Ana Sayfa
|
Giriş Sayfası Yap
|
Favorilerime Ekle
Site Haritası
Hakkımızda
Mevzuat
Sirküler
Makaleler
Pratik Bilgiler
İletişim
Paylaş
|
Okunma Sayısı : 6310
Sizden Gelenler - DÖNEM SONU MUHASEBE İŞLEMLERİ
Yayımlanma Tarihi:
19.01.2007
DÖNEM SONU MUHASEBE İŞLEMLERİ
I- GİRİŞ
Muhasebenin temel kavramlarından iki tanesi “Süreklilik” ve “Dönemsellik” kavramlarıdır. Süreklilik kavramı; işletmelerin faaliyetlerini herhangi bir süreye bağlı olmadan sürdüreceğini ifade eder. Diğer bir deyişle, hiçbir işletme, ortaklarının veya sahiplerinin yaşam sürelerine bağlı değildir. Ancak işletmenin ömrü sonsuz kabul edilse bile, işletmeden bazı verilerin alınması gereklidir. Örneğin, ortaklar ve sahipler ne kadar kar ettiklerini bilmek ister ve kardan paylarını almak isterler. Devlet de kardan ve diğer işlemlerden payına düşeni almak isteyecektir. Hiç kimse de sonsuza kadar beklemek istemeyecektir. İşte bu noktada karşımıza dönemsellik kavramı çıkar. Dönemsellik kavramı; işletmenin sürekliliği kavramı uyarınca sınırsız kabul edilen ömrünün, belli dönemlere bölünmesi ve her dönemin faaliyet sonuçlarının diğer dönemlerden bağımsız olarak saptanmasıdır. Gelir ve giderlerin tahakkuk esasına göre muhasebeleştirilmesi, hasılat, gelir ve kârların aynı döneme ait maliyet, gider ve zararlarla karşılaştırılması bu ilkenin gereğidir. Vergi kanunlarımızdaki hesap dönemi kavramı da muhasebedeki dönemsellik kavramıyla paralellik taşır.
II-DÖNEM SONU İŞLEMLERİNİN MUHASEBELEŞTİRİLMESİ
1-Kasada ve Bankada Yer alan Dövizin Değerlemesi
VUK’un 184’ncü maddesi uyarınca; kasa mevcudu ve bankadaki nakit para itibari değeri ile yani paraların üzerinde yazılı değerle değerlenecektir. Aynı kanunun 280’nci maddesi uyarınca ise borsada işlem gören yabancı paralar dönem sonunda Maliye Bakanlığı’nca tespit edilecek kurlar üzerinden değerlenecektir. Kurlar tespit edilmemişse Merkez Bankası’nın ilan ettiği döviz alış kuru esas alınacaktır.
Yabancı paraların değerlemesi sonucu ortaya çıkan olumlu farklar “646-Kambiyo Karları” olumsuz farklar “656-Kambiyo Zararları” hesabına kaydedilir. Söz konusu bu hesaplar “100-Kasa” ve “102-Bankalar” hesabı ile çalışır. 646 ve 656 nolu hesapların bakiyeleri ise dönem sonunda “690- Dönem Karı veya Zararı” hesabına aktarılır.
A şirketinin bankadaki vadesiz döviz mevduat hesabındaki 1.000 AVRO 1,80 YTL iken dönem sonunda AVRO’nun değeri Maliye Bakanlığı tarfından 2,00 YTL olarak ilan edilmiştir. (2,00 – 1,80 = 20 Ykr) fark vardır. Bu fark 1.000 Avro ile çarpılacak ve kurumun kambiyo karı hesaplanacaktır. Buna göre 20 Ykr * 1.000 = 200 YTL dir. Bu durumun muhasebe kaydı aşağıdaki gibidir.
________________ / ________________
102- BANKALAR 200
646- KAMBİYO KARLARI 200
Bankadaki yabancı paranın değerlenmesi.
________________ / ________________
646- KAMBİYO KARLARI 200
690 – DÖNEM KARI VEYA ZARARI 200
K
ambiyo karının kar ve zarar hesabına atılması
________________ / ________________
Para kasada olsaydı Bankalar yerine kasa hesabı çalışacaktı.
