve düzenli aralıklarla tekrarlanacaktır.
Eğitimlerin bu kadar önemsenmesinin nedeni, iş kazalarının büyük bir bölümünün
eğitim ve uygun ekipmanlar kullanılmamasından kaynaklanmasıdır. İşyeri hekimi,
iş güvenliği uzmanı, diğer sağlık personeli görevlendirilmesine ilişkin
maddeler;
- Kamu kurumları ile 50'den az çalışanı olan ve az tehlikeli
sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra
(01.07.2014 tarihinde)
- 50'den az çalışanı olup tehlikeli ve çok tehlikeli
sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra
(01.07.2013 tarihinde)
- Diğer işyerleri için yayım tarihinden itibaren altı
ay sonra (01.01.2013 tarihinde)
yürürlüğe girecektir.
Kaynak:Dünya Gazetesi