YENİ SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNDE EMEKLİLERİN SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİ ORANINDA ARTIŞ VAR MI?
Mahmut ÇOLAK
Sigorta Müfettişi
I-GENEL AÇIKLAMA
Bilindiği üzere; Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde sosyal güvenlik destek primi (SGDP) kesintisi, sosyal güvenlik kuruluşlarından SSK ve Bağ-Kur’da uygulanmakta olup, Emekli Sandığı’nda ise böyle bir uygulama bulunmamaktadır. SGDP uygulaması, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası’nda 29.04.1986 tarih ve 3279 sayılı Yasayla yapılan düzenleme ile başlatılmıştır. Bu çalışmamızda, yeni dönemde SGDP oranında artış olup olmadığı ve 31.12.2006 tarihine kadar olan dönemde geçerli olan sosyal güvenlik yasalarına göre SGDP uygulaması ile 01.01.2007’de yürürlüğe girecek olan yeni sosyal güvenlik sistemimizde SGDP uygulaması karşılaştırmalı olarak işlenmeye çalışılacaktır.
II-506 SAYILI YASAYA GÖRE SGDP UYGULAMASI
506 sayılı Yasaya göre SGDP uygulaması iki şekilde yapılmaktadır. Bunlar;
- Bağ-Kur, Emekli Sandığı ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası’nın Geçici 20 nci Maddesi Uyarınca Kurulan Sandıklardan malullük veya emekli aylığı alanların hizmet akdine istinaden çalışmaları durumunda malullük/emekli aylıkları kesilmeksizin, sadece ve sadece sigorta primine esas kazançları (SPEK) üzerinden %30 oranında (%7,5 sigortalı (emekli) hissesi, %22,5 işveren hissesidir.) SGDP kesilmektedir.
Bunlardan kendi yasalarına göre görev malullüğü aylığı bağlanmış olanlar Kurumdan yazılı talepte bulunurlarsa, bunlar hakkında talep tarihini takip eden aybaşından itibaren, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları da uygulanır.
Bu süreler sigortalılık süresinden sayılmaz, hizmetlerin birleştirilmesi hakkında Yasa hükümleri uygulanmaz, toptan ödeme yapılmaz, sadece iş kazası veya meslek hastalığı sigorta hükümleri uygulanır.
2. SSK’dan yaşlılık aylığı alanlar (506 sayılı Yasadan malullük aylığı almakta olanlar için geçerli değildir.[1]) hakkında üç yol bulunmaktadır:
· Hizmet akdine istinaden çalışmaya başlamaları durumunda yaşlılık aylıkları çalışmaya başladıkları tarihte kesilmektedir.
· Yazılı talepte bulunmaları halinde yaşlılık aylıklarının ödenmesine devam olunur, ancak bunlardan prime esas kazançları üzerinden % 30 oranında SGDP kesilir.
· Serbest avukat veya noter olarak çalışmalarını sürdürmeleri durumunda sosyal yardım zammı dahil, almakta oldukları aylıklarından % 15 oranında SGDP kesilir.
Görüleceği üzere; SSK dışındaki diğer sosyal güvenlik kuruluşlarından malullük/yaşlılık aylığı almakta olanların 506 sayılı Yasaya tabi bir işte çalışmaları durumunda aylıkları kesilmemekte iken, SSK’dan yaşlılık aylığı almakta olanlarınki ise kesilmekte, kesilmemesi talep şartı ve SGDP ödemeleri şartlarına bağlanmıştır. Anılan durumun; Anayasanın 10 uncu maddesindeki kanun önünde eşitlik ilkesine aykırı olduğu göze çarpmaktadır. Durum ortada iken belirtilen durumun değiştirilmesi yönünde herhangi bir düzenleme getirilmemiştir. Yargıtay kararları incelendiğinde; SSK’dan emekli olduktan sonra yeniden sigortalı bir işte çalışmaya başlayan iştirakçilerin, yaşlılık aylıklarının kesilmesi ve ödenen aylıkların geri istenmesinin yasaya aykırı olduğu, böyle bir durumda yapılacak işlemin, iştirakçilerin Anayasal güvenlik hakkının hatırlatılması ve bilgilendirilmesi görevinin ifa edilerek 506/63-B maddesi yönünden tercihinin belirlenmesi için iştirakçilerin uyarılması gerektiği, kişinin açıkça iradesini ortaya koymadan aylığının kesilemeyeceği, esasen yasal koşulların gerçekleşmesi sonucu yaşlılık sigortası kolundan aylığa hak kazanan kişinin aylığını keserek ortada bırakmanın hem Sosyal Güvenlik İlkesine hem de onun alt yapısını oluşturan Sosyal Sigorta Sistemine aykırı olacağı ve kişiye sağlanan yasal imkanları işlemez hale getireceği, 63/B madde hükmünün getiriliş amacının yukarıda belirtilen hususlar olduğu yönünde kararlar verildiği görülmektedir. Buna rağmen, Kurum uygulamasını değiştirmemiştir. Ta ki; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.05.2001 tarih ve E.2001/10-441, K.2001/1073 sayılı kararlarına dek. Anılan kararda; yaşlılık aylığı almakta iken yeniden çalışmaya başlayan sigortalıya 506 sayılı Yasanın 63 üncü maddesi ile alternatifli sistem getirildiği, buna göre yaşlılık aylığı almakta olan kişinin bu sistemlerden birini tercih ederek çalışmasını sürdürebileceği, sözü edilen 63 üncü maddenin (A) bendinde gösterilen birinci sistemde yeniden çalışmaya başlayan sigortalının yaşlılık aylığını kestirerek çalışmasını sürdüreceği, 63 üncü maddenin (B) bendinde belirlenen ikinci sistemde ise yaşlılık aylığı almakta olan kişinin yeniden çalışmaya başlaması durumunda SGDP adı altında prim ödeyerek yaşlılık aylığı kesilmeden çalışmaya devam edebileceği, yasanın her iki halde de sigortalıya tercih hakkı tanıdığı, hangi sistemi tercih edeceğini aylık sahibinin kendisinin belirlemesi gerektiği, kişi açıkça iradesini ortaya koymadan aylığının kesilemeyeceği, (tüm sigorta kollarına tabi olarak)ödenen primlerden SGDP karşılığı bloke edilerek, fazlasının iade edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
III-1479 SAYILI YASAYA GÖRE SGDP UYGULAMASI
1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Yasası’nın Ek 20 nci maddesi hükmü ile Bağ-Kur’da 25.08.1999 tarihli 4447 sayılı Yasayla SGDP uygulamasına başlanmıştır. 1479 sayılı Yasaya göre SGDP iki şekilde uygulanmaktadır.
- 1479 sayılı Yasaya göre yaşlılık aylığı bağlananlardan; “kanunla ve kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulu sosyal güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan;a) Esnaf ve sanatkarlar ile diğer bağımsız çalışanlardan ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya basit usulde gelir vergisi mükellefi olanlar ile gelir vergisinden muaf olanlardan Esnaf ve Sanatkar Sicili ile birlikte kanunla kurulu meslek kuruluşuna usulüne uygun olarak kayıtlı olanlar, b) Kolektif şirketlerin ortakları, c) Adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları, d) Limited şirketlerin ortakları, e) Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, f) Donatma iştirakleri ortakları, g) Anonim şirketlerin kurucu ortakları ile yönetim kurulu üyesi olan ortakları,” bu sıralanan çalışmalarına devam edenlerin veya daha sonra çalışmaya başlayanların, sosyal yardım zammı dahil tahakkuk eden aylıklarından, aylığın bağlandığı veya tekrar çalışmaya başlanıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren, çalışmalarının sona erdiği ay dahil %10 oranında sosyal güvenlik destek primi kesilir.
- SSK, Emekli Sandığı ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun Geçici 20 nci Maddesi Uyarınca Kurulan Sandıklardan yaşlılık ve malullük aylığı bağlananlardan, yukarıda belirtilen kapsamda çalışmaya başlayanlar, çalışmaya başladıkları ayı takip eden aybaşından itibaren, çalışmalarının sona erdiği ay dahil 12 nci gelir basamağının[2] %10'u oranında sosyal güvenlik destek primi öderler.
Ödenen primler toptan ödeme olarak iade edilmez ve hizmetlerin birleştirilmesi hakkında Yasa hükümleri uygulanmaz.
