Danıştay Dördüncü Daire
Özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. Bu durumda; özel usulsüzlük cezasının kesilmesin! öngören ve bu cezanın kesilmesine ilişkin koşulları düzenleyen yasa hükmünde belirtilen unsurlar uyuşmazlık konusu olayda bir arada gerçekleşmediğinden, idari cezalar için de geçerli olan 'cezayı gerektiren fiilin tüm unsurları tamam olmadan failin cezalandırılamayacağı' genel ilkesi karşısında cezanın kesilmesi mümkün değildir. İstemin Özeti: 1994 yılı gelir vergisi beyannamesini veren davacının 1 sıra No.lu Muhasebe Sistem Uygulama Genel Tebliği'nde belirtilen usul ve esaslara uymadığı ileri sürülerek özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. Vergi Mahkemesi, kararıyla, davacının ilgili yıl gelir vergisi beyannamesi ve eklerinin incelenmesinden geçmiş döneme ilişkin mali tabloların gösterilmediğinin anlaşıldığı, ancak bu eksikliklerin giderilmesi için davalı idarece süre verildiği halde, bu sürenin sonu beklenmeden ceza kesilmesinin idarenin güvenilirliği ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasına karar verilmiştir. Davalı idare, verilen sürenin mali tabloların standartlara uygun hale getirilmesine ilişkin olduğunu aksi halde usulsüzlük cezası kesileceğinin ihtar edildiğim, özel usulsüzlük cezasının yerinde olduğunu ileri sürmekte ve kararın bozulmasını istemektedir. Karar: 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353. maddesinin 6 numaralı bendinde, bu Kanuna göre belirlenen muhasebe standartlarına, tek düzen hesap planına ve mali tablolara ilişkin usul ve esaslara uymayanlara özel usulsüzlük cezası kesileceği öngörülmüştür. Bu madde uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için öncelikle muhasebe standartlarına, tek düzen hesap planına ve mali tablolara ilişkin usul ve esaslara uyulmadığı hakkında hukuken geçerli bir tespitin bulunması, beyanname eki tabloların hangi yönlerden standarda uygun olmadığının açık bir biçimde ortaya konulması gerekmektedir. Olayda ise; böyle somut bir tespit olmayıp, sadece 1 No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğindeki usu! ve esaslara uyulmadığı belirtilerek özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. Bu durumda; özel usulsüzlük cezasının kesilmesini öngören ve bu cezanın kesilmesine ilişkin koşulları düzenleyen yasa hükmünde belirtilen unsurlar uyuşmazlık konusu olayda bir arada gerçekleşmediğinden, idari cezalar için de geçerli olan 'cezayı gerektiren fiilin tüm unsurları tamam olmadan failin cezalandırılamayacağı' genel ilkesi karşısında cezanın kesilmesi mümkün değildir. Bu nedenle, temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.