ASGARİ İŞÇİLİK İNCELEMELERİNDE SMMM VE YMM’LERE VERİLEN YETKİNİN DÜNÜ VE BUGÜNÜ
Mahmut ÇOLAK
SSK BAŞKANLIĞI
(Sigorta Müfettişi)
I-GENEL AÇIKLAMA
İhaleli işlerde ihale makamlarından teminat iadesi[1], tamamlanmış binalarda ilgili makamlardan (Valilikler, Belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer merciler) yapı kullanma izin belgesi alınabilmesi için[2], işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna prim borcu bulunmadığını gösterir ilişiksizlik belgesi almaları, bunun için de, işveren veya işin bölüm veya eklentilerinde işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran aracıların kayıtlarının Kuruma bildirilmemiş işçilik bulunup bulunmadığının tespiti yönünden inceleme yapılması gerekmektedir. Söz konusu esas inceleme; Kurum Müfettişleri tarafından yapılmaktadır. İşveren sızlanmalarının önüne geçilmesi, Kurum alacaklarının tahsilinin hızlandırılması ve Kurum memnuniyetinin artırılması amacıyla yasal dayanağı olmamasına rağmen, ilk defa 02.07.1994 tarih ve 21978 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sigorta Primleri Takip ve Tahsilat Genel Tebliği (Seri No. 5) ile 3568 sayılı Yasa ile yetki almış SMMM/YMM’lere inceleme yetkisi tanınmıştır. İncelemeden amaç, yapılan iş ile bu işin yürütümü için gösterilen işçilik miktarının uyumlu olup olmadığının saptanmasıdır. Söz konusu tebliğ “…SMMM ve YMM’lerin yetkilerinin mali konulara ilişkin olduğu,…gerekçesiyle” iptali yoluna gidilmiş, bunun üzerine Danıştay Onuncu Dairesinin 04.02.1997 tarihli Esas No:1994/5335, Karar No: 1997/227 sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir. Bunun üzerine, anılan karar için temyize gidilmiş, Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun 02.07.1999 tarihli Esas No: 1997/455, Karar No: 1999/817 sayılı kararları gereğince temyiz isteminin kabulüne karar verilmiştir. Danıştay Onuncu Hukuk Dairesi Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun kararları gereğince, 28.03.2001 tarihli Esas No: 2000/2787, Karar No: 2001/1185 sayılı kararları ile anılan Tebliğin iptaline karar vermiştir. Söz konusu kararın bozulması için Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kuruluna gidilmiştir. Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun 19.04.2002 tarihli E.2001/913, K.2002/298 sayılı kararı ile temyiz istemi reddedilerek meslek mensuplarının belirtilen yetkileri nihai olarak kaldırılmıştır. Bunun üzerine 29.07.2003 tarihinde TBMM’nde kabul edilerek 06.08.2003 tarihli 25191 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4958 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu’nun 49 uncu maddesiyle 506 sayılı Kanunun 130 uncu maddesinin sekizinci fıkra hükmü ile meslek mensupları yetkilerine tekrar kavuşturulmuştur.
İlişiksizlik Belgesi: İhale konusu işler ile özel bina inşaatı işyerleri ile ilgili olarak yapılan inceleme sonucunda işverenin Kuruma borcunun bulunmaması kaydıyla ilgili makama verilmek üzere işyerinin bağlı bulunduğu Kurumun ilgili ünitesince düzenlenen soğuk damgalı belgeyi ifade eder.
|
II-YASAL DAYANAK
4958 sayılı Kanun dönemi
İhaleli işler ile özel bina inşaatı işyerleri işverenlerine, Kuruma prim borçlarının bulunmadığını gösteren ilişiksizlik belgesinin verilmesinde, 01.06.1989 tarihli ve 3568 sayılı Kanuna göre yetki verilmiş serbest muhasebeci mali müşavirler ile yeminli mali müşavirler tarafından iş yeri kayıtlarının incelenmesi sonucunda Kuruma bildirildiği tespit edilen işçilik tutarlarının uygunluğu, Kurumun denetim yetkisi saklı kalmak kaydıyla, esas alınabilir. Şu kadar ki, usul ve esasları Kurumca belirlenmiş hesaplama yöntemine uygun olarak serbest muhasebeci mali müşavir ile yeminli mali müşavirce düzenlenen rapor ile Kuruma yeterli işçilik bildirilmediği anlaşılan iş yeri ve işverenlerinin tespit edilen fark işçilik tutarı üzerinden hesaplanacak prim ve gecikme zammı tutarının bu Kanunun 140 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (d) bentleri uyarınca verilecek idari para cezaları ile birlikte ödemeleri kaydıyla ilişiksizlik belgesi verilebilir. Kurumca belirlenen usul ve esaslara aykırı hareket ederek, Kurum zararına sebebiyet verdiği anlaşılan meslek mensuplarınca düzenlenen raporlar dikkate alınmaz ve bunların daha sonra düzenleyecekleri raporlar hiçbir zaman Kurumca işleme konulmaz. Gerçeğe aykırı rapor düzenleyen meslek mensupları hakkında Kurumun genel hükümlerine göre takip hakkı saklıdır. Bu fıkranın uygulanmasıyla ilgili esas ve usuller Kurumca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir (506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu Madde 130).
Kanun maddesinde geçen yönetmelik, Sosyal Sigortalar Kurumu Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirlerce İşyeri Kayıtlarının İncelenmesinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliği ifade eder. Söz konusu yönetmelik, 14.07.2004 tarihli 25522 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, 01.05.2004 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
|
5510 sayılı Kanun dönemi (5510 sayılı Kanun, 31.05.2006 tarihinde kabul edilmiş, 16.06.2006 tarih ve 26200 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, 01.01.2007 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.)
İhaleli işler ile özel bina inşaatı işyerleri işverenlerine, Kuruma prim borçlarının bulunmadığını gösteren ilişiksizlik belgesinin verilmesinde, 01/06/1989 tarihli ve 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Malî Müşavirlik ve Yeminli Malî Müşavirlik Kanununa göre yetki verilmiş serbest muhasebeci malî müşavirler ile yeminli malî müşavirler tarafından işyeri kayıtlarının incelenmesi sonucunda Kuruma bildirildiği tespit edilen işçilik tutarlarının uygunluğu, Kurumun denetim yetkisi saklı kalmak kaydıyla, esas alınabilir.
Usûl ve esasları Kurumca belirlenmiş hesaplama yöntemine uygun olarak serbest muhasebeci malî müşavirler ile yeminli malî müşavirlerce düzenlenen rapor ile Kuruma yeterli işçilik bildirilmediği anlaşılan işyeri ve işverenlerinin, tespit edilen fark işçilik tutarı üzerinden hesaplanacak prim, gecikme cezası ve gecikme zammı tutarını 102 nci maddenin birinci fıkrasının (d) bendi ile (e) bendinin (4) numaralı alt bendi uyarınca verilecek idarî para cezaları ile birlikte ödemeleri kaydıyla ilişiksizlik belgesi verilebilir.
