Seçim meydanlarında en çok konuşulan konu olan asgari ücrette sona gelindi. AK Parti'nin büyük bir çoğunlukla seçimi kazanmasıyla birlikte iş dünyası ve çalışanların gözü yeni asgari ücrete çevrildi.
Esasen asgari ücret, işçilere bir çalışma günü karşılığı olarak işverenleri tarafından ödenmesi gereken ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım, kültür vb. gereksinimlerini cari fiyatlar üzerinden karşılamaya yetecek ücret olarak tanımlanmaktadır. Yoksa çalışanların eğitim durumu, görevi, mesleği, tecrübesi, bilgi birikimi, iş çevresi ve yetenekleri dikkate alınarak çok daha yüksek ücretler ödenebilmektedir.
Önemli olan, işgücü niteliğinin artırılmasına yönelik tedbirler alınarak işçi ücretlerinin ve işçinin katma değerinin artırılmasıdır. Asgari ücretin tespitinde ülkenin ekonomik ve sosyal durumu göz önünde bulundurulmaktadır.
Ülkemizde asgari ücret uygulaması 1036 sayılı İş Kanunu (1951) ile başlamıştır. Asgari ücrette bir yandan işçinin cebine daha fazla ücret girmesi ve öte yandan da işverenin maliyetinin uluslararası rekabeti ve yatırım dengesini bozmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir.
Bu nedenle asgari ücret tutarı belirlenirken maliyetlerin de dikkate alınarak ortak bir dengede buluşulması gerekmektedir. Asgari ücretin tespitinde hem çalışanlar yönünden istihdam kaybına ve işletmelerin kapanmasına neden olmayacak şekilde belirlenmesi ve hem de çalışanların alım gücünün artırılması gereklidir.
İşçiye ödenen ücretlerden gelir vergisi, damga vergisi, SGK primi, İşsizlik Sigortası primi kesilmektedir. Ülkemizde dolaylı vergilerin diğer ülkelerle kıyaslandığında çok daha yüksek oranlarda olduğu görülmektedir. Bu şekilde ücretlilerin dolaylı yoldan vergilendirilmesi, yani, işçinin kazanırken vergilendirilen ücretinin ayrıca bu tutarın harcanması esnasında da KDV, ÖTV gibi vergiler kesilirken ayrıca dolaylı yoldan vergilendirilmesi, ücret üzerindeki vergi yükünü çok daha yüksek tutarda hissettirmektedir.
2015 yılı için asgari ücret yılın ilk 6 ayı için aylık brüt 1.201,50 ve 2015 yılı ikinci 6 ayı için ise aylık brüt 1.273,50 aylık olarak belirlenmişti. Halen aylık brüt tutarı 1.273,50 ve işveren maliyeti (5 puan teşvikli) 1.496,36.-TL olan asgari ücret normal şartlarda yüzde 11 arttırılmış olsaydı; 2016 yılı için aylık brüt tutarı 1.413,60.-TL ve işveren maliyeti olan 1.660,97.-TL(5 puan teşvikli) olacaktı.
Ancak, 01.01.2016 tarihinden itibaren asgari ücretin net 1.300.-TL/ay olacağından dolayı, Mevcut yasal kriterlere göre 1.300.-TL AGİ dahil olarak ve bekar/çocuksuz bir kişi için brüt tutar 1.647,00.- TL, bunun işverene maliyeti ise (5 puanlık prim teşviki uygulanmış halde dahi) 1.935,23.- TL olmaktadır. Diğer bir deyişle mevcut yasal parametreler dikkate alındığında net 1.300.-TL/ay tutarlı asgari ücrette 438,87.-TL maliyet artışı olmakta, bu da asgari ücret maliyetini yaklaşık yüzde 29 oranında arttırmaktadır.
Asgari ücret artışı ile hem çalışanların daha fazla kazanması ve işçilerin gelir seviyesinin yükseltilmesi düşünülürken, işveren maliyetlerinin de göz önünde bulundurulmasında fayda vardır.
Artan asgari ücret işverenlerin rekabet fırsatı ortadan kaldırmadan ve istihdam kaybına neden olmadan çalışanların refah düzeyinde artış sağlamalıdır. Bu nedenle asgari ücrette yüklerin bölüşülerek adil ve rekabetçi bir asgari ücretin belirlenmesi gerekmektedir. Asgari ücrette devletin de başta gelir ve damga vergisi ile SGK primi olmak üzere ücretler üzerinden almış olduğu belli başlı gelir kalemleri de bulunmaktadır.
64. Hükümet programında Damga Vergisi Kanunu'nun gözden geçirileceği açıklanmıştır. Bu bağlamda 64. Hükümet programı çerçevesinde ücretlerden alınan damga vergisinin de kaldırılması çalışanlar üzerindeki vergi yükünü hafifletecek, kayıtdışılığı önleyecektir.
Ücret üzerinden alınan SGK pirimi ve İşsizlik Sigortası prim oranlarının işçi ve işveren için düşürülmesi, AGİ tutarının tüm çalışanlar için artırılması, damga vergisinin kaldırılması ve denge tazminatı ödenerek gelirin arttırılması gibi alternatif seçeneklerle asgari ücret maliyetinin düşürülerek net 1.300.-TL asgari ücret tespiti mümkün bulunmaktadır.
Asgari ücrete yapılacak yüzde 30 oranında zammın 1.000 TL ila 1.500 TL aralığında net ücret alan çalışanlar yönünden domino etkisi ile ücretler genel dengesini bozacağına dikkat edilmesi gereklidir.
Asgari ücrette çözüm
Asgari ücretin yüzde 11 artırılarak AGİ'nin tüm çalışanlar için en az yüzde 75 olarak uygulanması, SGK primi işçi payında 3 puan indirim yapılması ve SGK primi işveren payında da ilave 2 puan teşvik verilmesi ve son olarak da vergi sigorta primine tabi olmayacak şekilde 94,33 TL denge tazminatının işveren tarafından ödenmesi olduğu görülmektedir. Burada işçinin cebine 1.300 TL girerken brüt asgari ücret 1.413,60 TL ve işveren maliyeti de 1.727,03 TL olmaktadır.
Bu makalenin içeriği www.resulkurt.com adresinden alınmaktadır.