Okunma Sayısı : 1567
   
Sizden Gelenler - PRİM VE VERGİ BORÇLARININ KAMUOYUNA AÇIKLANMASI USUL VE ESASLARI
Yayımlanma Tarihi: 5.02.2008
 
PRİM VE VERGİ BORÇLARININ KAMUOYUNA AÇIKLANMASI USUL VE ESASLARI
Mustafa ÇOLAK-Maliye Bakanlığı Daire Başkanı
 
I- GİRİŞ
     213 sayılı Vergi Usul Kanununun 5 inci maddesinin dördüncü fıkrasında, "Mükelleflerin vergi tarhına esas olan beyanları, kesinleşen vergi ve cezaları ile vadesi geçtiği halde ödenmemiş bulunan vergi ve ceza miktarları Maliye Bakanlığınca açıklanabilir. Maliye Bakanlığı bu yetkisini mahalline devredebilir. Ayrıca, kamu görevlilerince yapılan adli ve idari soruşturmalarla ilgili olarak talep edilen bilgi ve belgeler ile bankalara, yapacakları vergi tahsiline yönelik bilgiler verilebilir. Sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenledikleri veya kullandıkları vergi inceleme raporuyla tespit olunanların, kanunla kurulmuş mesleki kuruluşlarına ve 3568 sayılı Kanunla kurulan birlik ve meslek odalarına bildirilmesi vergi mahremiyetini ihlal sayılmaz. Bu takdirde kendilerine bilgi verilen kişi ve kurumlar da bu maddede yazılı yasaklara uymak zorundadırlar. Maliye Bakanlığı bilgilerin açıklanmasıyla ilgili usulleri belirlemeye yetkilidir." hükmüne yer verilmiştir.
 
Öte yandan bir ilk olarak yeni sosyal güvenlik kurumu kanununun yasalaşmasını müteakip yürürlüğe konulan Sosyal Güvenlik Kurumuna Prim Borcu Olan İşverenlerin Kamuoyuna Açıklanmasına Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ile de ödeme tarihi altı aydan daha uzun süre gecikmiş ve Kurum Yönetim Kurulu tarafından her yıl için belirlenecek tutardan daha fazla prim borcu olan işverenlerin ve prim borçlarının kamuoyuna açıklanmasına ilişkin usul ve esaslar tespit edilmiştir.
 
Bu anlamda gerek vergi uygulamaları ve gerekse bir ilk olarak prim borçlarının açıklanması usul ve esaslarına izleyen kısımlarda yer verilmeye çalışılacaktır.
 
II- VERGİ BORÇLARININ İLANI

     213 sayılı Vergi Usul Kanununun 5 inci maddesinin dördüncü fıkrasına göre Maliye Bakanlığına vergi borçlarına ait bilgilerin açıklanmasıyla ilgili usulleri belirleme yetkisi verilmiştir.
 
     Bu hüküm uyarınca, vadesi geçtiği halde ödenmemiş vergi ve cezaların açıklanmasına ilişkin usuller tespit edilmiştir. [1]
 
    II.1. AÇIKLANACAK BİLGİLER
     
     Vadesi geçtiği halde ödenmemiş bulunan vergi ve cezaların tespitinde aşağıdaki hususlar göz önünde bulundurulacaktır.
 
     1. Alacaklı Amme İdaresi ve Nev'i İtibariyle

     213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine tabi olup; sadece vergi dairelerince takip ve tahsil edilen vergi, resim, harç, fon payı, vergi cezaları, gecikme faizi ve gecikme zamları açıklamaya konu olacaktır.
 
     2. Tutar İtibariyle

     Açıklamaya konu alacak toplamı aşağıdaki hususlar göz önünde bulundurularak tesbit edilecektir.

     a) Birden fazla vergi dairesinde mükellefiyet kaydı bulunan mükelleflerin açıklanacak borçlarının olup olmadığının belirlenmesinde bu vergi dairelerine olan borçları birleştirilmeyecektir. Tutar itibariyle açıklama kapsamına giren alacaklar alacaklı vergi daireleri itibariyle ayrı ayrı dikkate alınacaktır.

     Açıklamaya konu alacak her bir vergi dairesi için ayrı ayrı dikkate alınacağından, belirlenen tutarın altında alacağı olan vergi dairesince mükellef hakkında açıklama yapılmayacaktır.

     b) 31 Aralık tarihi itibariyle vadesi geldiği halde, takip eden takvim yılının 30 Haziran tarihi itibariyle ödenmemiş bulunan ve nev'i itibariyle açıklama kapsamına giren amme alacaklarının toplam tutarı açıklanacak miktarın tespitinde dikkate alınacak ve bu alacaklara 30 Haziran tarihi itibariyle gecikme zammı hesaplanarak borç toplamına ilave edilecektir.

     c) Açıklanacak amme alacağının miktarının tespitinde 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesi uyarınca tecil edilip de tecil şartlarına uygun olarak ödenmekte olan alacaklar dikkate alınmayacaktır.

     Tecil şartlarının ihlal edilmiş olması halinde ise amme alacağının vade tarihi de dikkate alınarak belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde varsa borçlunun diğer borçları ile birlikte tecil şartlarını ihlal ettiği borcu da açıklama kapsamına alınacaktır.

     6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince 30 güne kadar ödeme süresi verilen amme alacaklarından ödeme süresi bitmemiş olanlar da tecil edilmiş kamu alacağı gibi değerlendirilecektir.

     Açıklama tarihinden önce 6183 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinde sayılan teminatlardan "banka teminat mektubu"nu ilgili tahsil dairesine vermek suretiyle tecil talebinde bulunan ve açıklama tarihi itibariyle talepleri henüz değerlendirme aşamasında bulunan mükelleflerin, banka teminat mektubu ile teminat altına alınan borçları açıklama kapsamına alınmayacaktır.

     d) Mükellefin açıklamaya esas alınan tutarın üzerinde borcu bulunmakla birlikte nakden veya mahsuben iade talebinin de bulunması halinde aşağıdaki şekilde işlem yapılacaktır.

     Nakden veya mahsuben iade yapılabilmesi için ilgili mevzuat gereğince istenilen belgelerin açıklama tarihinden önce mükellef tarafından eksiksiz olarak vergi dairelerine  ibraz edilmiş olması gerekmektedir.

     Bu belgelerin tam olması koşuluyla nakden veya mahsuben iadesi talep edilen miktarın kesinleşip kesinleşmediğine bakılmaksızın borç toplamından düşülecektir. Kalan borç, Bakanlığımızca belirlenen tutarın üzerinde ise açıklama kapsamına alınacaktır.

     Nakden veya mahsuben iade alacağı kesinleştiği anlaşılan mükelleflerden aranılan amme alacaklarına ilişkin mahsup işlemleri süratle yerine getirilecektir.

     e) Mükellefin açıklamaya konu tutarın üzerinde borçlu olup olmadığı tespit edilirken vergi sorumlusu olması dışında çeşitli kanunlarda yer alan sorumluluk müesseseleri nedeniyle asıl amme borçlusunun yanı sıra sorumlu olduğu tutar şahsi borçlarına ilave edilmeyecektir.

     f) Ödeme emri tebliği ya da cebren takip ve tahsil muameleleri üzerine mükellef tarafından yaratılan ihtilaflar sonucu açıklamanın yapılacağı tarihten önce verilmiş olan ve bu tarihe kadar geçerliliğini koruyan yürütmenin durdurulması kararları uyarınca mükellef hakkında takibat yapılmasına imkan bulunmadığından da durumdaki mükelleflerin borçları açıklamaya dahil edilmeyecektir.

     3. Açıklamanın Şekli

     Açıklama, borcu bulunan mükelleflere ait bilgileri ihtiva edecek şekilde hazırlanan bir liste ile yapılacaktır.

     Listede;
     1- Mükellefin adı, soyadı veya unvanı, vergi kimlik numarası,
     2- Esas faaliyet konusu,
     3- Borç toplamı,
     4- Açıklama
 
     Sütunları yer alacaktır.
     
     II.2. AÇIKLAMADA ESAS ALINACAK TUTAR

     Açıklama kapsamına giren her bir vergi dairesine 125.000 YTL ve daha fazla borcu olan veya bu tutar ve üzerinde kesinleşen vergi ve cezası bulunan mükelleflerin alınması gerekmektedir.
 
     II.3. AÇIKLAMANIN YAPILACAĞI YER VE ZAMAN
 
- 2007 yılında yapılacak açıklamaların, Türkiye genelindeki vergi dairelerinde (vergi dairesinin ilan koymaya mahsus yerlerinde asılmak suretiyle) 16 Temmuz 2007 ila 16 Ağustos 2007 tarihleri arasında, 3 Eylül 2007 tarihinden itibaren de Gelir İdaresi Başkanlığı’nın internet sitesinde yapılması,

- Yapılacak açıklamada, 31.12.2006 tarihi itibarıyla vadesi geçtiği halde 30.6.2007 tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan ve nev’i itibarıyla  açıklama kapsamına alındığı belirtilen vergi ve cezalar ile 1.6.2006-31.5.2007 tarihleri arasında kesinleşen tarhiyatların dikkate alınması,

- Açıklama kapsamına, 4811 sayılı Vergi Barışı Kanununun 5. maddesi hükümlerine göre taksitlendirilen ve taksit ödeme süresi henüz sona ermemiş olan vergi ve cezalar ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununun Geçici 3. maddesi ve 5393 sayılı Belediye Kanununun Geçici 5. maddesi uyarınca Hazine Müsteşarlığı Belediye Uzlaşma Komisyonu Başkanlığına takas ve mahsup için başvuruda bulunan ve başvuruları kabul edilen, büyükşehir belediyeleri/belediyeler ve bunlara bağlı kuruluşlar ile sermayesinin % 50’sinden fazlası büyükşehir belediyelerine/belediyelere ait şirketlerin vadesi 31.12.2004 tarihi ve öncesine rastlayan borçlarının alınmaması hususlarına

Dikkat edilecektir.[2]
 
III- PRİM BORÇLARININ AÇIKLANMASI
     
16/5/2006 tarihli ve 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (g) bendine dayanılarak hazırlanan Yönetmelik ile Sosyal Güvenlik Kurumu Yönetim Kurulunca her yıl için prim borcu kamuoyuna açıklanacak işverenlerin belirlenmesine esas olmak üzere, Türkiye genelinde işverenlerin sahip oldukları tüm işyerleri dikkate alınarak asgari borç miktarı kararlaştırılır. Yönetim Kurulu, asgari borç miktarını kararlaştırırken, prim borcunun asıl kısmı ya da bununla birlikte asıl prim borcuna bağlı gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferilerin toplamından hangisinin esas alınacağını belirlemeye yetkilidir.
 
Bu anlamda,
 
1-Asgari borç miktarını belirleme yetkisi

Yönetim Kurulunca, her yıl için prim borcu kamuoyuna açıklanacak işverenlerin belirlenmesine esas olmak üzere, Türkiye genelinde işverenlerin sahip oldukları tüm işyerleri dikkate alınarak asgari borç miktarı kararlaştırılır. Yönetim Kurulu, asgari  borç miktarını kararlaştırırken, prim borcunun asıl kısmı ya da bununla birlikte asıl prim borcuna bağlı gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferilerin toplamından hangisinin esas alınacağını belirlemeye  yetkilidir.
 