Kurumca belirlenen usûl ve esaslara aykırı hareket ederek Kurum zararına sebebiyet verdiği anlaşılan serbest muhasebeci malî müşavirler ile yeminli malî müşavirler tarafından düzenlenen raporlar dikkate alınmaz ve bunların daha sonra düzenleyecekleri raporlar Kurumca işleme konulmaz. Gerçeğe aykırı rapor düzenleyen serbest muhasebeci malî müşavirler ile yeminli malî müşavirler, Kurumun bu nedenle uğradığı zarardan işverenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olup, bunlar hakkında, genel hükümlere göre Kurumun takip hakkı saklıdır. Meslek mensupları, işverenlerin devamlı işyerlerinin sigortalıları ile yaptıkları işler ile Kurumda tescil edilmemiş veya tescil edilmiş olmakla birlikte işçilik bildiriminde bulunulmamış olan yukarıdaki işler hakkında inceleme yapamazlar.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir (5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, Madde 59 ).
III-KAPSAM
Kurumdan ilişiksizlik belgesi alması gereken ve Kurumda müstakilen tescil edilmiş olan ihaleli işler ile özel bina inşaatı işyerleri işverenlerini kapsar.
IV-İNCELEME YAPILABİLECEK FAALİYET DÖNEMİ
Yapımına 01.05.2004 tarihinden önce başlanılan ve bu tarihten sonra bitirilen ihaleli işler ile özel bina inşaatı işyerlerinden dolayı inceleme yapılabilecektir.
V-İHALELİ İŞLERDE İNCELEME YAPILMASI
- Araştırma, ihale yoluyla yaptırılan işlerin kesin kabulünün ya da geçici kabulünün noksansız yapıldığı tarihten sonra ve işverene ödenmesi gereken KDV hariç, malzeme fiyat farkı ve varsa akreditif bedeli dahil, toplam istihkak tutarına, işin asgari işçilik oranı uygulanmak suretiyle yapılacaktır. Araştırma yapılırken, ihale konusu işlerde kesin kabulün ya da geçici kabulün noksansız yapıldığı, Kuruma bildirilmiş olan işçilik miktarı dikkate alınacaktır.
Araştırma: Genel ve özel bütçeli kuruluşlar, il ve belediyeler veya sermayesinin en az yarısı genel ve katma bütçeli kuruluşlar ile il ve belediyelere ait teşekkül ve müesseseler, kamu iktisadi kuruluşları ve bunların müessese, bağlı ortaklık ve iştirakleri, kanunla ve kanunların verdiği yetkiye dayanarak kurulan kurum ve kuruluşlar, döner sermayeli kuruluşlar tarafından ihale yoluyla yaptırılan her türlü işler ile gerçek veya tüzel kişiler tarafından yapılan özel bina inşaatı işyerlerinden dolayı Kuruma yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığı hususunda yapılan değerlendirmeyi ifade eder.
|
Asgari işçilik miktarı, ihale konusu işlerde işverene ödenen toplam istihkak tutarına, özel bina inşaatlarında ise binanın toplam maliyet bedeline,herhangi bir eksiltme yapılmadan işin asgari işçilik oranı uygulanmak suretiyle hesaplanır.
|
Asgari işçilik oranları, Asgari İşçilik Tespit Komisyonunca Belirlenen Çeşitli İşkollarına Ait Asgari İşçilik Oranlarını Gösterir Tebliğ ile 29.09.2005 tarihli 25951 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
|
29.09.2005 tarihinden itibaren, meslek mensupları yayımlanan asgari işçilik oranlarında herhangi bir eksiltme yapmadan işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarının tespitine yönelik olarak, işverenlerin ilişiksizlik belgesi/borcu yoktur belgelerini alabilmeleri için, inceleme raporu düzenleyebileceklerdir.
|
Tebliğ eki asgari işçilik oranlarını gösterir listede, bazı işkollarının asgari işçilik oranları eski oranlara göre düşmüş, bazıları ise yükselmiş olduğundan, Tebliğin yayımlandığı 29.09.2005 tarihinden önce başlayıp biten veya bu tarihten önce başlayıp sonraki bir tarihte biten/bitecek olan işlerle ilgili olarak Kurumca yapılmış olan işlem kesinleşmemiş olmak kaydıyla, yapılan işe uygun asgari işçilik oranı hem 16-192 Ek sayılı Genelge eki listede, hem de Tebliğ eki listede mevcut ise, her iki listedeki oranlar kıyaslanarak düşük olan orana göre işlem yapılacaktır.
|
Örnek : İhale konusu işin KDV hariç,
Son istihkak raporunda belirtilen toplam hak ediş tutarı
|
100 YTL
|
Malzeme fiyat farkı
|
20 YTL
|
Akreditif bedeli
|
60 YTL
|
Asgari İşçilik Oranı
|
%10
|
Kuruma bu iş dolayısıyla bildirilmiş olması gereken asgari işçilik miktarının; 100+20+60=180 YTL x %10 = 18 YTL olması gerekir.
Söz konusu işyeri ile ilgili olarak bu şekilde yapılacak araştırma sonucunda Kuruma 18 YTL veya daha fazla işçilik bildirilmiş olması durumunda yeterli işçilik bildirilmiş olacaktır.
Geçici kabulün noksansız yapıldığı veya kesin kabul tarihinden sonraki süreye ilişkin bildirimlerin yapılacak araştırmada Kuruma bildirilmiş olan işçilik miktarına dahil edilmeksizin işlem yapılması gerekmektedir.
|
-İhale konusu işlerde ihale makamınca müteahhide kısmen malzeme verilmesi veya akreditif bedeli ödenmesi halinde, bu durum asgari işçilik oranını değiştirebileceğinden, asgari işçilik oranı Tebliğ eki listede olsa bile, konu, gerekli belgelerle (imalat ve birim fiyatlarını gösterir son hak ediş raporu, iş bitirme belgesi, fatura, ibraz edilebiliyorsa sözleşme, idarece verilen malzemenin miktarı ve bedelini gösterir belge, fiyat analizleri zaptı vs.) birlikte asgari işçilik oranının “Asgari İşçilik Tespit Komisyonunca” tespiti amacıyla Kuruma intikal ettirilecektir.