A şirketinin kasadaki 1.000 $ 1,50 YTL iken dönem sonunda $’ınn değeri Maliye Bakanlığı tarafından 1,30 YTL olarak ilan edilmiştir. (1,50 – 1,30 = 20 Ykr) fark vardır. Bu fark 1.000 $ ile çarpılacak ve kurumun kambiyo zararı hesaplanacaktır. Buna göre 20 Ykr * 1.000 = 200 YTL dir. Bu durumun muhasebe kaydı aşağıdaki gibidir.
________________ / ________________
656- KAMBİYO ZARARLARI 200
100 – KASA 200
Kasadaki yabancı paranın değerlenmesi
________________ / ________________
690 – DÖNEM KARI VEYA ZARARI 200
656- KAMBİYO ZARARLARI 200
Kambiyo zararının kar ve zarar hesabına atılması
________________ / ________________
2-Alınan ve Verilen Çeklerin Dönem Sonunda Değerlenmesi
Bilindiği gibi, çek Türk hukuk mevzuatına göre ödeme aracıdır. Yani çek de bir nevi nakit paradır. Bu nedenle çekin üzerinde yazılı tutar YTL ise çek itibari değerle, çekin üzerinde yazılı tutar yabancı para ise, Maliye Bakanlığı’nca belirlenen kur esas alınarak değerlenecektir. Değerlemeden sonra ortaya çıkan kambiyo karları veya zararları 646 ve 656 nolu hesaplarda izlenir.Ancak ülkemizde çekler ileri vade tarihli olarak düzenlenebilmektedir. 4 no’lu Muhasebe Sistemi Uygulama Tebliği’ne göre, alınan çekler “121-Alacak Senetleri” hesabında verilen çekler ise “321- Borç senetleri” hesabında izlenmelidir.
A şirketi müşterisinden 1.00 AVRO değerinde bir çek almıştır. 1.000 AVRO 1,80 YTL iken dönem sonunda AVRO’nun değeri Maliye Bakanlığı tarafından 2,00 YTL olarak ilan edilmiştir. (2,00 – 1,80 = 20 Ykr) fark vardır. Bu fark 1.000 Avro ile çarpılacak ve kurumun kambiyo karı hesaplanacaktır. Buna göre 20 Ykr * 1.000 = 200 YTL dir. Bu durumun muhasebe kaydı aşağıdaki gibidir.
________________ / ________________
101- ALINAN ÇEKLER 200
646- KAMBİYO KARLARI 200
Çekteki yabancı paranın değerlemesi.
________________ / ________________
646- KAMBİYO KARLARI 200
690 – DÖNEM KARI VEYA ZARARI 200
Kambiyo karının kar ve zarar hesabına atılması
________________ / ________________
3- Bankalar
A şirketinin bankadaki vadeli mevduatına dönem sonunda 100 YTL faiz tahakkuk ettirilmiştir. Ayrıca A şirketinin bankadaki vadesiz döviz mevduat hesabındaki 1.000 AVRO’nun değeri 1,80 YTL iken dönem sonunda AVRO’nun değeri Maliye Bakanlığı tarafından 2,00 YTL olarak ilan edilmiştir. (2,00 – 1,80 = 20 Ykr) fark vardır. Bu fark 1.000 AVRO ile çarpılacak ve kurumun kambiyo karı hesaplanacaktır. Buna göre 20 Ykr * 1.000 = 200 YTL dir. Faiz için kesilen stopaj tutarı 15 YTL’dir. Bu durumun muhasebe kaydı aşağıdaki gibidir.
________________ / ________________
102 - BANKALAR 285
193 – PEŞİN ÖDENEN VERGİLER VE FONLAR 15
642- FAİZ GELİRLERİ 100
646- KAMBİYO KARLARI 200
Banka Faizleri ve kambiyo karları
________________ / ________________
646- KAMBİYO KARLARI 200
642- FAİZ GELİRLERİ 100
690 – DÖNEM KARI VEYA ZARARI 300
Faiz geliri ve
kambiyo karının kar ve zarar hesabına atılması
________________ / ________________
C-
MENKUL KIYMETLER
Menkul kıymetler, ortaklık veya alacaklılık sağlayan, belli bir meblağı temsil eden, yatırım aracı olarak kullanılan, dönemsel gelir getiren, misli nitelikte, seri halinde çıkarılan, ibareleri aynı olan kıymetli evraktır. VUK’nun 279’ncu maddesine göre; Fon portföyünün % 51’i Türkiye’de kurulmuş bulunan şirketlerin hisse senetlerinden oluşan yatırım fonu katılma belgeleri ile hisse senetleri alış bedeliyle değerlenir. Bunun dışındaki menkul kıymetler; borsa rayiciyle, borsa rayici yoksa veya borsa rayicinin muvazaalı bir şekilde oluştuğu anlaşılırsa, menkul kıymetin alış bedeline vadesinde elde edilecek gelirin iktisap tarihinden değerleme gününe kadar geçen süreye isabet eden kısmının eklenmesi suretiyle bulunacak değerle değerlenecektir. Borsa rayiciyle, borsa rayici yoksa alış bedeline vadesinde elde edilecek gelirin iktisap tarihinden değerleme gününe kadar geçen süreye isabet eden kısmının eklenerek değerlenecek menkul kıymetler şunlardır.
