Danıştay Dördüncü Daire
Ticari kazanç hesap dönemi sonu itibariyle belirlenir. Ancak, hesap dönemi içinde amortismana tabi malın satışı sırasında amortisman ayrılmasında vergi ziyai yoktur. GVK'nun 38. ve 39. maddelerinde, ticari kazancın hesap dönemi sonu itibariyle belirleneceği öngörülmüştür. Olayda ise hesap dönemi sonu gelmeden teklif yılı içinde satışı yapılan otobüsler için amortisman ayrıldığı tartışmasız bulunmaktadır. Bu durum, anılan maddeler uygun düşmemekle beraber, VUK'nun 'Amortismana tabi malların satılması' başlıklı 328. madde gereğince, satış bedeli ile birikmiş amortismanların toplamı (Teklif yıl için ayrılan amortismanlar dahil) sözkonusu otobüslerin envanterde kayıtlı değerleri ile mukayese edilerek farkın karzarar hesabına kaydı ile beyan edileceği tabii bulunduğundan, bu duruma göre de, teklif yıl içinde amortisman ayrılması sonucu değiştirmeyeceğinden, sözkonusu amortisman bedelini teşkil eden 90.000 Liranın matrah farkı olarak kabul edilmemesi sonucu itibariyle kanun hükmüne uygun bulunmuştur. Ayrıca matrah farkının 10.000 Liranın altında olduğundan kaçakçılık cezasının kusura çevrilmesinde kanuna aykırılık görülmediğinden davanın reddine oybirliğiyle karar verildi.