T.C.

DANIŞTAY

VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU

o NAKLİYECİLİKTE KULLANDIĞI OTOBÜSÜ SATAN İŞLETMENİN BİLDİRDİĞİ BEDELİN DÜŞÜK BULUNMASI (Re'sen Emsal Bedel Takdiri ve Cezalı Vergi Tarhiyatı)

o KAÇAKÇILIK CEZASININ KUSUR CEZASINA ÇEVRİLMESİ (İşletmenin Aktifindeki Otobüsü Satmasında Gösterdiği Bedelin Düşük Gösterilmesi)

o İŞLETMENİN AKTİFİNDEKİ OTOBÜSÜ SATIP BEDELİNİ DÜŞÜK GÖSTERMESİ (Re'sen Takdir Edilen Bedel Üzerinden Cezalı Vergi Tarhiyatı)

o ESNAF ODASINCA BİLDİRİLEN EMSAL BEDEL (Satılan Otobüsün Bedelinin Düşük Gösterilmesi Nedeniyle Verilen Kaçakçılık Cezasının Kusur Cezasına Çevrilmesinde)

Özet : İşletmenin aktifinde kayıtlı motorlu taşıt satışı nedeniyle bildirilen satış bedeli düşük bulunarak emsal bedeli takdiri suretiyle uygulanan tarhiyatın, yerel esnaf odası tarafından bildirilen değer gözönüne alınarak kusur cezalı olarak değiştirilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

Nakliyecilik faaliyetinde kullandığı otobüsün satışı nedeniyle beyan ettiği satış bedeli düşük bulunan davacı adına 1989 yılı için resen kaçakçılık cezalı gelir vergisi ve fonlar salınmıştır.

Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen ... Vergi Mahkemesi davayı vergi aslı yönünden reddetmiş, kesilen kaçakçılık cezasını kusura çevirmiştir.

Bu karara karşı tarafların temyiz istemlerini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesi 26.10.1995 günlü ve 1995/4359 sayılı kararıyla; Vergi Usul Kanununun 267 nci maddesinin birinci fıkrasında emsal bedelin, gerçek bedeli belli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak saptanamayan bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline göre haiz olacağı değer olarak tanımlandığı, mükellefin noter satış senediyle sattığı motorlu araç bedelinin emsaline göre düşük görülmesi nedeniyle emsal bedelinin takdir esasına göre tayini için takdir komisyonuna başvurulduğunun anlaşıldığı, aracın satış bedelinin noter senedinde yazılı olduğu, bu nedenle değerleme günündeki bedelinin belli olmadığından söz edilemeyeceği, aracın emsalinden daha düşük bedelle satılmış olabileceği kanaatinin, takdir nedeni olarak da kabul edilemeyeceği, bu durum gözönünde bulundurulmadan davanın vergi aslı yönünden reddi, kaçakçılık cezasının kusur cezasına çevrilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle vergi dairesi müdürlüğü temyizini reddetmiş, yükümlü istemini kabul ederek mahkeme kararını bozmuştur.

Bozma kararına uymayan ... Vergi Mahkemesi, 25.1.1996 günlü ve 1996/148 sayılı kararıyla; yükümlünün, taşıtın satış bedeli hakkında vergi dairesi ve takdir komisyonunca hiçbir araştırma yapılmadığına ilişkin iddiaları üzerine, ... Otobüs Sahipleri ve İşletmeleri Esnaf Odası nezdinde yapılan araştırma sonucuna göre davanın kısmen kabulüne karar verildiği, idarece takdir edilen değerin Esnaf Odasınca bildirilen değerden daha düşük olduğu ve takdir değerinin normal alım-satım değeri olduğunun kabulü gerektiği gerekçesiyle ilk kararında direnmiştir.

Yükümlü, ısrar kararını bozma kararında yer alan hukuksal nedenlere dayanarak temyiz etmiş ve bozulmasını istemektedir.

Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi Kararın özet bölümünde yazılı ... 1. Vergi Mahkemesinin 25.1.1996 günlü ve 1996/148 sayılı Kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Kurulumuzca da uygun bulunmuş ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar Kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine karar verildi.