Danıştay Üçüncü Daire
Devir nedeniyle, devrolunan işletmeye aynı sermaye olarak konulmuş iktisadi kıymetlerin, devir sonrası hesap dönemi sonunda yeniden değerlemeye tabi tutularak değerleme sonrası iktisadi değerleri üzerinden amortisman ayrılıp gider yazılması karşısında; devrolunan iktisadi kıymetlerin yeniden değerlemeden önceki devir değerleri üzerinden amortisman ayrılması gerektiği görüşüyle yapılan cezalı tarhiyatı, şirketin Gelir Vergisi Kanunu’nun 81. maddesi uyarınca ve devir yoluyla kurulması nedeniyle Vergi Usul Kanununun mükerrer 298. maddesinden yararlanamayacağı yolunda bir hüküm bulunmadığı ve kanunda açık hüküm bulunmayan bir konuda genel tebliğ veya iç genelgeye dayanılarak işlem yapılmasında yasal isabet olmadığı gerekçesiyle terkin eden vergi mahkemesi kararında hukuka aykırılık görülmemiştir. İstemin Özeti: Yükümlü şirketin 1994 yılı defter ve belgelerinin incelenmesi üzerine düzenlenen vergi inceleme raporunda dayanılarak ikmalen salınan kurumlar vergisi ve bu vergiye bağlı olarak kesilen kaçakçılık cezası ile geçici vergi ve bu vergiye bağlı olarak kesilen ağır kusur cezasına karşı açılan davayı; olayda, bir adi ortaklık ve iki ferdi işletmenin 31.12.1993 tarihli bilançolarına göre mahkemece özsermaye tespiti yaptırılarak Gelir Vergisi Kanununun 81/2. maddesinde yazılı şartlar dahilinde, davacı şirkete ayni sermaye olarak tüm aktif ve pasifi ile devrolunduğu ve bu hususun 17.02.1994 tarihinde tescil ettirildiği, 1994 yılı sonunda yeniden değerlemeye tabi tutulan iktisadi değerler üzerinden amortisman ayrılıp gider yazıldığının anlaşıldığı, inceleme raporunda, devrolunan iktisadi kıymetlerin yeniden değerlemeden önceki devir değerleri üzerinden amortisman ayrılması gerektiği görüşü üzerine cezalı tarhiyat yapılmış ise de; Vergi Usul Kanununun mükerrer 298. maddesinden yararlanamayacağı yolunda bir hüküm bulunmadığı, kanunda açık hüküm bulunmayan bir konuda genel tebliğ veya iç genelgeye dayanarak işlem yapılmasında yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul ederek cezalı tarhiyatı terkin eden vergi mahkemesi kararının; vergi inceleme raporuna dayalı olarak yapılan tarhiyatın yerinde olduğu, 151 ve 155no.lu Vergi Usul Kanunu ve 138no,lu Gelir Vergisi Genel Tebliğleri’nde konuya ilişkin açık hükümler bulunduğu ileri sürülerek bozulması istemidir. Karar: Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan vergi mahkemesi karan, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından vergi dairesi temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına oybirliğiyle karar verildi.