Dairesi
Memur eylemi nedeniyle beyannamenin yasal süresinden sonra verilmesinde ödeme Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 41. maddesinde öngörülen özel ödeme şekillerinden biri kullanılarak yapılabileceğinden bu durumun mücbir sebep olarak kabul edilemeyeceği ve pişmanlık dilekçesinin bulunmam
Karar No
1997/3900
Esas No
1996/5596
Karar Tarihi
31-10-1997

Danıştay Dördüncü Daire

Memur eylemi nedeniyle beyannamenin yasal süresinden sonra verilmesinde ödeme Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 41. maddesinde öngörülen özel ödeme şekillerinden biri kullanılarak yapılabileceğinden bu durumun mücbir sebep olarak kabul edilemeyeceği ve pişmanlık dilekçesinin bulunmamasının tamamen şekle ilişkin bir eksiklik olup pişmanlık hükümlerinden yararlanmaya engel değildir. İstemin Özeti: 1995/5. ayma ilişkin muhtasar beyannamesin! yasal süresinden sonra veren davacı adına kusur ve usulsüzlük cezaları kesilmiştir. Vergi Mahkemesi kararıyla; olayda beyannamenin süresinden iki gün sonra verildiği ve verginin de süresinden sonra ödendiği ihtilafsız olduğundan kesilen cezalarda yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının 20.06.1995 günü memur eylemi nedeniyle beyannamesinin vergi dairesi ve postanelerin kapalı olmasının mücbir sebep oluşturduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Karar: Uyuşmazlıkta, 1995/5. ayma ilişkin muhtasar beyannamesini yasal süresinden sonra veren davacı adına kesilen kusur ve usulsüzlük cezalarına karşı açılan davanın reddi yolundaki mahkeme kararının bozulmasını istemektedir. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 39. maddesinde özel kanunlarında ödeme yeri gösterilmemiş amme alacaklarının, borçlunun ikametgahının bulunduğu yer tahsil dairesine ödeneceği, 41. maddesinde de Maliye Bakanlığı'nın tayin edeceği yerlerde nevileri yine aynı bakanlıkça tespit edilecek amme alacaklarının, bankalar veya postaneler vasıtasıyla tahsilat yapılmasını düzenlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmış olup, Maliye Bakanlığı'nca bu konuya ilişkin düzenlemeler yapıldığı bilinmektedir. Dava konuşu olayda, 1995/5. ayma ilişkin muhtasar beyanname ve damga vergisi beyannamesinin 22.06.1995 günü verildiği anlaşılmakta olup, beyannamenin geç verilmesinin vergi dairesi ve postanelerin çalışmamasından kaynaklandığı ve bu durumun mücbir sebep oluşturduğu ileri sürülmektedir. Davacı, vergi borcunu memur eylemi nedeniyle vergi dairesi müdürlüğüne ödeyemediğini iddia etmekte ise de, ödemeyi Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunu 41. maddesinde özel ödeme şekillerinden birini kullanarak yapma imkanına sahip iken bu yola başvurmamıştır. Davacının süresinde vergisini tahakkuk ettirmemek ve ödeme yapmamak suretiyle vergi ziyanına neden olduğu anlaşılmaktadır. Ancak, davacı beyanname verme süresinden sonra ikinci gün içinde kendiliğinden beyannamesini vermiş ve vergisini de ödemiştir. Davacının bu tutumunda Vergi Usul Kanun'un 371. maddesindeki pişmanlık hükümlerinden yararlanması için gerekli şartlardan sadece keyfiyeti dilekçe ile bildirmesi noksandır. Tamamen şekle ilişkin olan bu noksanlığın, davacının pişmanlık hükümlerinden yararlanmasını engellediği kabul edilemez. Bu durumda davacı hakkında kesilen usulsüzlük cezası yerinde ise de, pişmanlık hükümlerine göre pişmanlık zammının hesaplanıp istenmesi ile yetinilmesi gerekirken, kusur cezası kesilmesi yerinde bulunmamaktadır. Kusur cezasına ilişkin davanın reddinde isabet görülmemiştir. Bu nedenle, yükümlü temyiz isteminin kısmen kabulüyle Vergi Mahkemesinin kararının kusur cezasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına, usulsüzlük cezasına ilişkin temyiz iddialarının reddine oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı