Danıştay Dördüncü Daire
Komandit şirketin tüm aktif ve pasifiyle A.Ş. ye dönüşmesi, ortakların işletmeden değer çektikleri şeklinde kabul edilemeyeceğinden kıymetlerin emsal bedeli ile değerlendirilmesine gerek bulunmamaktadır. inceleme raporunda, 2 komandite, 12 komanditer ortaktan oluşan adi komandit şirketin Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kararıyla tüm aktif ve pasifiyle anonim şirkete dönüşmesi sırasında, ortakların aynen çekip anonim şirkete koydukları ayıpların mukayyet değerle değerlenmesi eleştiri konusu yapılmış ve emsal bedelle değerlenmesi gerektiği, bu kalemlerin gerçek değerlerinin ticaret mahkemesince saptanan değerlerinden daha yüksek olduğu, her iki şirketin ortaklarının da aynı kişiler bulunduğu gibi paylarının da aynı oranda kaldığı, bu nedenle mahkemenin mukayyet değer tesbitine dayanılamıyacağı Vergi Usul Kanunu’nun 267. maddesi uyarınca devir muamelelerine konu olan ayınların emsal değerlerinin Takdir Komisyonu’nca takdir edilmesi gerektiği görüşüyle tarhiyat yapılmış bulunmaktadır.
Bu durumda adi komandit şirket tüzel kişiliğinin, tüm aktif ve pasifiyle adi komandit şirketteki kayıtlı değerleri ile aynen anonim şirkete dönüşmesinin gerçekleştirilmesini, adi komandit şirket ortaklarının işletmeden değer çektikleri şeklinde yorumlama olanağı yoktur.
Kaldı ki, mahkemede yaptırılan bedel takdiri üzerinden devir işlemi yapılmış ve devredilenler mukayyet değerleriyle anonim şirket aktifine geçirilmiş olduğundan vergi kaybından da söz edilemiyeceği gibi, nev’i değişikliği nedeniyle ortada şirketin nev’i dışında değişen birşey de yoktur, işletmeden çekilen değer dolayısıyla vergilendirilmesi gereken bir kazanç söz konusu olmadığından, dava konusu kararda kanuna ve usule aykırılık görülmemiştir.
Bu nedenlerle davanın reddine oybirliğiyle karar verildi.