İlgili mevzuat gereğince ödeme süresinin bitiminden itibaren altı aydan daha uzun süre geçmiş prim borcu bulunan işverenlerden, Yönetim Kurulu tarafından her yıl için belirlenecek tutardan daha fazla borcu olanlar, yılda en az bir en çok iki defa topluca ilan edilir.      
 
2-Borcun tespiti

Borçlu işverenlerin kamuoyuna açıklanacak prim borcu; 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu uyarınca ödenmesi gereken sigorta primini, emekli keseneklerini ve bunların karşılıklarını ifade eder.
 
Kamuoyuna açıklanacak borçlu işverenlerin Türkiye genelinde ödenmeyen prim aslının tespitinde; ödeme süresinin sona erdiği veya kesinleştiği tarihi takip eden aydan başlanarak üzerinden altı ay geçmesine rağmen ödenmeyen primlerin, borç asılları toplamı dikkate alınır. Ödeme vadesindeki gecikme altı aydan az olmamak kaydıyla en son hangi aya ait borç asıllarının dikkate alınacağı Başkan tarafından belirlenir.  
 
Yönetim Kurulunca, kamuoyuna açıklanacak işverenlerin prim borcunun belirlenmesinde asıl alacak ve bunlara bağlı gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferilerin toplamından oluşan borcun dikkate alınacağına karar verilmesi halinde, bulunacak borç aslına, anılan borçların ödenmesi gereken sürenin bitiminden kamuoyuna açıklamanın yapılacağı aydan önceki üçüncü ayın sonuna kadar ilgili mevzuat gereğince hesaplanacak gecikme cezası veya gecikme zammı ile faiz toplamı dikkate alınır.
 
Re’sen tahakkuk ettirilen prim borçları, davaya konu olmamak kaydıyla, idari aşamada kesinleştiği tarihi takip eden aydan başlanarak üzerinden altı ay geçmesi ve ödenmemiş olması halinde kamuoyuna açıklanacak borç miktarının hesaplanmasında dikkate alınır.

Prim borcu dava  konusu edilmiş ise, söz konusu prim borcu ancak bu davanın kesin hükme bağlanmış olması halinde kamuoyuna açıklanacak borç miktarında dikkate alınır.
 
Bu çerçevede, son olarak Yönetim Kurulunun 09.04.2007 tarihli ve 2007/160 sayılı kararı uyarınca Sosyal Güvenlik Kurumuna 50.000.YTL ve üzerinde prim aslı borcu bulunan işverenlerin Kamuoyuna açıklanmasına karar verilmiştir.
 
3-Kamuoyuna açıklamada dikkate alınmayacak borçlar

Açıklanacak prim borcunun miktarının tespitinde aşağıdaki borçlar dikkate alınmaz.
 
a) 21/7/1953  tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesi uyarınca tecil ve taksitlendirilmiş olup, açıklanan işlemi, kamuoyuna açıklamanın yapılacağı aydan önceki üçüncü takvim ayının sonuna kadar bozulmamış olan prim borçları.
 
b) Açıklama tarihinden önce 6183 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinde sayılan teminatlardan banka teminat mektubunun verilmesi suretiyle tecil ve taksitlendirme talebinde bulunan ve açıklama tarihi itibarıyla talepleri henüz değerlendirme aşamasında bulunan işverenlerin, banka teminat mektubu ile teminat altına alınan prim borçları.
 
c) Özel kanunlara göre ödeme planına bağlanan ve kamuoyuna açıklamanın yapılacağı aydan önceki üçüncü takvim ayının sonuna kadar ödeme yükümlülükleri yerine getirilen prim borçları.
 
ç)  Çeşitli kanunlarda yer alan sorumluluk hükümleri gereğince, işverenin işverenlik sıfatı dışında asıl  kurum borçlusu ile birlikte sorumlu olduğu borç tutarı.
 
d) Takip ve tahsil müesseseleri üzerine işveren tarafından yaratılan ihtilaflar sonucu açıklamanın yapılacağı tarihten önce verilmiş olan ve bu tarihe kadar geçerliliğini koruyan icranın durdurulmasına ilişkin tedbir kararlarına konu  prim borçları.
 
e) Ertelenen prim borçları.
 
f) Kamuoyuna açıklamanın yapılacağı tarihten önceki onuncu iş gününün sonuna kadar tamamen ödenen veya banka teminat mektubu ile teminat altına alınan prim borçları.
 
