İşçilerin “dinlenme hakkı” Anayasa ile güvence altına alınmış haklardandır. Anayasamızın 50. Maddesi “Dinlenmek çalışanların hakkıdır” ifadesine yer verdikten sonra, yıllık izin hakkı ile hafta tatili ve bayram tatili haklarını ayrıca vurgulamıştır.
Peki, yasal zorunluluğun ötesinde, bu hak neden tanınmaktadır?
- Çalışanları yorgunluk ve onun beraberinde getireceği dikkatsizlik sonucu uğrayabilecekleri iş kazalarından korumak,
- Aile yaşamının korunması için, aile bireyleriyle zengin vakit geçirmesini sağlamak,
- İşçinin bedensel ve ruhsal olarak iyiliğinin devamını sağlamak,
- İş tatminini artırmak,
- İşçinin sosyal yaşama da katılımını sağlamak,
- İş veriminin azalmasına engel olmak,
- İşin kalitesinin düşmesini önlemek,
- İşe devamlılığın arttırılması gibi bir dizi sebep sayılabilir
İş Kanunu’nda da yıllık izin ayrıca korunmuş ve düzenlenmiştir. Buna göre, İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir. En önemli kural ise, çalışanın talebi bile olsa yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez.
Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır.
Kural olarak işveren tarafından sürekli bir şekilde verilmesi zorunludur. Yıllık ücretli izin süreleri, bir bölümü on günden aşağı olmamak üzere bölümler hâlinde kullanılabilir.
Yine, İşveren tarafından yıl içinde verilmiş bulunan diğer ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve hastalık izinleri yıllık izne mahsup edilemez.
Özellikle bayram tatilinin yaklaşmasıyla birlikte, önemli bir konu da bu sürelerin izinden sayılıp sayılmamasıdır. Yıllık ücretli izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmaz.
Yine, tatilini ikamet ettiği il dışında yapan çalışanların da ücretsiz yol izni hakkı bulunmaktadır. Yıllık ücretli izinleri işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirecek olanlara istemde bulunmaları ve bu hususu belgelemeleri koşulu ile gidiş ve dönüşlerinde yolda geçecek süreleri karşılamak üzere işveren toplam dört güne kadar ücretsiz izin vermek zorundadır.
Bu bir dinlenme hakkı olduğundan, o işte ya da farklı bir işte çalışma yapılması yasaktır. Yıllık ücretli iznini kullanmakta olan işçinin izin süresi içinde ücret karşılığı bir işte çalıştığı anlaşılırsa, bu izin süresi içinde kendisine ödenen ücret işveren tarafından geri alınabilir.
İzin kullanmayıp, sözleşmesi sona eren çalışanların da bu hakkı yanmıyor. İş sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödenir.
İzin süreleri ne kadar?
İş Kanuna tabi çalışanlar için;
İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;
-1 yıldan 5 yıla kadar (5 yıl dâhil) olanlara 14 günden,
-5 yıldan fazla 15 yıldan az olanlara 20 günden,
-15 yıl (dâhil) ve daha fazla olanlara 26 günden az olamaz.
18 ve daha küçük yaştaki işçilerle 50 ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi 20 günden az olamaz.
Borçlar Kanuna tabi çalışanlar, örneğin ev hizmetlerinde ya da uçuş hizmetlerinde çalışanlar için;
En az bir yıl çalışmış olan işçilere yılda en az 2 hafta ve 18 yaşından küçük işçiler ile 50 yaşından büyük işçilere de en az 3 hafta ücretli yıllık izin vermekle yükümlüdür.
Deniz İş Kanuna tabi gemi adamları için ise;
İzin süresi, 6 aydan 1 yıla kadar hizmeti olan gemi adamları için 15 günden ve bir yıl ve daha fazla hizmeti olanlar için yılda 1 aydan az olamaz.
Bu makalenin içeriği www.resulkurt.com adresinden alınmaktadır.