Mehmet MAÇ
DENET Yeminli Mali Müşavirlik A.Ş.
BİLANÇODA GÖSTERİLEN VERGİ KARŞILIĞI İLE, TAHAKKUK EDEN VERGİ ARASINDA FARK BULUNMASI HALİNDE YAPILACAK İŞLEM
Tek düzen hesap plânına göre kurumlar, vergi öncesi kârdan, kurumlar vergisi, stopaj ve bunlara bağlı fon paylarının toplamı olarak hesapladıkları meblağı, 370 No.lu DÖNEM KÂRI VERGI VE DİĞER YASAL YÜKÜMLÜLÜK KARŞILIKLARI hesabına alacak kaydetmek suretiyle, bilançolarını düzenlemektedirler.
Bu karşılığın ayrılmasından sonra, kurum kazancına ilişkin söz konusu vergiler toplamında muhtelif nedenlerle değişiklikler olabilmektedir.
Normal olarak bu kayda ilişkin yevmiye maddesinin, tahakkuk edecek vergiler toplamına eşitlenecek şekilde değiştirilmesi suretiyle, fark çıkması önlenebilmektedir.
Ancak, olağan genel kurul toplantısının yapılmış olması, bilânçonun SPK veya sair mercilere verilmiş bulunması yahut bilânço değiştirilmek istenmemesi gibi nedenlerle fark giderilemiyorsa bu farkların hangi işleme tâbi tutulacağı konusunda tereddüt doğduğu görülmektedir.
Bahsi geçen farklar hakkındaki görüşlerimiz şöyle özetlenebilir :
Tahakkuk eden vergiler, vergi karşılığından fazla ise;
Fazlalığın ; yeni yılda 681 ÖNCEKI DÖNEM GIDER VE ZARARLARI hesabının borcuna yazılması ve bunun yeni yılın kurumlar vergisi matrahının tesbitinde kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınması,
Tahakkuk eden vergiler, vergi karşılığından az ise;
370 No.lu hesapta kalan alacak bakiyesinin yeni yılda 671 ÖNCEKI DÖNEM GELİR VE KÂRLARI hesabına aktarılması ve bunun yeni yılın kurumlar vergisi matrahının tesbitinde vergiye tâbi olmayan gelir olarak dikkate alınması,
uygun olacaktır.
Uygulamada söz konusu farkların, 370 No.lu hesapta bekletildiği, geçici aktif veya pasif hesaplara aktarıldığı, bazen de fevkalâde ihtiyatlara eklendiği veya bu ihtiyatlardan indirildiği görülmektedir. (Ihtiyatlar hakkında karar verme yetkisi genel kurula ait olduğundan bu yönde işlem yapılması prensip olarak doğru olmaz.)
Önerimiz, yukarıda belirtildiği şekilde 370 No.lu hesapta meydana gelen vergi karşılığı ile tahakkuk eden vergi arasındaki farkın YENİ YILDA sonuç hesaplarına aktarılması ve vergi hesabında bunların kanunen kabul edilmeyen gider veya vergiye tabi olmayan gelir olarak işleme tabi tutulmasıdır.
Değinmek istediğimiz bir diğer husus da, vergi karşılığının KASITLI OLARAK olması gerekenden fazla veya eksik hesaplanmak suretiyle dağıtılabilir dönem kârının azaltılması veya çoğaltılması yönünde işlem yapılması halinde her hangi bir vergi veya ceza ortaya çıkmayacak olmakla birlikte, böyle bir davranışın doğru olmadığı, güven sarsıcı nitelik taşıdığı ve şirket ortaklarının haklı itirazlarına maruz kalınabileceğidir.