Faruk Çelik Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda oldukça başarılı bir
performans sergiliyor. Uzlaştırmacı kimliğiyle bir çok sorunu hızlı ve pratik
bir şekilde çözüyor.
Bakanlık görevine başlar başlamaz toplu sözleşmelerle uğraşıp kısa zamanda
çözüme kavuşturdu. Yine Asgari ücreti çok az bakana nasip olacak şekilde
oybirliği ile belirledi. Kısa bir süre önce özel hastanelerin sorunlarını çözdü.
Son günlerde de yaşanan ilaç krizine el koydu ve bu sorunu da kısa zamanda
çözüme kavuşturdu. Yabancı uyruklu öğrencilerin ödeyemedikleri aylık 106 liralık
GSS primini de yine 35 TL’ye indirerek Türk Üniversitelerinde okuyan onbinlerce
yabancı öğrenciyi sevindirdi. Bakanın kendisine ulaşan her sorunu dikkatli bir
şekilde araştırdığını ve çözülebilecek olması halinde de en kısa zamanda
çözdüğünü biliyorum.
Bu nedenle, işçilerden bana gelen ve mutlaka çözülmesi gerektiğini düşündüğüm
bir konuyu da buradan iletmek istiyorum. Bu sorun part-time çalışan 138 bin
işçinin çalışma hevesini kıran, çalışmamaya, işten ayrılmaya teşvik eden bir
düzenleme. Part time çalışan işçilerin Çalışma Bakanından tabiri caizse bir
şekilde iş barışını bozan, çalışma adaletini zedeleyen bir uygulamanın
sonlandırılması isteği var.
Çalışan öğrenciler müjde bekliyor
Part-Time kapsamında yaklaşık 138 bin kişi çalışmaktadır. Bu kişilerin büyük
bir bölümü üniversite öğrencisi olup, zaten çalışmazlarsa anne-babalarından
sağlık yardımı alabiliyor. Çok az bir kısmı da ev hanımı olup, kısa zamanlı
işlerde çalışarak aile bütçesine katkıda bulunuyorlar. Kısmi zamanlı part time
işlerde çalışan ev hanımları da, yaş şartı aranmaksızın eşlerinden dolayı sağlık
yardımlarından yararlanabiliyor.
Bugüne kadar, part time çalışan kişiler bir yılda 30 gün genel sağlık
sigortası primi ödeyenler, sağlıktan yararlanabiliyorlardı. Ancak, hem çalışıp
hem de okumak isteyenler veya aile bütçesine katkıda bulunmak için ayda 5-10 gün
çalışma isteyen ev hanımları eksik günlerine ait genel sağlık sigortası
primlerini 30 güne tamamlamaları zorunlu tutulmuştur.
Yapılan düzenleme sadece kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışanlar ile ev
hizmetlerinde ay içerisinde 30 günden az çalışanları kapsıyor. Yani eksik gün
nedenini puantaj kaydı olarak yapan bir kişi ayda 10 gün çalışınca eksik
günlerine ait genel sağlık sigortası primlerini 30 güne tamamlamayacak, ancak
eksik gün nedenini kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışanlar ile ev
hizmetlerinde ay içerisinde 30 günden az çalışma olarak yapan bir kişi eksik
günlerine ait genel sağlık sigortası primlerini 30 güne tamamlamayacak. Bu nasıl
bir hatadır, anlayabilmiş değilim.
***
Ürkütülen kurbağaya değmiyor
Bir kişinin part-time çalışması halinde bunun hem aylar itibariyle takibi,
hem primlerinin ödenmesi hem de uygulamanın zorluğu göz önüne alındığında atılan
taş ürkütülen kurbağaya değmiyor. Örneğin 138.000 kişinin tamamının aylık 35,46
TL kapsamında olduğu kabul edilse bile, bu tutar üzerinden hesaplama
yapıldığında 15 gün çalışıp 15 gün için GSS primi ödenmesi halinde part time
çalışanların ödeyeceği prim tutarı 138.000 x 17,73= 2.446.740 TL olacaktır.
Görüleceği üzere satın alınan programa da, binlerce memuru bu işe koşturmaya
da değecek bir rakam değildir. Eğer bu işçiler işten ayrılırsa (ki bunların
büyük bölümü kayıtdışı çalışmak için işten ayrıldı, yada ayrılmak üzere) SGK
işten ayrılanlardan dolayı kişi başına 162 TL sigorta priminden ve 24 TL vergi
gelirinden mahrum kalırsa, aylık 25.668.000 TL kayıp oluşacaktır. Yani, bir
kişinin 2.446.740 TL kazanmak için, 25.668.000 TL kaybetmesinin hiç bir mantıklı
izahı yoktur. Bu kişiler işten ayrılıp sigortasız-kaçak çalıştığında
ailelerinden sağlık yardımı almaya da devam edecekler. Çalışma Bakanının, bu
soruna da el atmasını tüm çalışanlar adına rica ediyorum.
Bu makalenin içeriği www.resulkurt.com adresinden alınmaktadır.