Yukarıda bahsi geçen tebliğ, Sosyal Sigortalar Kurumu Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirlerce İşyeri Kayıtlarının İncelenmesinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin Uygulanmasına Dair Tebliğ olup, 08.12.2004 tarihli 25664 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 08.12.2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
|
VI-ÖZEL BİNA İNŞAATI İŞYERLERİNDE İNCELEME YAPILMASI
-Araştırma yapılırken, bina inşaatı işyerlerinde, inşaatın bitirildiği tarihe kadar (bina maliyetinin içinde yer almadığından tespit edilebildiği takdirde çevre düzenlemesine ilişkin bildirimler hariç) Kuruma bildirilmiş olan işçilik miktarı dikkate alınacaktır.
-Özel bina inşaatlarının maliyet bedeli, binanın ruhsatnamesinde kayıtlı yüzölçümü ile sınıfı ve grubuna göre belirlenen birim maliyet bedelinin çarpımı suretiyle hesaplanacaktır. Ancak, işyeri kayıtlarından saptanacak maliyetin daha fazla olması halinde, Kuruma bildirilmiş olması gereken asgari işçilik miktarının hesabı bu maliyet üzerinden yapılacaktır.
Bina Maliyeti = Yüzölçümü x Birim Maliyet Bedeli
|
Bina Maliyetine Eklenmeyecek Kalemler: Bina inşaatlarının maliyeti tespit edilirken, m2 birim maliyetleri içinde yer almayan arsa tutarı, banka faiz gideri, proje bedeli gibi kalemler bina maliyetine eklenmeyecektir.
|
Bu hesaplamada, her yıl inşaatın sınıfı ve grubuna göre Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca tespit edilen ve Kurumca çıkarılan genelgelerde belirtilen birim maliyet bedelleri dikkate alınacaktır.
İnşaat ruhsatnamesinde belirtilen inşaatın sınıfı ve grubundan yüksek ya da yüzölçümünden daha fazla yapıldığı anlaşılan özel bina inşaatlarında, tespit edilen sınıf veya grup ya da yüzölçümü esas alınacaktır.
-Başladığı yıl içinde bitirilmiş olan inşaatın maliyetinin hesabında o yıl için tespit edilen, başladığı yıldan sonraki yıllarda tamamlanmış inşaatın maliyetinin hesabında ise bitirildiği yıldan bir önceki yıla ait birim maliyet bedeli esas alınacaktır.
Örneğin, 01.06.2003 tarihinde başlayan ve 30.06.2004 tarihinde bitirilmiş bulunan inşaatın maliyeti, 2003 yılı için belirlenmiş olan birim maliyeti inşaatın yüzölçümü ile çarpılmak suretiyle hesaplanacaktır.
01.08.2004 tarihinde başlayan ve 31.12.2007 tarihinde bitirilen özel nitelikteki binanın maliyeti hesaplanırken, 2006 yılı için belirlenecek olan birim maliyet bedeli dikkate alınacaktır.
2003 yılından önce başlayıp, 01.05.2004 tarihinden sonra bitirilen binaların maliyeti ise, işverenlerin mağduriyetine meydan verilmemesi için, 01.05.2004 tarihinden önceki ve sonraki sürede yapılan uygulamalar dikkate alınarak ayrı ayrı hesaplanacak, bu suretle bulunan iki ayrı birim maliyet bedelinin aritmetik ortalamasının alınmasıyla ve binanın yüzölçümü ile çarpılması suretiyle hesaplanacaktır.
Örneğin; 01.01.1999 ile 30.06.2004 tarihleri arasında yapılan ve II. sınıf B grubunda bulunan 1000 m² yüzölçümündeki bir binanın birim maliyet bedelleri aşağıda gösterilmiştir.
İnşaatın Yapıldığı Yıllar
|
Birim Maliyet Bedelleri
|
1999
|
35,93 YTL
|
2000
|
59,28 YTL
|
2001
|
75,00 YTL
|
2002
|
123,75 YTL
|
2003
|
161,00 YTL
|
2004
|
173,00 YTL
|
Bu durumdaki inşaatın maliyeti
(35,93+59,28+75,00+123,75): 4 = 73,49 YTL
(73,49+161,00) : 2 = 117,25 YTL
117,25 x 1000 m2 = 117.250,00 YTL
- İnşaat ruhsatnamesi olmayan, ruhsatnamesi olmakla birlikte imar mevzuatına göre ruhsatı hükümsüz olan veya Kurumda tescil edilmemiş bulunan ya da tescilli olmasına rağmen, prim belgeleri Kuruma hiç verilmemiş olan bina inşaatı işyerleri ile tamamlanmamış bina inşaatı işyerleri hakkında rapor düzenlenmeyecektir.
VII-ORTAK HÜKÜMLER
-Kuruma bildirilmiş olan sigorta primine esas kazançlar toplamının, inceleme sonucunda hesaplanan asgari işçilik miktarından az olması durumunda, işveren kayıtlarında yer alan;
1-Aracılar tarafından yapılan işler hariç olmak üzere, ünitesi ve işyeri sicil numarası belirtilmek kaydıyla; işin bazı bölümlerini yapan Kanun kapsamındaki diğer işverenlerden alınmış faturalara dayanılarak yapılan malzemeli işçilik ödemeleri,
2-Bağ-Kur ve vergi sicil numaraları belirtilmek kaydıyla, işin bazı bölümlerinin yanında sigortalı çalıştırmadan bizzat yapan iş sahiplerinden alınmış faturalara ve gider belgelerine dayanılarak yapılan malzemeli işçilik ödemeleri,
3-Aynı faturada hem malzeme ve hem de işçilik tutarı kayıtlı ise, her iki tutar birbirinden ayrı kaydedilmiş olsa bile, toplam fatura tutarı,
4-Malzeme bedelinden ayrı olarak nakliye bedelinin kesin bir şekilde belirlendiği faturalara dayanılarak yapılan nakliye ödemeleri,
5-Kuruma mükerrer prim ödenmesinin önüne geçilmesi bakımından, hafriyat ve nakliyat işleri için diğer firma veya şahıslardan alınmış faturalı ödemeler dikkate alınmamak kaydıyla, Kurumda tescilli bir işyerinden sevk ve idare edilen makine parkına sahip işverenlerin, bu parktaki araçlarında çalışanların incelemesi yapılmakta olan ihale konusu işe ilişkin işyerinden Kuruma bildirilmemiş olduğu saptanmak ve bu durum işyeri kayıtlarıyla doğrulanmak şartıyla, düzenlenecek raporda açıkça ve ayrıntılı olarak ortaya konulan, faturaya dayanmayan, hak ediş raporlarından tespit olunan hafriyat ve nakliyat bedelleri,
Malzemeli işçilik ödemeleri olarak (1+2+3+4+5); işverene ödenen toplam istihkak tutarından veya maliyet bedelinden düşülerek Kuruma bildirilmesi gereken asgari işçilik miktarı yeniden hesaplanır.
