Danıştay Üçüncü Daire
Boşanma davası açan eşler 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 93. maddesine göre aile reisi boyanma tabi değildir. İstemin Özeti: Gayrimenkul sermaye iradı yönünden mükellef olan davacının konfeksiyonculuk faaliyetinde bulunan eşine ait geliri aile reisi sıfatıyla 1992 takvim yılma ait gelir vergisi beyannamesine dahil etmemesi nedeniyle adına salınan gelir vergisi ile kesilen kusur cezasına karşı açılan davayı; davacı vergi ve ceza ihbarnamelerinin kendisine tebliğ edilmediğini iddia ettiğinden ara kararı ile tebligatın yapıldığı...’nün davacı ile ilgisinin sorulduğu, gönderilen yoklama fişinin incelenmesinden. ’adı geçenin ... Turizm A.Ş.’nde çalışmakta olduğu, davacının işçisi ya da çalışanı olmadığının’ tespit edildiğinin görüldüğü, davacı beyannamesinde bilinen adresi olarak ’... Sitesi Üstü...’ şeklinde bildirmesine rağmen ilgisi olmayan şahsa tebligat yapıldığından usulüne uygun bir tebliğden söz etmenin mümkün olmadığı, bu nedenle ıttıla tarihi itibariyle davanın süresinde olduğunun kabulü gerektiği, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 93. maddesinde. tam mükellefiyette, eşlerin ve velayet altındaki çocukların yıllık beyanname ile bildirilmesi icabeden gelirleri (Medeni Kanunun cevaz verdiği hallere münhasır olmak üzere ayrı yaşayan eşlerin gelirleri hariç) aile reisi tarafından tek beyanname ile bildirileceğinin, eşlerin her birinin yalnız kendi gelirine isabet eden vergi kısmından veya bunlara tekabül eden cezalardan sorumlu olacağının belirtildiği, olayda, davacının 20.3.1993 tarihinde gelir vergisi beyannamesini verdiği, esinin de 31.3.1993 tarihinde taahhütlü olarak PTT ile beyannamesini gönderdiği ve tahakkuk fişlerinin düzenlendiği, ayrı ayrı beyanda bulunulduğundan vergi sisteminin müterakki olması nedeniyle gelirlerin tek beyannamede birleştirilmesinden dolayı farkın ortaya çıktığının anlaşıldığı, aile reisi beyanının amacının, gelir kaynaklarının aile fertleri arasında muvazaalı şekilde paylaştırılarak müterakkiyetten kaçınmak suretiyle vergi yükünü hafifletecek muhtemel davranışları önlemek olduğu, davacının eşi ile ilişkilerinin bozuk olduğu, boşanmak için dava yoluna başvurduğu, esinin ayrı yasayarak...’da kadın konfeksiyon imalat ve satışı ile uğraştığı, bu durumda, salt aile reisi olarak gelirlerin birleştirilmediğinden bahisle yapılan tarhiyatta yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kabul ederek kusur cezalı tarhiyatı terkin eden Aydın Vergi Mahkemesi kararının; yasada boşanma davası açan eşlerin aile reisi beyanına tabi olmayacağına ilişkin bir duruma yer verilmediği ileri sürülerek bozulması istemidir. Karar: Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bululmadığından temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına gününde oybirliğiyle karar verildi.