IV-YENİ SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNDE SGDP UYGULAMASI
Yeni sistemde SGDP uygulaması anlatılmadan önce 1479 sayılı Yasaya göre sigortalı sayılanların, 5510 sayılı Yasadaki[3] durumları belirtilmeye çalışılacaktır. Genel anlamda eski Bağ-Kur sigortalısı olanlar, yeni sosyal güvenlik sistemimizde 5510 sayılı Yasanın 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde (Bu kapsamdaki sigortalılara kısaca 4b’liler denilecektir.) düzenlenmiştir.
A) 4b Kapsamındaki Sigortalılar
- Köy ve mahalle muhtarları,
- Hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan ise;
- Ticarî kazanç nedeniyle gerçek veya basit usûlde gelir vergisi mükellefi olanlar,
- Serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usûlde gelir vergisi mükellefi olanlar,
- Gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr sicili ile birlikte kanunla kurulan meslek odalarına usûlüne uygun olarak kayıtlı olanlar,
- Anonim şirketlerin kurucu ortakları,
- Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları,
- Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları,
- Diğer şirketlerin tüm ortakları,
- Donatma iştiraklerinin ise tüm ortakları,
- Tarımsal faaliyette bulunanlar,
B) Sosyal Güvenlik Destek Primi Uygulaması
- Yaşlılık aylığı alanlar,
- Sigortalı[4] olarak yeniden çalışmaya başlayanların veya
- Yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmaya veya
- İkamete dayalı sosyal yardım almaya başlayanların
yaşlılık aylıkları,
- çalışmaya başladıkları veya
- ikamete dayalı sosyal yardım almaya başladıkları
tarihi takip eden ödeme dönemi başında kesilir. Yaşlılık aylıkları kesilenlerden, bu Yasaya tâbi olarak yeniden çalışmaya başlayanlardan çalıştıkları süre zarfında prime esas kazançları üzerinden kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına ait prim alınır.
- Yaşlılık aylığı alanlar bu Yasaya tâbi sigortalı olarak yeniden çalışmaya başlayanlardan veya faaliyete devam edeceğini beyan edenlerden aylıklarının kesilmemesi için yazılı istekte bulunanların yaşlılık aylıklarının ödenmesine devam edilir. Bunlardan prime esas kazançlar[5] üzerinden sosyal güvenlik destek primi[6] alınır.
4b’li sigortalılardan sosyal güvenlik destek primine tâbi olanların primleri, aylıklarından kesilmek suretiyle tahsil edilir. Bu kişiler primlerini en fazla 360 günle sınırlı olmak üzere peşin olarak erken ödeyebilir. Erken ödeme halinde erken ödenen her gün için 21/07/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun Ek 1 inci maddesine göre erken ödeme indirimi hükümleri uygulanır. Ancak yapılan erken ödeme indirimi, prime esas kazançtan indirilmez. Erken ödemede sigortalılık süresi, sigorta priminin ait olduğu her ayın ilk gününden itibaren, prim ödeme gün sayısına dahil edilir.
Sosyal güvenlik destek primi ödenmiş veya bildirilmiş süreler bu Yasaya göre malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim ödeme gün sayısına ilave edilmez, toptan ödeme yapılmaz.
Yaşlılık aylığı kesilenler, bu Yasaya tâbi olarak yeniden çalıştıkları süre içinde sosyal güvenlik destek primine tabi çalışmayı; yaşlılık aylığı kesilmeden çalışanlar ise çalıştıkları süre içinde haklarında sosyal destek primi ödeyerek çalışmayı isteyebilirler.[7]
5510 sayılı Yasanın Geçici 10 uncu maddesinin son fıkrası hükmüne göre; 01.01.2007 tarihinden önce mevcut sosyal güvenlik kurumlarından yaşlılık veya emekli aylığı alıp, bu tarih itibarıyla bu Kanuna tâbi çalışmayı sürdürecekler hakkında da yukarıdaki uygulama geçerlidir.
C) Yaşlılık Aylığı Alanların Kamu Sektöründe Çalışıp Çalışamayacakları
5510 sayılı Yasanın 105 nci maddesinin (g) bendi hükmü ile 27/04/2005 tarihli ve 5335 sayılı Yasanın 30 uncu maddesi hariç olmak üzere, diğer yasaların bu Yasaya aykırı hükümleri uygulanmamaktadır. 01.01.2007’den önceki mevcut sosyal güvenlik kurumlarından yaşlılık veya emeklilik aylığı alanlar, kamu sektöründe çalışmaları durumunda 5335 sayılı Yasanın 30 uncu maddesi uygulanmaya devam edilecektir.
