Dairesi
İTHAL EDİLEN ŞEKERİN DÜŞÜK VERGİ ORANINA TABİ TUTULABİLMESİ İÇİN, PANCARDAN ÜRETİLDİĞNİİN, DAVACI TARAFINDAN KANITLANMASI GEREKTİĞİ HK.
Karar No
1384
Esas No
398
Karar Tarihi
20-05-2004
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
YEDİNCİ DAİRE
2004
1384
2001
398
20/05/2004
 
KARAR METNİ

İTHAL EDİLEN ŞEKERİN DÜŞÜK VERGİ ORANINA TABİ TUTULABİLMESİ İÇİN, PANCARDAN ÜRETİLDİĞNİİN, DAVACI TARAFINDAN KANITLANMASI GEREKTİĞİ HK.

Temyiz İsteminde Bulunan: Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına Ege Serbest Bölge Gümrük Müdürlüğü

Karşı Taraf : ...

Vekili : Av. ...

İstemin Özeti : Davacı Şirket adına tescilli 13.11.1998 tarih ve 10386 sayılı beyanname kapsamında ithali gerçekleştirilen toz şekerin, kamıştan elde edilmiş olduğundan bahisle yapılan ek katma değer vergisi tahakkukuna vaki itirazın reddine dair, İzmir Gümrükler Başmüdürlüğünce tesis edilen 11.1.2000 gün ve 53397 sayılı işlemi; olayda, dava konusu işlem, 1701.99.10.00.11 tarife ve istatistik pozisyonunda %8 oranında katma değer vergisine tabi "kristal toz şeker" olarak beyan edilen şekerin, imal edildiği madde hakkında bir beyanda bulunulmadığından bahisle, kamıştan elde edildiği kabul edilerek ek tahakkuk yapılmış ise de, idarenin ithal konusu şekerin kamıştan elde edilmiş olduğuna ilişkin bir tespitinin bulunmadığının anlaşılması, aynı zamanda, kanunda da ithalatçıya böyle bir sorumluluk yüklenmemiş olması nedeniyle, davacı Şirket adına ek tahakkuk yapılmasında isabet görülmediği gerekçesiyle iptal eden İzmir İkinci Vergi Mahkemesinin 7.11.2000 günlü ve E:2000/212; K:2000/1093 sayılı kararının; davacı adına yapılan ek tahakkuka vaki itiraz üzerine müdürlüklerince yaptırılan analizlerde ithal konusu şekerin kamıştan mı, pancardan mı üretildiğinin tespit edilememesi nedeniyle, ek tahakkukun iptali yoluna gidildiği; ancak, başmüdürlüklerince, iptal kararının kaldırılarak, davacı adına yapılan ek tahakkukun yerinde olduğunun bildirildiği; bu nedenle, davacı adına tesis edilen işlemin yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Tetkik Hakimi Kadir Özkaya'nın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Mukaddes Aras'ın Düşüncesi: 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 28 inci maddesinde, katma değer vergisi oranının, vergiye tabi her bir işlem için %10 olduğu; Bakanlar Kurulunun bu oranı dört katına kadar arttırmaya, %1'e kadar indirmeye, bu oranlar dahilinde muhtelif mal ve hizmetler ile bazı malların perakende safhası için farklı vergi oranları tespit etmeye yetkili olduğu hüküm altına alınmış; verilen bu yetkiye dayanılarak yayımlanan 22.12.1992 gün ve 92/3896 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile eki II sayılı listede yer alan eşyaların % 6 oranında; listelerde yer almayan eşyaların ise % 12 oranında katma değer vergisine tabi olacağı belirtilmiş, bu vergi oranları, 27.10.1993 gün ve 93/4932 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile II sayılı listede yer alan eşyalar için, % 8; listelerde yer almayanlar için ise, % 15 olarak değiştirilmiştir.

Bu düzenlemeler ile, eşyanın katma değer vergisi oranı % 15 olarak belirlenmiş, kararname eki listede ismi yer alan bazı eşyalar için ise farklı vergi oranları öngörülmüştür.

Bu durumda, asıl olan şekerin % 15 oranındaki genel vergi oranına tabi olmasıdır. Eşyanın daha düşük oranda katma değer vergisine tabi olduğu hususunun ise iddia eden tarafından, kararname eki listede yer aldığının kanıtlanması ile mümkündür. Bakanlar Kurulu Kararına ekli listede, düşük oranlı vergi uygulanacak eşyalar arasında, yalnız şeker pancarından üretilen toz ve kristal şeker ile kesme şekeri sayılmıştır.

İthal edilen şekere düşük oranlı katma değer vergisi uygulanabilmesi için, ithal edilen şekerin şeker pancarından üretildiğinin iddia eden davacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Olayda, böyle bir durum söz konusu olmadığından, ispat külfetinin idareye düştüğü gerekçesiyle ek tahakkuku kaldıran mahkeme kararı yerinde görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüyle; mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 28'inci maddesinde, katma değer vergisi oranının vergiye tabi her bir işlem için %10 olduğu, Bakanlar Kurulunun bu oranı dört katına kadar artırmaya, %1'e kadar indirmeye, bu oranlar dahilinde muhtelif mal ve hizmetler ile bazı malların perakende safhası için farklı vergi oranları tespit etmeye yetkili olduğu hüküm altına alınmış; verilen bu yetkiye istinaden yayımlanan 22.12.1992 gün ve 92/3896 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile eki 2 sayılı listede yer alan eşyaların %6 oranında; listelerde yer almayan eşyaların ise %12 oranında katma değer vergisine tabi olacağı belirtilmiş; bu vergi oranları, 27.10.1993 gün ve 93/4932 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile de, eki listede yer alan eşyalar için %8; almayanlar için ise %15 olarak değiştirilmiştir. Bu düzenlemelere göre; asıl olan, eşyanın %15 oranında katma değer vergisine tabi olmasıdır. Bu genel vergi oranından farklı oran uygulaması, ancak, Kararname eki listede özel olarak zikredilen eşyalar için geçerlidir.

Dolayısıyla; genel vergi oranından farklı katma değer vergisi oranından yararlanılması, eşyanın söz konusu listede yer alanlardan olduğunun bunu iddia eden tarafından kanıtlanmasıyla olanaklıdır.

Olayda; ithale konu eşya şekerdir. Bakanlar Kurulu Kararına ekli listede, düşük oranlı vergi uygulanacak eşyalar arasında, yalnızca pancardan üretilen toz ve kristal şeker ile kesme şekeri sayılmıştır. Yani, pancar dışındaki ham maddelerden üretilen şeker, genel vergi oranına tabi bulunmaktadır.

Bu durum karşısında; ithale konu şekerin, düşük oranlı katma değer vergisine tabi tutulabilmesi için, pancardan üretildiğinin kanıtlanması gereklidir. Bu kanıtlamanın ise, Mahkeme kararında söylenenin aksine, ithale konu şekerin pancardan üretildiğini iddia eden mükellefçe yapılması, yukarıda açıklanan hukuki durumun gereğidir.

Olayda, mükellef tarafından bir takım iddiaların ileri sürülmesinin dışında, bu konuda yapılmış bir kanıtlama mevcut değildir. Bu bakımdan; Mahkemece, davacı Şirkettin ithal konusu şekerin pancardan üretildiğini kanıtlayıcı belgesi bulunup bulunmadığını araştırarak sonucuna göre karar vermesi gerekirken, kanıtlama yükünün idareye düştüğü gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüne; mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 20.5.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.

YÖ/ŞGK


 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı