|
Dairesi
58?inci maddede ödeme emrine karşı yapılacak itiraz sebepleri sınırlı şekilde sayılmış olup, faaliyette bulunulmadığı, dolayısıyla vergiyi doğuran olayın gerçekleşmediği iddiasının ancak tarh işlemine karşı açılan davada incelenmesi mümkündür. Bu nedenle, ödeme emrine karşı açılan davada, davacı idd
|
|
Karar No
2003/3556
|
|
Esas No
2001/2043
|
|
Karar Tarihi
01-01-2000
|
|
|
T.C. DANIŞTAY
Ü?ÜNCÜ DAİRE
Özet: 58?inci maddede ödeme emrine karşı yapılacak itiraz sebepleri sınırlı şekilde sayılmış olup, faaliyette bulunulmadığı, dolayısıyla vergiyi doğuran olayın gerçekleşmediği iddiasının ancak tarh işlemine karşı açılan davada incelenmesi mümkündür. Bu nedenle, ödeme emrine karşı açılan davada, davacı iddiaları böyle bir borcun bulunmadığı kapsamında değerlendirilerek ödeme emrinin iptal edilmesinde yasaya uygunluk bulunmamaktadır.
İstemin Özeti : . Kolektif Şirketi Ortaklığından dolayı 1996 yılına ilişkin gelir vergisi beyannamesini vermemesi nedeniyle davacı adına re?sen salınan cezalı gelir vergisi ve fon payının itiraz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine düzenlenen ödeme emrini; davacının, kolektif şirketin uzun süredir gayrifaal olduğu 31.12.1996 tarihinde tasfiye edildiği yönündeki iddiaları dikkate alınarak ara kararı üzerine getirilen bilgi ve belgelerin incelenmesinden, şirketin 25.12.1996 tarihinde işi terk ettiği, ihtilaflı dönemde ticari faaliyette bulunduğuna dair her hangi bir tespitin mevcut olmadığının anlaşıldığı, bu durumda her ne kadar davacının beyanname vermemesi re?sen takdir sebebi ise de, ilgili dönemde ticari faaliyette bulunmadığı sabit olan şirketin sadece ticaret sicilinde kaydının devam etmesi nedenine dayanılarak re?sen tarhiyat yapılması vergilendirmede gerçeklik ilkesine aykırı olduğundan ödeme emrine karşı ileri sürülen iddiaların böyle bir borcun bulunmadığı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle iptal eden İzmir Birinci Vergi Mahkemesinin 10.7.2000 gün ve E:1999/1104, K:2000/515 sayılı kararının; ödeme emriyle istenen tarhiyatın kesinleştiği ileri sürülerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi ?nin Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Savcı ....?nin Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
6183 sayılı Kanunun 55?inci maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun ödeme emri ile tebliğ olunacağı, 58?inci maddesinde de kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği yada zamanaşımına uğradığı hakkında 7 gün içinde itirazda bulunabileceği hükme bağlanmıştır.
Uyuşmazlık konusu olayda, kolektif şirket ortaklığından dolayı gelir vergisi beyannamesi vermeyen davacı adına re?sen salınan ve itiraz edilemeyerek kesinleşen cezalı vergi ve fon payının ödeme emriyle istenebilir hale geldiği ihtilafsızdır.
Sözü edilen 58?inci maddede ödeme emrine karşı yapılacak itiraz sebepleri sınırlı şekilde sayılmış olup, faaliyette bulunulmadığı, dolayısıyla vergiyi doğuran olayın gerçekleşmediği iddiasının ancak tarh işlemine karşı açılan davada incelenmesi mümkündür. Bu nedenle, ödeme emrine karşı açılan davada, davacı iddiaları böyle bir borcun bulunmadığı kapsamında değerlendirilerek ödeme emrinin iptal edilmesinde yasaya uygunluk bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne, İzmir Birinci Vergi Mahkemesinin 10.7.2000 gün ve E:1999/1104, K:2000/515 sayılı kararının bozulmasına, 492 sayılı Harçlar Kanununun 13?üncü maddesinin parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine 17.6.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|
|