Okurumuz Muzaffer K., “Bir bankada 2006 yılından beri çalışmaktayım. 1 nisan
2009 ve 30 eylül 2009 tarihlerinde vatani görevimi yapmak için 6 ay ücretsiz
olarak izne ayrıldım. KPSS ile bir üniversitede memurluğu kazandım. Üniversitede
personel daire başkanlığındakiler 15 Ağustos gibi iş başı yapacağımı söylediler.
Askerlik görevimi düşersem 5 sene 1 ay gibi bir hizmetim söz konusu olacak.
İstifa edersem kıdem tazminatımı nakit olarak alabilir miyim? ” diyor.
Normal şartlarda bir kişinin hangi durumlarda kıdem tazminatı alacağı 7
madde halinde sayılmış. Buna göre halen yürürlükte olan düzenlemede çalışanlar
kıdem tazminatını;
- İşçinin ölümü,
- İş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle feshi,
- İş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin ahlak ve iyiniyete aykırı
davranışları hariç herhangi bir nedenle feshi,
- İş sözleşmesinin muvazzaf askerlik sebebiyle feshi,
- Emeklilik
- Evlilik (Kadın işçi için)
- Yaş dışında sigortalılık süresi ve prim gününü tamamlama (15 yıl 3600 günü
doldurma)
şartlarıyla alabiliyorlar. Bunun dışında bir nedenle kıdem tazminatı
ödenmiyor.
Bu nedenle okurumuz Muzaffer bey devlet memurluğunu sınavını kazanmış olduğu
için herhangi bir kıdem tazminatı alamaz. Çünkü memurluk sınavını kazanmış olmak
kıdem ödemeyi gerektirmiyor. Ancak, eğer ilk sigorta giriş tarihinden bu yana 15
yıl geçmiş ve toplam 3600 gün prim ödemiş ise SGK’dan kıdem tazminatı alabilir
yazısı almak suretiyle tazminatını talep edebilir veya sadece askerlik nedeniyle
işten ayrıldığı 2009 yılına kadar olan sürenin kıdem tazminatını her halükarda
isteyebilir. En azından askerlik nedeniyle işten ayrıldığı tarihe kadar olan
sürenin kıdem tazminatını talep etmesi gerekir. İşten ayrılırken ihbar süresi
vermeniz gerektiğini de unutmayın.
Taşeron şirketler kıdem tazminatına ne diyor?
Bu haftanın gündem konusu kıdem tazminatıyla ilgili olarak okurumuz Mustafa
Karan; “Yeni kıdem tazminatı hakkında sürekli çalışanlar soruyor. Ben de bir
taşeron firma yöneticisi olarak sormak istiyorum. Devlet dairelerinin taşeron
firmalara iş yaptırıp kıdem-ihbar tazminatı vermemesine rağmen bu tazminatların
taşeronlara yüklenmesi acaba nasıl çözülecek? Yani devlet bu firmalara yüklediği
sorumluluğu kaldıracak mı? Nasıl bir çözüm getirilecek?” diyor.
Esasen bu kıdem tazminatında yapılacak değişikliklerin hem taşeron firmaların
hem de bu firmalarda çalışan işçilerin sorununu önemli ölçüde çözecek.
Mevcut uygulamada, taşeron firmalarda çalışan temizlik, güvenlik ve diğer
yardımcı personelin uzun yıllar çalışmasına rağmen kıdem tazminatı alamadıkları
görülüyor. Çünkü ihale mevzuatına göre ihale bedelinin içerisine kıdem tazminatı
konulamıyor. Eğer kişi kıdem tazminatına hak kazanırsa bu kez taşeron firma
kendi cebinden kıdem tazminatını ödüyor. Bazı firmalarda devletten kıdem
tazminatı almadıklarını gerekçe göstererek ödeme yapmıyor. Bu durumda da iş
yargıya düşüyor. Bazen de taşeron firmalar kıdem tazminatı yükü oluşmasın diye
3-5 ayda bir işçileri çıkartıp yeni işçiler alıyor. Eğer kıdem tazminatında yeni
sistem gelirse, taşeron firmalar zorunlu olarak ihale tutarlarına kıdem
tazminatını ekleyerek her ay işçinin kıdem tazminatı hesabına ödeyecekler.
Böylece yaklaşık 1,5 milyon taşeron işçisi de kıdem tazminatına kavuşmuş olacak.
Sonuçta yeni kıdem tazminatı sisteminden en çok taşeron firma çalışanları ve
küçük işyerlerinde çalışanlar faydalanacak. Ancak, yeni kıdem tazminatı
sisteminin yürürlüğe girmesinden önceki eski haklarla ilgili sorunlar aynen
yaşanmaya devam edecek.
Dün yaklaşık 1.400 işçi çalıştıran ve tüm yasal yükümlülüklerini harfiyen
yerine getiren, sektöründe ülkemizin önemli kurumlarından birinin patronu olan
bir dostumuz aynen, “Bu sistem çıkarsa taşeron firmaların sırtındaki en büyük
kambur kalkmış olur. Taşeronlar Devletten almadıkları bir kıdem tazminatı işçiye
ödüyor. Bu nedenle çoğu taşeron firma işçisine kıdem tazminatını ödemiyor. Bu
büyük bir adaletsizlik. Yeni sistem işçiyi de, taşeronu da kurtarır.”dedi. Ben
de aynı dileklere katılıyorum.