CIVATALAR gevşetilirse veya sökülürse, kaza olabilir.
Son zamanlarda bazı cıvatalar gevşetildi, bazılarının da gevşetileceğinden söz ediliyor!
EKONOMİNİN LOKOMOTİF SEKTÖRÜ
Ekonominin lokomotifi olan sektörü biliyorsunuz; inşaat sektörü..
Kendisine bağlı 200’den fazla alt sektörü harekete geçirme özelliği nedeniyle, “lokomotif sektör” olarak adlandırılan inşaat sektöründeki durgunluk veya canlılık, ekonomiye aynen yansıyor.
Bu nedenle, inşaat sektörünün canlı olması, Türkiye ekonomisi açısından son derece önemli..
RAYLAR VE GEVŞETİLEN CİVATALAR
Lokomotifin üzerinde gittiği raylara ve cıvatalarına dikkat etmek gerekiyor.
Lokomotif sektör olan inşaat açısından da yasalara ve kararnamelere dikkat etmek gerekiyor.
Haziran ayı başından itibaren, inşaat ruhsatı alınan konutlarda, Bakanlar Kurulu’nca “yeni KDV oranları” belirleneceği konusunda bir yasa çıktı (Bkz.6322 sayılı Yasa Md.22).
Buna göre; inşaat işinin yapıldığı arsanın veya konutun vergi değeri ve bulunduğu yer esas alınarak, konutun KDV’ye esas değeri bulunacak!
“Semte göre vergi oranı” dünyada hiç bir ülkede yok!
Böyle bir uygulama başlatılırsa; semte göre ayakkabı, elbise, saat, çanta, mobilya ve lokantada farklı KDV oranı tartışmasını da beraberinde getirir.
Yasa maddesi 1 Haziran 2012 tarihinde yürürlüğe girdi. Bu gün 19 Eylül 2012, KDV oranları ortada yok!
1 Hazirandan itibaren ruhsatı alınan konut inşaatlarında; proje üzerinden inşaatçı konut satamıyor, vatandaş da (vergi oranı belli olmadığı için) konut alamıyor!
Bu arada, yasa maddesi hatalı düzenlenmiş. Yasa değişmediği sürece Kararname de uzun süre çıkmaz.
TAPU HARCINDA ARTIRIM
Bütçe açığının azaltılması amacıyla, alınacak önlemler arasında, “tapu harcı” oranı olarak, alıcı ve satıcının ayrı ayrı ödediği binde 16.5 yani toplamda binde 33’lük tapu harcı oranının yükseltileceği de konuşuluyor.
Böyle bir artırım, rayların cıvatalarını gevşetmekten öte rayları sökmek olur.
Satış bedelinin düşük gösterilmesine, buna bağlı olarak da gelir-kurumlar vergisi ve KDV kaybına, “kayıt dışılığın artmasına” neden olur.
Olaya bu yönüyle bakıldığında inşaat sektöründe, “ağaçlarla uğraşırken, ormanı görememek” gibi bir durum olduğu fark ediliyor.
NE YAPMAK GEREKİYOR?
Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörünün rayları ile oynanmasına izin vermemek gerekiyor.
KDV olayında “değer üzerinden” KDV hesaplandığı için 500 bin liralık konutun KDV’si, 50 bin liralık konuttan zaten 10 kat fazla. Burada yapılması gereken, “net alanı 150 m2’yi aşan” konutlarda, aşan kısım (yani 200 m2’nin 50 m2’si için) yüzde 18 KDV oranı belirlemek olmalı.
Tapu harcında da; Bakanlar Kurulu, 5338 sayılı yasanın 138/4. maddesi ile tanınan yetkiyi kullanıp, oranı binde 5’e indirmeli yani tapu harcına “bindirim” değil “indirim” getirilmeli..
Bu makalenin içeriği www.hurriyet.com.tr adresinden alınmaktadır.