Nakliye Faturasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
-Nakliyecinin adı/soyadı varsa unvanı,
-Aracın plakası,
-Çalışma karnesi,
-Ehliyeti,
-Bağ-Kur numarası/sigorta sicil numarası,
-Vergi karnesi.
Hususlarının inceleme raporlarına yazılı olması gerekir.
Nakliye faturası veren nakliyecinin vergi karnesindeki isim ile ehliyetindeki ve çalışma ruhsatındaki isim aynı ise, bu şahıs vasıtanın sahibi olduğundan ya Bağ-Kur mükellefi olması (Bağ-Kur sicil numarası raporda belirtilmelidir.) veya emekli olması gerekir.
Nakliye faturası veren nakliyecinin vergi karnesindeki isim ile ehliyetindeki ve çalışma ruhsatındaki isim farklı ise, şoförün; ya sigortalı olması veya Bağ-Kur mükellefi olması gerekir. Eğer bu şahıs için hiçbir belge ibraz edemiyorsa, hizmet akdi nedeni ile şoförün sigortalı sayılarak işyerinin 506 sayılı Yasa kapsamına alınması önerilmelidir (Fatura değerlendirmede dikkate alınmalıdır.)
Örnek-1
5.000 m2 doğrama işi malzemeli ve işçilikli olarak faturanın, m2’si 2 YTL den 10.000 YTL şeklinde düzenlenmiş olması veya malzeme tutarı ile işçilik tutarı ayrı ayrı kaydedilmiş olsa bile toplam tutar olan 10.000 YTL malzemeli işçilik faturası olarak kabul edilecektir.
Örnek-2
Faturada, 1 kamyon mıcır bedeli 25 YTL ile 1 kamyon mıcır nakliyesi 10 YTL tutarların kayıtlı olduğu görülmüştür. Malzemeli işçilik faturası olarak istihkak tutarından sadece 10 YTL düşülecektir.
Örnek-3
3.000 m2 doğrama malzeme bedeli 2 YTL =6.000 YTL
3.000 m2 doğrama işçiliği 1 YTL =3.000 YTL olarak faturanın düzenlenmesi durumunda, toplam fatura tutarı 18.000 YTL olarak, istihkak veya maliyet bedelinden düşülmesi gerekir.
Örnek-4
10 kamyon kum ve nakliyesi olarak toplam 350 YTL ödeme yapıldığı belirtilmiş ise, bu defa nakliye sözleşmesinin malzemeyi de içermesi nedeniyle bu fatura değerlendirmede dikkate alınmayacaktır. Kanaatimce olması gereken, malzeme bedelinin ayırt edilmesi için faturayı düzenleyen işletme ile temasa geçilip, malzeme olan “kum” bedelinin ayırt edilip geçerli delillerle belgelendikten sonra dikkate alınıp alınmayacağına karar verilmesi gerekir.
Salt işçilik ödemeleri(malzemesiz) olarak; işveren kayıtlarından bazı sigortalılara Kanunun 78 inci maddesi uyarınca belirlenen sigorta primine esas kazanç üst sınırının üzerinde ücret ödendiği tespit edilebiliyorsa, ücret tediye bordrolarında kayıtlı brüt ücretler ile üst sınır arasındaki fark ve salt işçilik içeren faturalı işçilik ödemeleri, işin asgari işçilik oranı uygulanmak suretiyle hesaplanan asgari işçilik tutarından düşülerek inceleme yapılır.
Bu şekilde yapılan inceleme sonucunda, Kuruma bildirilmiş olan prime esas kazançlar toplamının hesaplanan asgari işçilik tutarı ile aynı veya fazla olduğunun anlaşılması durumunda, işverene, ilişiksizlik belgesi verilebileceğine dair rapor düzenlenecektir.
1-Doğruluğu işyeri kayıtları ile kanıtlanabilen, yerel geleneklere uygun miktarları içeren, gerçekten ödendiği sigorta müfettişleri/meslek mensupları tarafından saptanabilen “Örneğin, vergisi ödenmiş, meslek kuruluşlarınca ölçü ve tutarları doğrulanmış, toplu sözleşme ve ferdi sözleşmelere uygun, diğer başka delillerle desteklenmiş,” Yabancı uyruklu işçilere ödenmiş ücretler ile Türk uyruklu sigortalılara ödenen bütün ücretler,
2-İşveren kayıtlarından bazı sigortalılara sigorta primine esas kazanç üst sınırının üzerinde ücret ödendiği tespit edilebiliyorsa, ücret tediye bordrolarında kayıtlı brüt ücretler ile üst sınır arasındaki fark ücret,
3- Salt işçilik içeren faturalı işçilik ödemeleri,
Doğrudan Kuruma bildirilmiş işçilikler gibi işin asgari işçilik oranı uygulanmak suretiyle hesaplanan asgari işçilik tutarından düşülerek inceleme yapılır.
Aracıların (Taşeronların) Düzenledikleri Faturaların Dikkate Alınma Yöntemi
Aracıların bildirmiş oldukları işçilik tutarının, işveren tarafından bildirilmiş işçilik olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Meslek mensuplarının Kuruma bildirilmiş olan işçilik tutarının işyeri kayıtları ile uygun olup olmadığına ilişkin yapacakları incelemeler sırasında, varsa aracılar tarafından bildirilen işçiliklerin de Kuruma bildirilenlerle ve verilen belgelerle uyumlu olup olmadığının tespiti ve kontrolü amacıyla aracıların defter ve belgelerini de incelemeleri gerekmektedir. Meslek mensuplarınca yapılan inceleme sırasında, aracılara da iş yaptırıldığı tespit edildiği takdirde, bu kimseler ile işveren arasında düzenlenmesi gereken sözleşmelerin mutlaka rapora eklenmesi gerekmektedir.
Aracıların işverenlere kestikleri faturalarda kayıtlı tutarlar, bu kimselerin bildirdikleri işçilikler, işverene ait işyeri ile ilgili olarak yapılan incelemede dikkate alınmış olduğundan, ayrıca istihkaktan veya bina maliyet bedelinden düşülmeyecektir. Ancak, aracı işle ilgili olarak diğer firmalara iş yaptırırsa karşılığında usulüne uygun faturalı ödemeler tespit edildiğinde bu faturalar dikkate alınır (Esasen aracılar, ikincil işverenden başka bir şey değildirler, aracı gerçekten işverendir diyebiliriz.).
Aracı Olmayanların Düzenlemiş Oldukları Faturaların Dikkate Alınma Yöntemi
Daha önce Kurumda kendi adlarına tescil edilmiş olan daimi mahiyetteki işyerlerinin işverenleri müstakil işveren durumunda bulunduklarından, bu kimselerin daimi işyerinde imal ederek ihale konusu işyerine monte ettikleri işlerde çalıştırdıkları sigortalıları, ihale konusu işyerinden Kuruma bildirmelerine olanak bulunmamaktadır. Zira, bu kimseler “aracı” durumunda değildir. Yaptıkları iş karşılığında işverene verdikleri fatura karşılığı ödemeler, yukarıda etraflıca açıklandığı gibi, işverene ait işyeri hakkında yapılacak işlemde, niteliğine göre, yani malzemeli işçilik ise istihkak tutarından, salt işçilik ise bu defa hesaplanan kazançlar toplamından düşülecektir.
Örnek
|
İhale konusu iş dolayısıyla ödenen toplam istihkak
|
:
|
400 YTL.
|
|
Malzemeli işçilik ihtiva eden faturalı ödemeler tutarı
|
:
|
250 YTL.
|
|
Salt işçilik içeren ödemeler tutarı
|
:
|
20 YTL.
|
|
İşin asgari işçilik oranı
|
:
|
% 15
|
İlk değerlendirme;
400 – 250 = 150 YTL (Bakiye istihkak tutarı)
150 x %15 = 22,50 YTL. Kuruma bildirilmiş olması gereken asgari işçilik tutarı olacaktır.
Kuruma bildirilmiş olan tutar, bu şekilde yapılan hesaplama sonucunda bulunan tutar ile aynı veya fazla ise, yeterli işçilik bildirilmiş olacağından, işyeri kayıtlarının geçerli olması ve işverenin Kuruma borcunun bulunmaması kaydıyla ve raporda bu hususlar belirtilmek suretiyle ilişiksizlik belgesi verilebileceği hususunda öneride bulunulacaktır.
Kuruma bildirilmiş olan tutar, yukarıda belirtilen hesaplama sonucunda bulunan tutardan az ise, bu kez 22,50 – 20 = 2,50 YTL. ile Kuruma bildirilmiş olan tutar kıyaslanacaktır. Bu kıyaslama sonucunda Kuruma bildirilmiş olan tutar, 2,50 YTL veya daha fazla ise yine ilişiksizlik belgesi verilebileceğine ilişkin rapor düzenlenebilecektir.
Görüldüğü gibi, Kuruma bildirilmiş olması gereken asgari işçilik miktarının tespitinde faturalı ödemeler dikkate alınmış olduğundan, inceleme sırasında işin asgari işçilik oranından herhangi bir eksiltme yapılmamıştır.
Buna karşın, işyeri kayıtlarının incelenmesi sonucunda Kuruma eksik işçilik bildirildiğinin tespiti halinde, bildirilmeyen tutar, faaliyette bulunulan son aya maledilecek ve bildirilmeyen fark işçilik matrahı üzerinden sigorta priminin tahsil edilmesi ve ayrıca eksik işçilik tutarının maledildiği son aydan dolayı aylık asgari ücretin üç katı tutarında ve işyeri kayıtlarının, eksik işçilik tutarının maledildiği son aydan dolayı, geçersizliği nedeniyle idari para cezası verilmesi gerektiği raporda önerilecektir.
Fark işçilik çıkması durumundaki idari para cezası; Kuruma bildirilmediği tespit edilen eksik işçilik tutarının mal edildiği her bir ay için, aylık asgarî ücretin üç katı tutarında idarî para cezasını, işçilikle ilgili giderlerin işlenmemiş olduğu tespit edilen defterler, sigorta primleri hesabına esas tutulan kazançların kesin olarak tespitine imkân vermeyecek şekilde usûlsüz, karışık veya noksan tutulmuş defterler, herhangi bir ay için sigorta primleri hesabına esas tutulması gereken kazançların ve kazançlarla ilgili ödemelerin (sigorta primine esas kazancın ödemeye bağlı olduğu durumlar dahil) o ayın dahil bulunduğu hesap dönemine ait defterlere işlenmemiş olması halinde, o aya ait defter kayıtları, geçerli sayılmaz ve bu geçersizlik hallerinin her biri için, aylık asgarî ücretin yarısı tutarında, idarî para cezasını içermektedir.
|
Düzenlenen fatura ve gider belgelerinin vergi mevzuatının öngördüğü sürede düzenlenmemiş olması durumunda özel usulsüzlük cezası kesilmektedir. Şekil şartının yerine getirilmemiş olması fatura içeriği mal/hizmetin yapılmadığı anlamını taşımaz. Ancak, faturanın sahteliği tespit edilmediği müddetçe usulüne uygun olarak düzenlenmiş olması durumunda asgari işçilik değerlendirmesinde dikkate alınması gerekmektedir.
|
-İncelemede hak ediş tutarları, fatura ve diğer gider belgelerinin katma değer vergisi dışındaki tutarları esas alınır.
-İşin bölüm ve eklentilerinde asıl işverenden (müteahhitten) iş alanlar ve kendi adına sigortalı çalıştırdığı halde aracı sayılanlar tarafından , asıl işverenin dosyasından yapılan bildirimler de, asıl işverenin Kuruma yaptığı bildirimlere eklenmesi gerekmektedir.
-Araştırma işlemi sırasında işverence verilen bildirgelerde kayıtlı kazançlar toplamı, bildirilen kazançlar olarak dikkate alınacağından, Hazinece karşılanan fark primin matrahı (5073 sayılı Kanunla getirilen 01.01.2004-30.06.2004 devresindeki Hazine katkısı), Kuruma bildirilen kazançlar olarak değerlendirilmeyecektir.
-İhaleli işlerde ödenen toplam istihkak tutarına, diğer bina inşaatlarında ise, yaklaşık maliyet bedeline, işçilik oranları uygulanarak bulunacak Kuruma bildirilmesi gerekli asgari işçilik tutarının ne olduğu, bu tutarın Kuruma bildirilen işçilik tutarından az olup olmadığı, az ise aradaki farkın gerekçelerinin neler olduğu, (Örneğin; az bildirimde bulunulan bina inşaatının demir doğramalarının Kurumda tescilli bir başka işverene yaptırılmış olması durumunda, bir miktar işçiliğin bu işyerinden bildirilmiş olması dolayısıyla, bu işverenden alınan işçilik faturası tutarının Kuruma bildirilen işçilik tutarına eklenmesi sonucu, Kuruma bildirilmesi gereken işçilik tutarına ulaşıldığı, sonuç olarak aradaki farkın, başka işyerinden bildirilmiş olması dolayısıyla bu işyerinden bildirilmemesi gereken işçilikten kaynaklandığı gibi.) hususuna açıklık getirilmesi gerekir.
-Fatura ve gider belgelerinde yazılı tutarları, bu belgelerde yapıldığı açıklanan işler karşılığı alınan hak edişten/yaklaşık maliyet bedeli içerisindeki tutarından fazla olması durumunda, aşan kısmı değerlendirmede dikkate alınmayacaktır. Örneğin; incelenen kesin hesap özetinde hafriyat tutarı karşılığı KDV hariç ödenen 180 YTL olmasına karşın, fatura KDV hariç 200 YTL tutarlı tanzim edilmiş ise, bu faturanın 180 YTL’si dikkate alınacaktır.
Fazla Olan Maliyetin Dikkate Alınması Yöntemi
İşyerine ait defter ve belgelerden tespit edilecek maliyetin daha fazla olması halinde ise, inceleme, bu maliyet üzerinden yapılır. Örneğin; inşaatın yüzölçümü ile birim maliyet bedeli çarpılarak bulunan maliyet 300 YTL, işyeri kayıtlarından tespit edilen maliyet bedeli de 350 YTL ise, incelemede, 350 YTL esas alınarak işlem yapılmalıdır.
|
Gider Belgelerinin İşleme Alınıp Alınmayacağı Yönünden Karşıt İnceleme
Karşıt inceleme, yapılan bir inceleme esnasında nezdinde inceleme yapılan işveren adına düzenlenen ve sigorta primine ilişkin hüküm ifade eden gider belgelerinin doğruluğunu(sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olup olmadıklarının) tespit etmek amacıyla, söz konusu belgeyi düzenleyenler hakkında yapılan bir incelemedir.
|
İncelemenin boyutları, gerekli görüldüğünde yapılan işte doğrudan taraf olanların yanı sıra zımnen de olsa aralarında dolaylı irtibat olduğu tespit olunanları da kapsayacak şekilde genişletilebilir. Karşıt incelemenin amacına ulaşması, kuşkusuz iyi bir inceleme ile hedeflenen amaca ulaşmayı sağlayacak şekilde yapılmasına bağlıdır. Diğer bir anlatımla, ödenmesi gereken sigorta primlerinin doğruluğunu somut delillere dayanarak araştırmak, tespit etmek ve sağlamak, aynı zamanda karşıt inceleme ile ulaşılması gereken amaçlardır.
Sosyal Güvenlik Kurumu uygulamasında karşıt incelemenin en yoğun bir şekilde yapıldığı yer, ihaleli ve özel bina inşaatları işlerinde Kuruma bildirilen sigorta primine esas kazançlar toplamının, hesaplanan asgari işçilik tutarından az olması durumunda, işveren kayıtlarında yer alan malzemeli işçilik ve salt işçilik içeren faturalı işçilik ödemeleri konusunda yapılmaktadır.
Taahhüt konusu işlerde ibraz edilen faturaların doğruluğu ihale ile ilgili belgelerden(ihale şartnamesi, ihale sözleşmesi, hak ediş raporları…) ve gerektiğinde ihale makamı ile yapılan yazışmalar sonucu alınan bilgilerle karşılaştırma yapılmak suretiyle sonuca ulaşılabilmektedir. Örneğin; ihale ile ilgili belge ve bilgilerde yapılan işle ilgisi olmayan faturalar dikkate alınmamaktadır.
İşyeri kayıt ve belgelerinin incelemeye alınması halinde, kayıtlara işlenmiş yukarıdaki düzenlemelere uygun birim, ölçü ve tutarlarının doğruluğu gerektiğinde karşıt inceleme yapılır.
Birim, ölçü ve fiyatlarının gerçeği yansıttığı ve yerel geleneklere de uygun olduğu gözlenen faturaların, emek ve zaman kaybının önlenmesi bakımından karşıt incelemelerinin yapılması zorunluluğu bulunmamaktadır. Örneğin, 100 m2 yapı sahalı bir dükkanın 2 kapısı, 3 penceresi bulunmasına karşın 10 kapı ve 25 pencereyi içeren fatura gösterilmesi ölçü ve birim yönünden uygun değildir.
VIII-RE’SEN HESAPLANAN PRİMLERİN VERGİ KANUNLARI AÇISINDAN DURUMU
Asgari işçilik sonucu hesaplanan fark prim tutarlarının vergi kanunlarına göre gider yazılıp yazılmayacağı ve ücret sayılıp sayılmayacağı tereddüt konusudur. Bu konuda farklı iki görüş bulunmaktadır. Bunlardan biri, GVK/61 md. hükmü gereğince ücret kapsamına girmediğinden vergilendirilmesi söz konusu değildir. Diğeri ise, GVK/40-2 md. hükmü gereğince gider yazılmasında yasaya aykırılık yoktur.
Gerek 506 sayılı Kanunun 80 inci gerekse de 5510 sayılı Kanunun 88 nci maddelerinde “Kuruma fiilen ödenmeyen prim tutarları, gelir vergisi ve kurumlar vergisi uygulamasında gider yazılamaz.” Hükmü yer almıştır. Kanaatimizce, bu hüküm göz önünde bulundurulduğunda, asgari işçilik yöntemiyle tahakkuk ettirilen ek primin yasal görevini yerine getirmeyenlere uygulanan ceza niteliğinde olduğu kabul edilemeyeceğinden, ödeme sorumluluğunun doğduğu yılda gider olarak yazılabilecektir.
IX-RAPOR DÜZENLEME SINIRI
Kurum Yönetim Kurulu kararı ile ihale konusu işlerde istihkak tutarı, özel bina inşaatlarında da maliyet tutarı 5.000.000 YTL’ye kadar (bu rakam dahil) olan işlerle ilgili raporların serbest muhasebeci mali müşavirlerce düzenlenmesine, yeminli mali müşavirler için ise, bu konuda bir sınır aranılmamasına karar verildiğinden, meslek mensuplarından serbest muhasebeci mali müşavirlerce bu tutarın (KDV hariç) altındaki işler hakkında rapor düzenlenebilecektir.
X-RAPOR DÜZENLEME ŞEKLİ ve RAPOR ÜZERİNE YAPILACAK İŞLEMLER
İlişiksizlik belgesi verilebileceğine ilişkin rapor; daktilo veya bilgisayar ile düzenlenir.
Meslek mensupları, düzenledikleri raporun her sayfasını paraflar, rapora, rapor tarihinden önceki üç ay içinde bağlı oldukları meslek odasından alınan, faaliyet belgesi ile işverenle yaptıkları sözleşmenin aslını veya noterden onaylı bir suretini eklemek zorundadır.
Raporlar üç nüsha düzenlenerek, bir nüshası meslek mensubunca dilekçe ekinde ilgili Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü/Sosyal Güvenlik Merkezlerine, bir nüshası işverene verilir, diğer nüshası da raporu düzenleyen meslek mensubu tarafından gerektiğinde ibraz edilmek üzere, Kuruma verildiği tarihten itibaren beş yıl süre ile saklanır.