- Devlet tahvili ve Hazine Bonosu,
- Diğer kurumlar tarafından çıkarılan tahviller,
- İntifa senetleri,
- Banka ve finansman bonoları,
- Fon portföyünün % 51’i Türkiye’de kurulmuş bulunan şirketlerin hisse senetlerinden oluşmayan yatırım fonu katılma belgeleri,
- Varlığa dayalı menkul kıymetler,
- İpotekli borç senetleri,
A şirketi 200 YTL tutarında devlet tahvili satın almıştır. Dönem sonunda tahvilin 50 YTL kazanç getirdiği hesaplanmıştır.
________________ / ________________
112 - KAMU KESİMİ TAHVİL 200
SENET VE BONOLARI
102 - BANKALAR 200
Devlet tahvili alınması
________________ / ________________
Dönem sonunda aşağıdaki kayıt yapılacaktır.
________________ / ________________
112 - KAMU KESİMİ TAHVİL 50
SENET VE BONOLARI
642 -FAİZ GELİRLERİ 50
Dönem sonu değerleme işlemi
________________ / ________________
D- SAYIM FARKLARI
Dönem sonlarında VUK’un 186’ıncı maddesi uyarınca dönem sonu mevcutları; saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle ayrıntılı ve müfredatlı bir şekilde tespit edilmelidir. Fiili sayımlar sonucunda kasa, stok ve maddi duran varlıklarda noksanlık veya fazlalık tespit edilebilir. Söz konusu farklar “197-Sayım ve Tesellüm Noksanları” veya “397-Sayım ve Tesellüm Fazlaları” hesaplarında izlenir.
1- Kasa Sayım Farkı
A şirketi yaptığı sayımda kasada 200 YTL eksik olduğunu tespit etmiştir. Daha sonra yapılan araştırmada eksikliğin şirkete kırtasiye malzemesi tedarik eden kişiye ödenmemesinden kaynaklandığı ortaya çıkmıştır. Bu durumun muhasebe kayıtları aşağıdaki gibi olacaktır.
________________ / ________________
197 - SAYIM ve TESELLÜM NOKSANLARI 200
100 - KASA 200
Kasa sayım noksanlığının kaydı.
________________ / ________________
196 - PERSONEL AVANSLARI 200
197 - SAYIM ve TESELLÜM NOKSANLARI 200
Kasa sayım noksanlığı düzeltme kaydı.
________________ / ________________
Kasadaki eksikliğin tespit edilememesi durumunda kayıt şöyle olacaktır.
________________ / ________________
690 – DÖNEM KARI VEYA ZARARI 200
197 - SAYIM ve TESELLÜM NOKSANLARI 200
________________ / ________________
Fiili envanter sonucu kasa sayımında fazlalık tespit edildiğinde ise aşağıdaki gibi kayıt yapılacaktır.
________________ / ________________
100 - KASA 200
397 SAYIM ve TESELLÜM FAZLALARI 200
Kasa sayım fazlasının kaydı.
________________ / ________________
________________ / ________________
397 - SAYIM ve TESELLÜM FAZLALARI 200
679 - DİĞER OLAĞANDIŞI GELİR VE KARLAR 200
Nedeni tespit edilemeyen sayım fazlalığı
________________ / ________________
2- Stok Sayım Farkı
A şirketi yaptığı sayımda stoklarda 200 YTL tutarında ticari malının eksik olduğunu tespit etmiştir. Daha sonra yapılan araştırmada eksikliğin faturası düzenlenmiş vadeli bir satışın muhasebe kaydının yapılmamasından kaynaklandığı ortaya çıkmıştır. Bu durumun muhasebe kayıtları aşağıdaki gibi olacaktır.