4-Listelerin hazırlanması

Borçlu işverenlerin prim borçlarının kamuoyuna açıklanması aşağıdaki bilgileri içeren bir liste ile yapılır. Kamuoyuna açıklanacak liste, borç durumu büyükten küçüğe sıralama yapılmak suretiyle hazırlanır ve her sayfasına müteselsil sıra numarası verilir.
Listede aşağıdaki hususlar yer alır:

          a) İşverenin adı, soyadı veya unvanı,
          b) İşverenin Vergi Kimlik Numarası veya T.C. Kimlik Numarası,
          c) İşverenin bu Yönetmelik hükümlerine göre tespit edilen açıklanacak borç tutarı.

Kamuoyuna açıklanacak borçlu işverenlere ilişkin listenin her sayfası ilgili Daire Başkanı ile listeyi tanzim eden personel tarafından imzalanır ve mühürlenir.

5-Listenin kamuoyuna açıklanması

Kamuoyuna açıklanacak borçlu işverenler listesi, her yılın Mart- Haziran döneminde Kurumun internet sitesinde ve/veya il müdürlüklerinde bir hafta süre ile kamuoyuna açıklanır. Kamuoyuna açıklanan listede kayıtlı işverenler hakkında, listede yer alan bilgiler dışında başka açıklama yapılmaz.

Kamuoyuna açıklanan listeler, askıdan kaldırıldıktan sonra, muhafaza edilir. Bu tarihten sonra listede yer alan işverenler hakkında listede yer alan bilgiler de dahil olmak üzere  herhangi bir açıklamada bulunulmaz.
 
6-İtiraz ve düzeltme

İşverenler ilan edilen bilgilere, ilanın yapıldığı tarihi takip eden üç iş günü içerisinde Kuruma itiraz edebilirler. Yapılan itirazlar Kurumca incelenir. Bu inceleme sonucunda itirazın haklı olduğunun tespiti halinde listelerde gerekli düzeltme yapılarak, borcun ilan edilme usulünde olduğu şekliyle kamuoyuna duyurulur. 
 
IV- SONUÇ
 
Saydam yönetim anlayışının bir uzantısı olarak kamuya borçlu mükelleflerin açıklanması metodunun vergi borçlularının yanı sıra önemli bir parafiskal gelir olarak sigorta prim borçları açısından da ele alınması ve hayata geçirilmesi önemli bir kilometre taşıdır.
 
Bu anlamda, getirilen kamuoyuna açıklama prensibinden beklenen ve umulan faydaların ne derece gerçekleşeceğinin cevabı da yine borçluların yüce vicdani ve kamusal sorumluluklarında yatmaktadır. Yani yeteri kadar borçlu nezdinde âleme ilan edilme etki göstermiyorsa uygulanan yöntemin sadece ve sadece şekli bir yanılsamadan öteye gitmediği apaçık ortaya çıkacaktır.
 
Sonuç itibari ile borçlu listelerinin yayımlanması ile birlikte mevcut borçların ödenmesi noktasında iyi niyetli hareketlerin gün ışığına çıkması, halk kesimlerinin yeterli hassasiyeti göstermeyenlere karşı farklı platformlarda tepkilerini ortaya koymaları veya kamu otoriteleri nezdinde farklı usul ve yöntemlerle bilinçlendirilmeleri işlevlerinin birebir ortaya çıkması beklenmelidir.
 


[1] 293 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği
[2] 374 Sıra No Vergi Usul Kanunu Tebliği: 28.6.2007 tarih ve 26566 sayılı Resmi Gazete
 
 
 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı