Danıştay Onbirinci Daire
Gelir Vergisi Kanununun 47. ve 48. maddelerinde belirtilen götürü usule tabi olmanın genel ve özel şartlarım taşımadığı saptanmayan davacının gerçek usule göre vergilendirilmesi Yasaya aykırıdır. İstemin Özeti: Maltepe Vergi Dairesi Müdürlüğünde götürü usulde mükellefiyet tesis ettiren davacının işyerinin bulunduğu Maltepe Pazarının Mithatpaşa Vergi Dairesinin faaliyet alanına girdiği ve davacının çanta satışı yaptığının tespit edilmesi üzerine Mithatpaşa Vergi Dairesi Müdürlüğünce davacı adına gerçek usulde gelir vergisi mükellefiyeti tesis edilmek suretiyle 1993 yılı Haziran ila Eylül dönemlerine ait katma değer vergisi beyannamelerini vermediği öne sürülerek takdir edilen dönem matrahları üzerinden aynı dönemleri için davacı adına kaçakçılık cezalı katma değer vergisi salınmıştır. .......... Vergi Mahkemesi kararıyla, davacı hakkında gerek Maltepe Vergi Dairesi gerekse Mithatpaşa Vergi Dairesince düzenlenen 17.9.1993 ve 29.12.1993 tarihli tutanaklarla davacının sadece çanta satışıyla uğraştığının tespit edildiği, sadece çanta satışı yapmanın 92/2683 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı kapsamına girmediği, öte yandan Gelir Vergisi Kanununun 47 ve 48. maddelerinde belirtilen götürü usule tabi olmanın genel ve özel artlarım taşımadığı saptanmayan davacının gerçek usule göre vergilendirilmesinin yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle cezalı tarhiyatı kaldırmıştır. Davalı idarece, yükümlünün 1993 yılında işgal harcı olarak toplam 4.500.000. lirayı Çankaya Belediyesine ödediği, bu tutarın Gelir Vergisi Kanununun 47. maddesinde belirtilen götürü usule tabi olmanın genel şartlarından 1993 yılındaki yıllık kira toplamı olan 1.800.000: TL. aştığı, bu nedenle gerçek usulde mükellefiyet tesis edildiği, 92/2683 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca da davacının gerçek usulde gelir ve katma değer vergisi mükellefi olduğu, ilgili dönemlere ait katma değer vergisi beyannamelerim vermediğinden yapılan cezalı tarhiyatın pnanması gerektiği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir. Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen karar rin dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle, temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.