________________ / ________________
197 - SAYIM VE TESELLÜM NOKSANLARI 200
153 - TİCARİ MALLAR 200
sto
k farkının kaydı
________________ / ________________
621- SATILAN TİCARİ MALLAR MALİYETİ 200
197 - SAYIM VE TESELLÜM NOKSANLARI 200
Stok farkının düzeltilmesi kaydı
________________ / ________________
120 - ALICILAR HESABI 200
600 - YURTİÇİ SATIŞLAR 200
391 - HESAPLANAN KDV 36
Mal satış düzeltme kaydı
________________ / ________________
Fiili envanter farkı, hırsızlık veya kaybolma sonucu meydana gelmiş ise, söz konusu farkın “689- Diğer Olağandışı Gider ve Zararlar” hesabına intikal ettirilerek, dönem vergi matrahına kanunen kabul edilmeyen gider olarak ilave edilmesi gerekmektedir. Diğer taraftan söz konusu malların alış belgelerinde yer alan Katma Değer Vergisi, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan Katma Değer Vergisi’nden indirilmeyecektir. Diğer taraftan stok sayım farkının nedeninin bulunamaması halinde, noksan emtianın emsal bedelle değerlenerek ortaklar ya da ilgili departman sorunluları ile ilişkilendirilmesi gerekmektedir. Buna göre söz konusu durumda aşağıdaki yer alan kaydın yapılması gerekmektedir.[1]
________________ / ________________
621- SATILAN TİCARİ MALLAR MALİYETİ XXX
197 - SAYIM VE TESELLÜM NOKSANLARI XXX
Stok farkının düzeltilmesi kaydı
________________ / ________________
135 - PERSONELDEN ALACAKLAR XXX
600 - YURTİÇİ SATIŞLAR XXX
391 - HESAPLANAN KDV XXX
Mat satış düzeltme kaydı
________________ / ________________
E.
STOKLAR
Stoklar; işletmenin satmak, üretimde kullanılmak veya tüketmek amacıyla edindiği ilk madde ve malzeme, yarı mamul, mamul, ticari mal, yan ürün, artık ve hurda gibi bir yıldan daha az sürede kullanılacak olan ve bir yıl içerisinde nakde çevrilebileceği düşünülen varlıklardan oluşmaktadır.
VUK’un 274’ncü maddesi uyarınca stoklar maliyet bedeliyle değerlenir. Maliyet bedeli iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin attırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara ilişkin bilumum giderleri kapsar. Dönem sonu stok değerlemesinde finansman giderlerinin nasıl değerlemeye dahil edileceği ve stok değer düşüklüğü önem arz etmektedir.
1-Finansman Giderlerinin Maliyet Bedeline İntikali
[2]
Stokların değerlemesinde finansman giderlerinin ne gibi işleme tabi tutulacağı 238 nolu VUK Genel Tebliği ile açıklığa kavuşturulmuştur. Buna göre stokların temin edilmesi ile ilişkisi bulunan kredilerin finansman giderlerinden (faiz, kur farkı vb.) emtianın satın alınıp işletme stoklarına girdiği tarihe kadar meydana gelen finansman giderlerinden stok maliyetine pay verilmesi gerekmektedir. Stokta kalan emtia ile ilgili olarak daha sonra ortaya çıkacak finansman giderlerinden ise, ilgili bulundukları yıllarda gider yazılması veya maliyete intikal ettirilmesi mümkün bulunmaktadır.
Diğer taraftan işletmelerin finansman temini maksadıyla bankalardan veya benzeri kredi müesseselerinden aldıkları genel krediler için ödedikleri faiz ve komisyon giderlerinden dönem sonu stoklarına pay vermeleri zorunlu bulunmamaktadır. Buna göre mükellefler söz konusu ödemelerini doğrudan gider olarak kaydedebilecekleri gibi, diledikleri takdirde stokta bulunan emtiaya isabet eden kısmı maliyete dahil edebileceklerdir.
2-Stoklarda Değer Düşüklüğü
[3]
Vergi Usul Kanunu'nun 278'nci maddesinde, Yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veyahut bozulmak çürümek, kırılmak çatlamak, paslanmak gibi haller neticesinde iktisadi kıymetlerinde önemli bir azalış vaki olan emtia ile maliyetlerin hesaplanması mutad olmayan hurdalar ve döküntüler, üstüpü, deşe ve ıskartalar emsal bedeli ile değerleneceği hükme bağlanmıştır.
