Okurumuz Raşit Çar, "10.04.1967 doğumluyum. Sigortaya giriş tarihim ise 01.07.1987. Askerlik yaptığım tarih ise 1989-1990 yılları arası ve 18 aylık bir süre. Şu anda 8041 gün ödenmiş SSK prim günüm mevcut. Sizden öğrenmek istediğim askerlik borçlanması benim sigorta başlangıç tarihime etkisi olur mu? Ayrıca ben ne zaman emekli olabilirim?" diyor.
Er veya erbaş olarak silah altında veya yedek subay okulunda geçen süreler için askerlik borçlanması yapılması mümkündür. Askerlik yapmayanlar, askerlikten muaf tutulanlar askerlik borçlanması yapamazlar. Askerlik borçlanması en fazla askerlik süresi kadar yapılabilir.
Askerlikte geçen sürelerin sosyal güvenlik açısından değerlendirilmesinde iki etkisi olmaktadır. 5510 sayılı Kanuna göre, sigortalılığın başlangıç tarihinden önce askerlik yapanlar için askerlik borçlanması ile hem sigortalılığın başlangıç tarihi borçlandırılan gün sayısı kadar geriye götürülmekte, hem de prim gün sayısı artmaktadır.
Ancak askerden önce sigortalı olanlar için sadece prim gün sayısı artmaktadır.
Dolayısıyla okurumuzun askerlikten önce sigortalı olması nedeniyle sadece gün sayısı artabilecek olup, sigorta başlangıç tarihi geriye gitmeyecektir.
Bu durumda da 01.07.1987 sigorta başlangıç tarihine göre, 25 yıl sigortalılık süresi, 50 yaş ve 5375 prim gün sayısının tamamlanmasıyla emekli olunabilecektir.
***********************************************************************
KOBİ'lere İş Güvenliği 1 Ocak'ta Başlıyor
6331 sayılı İş sağlığı ve Güvenliği Yasası'na göre işletmelerin önemli bazı yükümlülükleri var. İlgili mevzuat çerçevesinde işverenlere;
- Risk değerlendirmesi yapmak veya yaptırmak,
- Acil eylem planı yapmak,
- Çalışanlara iş sağlığı ve güvenliği eğitimi verilmesi,
- Tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde çalışanlara mesleki eğitim verilmesi,
- İlk Yardım Eğitimleri ve Sertifikaları
- Yangın Eğitimleri ve Sertifikaları,
- 50 ve daha fazla işçi çalışan işyerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu kurulması,
- Çalışan temsilcisi atanması/seçilmesi,
-İş güvenliği malzemelerinin temini ve kullandırılması,
- Onaylı defter tutmak,
- Kazan, Basınçlı Kaplar, Elektrikli Aletler, Jeneratör kontrol ve belgelendirmeleri yapılması,
- Ortam Ölçümlerinin yaptırılması (Çalışma ortamında bulunan fiziksel, kimyasal, biyolojik, psikososyal, ergonomik ve benzeri tehlike kaynaklarının neden olduğu tehlikeler ile ilgili kontrol, ölçüm, muayene, inceleme ve araştırma çalışması yapılması)
- İşyeri hekimi ve İSG uzmanı çalıştırılması veya OSGB'lerden hizmet alınması,
gibi yükümlülükleri bulunmaktadır. Tüm işyerlerinde risk değerlendirmesi yapılması veya yaptırılması gerekmektedir.
Risk değerlendirmesi dokümanının sayfaları numaralandırılarak; gerçekleştiren kişiler tarafından her sayfası paraflanıp, son sayfası imzalanır ve işyerinde saklanır. Risk değerlendirmesi dokümanı elektronik ve benzeri ortamlarda hazırlanıp arşivlenmelidir. Yapılmış olan risk değerlendirmesi; tehlike sınıfına göre çok tehlikeli, tehlikeli ve az tehlikeli işyerlerinde sırasıyla en geç iki, dört ve altı yılda bir yenilenmesi gerekmektedir.
6331 sayılı İş sağlığı ve Güvenliği Yasası ile getirilen yükümlülüklerden İş güvenliği uzmanı, İşyeri hekimi ve Diğer sağlık personeli görevlendirilmesi kapsamına 50 kişiden az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli işyerleri 1 Ocak 2014 itibariyle girecektir.
50 kişiden az çalışanı olan az tehlikeli işyerleri ve kamu kurumlarında İş güvenliği uzmanı, İşyeri hekimi ve Diğer sağlık personeli görevlendirilmesi 1 Temmuz 2016 itibariyle başlayacaktır.
Ancak hemen belirtelim ki, bu ileriye dönük yükümlülük sadece İş güvenliği uzmanı, İşyeri hekimi ve Diğer sağlık personeli görevlendirilmesine ilişkindir. Yukarıda saydığımız diğer yükümlülükler kişi ve tehlike sınıfına bakılmaksızın aynen devam etmektedir.
Bu makalenin içeriği www.resulkurt.com adresinden alınmaktadır.