Bu şekle uygun olmayan, silinti veya kazıntı bulunan raporlar, düzeltilmek üzere gerekçeli yazı ekinde meslek mensubuna iade edilir. Meslek mensubu, gerekli düzeltmeleri yazının tebliğinden itibaren en geç 15 gün içinde yaparak yeniden düzenleyeceği raporu Kurumun ilgili ünitesine intikal ettirir.
Meslek Mensuplarınca rapor düzenlenmesi, Kurum Müfettişince işin asgari işçilik miktarının tespiti hususunda inceleme yapılmasına engel oluşturmaz. Meslek Mensubunca düzenlenen raporlarda ünitece eksiklik veya maddi hata tespit edilmesi halinde, raporu düzenleyen Meslek Mensubundan 15 gün içinde ek rapor vermesi iadeli taahhütlü bir yazı ile istenir. Ek raporda da eksikliğin veya maddi hatanın giderilmemesi durumunda, gerekçeleri de belirtilerek rapora göre işlem yapılmayacağı yine iadeli taahhütlü bir yazı ile işverene bildirilir.
Ek raporun verilmemesi veya eksiklik ya da maddi hatanın düzeltilmemiş olması halinde Kurum Müfettişlerince inceleme yapılması istenebilir.
XI-MESLEK MENSUPLARININ DÜZENLEYECEK RAPORDAN DOĞAN SORUMLULUKLARI
Meslek mensupları, gerçeğe aykırı rapor düzenleyerek Kurum zararına sebebiyet verdikleri takdirde, oluşan Kurum zararından işveren ile birlikte ve müteselsilen sorumludurlar. Bu durumda ilgililer hakkında ayrıca genel hükümlere göre işlem yapılır.
Düzenledikleri rapor ile Kurum zararına sebebiyet verdiği Kurumca tespit edilen meslek mensuplarınca daha sonra düzenlenen raporlar da işleme konulmaz.
Şirket halinde çalışılması halinde, düzenlenecek raporlardan doğacak cezai ve mali sorumluluk raporu düzenleyen meslek mensubuna aittir.
XII-MESLEK MENSUPLARININ EĞİTİMİ
Rapor düzenlenmesi konusunda, TÜRMOB tarafından Kurum ile işbirliği yapılarak meslek mensuplarına gerekli eğitim verilir.
XIII-RAPOR DÜZENLENEMEYECEK HALLER
İşverenin veya aracının defter ve belgelerini düzenleyen meslek mensupları, aynı işveren ve aracı için veya kendilerinin, boşanmış dahi olsa eşinin usul ve furuundan birinin veya (bu derece dahil) üçüncü dereceye kadar kan ve sıhri hısımlarının ya da bunların yönetici oldukları veya yönetimde görev alarak ortak oldukları işyerleri hakkında rapor düzenleyemez.
XIV-RAPOR DÜZENLENMEYECEK İŞYERLERİ
Meslek Mensupları;
a) Hariçten işçi çalıştırılmaksızın daimi nitelikteki işyerlerinin sigortalıları ile yapılan işler,
b) Piyasadan hazır halde alınıp satılan mal teslimine ilişkin işler,
hakkında rapor düzenleyemezler.
İnşaat ruhsatnamesi olmayan, ruhsatnamesi olmakla birlikte imar mevzuatına göre ruhsatı hükümsüz olan veya Kurumda tescil edilmemiş bulunan ya da tescilli olmasına rağmen Kuruma, prim belgeleri hiç verilmemiş olan bina inşaatı işyerleri ile tamamlanmamış bina inşaatı işyerleri hakkında bu rapor düzenlenmez.
XV-MESLEK MENSUPLARI TARAFINDAN RAPORA EKLENECEK VE RAPORDA BULUNMASI GEREKLİ BİLGİ/BELGELER
Meslek Mensupları Tarafından Rapora Eklenecek ve Raporda Bulunması Gerekli
|
İhaleli İşlerde
|
Özel Bina İnşaatı İşlerinde
|
Bilgi
|
1) İşin tanımı, açık ve ayrıntılı olarak yapılarak dikkate alınan asgari işçilik oranı
2) Hizmet ihalelerinde sözleşmede çalıştırılması öngörülen işçi sayısı nazara alınarak, işyeri kayıtlarından çalıştırıldığı aylar itibariyle tespit edilen işçiler ile ücretleri
3) İşverene ödemelerin döviz şeklinde yapılması halinde, istihkakların ödendiği tarihler ile bu tarihlerdeki T.C. Merkez Bankasınca belirlenmiş olan döviz satış kurları
|
1) İşin tanımı, açık ve ayrıntılı olarak yapılarak dikkate alınan asgari işçilik oranı
-
-
|
Belge
|
1) İşverene ödenecek KDV-malzeme fiyat farkı-akreditif bedelini gösterir ihale makamı yazısı
2) Onaylı kesin hak ediş raporu
3) İşin kesin kabulünün ya da geçici kabulünün noksansız yapıldığına ilişkin bilgiler ile bu bilgileri kanıtlayan ihale makamının yazısı
4) Aracıların esas işveren adına bildirmiş olduğu işçiliklerin dikkate alınması durumunda aracı sözleşmesi
5) Rapor tarihinden önceki üç ay içinde bağlı oldukları meslek odasından alınan, örneği Kurumca belirlenen faaliyet belgesi
6) İşveren ile meslek mensubu arasında yapılan sözleşmenin aslı veya noterden onaylı bir sureti
7) İnceleme konusu iş ile ilgili olarak düzenlenmesi gereken hesaplama cetveli
|
-
-
-
Aracıların esas işveren adına bildirmiş olduğu işçiliklerin dikkate alınması durumunda aracı sözleşmesi
Rapor tarihinden önceki üç ay içinde bağlı oldukları meslek odasından alınan, örneği Kurumca belirlenen faaliyet belgesi
İşveren ile meslek mensubu arasında yapılan sözleşmenin aslı veya noterden onaylı bir sureti
İnceleme konusu iş ile ilgili olarak düzenlenmesi gereken hesaplama cetveli
|
XVI-SONUÇ VE ÖNERİ
Görüleceği üzere, 4958 sayılı Yasayla meslek mensuplarına tanınan asgari işçilik incelemeleri ile 5510 sayılı Yasayla getirilen yasal düzenlemelerin birbirinden farklı olmadığı, aynı yasal düzenlemeleri getirdiği ortadadır.
Meslek mensupları daha önceden olduğu gibi, ihaleli işler ile özel bina inşaatı işleri için işverenlerin talebi doğrultusunda ilişiksizlik belgesi verilebilmesine dair rapor düzenleyebileceklerdir. Düzenlenen raporlar, Kurumun denetim yetkisi saklı kalmak kaydıyla, fark işçilik tespiti halinde prim, gecikme cezası, gecikme zammı ve gerekli idari para cezalarının tahsilinden sonra esas alınabileceği gibi ilişiksizlik belgesi verilebilecektir. Yine, gerçeğe aykırı rapor düzenleyerek Kurum zararına sebebiyet veren meslek mensupları tarafından düzenlenen raporlar işleme alınmayacağı gibi haklarında da genel hükümlere göre işlem yapılacağı düzenlenmiştir.
Yasa maddesi ile çıkarılacak özellikle Yönetmelik, bu Yönetmeliğin uygulamasını gösteren Tebliğ veya Genelge hazırlıklarında yasa uygulayıcılarının aşağıda belirtilen hususları da dikkate alması, Yasa maddesinden beklenilen sonucu vermesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
· Kurum-TÜRMOB işbirliği ile inceleme raporlarının düzenlenme usul ve esasları hakkında eğitim tüm illerde başlatılmalıdır.
· Meslek mensuplarına karşıt inceleme yetkisi tanınmalıdır.
· Sosyal Güvenlik İl Müdürlükleri/Sosyal Güvenlik Merkezlerinde işverenlere ait bulunan işyeri dosyalarının gerekmesi halinde incelenme yöntemi belirlenmelidir.
· Meslek mensuplarının ihale/ruhsat makamları ile yazışma usul ve esasları belirlenip geliştirilmelidir.
· Aracılara ait kayıtların meslek mensubuna ibraz edilme yöntemi belirlenmelidir.
KAYNAKÇA
-ÇOLAK Mahmut, SMMM ve YMM’ler İçin SSK’da İnceleme Rapor Düzenleme Usul ve Esasları, TÜRMOB, Mart 2005
-ÇOLAK Mahmut, Sosyal Sigortalar ve İş Hukuku Uygulama Rehberi, Yaklaşım Yayıncılık, Ekim 2005
-ÇOLAK Mahmut, SMMM ve YMM’ler İçin Asgari İşçilik İncelemeleri, Yaklaşım Yayıncılık, Ocak 2006
[1] 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun 13 üncü Maddesi Hükmüne Göre Teminatların İadesi
Taahhüdün, sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirildiği ve yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra alınmış olan kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların;
a) Yapım işlerinde; varsa eksik ve kusurların giderilerek geçici kabul tutanağının onaylanmasından sonra yarısı, Sosyal Sigortalar Kurumundan ilişiksiz belgesi getirilmesi ve kesin kabul tutanağının onaylanmasından sonra kalanı,
b) Yapım işleri dışındaki işlerde Sosyal Sigortalar Kurumundan ilişiksiz belgesinin getirildiği saptandıktan sonra; alınan mal veya yapılan iş için bir garanti süresi öngörülmesi halinde yarısı, garanti süresi dolduktan sonra kalanı, garanti süresi öngörülmeyen hallerde ise tamamı,
Yükleniciye iade edilir.
Yüklenicinin bu iş nedeniyle idareye ve Sosyal Sigortalar Kurumuna olan borçları ile ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılan kanunî vergi kesintilerinin yapım işlerinde kesin kabul tarihine, diğer işlerde kabul tarihine veya varsa garanti süresinin bitimine kadar ödenmemesi halinde, protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın kesin teminatlar paraya çevrilerek borçlarına karşılık mahsup edilir, varsa kalanı yükleniciye geri verilir.
İşin konusunun piyasadan hazır halde alınıp satılan mal alımı olması halinde, Sosyal Sigortalar Kurumundan ilişiksiz belgesi getirilmesi şartı aranmaz.
Yine tip sözleşme tasarısının 21 nolu dip notu da tereddüte yer vermeyecek şekilde açık olmakla birlikte, konusu hazır halde alınıp satılan bir mal olan bazı ihalelerde yüklenicilerden teminatın iade edilebilmesi için Kanunda “Sosyal Sigortalar Kurumundan ilişiksiz belgesi getirilmesi şartı aranmaz.” düzenlemesinin aksine bu belgenin istendiği görülmektedir. Kanun idarelere bir takdir hakkı tanımadığından idarelerce işin konusunun piyasadan hazır halde alınıp satılan mal alımı olması halinde, Sosyal Sigortalar Kurumundan ilişiksiz belgesi getirilmesi şartına sözleşme metinlerde yer verilmeyecek ve aranmayacaktır.
[2] 506/83 madde hükmüne istinaden, gerçek veya tüzel kişiler tarafından yapılan veya yaptırılan binalara Valilikler, Belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer merciler tarafından yapı kullanma izin belgesi verilmeden önce, ilgililerden ruhsata konu bina inşaatı işyerinden dolayı Kuruma borçlarının bulunmadığına dair ilgili Ünitece düzenlenmiş soğuk damgalı yazının ibrazı istenilecektir. Bu nitelikteki yazı ibraz edilmedikçe ilgililere yapı kullanma izin belgesi verilmeyecektir.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda da aşağıdaki hükümler getirilmiştir:
İlişiksizlik belgesinin aranması
Madde 90- Kamu idareleri ile döner sermayeli kuruluşlar ve bankalar, ihale yolu ile yaptırılan her türlü işleri üzerine alanları ve bunların adreslerini onbeş gün içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdür.
İşverenlerin hak edişlerinin, Kuruma ihale konusu işin yapıldığı süreye ilişkin prim ve her türlü borçlarının olmaması kaydıyla ödenmesi, kesin teminatlarının ise ihale konusu işle ilgili olarak Kuruma borçlarının bulunmadığının tespit edilmesinden sonra iadesi esastır.
Hak edişlerin ödenmesi ve prim borçlarının teminata karşılık tutulmasına ilişkin işlemlerin usûl ve esasları, Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelikle tespit edilir.
Valilikler, belediyeler, il özel idareleri ve ruhsat vermeye yetkili diğer merciler tarafından, geçici iskân veya yapı kullanma izin belgesi verilmeden önce ilgililerden yapılan inşaat dolayısıyla; diğer kamu idareleri ile döner sermayeli kuruluşlar ve bankaların, Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenecek işlemlerinde Kuruma borçlarının bulunmadığına dair Kurumca düzenlenmiş bir belgenin istenmesi zorunludur.
Bu maddede belirtilen yükümlülükler yerine getirilmeden hak ediş ödenmesi, kesin teminatın iade edilmesi veya geçici iskân izin belgesi ve yapı kullanma izin belgesi verilmesi veya diğer işlemlerin gerçekleştirilmesi hallerinde, ilgililer hakkında genel hükümlere göre idarî ve cezaî işlem yapılır.