Bu durumda, malın maliyetinde meydana gelen kayıpların gider hesaplarına intikal ettirilmesi mümkündür. Ancak malda ne kadar değer düşüklüğünün meydana geldiğinin tespit edilmesi gerekmektedir. Malların değerindeki düşüklük ilgili malların emsal bedeli ile değerlenmesi suretiyle hesaplanacaktır. Vergi Usul Kanunu'nun 267'nci maddesinde, emsal bedelinin sıra ile aşağıdaki esaslara göre tespit edileceği hüküm altına alınmıştır. Buna göre;
"Birinci Sıra: (Ortalama Fiyat Esası) Aynı cins ve nevideki mallardan sıra ile değerlemenin yapılacağı ayda veya bir evvelki ayda veya bir daha evvelki aylarda satış yapılmışsa, emsal bedeli bu satışların miktar ve tutarına göre mükellef tarafından çıkarılacak olan "Ortalama Satış Fiyatı" ile hesaplanır. Bu esasın uygulanması için aylık satış miktarının emsal bedeli tayin olunacak her bir malın miktarına nazaran % 25'den az olmaması şarttır.
İkinci Sıra: (Maliyet Bedeli Esası) Emsal bedeli belli edilecek malın, maliyet bedeli bilinir veya çıkarılması mümkün olursa bu takdirde mükellef bu maliyet bedeline, toptan satışlar için % 5, perakende satışlar için % 10 ilave etmek suretiyle emsal bedelini bizzat belli eder.
Üçüncü Sıra: (Takdir Esası) Yukarıda yazılı esaslara göre belli edilemeyen emsal bedelleri ilgililerin müracaatı üzerine Takdir Komisyonunca takdir yolu ile belli edilir. Takdir, maliyet bedeli ve piyasa kıymetleri araştırılmak suretiyle yapılır. Takdir edilen bedellere mükelleflerin vergi mahkemesinde dava açma hakkı mahfuzdur. Ancak dava açılması verginin tahakkuk ve tahsilini durdurmaz.
Yukarıdaki esaslarla mukayyet olmaksızın kaza mercilerinin re'sen biçtikleri değerler ile zirai kazanç ölçülerini tesbit eden kararnamelerde yer alan unsurlar emsal bedeli yerine geçer. Ücretle yapılan imalatta ücretin gerçek miktarının bilinmemesi veya doğru olarak tayin edilememesi hallerinde tesbit edilecek emsal ücret de aynı esaslara göre tayin olunur."
Yukarıdaki madde metnine göre, kıymeti düşen malların muhakkak emsal bedelinin tespiti gerekmektedir. Emsal bedelinin tesbitinde ise V.U.K. 267’nci maddesinin birinci sırası (ortalama fiyat esası) ve ikinci sırası (maliyet bedeli esası) değil, üçüncü sırası (Takdir Esası)'nın uygulanması gerekmektedir. Zira; bu malların maliyetinin mutad olmadığı zaten madde hükmünde belirtildiği gibi, hasarlı malların kıymetlerindeki azalmanın farklı olması ortalama satış fiyatı esasının uygulanmasını da olanaksız hale getirmektedir. Ayrıca, iktisadi değer düşüklüğü iddia olunan malların bir kısmı tekrar alım satıma konu olabileceği gibi bir kısmı da değerini tamamen yitirmiş durumda bulunabilir. Satılan ve hesap dönemi sonunda mevcut olan değeri düşen mallardaki hasar dereceleri farklı olunca, ortalama satış fiyatı esas alınamaz. Tekrar hatırlatmak gerekirse, ortalama fiyat esası yalnızca aynı cins ve nevideki mallarda uygulanabilmektedir. Diğer bir deyişle ortalama satış fiyatının esas alınabilmesi için, hasar derecesinin de tüm mallarda aynı oranda olması gerekir ki, bu durum pratikte olanaklı bulunmamaktadır.[4]
Emsal bedel değerlemesi, Takdir Komisyonu’ndan talep edilmelidir. Ancak kanun maddesinde de açıkça hükme bağlandığı üzere, mükellefler değeri düşen mallara ilişkin olarak kaza mercilerine de değer biçtirebilirler. Kanun hükmünde bahsi geçen kaza mercileri ise Ticaret Mahkemeleri ve Asliye Hukuk Mahkemeleridir.
Mükellefler yangın, deprem ve su basması gibi bir doğal afetle karşılaştıklarında; afete ilişkin belirtiler ortadan kalkmadan önce konuyla ilgili mahkeme, itfaiye, sigorta, polis vb. makamlara başvurarak olayı "tespit" ettireceklerdir. Bu makamlardan aldıkları tespit belgesi ile birlikte hesap dönemi içinde bağlı bulundukları Vergi Dairesine başvurarak afet dolayısıyla değeri düşen malların emsal bedelinin "takdir" edilmesini isteyeceklerdir. Değeri düşen mallardan değerlemeye konu olanlar elbette stokta kalanlar olacaktır. Satılan mallar satış fiyatlarıyla değerlenecek ve satış hesapları içerisinde yer alacaktır.
a- Değeri Düşen Malların KDV Karşısındaki Durumu
Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 30'uncu maddesinde indirilmeyecek katma değer vergileri sayılırken "c" bendinde Deprem, sel felaketi, ve Maliye Bakanlığı’nın yangın sebebiyle mücbir sebep ilan ettiği yerlerdeki yangın sonucu zayi olan malların alış vesikalarında gösterilen KDV hariç zayi olan malların KDV 'sinin indirilmeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Bu durumda deprem, sel ve yangın dışında herhangi bir nedenle bir malın tümünün zayi olması halinde, bu mala ait alış belgelerinde gösterilen KDV indirilmeyip gider yazılacaktır. Şayet mala ait KDV daha önce indirim konusu yapılmış ise malın zayi olduğu dönem KDV beyannamesinde söz konusu malın KDV’sinin indirim KDV’sinden düşülmesi gerekmektedir. Malın değerinde kısmen bir düşüş meydana gelmiş olabilir. Bu durumda malın maliyet bedelindeki düşüşe isabet eden KDV indirim konusu yapılmayarak gider yazılacak ve gider yazılacak KDV indirim konusu yapılmışsa, indirim KDV’sinden çıkartılacaktır.
Deprem, sel felaketi ve Maliye Bakanlığı’nın yangın sebebiyle mücbir sebep ilan ettiği yerlerdeki yangın sonucu zayi olan malların alış vesikalarında gösterilen KDV ise indirim konusu yapılabilecektir. Değeri düşen mala ait KDV, önceki dönemlerde indirilmişse mükellefler herhangi bir işlem yapmayacaklardır. Deprem, yangın ve sel nedeniyle zayi olan malların KDV’si henüz indirim konusu yapılmamışsa, bu mallara ilişkin KDV indirim konusu yapılacaktır.
b- Değeri Düşen Mallarla İlgili Muhasebe İşlemleri
1 sıra nolu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne göre, aktiflerle ilgili olarak ayrılan karşılık giderleri “654-Karşılık Giderleri” hesabında izlenir. “654-Karşılık Giderleri” hesabının bakiyesi, “690-Dönem Karı veya Zararı” hesabına aktarılır. Tutarlar 654 nolu hesaba alacak, 690 nolu hesaba ise borçlu kayıtla yapılır.
Yangın, deprem, su basması gibi doğal afetler ve bozulmak, çürümek, paslanmak, kırılmak, çatlamak, teknolojik gelişmeler ve moda değişiklikleri nedeniyle stokların fiziki ve ekonomik değerlerinde önemli azalışların ortaya çıkması veya bunların dışında diğer nedenlerle stokların piyasa fiyatlarında düşmelerin meydana gelmesi halinde, kayıpları karşılamak üzere ayrılan karşılıklar, “158-Stok Değer Düşüklüğü Karşılığı” hesabında izlenir. Bu hesabın karşılığında “654-Karşılık Giderleri” hesabına borç kaydı yapılır. Karşılık ayrılan stok kaleminin işletme içinde kullanılması ya da satılması halinde karşılık hesabı, “644-Konusu Kalmayan Karşılıklar” hesabına aktarılmak suretiyle kapatılır. Ayrıca, “293-Gelecek Yıllar İhtiyacı Stoklar” hesabında izlenen kalemlerde ortaya çıkan değer düşüklüğü “298-Stok Değer Düşüklüğü” hesabında izlenir.
Stok değer düşüklüğü karşılık giderleri, aşağıdaki kayıt örneği ile muhasebeleştirilir.
[5]
_________________ / ____________
654 KARŞILIK GİDERLERİ XX
158 STOK DEĞER DÜŞÜKLÜĞÜ
KARŞILIĞI HESABI XX
Karşılık gideri ayrılması
________________ / ______________
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI XX
654 KARŞILIK GİDERLERİ XX
Karşılık giderlerinin dönem sonuçlarına intikali
__________________ / ___________________
F- DURAN VARLIKLAR
1 sıra numaralı Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’nde duran varlıklar; bir yıldan veya bir normal faaliyet döneminden daha uzun sürelerle işletme faaliyetinde kullanılmak üzere edinilen fiziki varlıklar olarak tanımlanır. Duran varlıklar, maliyet bedeli ile değerlenmektedir. Duran varlıkların maliyet bedeline, satın alma bedeli, komisyon ve nakliye giderleri gibi giderler girmektedir. Ayrıca VUK’nun 270’nci maddesine göre; gayrimenkuller ile gayrimenkuller gibi değerlenen duran varlıkların maliyet bedeline; noter, mahkeme, kıymet takdiri, komisyon ve tellaliye giderleri ile Emlak Alım ve Özel Tüketim Vergileri de girmektedir. Yine aynı kanunun 272’nci maddesine göre; normal, bakım ve tamir ve temizleme giderleri dışında, gayrimenkulu genişletmek veya iktisadi kıymetini devamlı artırmak maksadıyla yapılan giderler gayrimenkulun maliyet bedeline eklenmelidir.
1-Finansman Giderlerinin Maliyet Bedeline İntikali
İktisadi kıymetlerin alınması için kullanılan kredilerle ilgili faiz ve kur farkları ile dönem sonuna kadar oluşan kur farklarının maliyet bedeline intikali konusu 163 nolu VUK Genel Tebliği ve 187 nolu GVK Genel Tebliğlerinde açıklanmıştır. Yatırımların finansmanında kullanılan kredilerle ilgili faizlerden kuruluş dönemine ait olanların sabit kıymetle birlikte amortisman yoluyla itfa edilmek üzere yatırım maliyetine eklenmesi gerekmekte; işletme dönemine ait olanların ise, ilgili bulundukları yıllarda doğrudan gider yazılması ya da maliyete intikal ettirilmek suretiyle amortismana tabi tutulması gerekmektedir. Ayrıca döviz kredisi kullanılarak yurt dışından sabit kıymet ithal edilmesi sırasında veya sonradan bu kıymetlere ilişkin borç taksitlerinin değerlemesi dolayısıyla ortaya çıkan kur farklarından, sabit kıymetin iktisap edildiği dönem sonuna kadar olanların, kıymetin maliyetine eklenmesi zorunlu bulunmakta; aynı kıymetlerle ilgili söz konusu dönemden sonra ortaya çıkan kur farklarının ise, ait oldukları yıllarda doğrudan gider yazılması ya da maliyete intikal ettirilerek amortisman konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.
A şirketi dönem içerisinde banka kredisiyle bir makine satın almıştır. Kurum dönem sonundaki faiz giderlerini maliyete ekleyecektir. Bu durumda muhasebe kaydı dönem sonunda şöyle olur.
____________________ / _____________________________
253 – TESİS MAKİNA VE CİHAZLAR XX
780 – FİNANSMAN GİDERLERİ XX
Finansman Giderinin Maliyete Eklenmesi
_____________________ / ____________________________
2-Amortismanların Muhasebe İşlemleri
VUK’nun 313’üncü maddesi uyarınca; iktisadi ömrü bir yıldan fazla olan, envantere dahil olan ve işletmede kullanılan, yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan ve değeri belli bir tutarı aşan (1.1.2006’dan itibaren 520,00-YTL ) sabit kıymetler amortisman yoluyla itfa edilmek zorundadırlar. Dönem sonunda sabit kıymetin işletme içinde yer aldığı birime göre aşağıdaki şekilde muhasebeleştirilir
_______________________________ / _____________ ________________
730 GENEL ÜRETİM GİDERLERİ XX
740 HİZMET ÜRETİM MALİYETİ XX
750 ARAŞTIRMA GELİŞTİRME GİDERLERİ XX
760 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ XX
770 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ XX
257 BİRİKMİŞ AMORTİSMANLAR XXXX
_____________________________ / ____________________________________
III. DÖNEM SONU MUHASEBE İŞLEMLERİNİN KAPANIŞ KAYDI
Dönem sonunda gelir, gider, maliyet ve hasılat hesapları kapatılır. Bütün bu hesaplar kar zarar hesabına aktarılır. Aktarmanın muhasebe kaydı aşağıdaki gibi olur.
___________________________ 31.12.2006 _________________________
751 AR-GE GİDERLERİ YANSITMA H. XX
761 PAZARLAMA SATIŞ DAĞITIM GİDERLERİ YANSITMA H. XX
771 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ YANSITMA H. XX
781 FİNANSMAN GİDERLERİ YANSITMA H. XX
750 ARAŞTIRMA GELİŞTİRME GİDERLERİ XX
760 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ XX
770 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ XX
780 FİNANSMAN GİDERLERİ XX
Gider ve maliyet hesaplarının yansıtma hesaplarına aktarılması
______________________________ / _________________________________
630 ARAŞTIRMA GELİŞTİRME GİDERLERİ XX
631 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ XX
632 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ XX
660 KISA VADELİ BORÇLANMA GİDERLERİ XX
751 AR-GE GİDERLERİ YANSITMA H. XX
761 PAZARLAMA SATIŞ DAĞITIM GİDERLERİ YANSITMA H. XX
771 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ YANSITMA H. XX
781 FİNANSMAN GİDERLERİ YANSITMA H. XX
Yansıtma hesaplarının gelir tablosu hesaplarına intikali
_______________________________ / _______________________________________
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI XXXXXXXX
620 -621 SATILAN MAL MALİYETİ XX
630 ARAŞTIRMA GELİŞTİRME GİDERLERİ XX
631 PAZARLAMA SATIŞ VE DAĞITIM GİDERLERİ XX
632 GENEL YÖNETİM GİDERLERİ XX
654 KARŞILIK GİDERLERİ XX
657 REESKONT FAİZ GİDERLERİ XX
659 OLAĞAN GİDER VE ZARARLAR XX
660 KISA VADELİ BORÇLANMA GİDERLERİ XX
689 DİĞER OLAĞANDIŞI GİDER VE ZARARLAR XX
Yukarıdaki yevmiye maddesindeki giderlerin ve diğer bazı kalemlerin kar/zarar hesabına intikali
________________________________ / _______________________________________
600 YURT İÇİ SATIŞLAR XX
642 FAİZ GELİRLERİ XX
647 REESKONT FAİZ GELİRLERİ XX
679 DİĞER OLAĞANDIŞI GELİR VE KARLAR XX
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI XXX
Hasılat ve gelir hesaplarının kar/zarar hesabına intikali
_______________________________ / _____________________________________
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI hesabının bakiyesi borç kalanı verirse işletme karlıdır. İşletme bu kardan vergisini indirecek ve net karını bulacaktır.
_______________________________ 31.12.2006 ____________________________
690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI XXX
691 VERGİ ve DİĞER YASAL YÜKÜMLÜLÜKLER X
692 DÖNEM NET KARI XX
________________________________ / _________________________________
692 DÖNEM NET KARI XX
590 DÖNEM NET KARI XX
Karın bilanço hesabına aktarılması
________________________________ / ____________________________________
YARARLANILAN KAYNAKLAR
1- AK Mehlika Sultan, Dönem Sonu İşlemleri,
Vergi Dünyası
, Aralık 2006
2- GÜNDOĞDU Burhan, Değeri Düşen Malların Değerlemesi, www.vergi.tc
3- KARYAĞDI Nazmi, Değeri Düşen Mallarda Değerleme,
Vergi Dünyası,
Aralık 2005
4- Beyanname Düzenleme Kılavuzu, İstanbul: HUD Yayınları,2006
5- Denetim Cilt 1. İstanbul: HUD yayınları, 2004
Burhan GÜNDOĞDU
Hesap Uzmanı
[1]
Mehlika Sultan Ak, Dönem Sonu İşlemleri, Vergi Dünyası, Aralık 2006
[2]
Mehlika Sultan Ak, Dönem Sonu İşlemleri, Vergi Dünyası, Aralık 2006
[3]
Ayrıntılı Bilgi için Bkz. Burhan Gündoğdu, Değeri Düşen Malların Değerlemesi, www.vergi.tc
[4]
Denetim Cilt 1, s. 278, Hesap Uzmanları Derneği Yayını, İstanbul, 2004
[5] Nazmi Karyağdı, “Değeri Düşen Mallarda Değerleme”,
Vergi Dünyası,
Aralık 2005
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.
*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.
ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi
Excel Dokümanı
Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti.
Web Tasarımı