Son yılların en çok konuşulan konusu kıdem tazminatında gelişmeler hem işçi hem de işverenler tarafından merakla bekleniyor. Herkes konuya kendi cephesinden bakınca da kulaktan dolma bilgiler vatandaşı tedirgin ediyor.
Okurumuz Yılmaz Bağ, "Yeni Kıdem Tazminatı Yasa Tasarısı çalışanlarda aşırı bir paniğe neden olmaya başlamıştır. Bunun altında yatan nedenlerin başında eski hakların %50 oranında azalacağı gelmektedir. Bu nedenle de çalışanlar SGK'dan 1475 sayılı Kanun'un 14'üncü maddesinin 5'inci bendine istinaden yazı alan şirketlere başvurmaya başlamıştır. Bilhassa uzun süredir çalışan personellerde endişe baş göstermektedir. İşverenlerin eleman kaybetme riskini de ortaya çıkarmaya başlamıştır. Bu hem şirketlerde büyük bir kaosa neden olacak, hem de çalışanlarda belirsizliklere yol açacaktır. Bu konuyu sizlerle paylaşmak istedim" diyor.
Halen yürürlükte olan uygulamalar da şimdilik bir değişiklik söz konusu değildir. Şu an konuşulan, yazılan, çizilen açıklamaların tamamı henüz düşünce aşamasındaki bir taslağın ayrıntılarıdır. Üstelik herkes konuya kendi cephesinden baktığı için de farklı eleştiriler yapılıyor.
Bu neredeyse her aileyi yakından ilgilendiren ve farklı bakış açılarıyla değerlendirilmesi gereken önemli bir konu olduğundan "bakış açılarına göre" ayrıntılı olarak değerlendirelim istedik.
***
Düzenli işyeri çalışanları ile sendikalı işyeri çalışanları açısından
Düzenli işyeri çalışanları ile sendikalı işyeri çalışanları açısından bakıldığında mevcut kıdem tazminatı uygulamasında bir sorun bulunmuyor. Bu işyeri çalışanları tüm yasal haklarını son kuruşuna kadar düzenli bir şekilde alabiliyor. Bu işyerlerindeki tek risk işverenlerin iflas etmesi ya da ödeme güçlüğüne düşülmesidir.
Bu işyerlerinde çalışan işçiler iş değiştirmedikleri için uzun yıllar çalışıyorlar ve bir kayıpları oluşmuyor.
Ayrıca sendikalı işyerlerinde kıdem tazminatı toplu sözleşmelere konulan hükümlerle her bir yıl çalışma için 45 gün hatta 60 gün olarak ödenebilmektedir.
Bu açıdan bakıldığında, yaklaşık 550 bin kişiyi kapsayan bu işyeri çalışanlarının bir kıdem tazminatı sorunu yoktur. Mevcut uygulama yararlarındadır.
***
KOBİ ve küçük işyeri çalışanları ile taşeron çalışanları açısından
KOBİ ve küçük işyeri çalışanları ile taşeron çalışanları açısından bakıldığında mevcut kıdem tazminatında bir dram yaşanıyor. Özellikle kamuya ve özel şirketlere temizlik, güvenlik, bordrolama, eleman temini gibi konularda hizmet veren firma çalışanları kıdem tazminatından çoğu zaman yararlanamıyor. İşte bu kesimlerde mevcut uygulamadaki kıdem tazminatından olumsuz yararlanıyor.
Çünkü sürekli ve sık iş değiştiren, bir yılı doldurmasına fırsat bile verilmeden işten çıkartılan, sürekli çıkış-girişleri yapılarak kıdem tazminatı hakkından mahrum bırakılmak istenen, bir kaç yıl çalışıp istifa ederek işten ayrılan işçiler maalesef kıdem tazminatı alamıyor.
İşte mevcut uygulamada kıdem tazminatı koşullarına hak kazanamadığı için yıllarca çalışmasına rağmen kıdem tazminatı alamayan bu kişiler için, getirilmesi düşünülen kıdem tazminatının bireysel hesap üzerinden ödenmesi son derece avantajlı bir sistem getiriyor.
***
İşverenler açısından
İşverenler açısından bakıldığında da iki farklı durum ortaya çıkıyor. Özellikle kamu kurumlarına hizmet veren taşeron firma sahipleri ihale bedellerine kıdem tazminatını koymadıkları için ihale sonunda mağdur oluyorlar. Bu hem çalışan hem de işveren için ciddi bir sorundur.
Diğer işverenler açısından bakıldığında ise bir yıldan az çalışanlara veya istifa edenlere kıdem tazminatı ödenmemekteyken, sistemin değişmesiyle bir ay bile çalışanlar kıdem tazminatı hakkından yararlanacak. Bu da işverenler aleyhine bir durum olacak. Yine deneyimli ve nitelikli personellerin kıdem tazminatını yakmamak için işten ayrılmazken, yeni sistem yürürlüğe girdiğinde artık bu elemanları çalıştırmanın maliyeti artacak, işverenler eleman kaybetmemek için ücret yükseltecek.
Ancak kıdem tazminatı yükü birikmeyeceği için işverenleri bu yönde avantajları olacak.
Yeni sistem yürürlüğe girdiğinde, bu işyeri çalışanları açısından bir ay bile çalışılsa kıdem tazminatına hak kazanma söz konusu olacağı için önemli bir hak kazanılmış olacak. Yasa çıksa bile eski hakları güvenceye alıyor ve eski koşullarla çekilmesine izin veriyor. Yeni sistemde kıdem tazminatı kaldırılmıyor ve sadece ödenme koşulları ve şekli değiştiriliyor.
İşveren yerine bireysel hesaplara yatırılacak kıdem priminin Emeklilik Gözetim Merkezi kontrolündeki şirketler tarafından ödenecek ve yatırılan tutar çeşitli yatırım araçlarında değerlendirilecek. Bireysel kıdem hesabından para çekme hakkını ilk kez kullanabilmek için, on beş yıl sigortalılık süresini ve 3600 prim ödeme gün sayısını doldurmak gerekecek. Ayrıca konut alırken de kıdem tazminatı çekilebilecek. Yine emeklilik ve malullük aylığı bağlanması ya da ölüm halinde de ödenecek. Beş yıl boyunca bireysel kıdem hesabına kıdem primi tahakkuk ettirilmemesi halinde de kıdem tazminatı çekilebilecek.
***
Eski haklar yarıya düşüyor mu?
Okurumuzun da ısrarla belirttiği gibi bir panik havası var. SGK'ya emeklilik başvuruları patlamış durumda ve ayrıca 15 yılını 3600 gününü dolduranlar kıdem tazminatı alma yarışına girmiş durumdalar. Eski haklar bundan etkilenmeyecek. İşçinin eski hakları kaybolmayacak, eski haklar yine eski koşullara göre ödenebilecek. Halen çalışanlar yasa çıksa bile, yeni uygulamanın yürürlük tarihinden önceki haklarını;
- İş sözleşmesinin işçi tarafından 4857/24 uyarınca feshi,
- İş sözleşmesinin işveren tarafından 4857/25-II hariç herhangi bir nedenle feshi,
- İş sözleşmesinin muvazzaf askerlik sebebiyle feshi,
- Emeklilik
- Evlilik (Kadın işçi için)
- İşçinin ölümü,
- Yaş dışında sigortalılık süresi ve prim gününü tamamlama (15 yıl 3600 günü doldurma)
şartlarıyla almaya devam edecekler. Ve ayrıca eski haklarda yarı yarıya bir düşme de söz konusu olmayacak. Ancak, işçi ve işveren birlikte anlaştığında eski hakları yeni sisteme aktarabilecek.
Buna göre; çalışanların işverenleri ile yapacakları sözleşmelerle eski haklar bireysel kıdem hesabına dâhil edilebilecek. Bu durumda işçinin bireysel kıdem hesabına dâhil olmadan önceki hizmet süresi bireysel kıdem hesabında prim ödeme gün sayılarının hesabında dikkate alınacak.
Örneğin, yasa çıktığında 12 yıllık bir çalışması olan işçinin 3 yıl daha çalışıp son ücreti 3.000.TL brüt/ay olarak emekli olduğunda hem eski sistemdeki hem de yeni sistemdeki kıdem tazminatını alabilecek. Eski hakları kesinlikle kaybolmayacak. Bu durumda eski 12 yıllık çalışma karşılığındaki 12 X 3.000 TL = 36.000 TL kıdem tazminatı ödenecek. Görüldüğü eski döneme ait kıdem tazminatında bir hak kaybı olmuyor.
Ayrıca yeni sistemde geçen 5 yıllık çalışması karşılığında ise bireysel hesabında biriken tutarı çekebilecek. Bu tutar SGK matrahının yüzde 5.6'sı oranında olursa mevcut haklara yakın bir oranda kıdem tazminatı almış olacaktır. Mutlaka en az yüzde 5.6 oranında belirlenmelidir. Eğer kıdem primi tutarı SGK matrahının yüzde 5.6'sı olursa işçinin de yeni dönemde bir kaybı olmayacak.
Bu makalenin içeriği www.resulkurt.com adresinden alınmaktadır.