5335 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un[8] 30 uncu maddesi ile aşağıdaki hüküm getirilmişti.
(1) Cumhurbaşkanı tarafından atananlar, Bakanlar Kurulu kararı veya müşterek kararnameyle atanan veya görevlendirilenler, Türkiye Büyük Millet Meclisince yapılan seçimler sonucunda görev verilenler ile yükseköğretim kurumlarının öğretim üyeliklerine yapılacak atamalar hariç olmak üzere, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanlar, genel bütçeye dahil dairelerin, katma bütçeli idarelerin, döner sermayelerin, kefalet sandıklarının, sosyal güvenlik kurumlarının ve bütçeden yardım alan kuruluşların kadrolarına açıktan atanamazlar. Diğer kanunların bu fıkraya aykırı hükümleri uygulanmaz.
(2) Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanlar bu aylıkları kesilmeksizin; genel bütçeye dahil daireler, katma bütçeli idareler, döner sermayeler, fonlar, belediyeler, il özel idareleri, belediyeler ve il özel idareleri tarafından kurulan birlik ve işletmeler, sosyal güvenlik kurumları, bütçeden yardım alan kuruluşlar ile özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bunların bağlı ortaklıkları ile müessese ve işletmelerinde ve sermayesinin %50'sinden fazlası kamuya ait olan diğer ortaklıklarda herhangi bir kadro, pozisyon veya görevde çalıştırılamaz ve görev yapamazlar.
Diğer kanunların emeklilik veya yaşlılık aylığı almakta iken emeklilik veya yaşlılık aylıkları ve/veya diğer tazminatları kesilmeksizin atanmaya, çalıştırılmaya veya görevlendirilmeye izin veren hükümleri ile 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun ek 11 inci maddesine göre 01.01.2005 tarihinden önce alınmış Bakanlar Kurulu kararları uygulanmaz.
Bu maddenin ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri;
a) Cumhurbaşkanlığına seçilenler,
b) Dışarıdan Bakanlar Kurulu üyeliğine atananlar,
c) Yasama Organı üyeliğine seçilenler,
d) Mahalli idareler seçimleri sonucuna göre görev alanlar,
e) Sadece toplantı veya huzur ücreti ya da hakkı ödenen görevleri yürütenler ile yönetim ve denetim kurulu üyeliği ücreti karşılığında görevlendirilenler,
f) Yaş haddini aşmamış olmaları kaydıyla her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ders ücreti karşılığı ders görevi verilenler (üniversitelerde ders ücreti karşılığı ders görevi verilenler hakkında yaş haddini aşmamış olmaları kaydı aranmaz.),
g) Vakıf üniversitelerinde görev alanlar,
h) Özel kanunlarında emeklilik veya yaşlılık aylığı kesilmeksizin çalıştırılma veya görev yapma hakkı verilenlerden Cumhurbaşkanı tarafından atananlar, Bakanlar Kurulu kararı veya müşterek kararname ile atanan veya görevlendirilenler ve Türkiye Büyük Millet Meclisince yapılan seçimler sonucunda görev verilenler,
i) 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 60 ıncı maddesinin (a) fıkrası uyarınca Yasama Organı üyeliğinin bitiminden sonra öğretim üyesi olarak atanmış olanlar,
Hakkında uygulanmaz.
V-SONUÇ VE ÖNERİ
506 sayılı Yasaya göre (31.12.2006 tarihine kadar);
SSK dışındaki sosyal güvenlik kurumlarından malullük/emeklilik aylığı almakta iken, iş sözleşmesine istinaden çalışanların aylıkları kesilmemekte, SPEK tutarı üzerinden %30 oranında SGDP kesilmektedir. Bunlardan görev malullüğü aylığı bağlananlar talepleri halinde tüm sigorta kollarına da tabi olabilirler. Yine, bunların da aylıkları kesilmez.
SSK’dan yaşlılık aylığı alanların iş sözleşmesine istinaden çalışmaları halinde ise, iradelerini açıkça ortaya koymadan aylıkları kesilmemektedir. İradelerini aylıklarının kesilmesi yönünde kullananlar tüm sigorta kollarına tabi tutulmakta, aylıklarının kesilmemesi yönünde kullananlar ise SPEK tutarı üzerinden %30 oranında SGDP kesilmektedir.
SSK’dan yaşlılık aylığı alanların serbest avukat veya noter olarak çalışmalarını sürdürmeleri durumunda sosyal yardım zammı dahil, almakta oldukları aylıklarından % 15 oranında SGDP kesilir.
Sigortalı Hissesi (%7,5)
|
İşveren Hissesi (%22,5)
|
En az : 39,83 YTL
|
En az : 119,48 YTL
|
En çok : 258,87 YTL
|
En çok : 776,59 YTL
|
En az tutarın hesaplanmasında, SPEK’in aylık alt sınırı olan 01.01.2006-31.12.2006 devresinde geçerli olan 531,00 YTL dikkate alınmıştır.
En çok tutarın hesaplanmasında, SPEK’in aylık üst sınırı olan 01.01.2006-31.12.2006 devresinde geçerli olan 3.451,50 YTL dikkate alınmıştır.
1479 sayılı Yasaya göre (31.12.2006 tarihine kadar);
Bağ-Kur’dan yaşlılık aylığı alanlar, Yasanın 24-I madde hükmünde belirtilen çalışmalara devam etmeleri veya çalışmaya başlamaları durumunda, sosyal yardım zammı dahil tahakkuk eden aylıklarından, %10 oranında sosyal güvenlik destek primi kesilir.
Bağ-Kur dışındaki sosyal güvenlik kurumlarından yaşlılık ve malullük aylığı alanlar, Yasanın 24-I madde hükmünde belirtilen kapsamda çalışmaya başlamaları durumunda, 12 nci gelir basamağının %10'u oranında sosyal güvenlik destek primi öderler.
Dönem
|
Gelir Basamağı
|
Gelir Tutarı
|
SGDP Tutarı
|
01.01.2006-31.12.2006
|
12
|
623,97 YTL
|
62,40 YTL
|
5510 sayılı Yasaya göre (01.01.2007’den itibaren);
Yaşlılık aylığı alanların, 4a-4b-4c kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlamaları veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmaları veya ikamete dayalı sosyal yardım almaya başlamaları durumunda yaşlılık aylıkları kesilir. prime esas kazançları üzerinden kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına ait prim (toplam prim oranı %33,5-39 arasında, sigortalı hissesi %14, işveren hissesi %19,5-25, devlet katkısı %8) alınır.
Yaşlılık aylığı alanlardan, 4a-4b-4c kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlamaları veya faaliyete devam edeceğini beyan edenlerin, aylıklarının kesilmemesi için yazılı istekte bulunmaları durumunda yaşlılık aylıkları kesilmez, prime esas kazançlar üzerinden (4b’li sigortalıların aylık prime esas kazançları, prime esas günlük kazanç alt sınırı ile üst sınırı arasında kalmak şartı ile kendileri tarafından beyan edilecek günlük kazancın otuz katıdır. Bu sigortalılar tarafından Kurumca belirlenen sürelerde aylık prime esas kazanç beyan edilir. Ancak beyan edilen kazançta bir değişiklik olması durumunda, sigortalının yeniden beyan ettiği kazanç üzerinden hesaplanan prim tahsil edilir. Sigortalı sayılan kişi, aynı zamanda işveren ise beyan edeceği aylık kazancı, çalıştırdığı sigortalıların kazancının en yükseğinden az olamaz. Beyanda bulunmayan sigortalının primleri, prime esas asgarî aylık kazanç üzerinden hesap ve tahsil edilir. Beyanda bulunmayan veya beyan ettiği kazancın düşük olduğu tespit edilen sigortalıların prime esas kazançları, tespit edilen kazanç düzeyine çıkartılarak beyan edilen kazançla arasındaki farkın primi gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmak suretiyle tahsil edilir. Bu sigortalıların primleri, aylıklarından kesilmek suretiyle tahsil edilir.) SGDP kesilir.
Görüleceği üzere; 01.01.2007 tarihinde yürürlüğe girecek olan yeni sosyal güvenlik yasasında, SGDP oranı bakımından, 506 sayılı Yasaya göre %30 olan oranın %33,5-39 arasında değişen bir orana, 1479 sayılı Yasaya göre %10 olan oranın %33,5-39 arasında değişen bir orana yükseltildiği açıktır. Elbette, bu durumun kayıt dışı istihdamı artıracağı ortadadır. Kanaatimce, en büyük hayal kırıklığı kendi adına bağımsız olarak çalışanlar (eski Bağ-Kur’lular) açısından olmuştur. Yasa koyucuların, elbette bu olumsuzluğu ortadan kaldırıcı yasal girişimlere girişmesi kaçınılmaz görünmektedir. SGDP oranı ödenebilir ve ülkemiz gerçeklerine uygun makul bir seviyeye indirilmelidir.
[1] 506 sayılı Yasanın 58 inci maddesinin birinci fıkrası hükmüne göre; malullük aylığı almakta iken sigortalı olarak çalışmaya başlayanların malullük aylıkları, çalışmaya başladıkları tarihten başlayarak kesilir.
[2] 01.01.2006-31.12.2006 döneminde 12. gelir basamağında gelir tutarı; 623,97 YTL’dir.
[3] Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası, 31.05.2006 tarihinde kabul edilerek, 16.06.2006 tarih ve 26200 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, 01.01.2007 tarihi itibariyle yürürlüğe girecektir.
[4] 4a (hizmet akdine istinaden çalışanlar), 4b (kendi adına çalışanlar) ve 4c’liler (kamu görevlileri) sigortalı kavramı içindedirler.
[5] Aylık prime esas kazançları, prime esas günlük kazanç alt sınırı ile üst sınırı arasında kalmak şartı ile kendileri tarafından beyan edilecek günlük kazancın 30 katıdır.
4b’li sigortalıların aylık prime esas kazançları, prime esas günlük kazanç alt sınırı ile üst sınırı arasında kalmak şartı ile kendileri tarafından beyan edilecek günlük kazancın otuz katıdır. Bu sigortalılar tarafından Kurumca belirlenen sürelerde aylık prime esas kazanç beyan edilir. Ancak beyan edilen kazançta bir değişiklik olması durumunda, sigortalının yeniden beyan ettiği kazanç üzerinden hesaplanan prim tahsil edilir.
Sigortalı sayılan kişi, aynı zamanda işveren ise beyan edeceği aylık kazancı, çalıştırdığı sigortalıların kazancının en yükseğinden az olamaz.
Beyanda bulunmayan sigortalının primleri, prime esas asgarî aylık kazanç üzerinden hesap ve tahsil edilir.
Beyanda bulunmayan veya beyan ettiği kazancın düşük olduğu tespit edilen sigortalıların prime esas kazançları, tespit edilen kazanç düzeyine çıkartılarak beyan edilen kazançla arasındaki farkın primi gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmak suretiyle tahsil edilir.
[6] Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı (sigortalının prime esas kazancının % 20'sidir. Bunun % 9'u sigortalı hissesi, % 11'i işveren hissesidir.), kısa vadeli sigorta kolları prim oranı (yapılan işin iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlikenin ağırlığına göre % 1 ilâ % 6,5 oranları arasında olmak üzere, Kurumca belirlenir. Bu primin tamamını işveren öder.) ile genel sağlık sigortası prim oranı (kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına tâbi olanlar için prime esas kazancın % 12,5'idir. Bu primin % 5'i sigortalı, % 7,5'i ise işveren hissesidir.) toplamından oluşmaktadır. Yani en az %33,5 en çok %39 arasında değişmektedir. Sigortalı ve işveren hissesi belirtilen oranlardadır (Sigortalı hissesi %14, işveren hissesi %19,5-25 arasında değişmektedir.). 4b sigortalıları SGDP ödemek suretiyle çalışıyorlarsa ödeyecekleri en az ve en çok prim oranları yukarıdaki gibidir.
Devlet, sigortalının prime esas kazancı esas alınarak; malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları için % 5 oranında; genel sağlık sigortası için ise % 3 oranında katkı yapar.
[7] Yasa maddesi gerekçesinde, “yaşlılık aylığı almakta iken sigortalı olarak çalışmaya başlayan kişilere kendi tercihlerine göre yaşlılık aylıklarının kesilmesi ve prime esas kazançları üzerinden tekrar prim ödemeleri veya aylıklarının devamını istemeleri halinde sosyal güvenlik destek primini ödemeleri suretiyle aylıkları kesilmeksizin çalışabilmelerine imkan verilmiştir. Bu durumda sosyal güvenlik destek primi oranı, emeklilerin çalıştırılmasını teşvik etmeyecek şekilde çalışanlarla aynı oranda belirlenmiştir.” Hususları kayıtlıdır.
[8] 21.04.2005 tarihinde kabul edilerek 27.04.2005 tarihli 25798 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.