Dairesi
1615 SAYILI KANUNUN 87'NCİ MADDESİ UYARINCA TESİS EDİLEN İŞLEMİN KESİN VE YÜRÜTÜLEBİLİR İŞLEM OLDUĞU; BU İŞLEMİN İDARİ İTİRAZ YOLLARINA TABİ OLMADIĞI, İŞİN ESASININ İNCELENMESİ GEREKTİĞİ HK.
Karar No
687
Esas No
4560
Karar Tarihi
13-04-2005
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
YEDİNCİ DAİRE
2005
687
2001
4560
13/04/2005
 
KARAR METNİ

1615 SAYILI KANUNUN 87'NCİ MADDESİ UYARINCA TESİS EDİLEN İŞLEMİN KESİN VE YÜRÜTÜLEBİLİR İŞLEM OLDUĞU; BU İŞLEMİN İDARİ İTİRAZ YOLLARINA TABİ OLMADIĞI, İŞİN ESASININ İNCELENMESİ GEREKTİĞİ HK.

Temyiz İsteminde Bulunan: ... Mermer Madencilik İnşaat Sanayi ve
Ticaret Anonim Şirketi

Vekili : Av. ...

Karşı Taraf : Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı adına
Yeşilköy Otomotiv İhtisas Gümrük Müdürlüğü İSTANBUL

İstemin Özeti : Yatırım teşvik belgesi sahibi davacı Şirketin, Yeşilköy Otomotiv İhtisas Gümrük Müdürlüğünde tescilli 14.12.1998 gün ve ... sayılı gümrük giriş beyannamesi muhteviyatı aracın, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 13'üncü maddesinin (d) bendi uyarınca istisna kapsamında olduğundan bahisle, yapılan tahsil işleminin iptali ile ödediği verginin yasal faiziyle iadesine karar verilmesi istemiyle açtığı davayı; 4458 sayılı Gümrük Kanununun 242'nci maddesinin 7'nci fıkrasına göre, gümrük başmüdürlükleri ve Gümrük Müsteşarlığı işlemlerinin dava konusu edilebileceği; sözü edilen mercilerden karar alınmadan dava açılamayacağı; olayda, ödenen verginin iadesi istemiyle davalı Gümrük Müdürlüğüne yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle Gümrük Müsteşarlığına başvurulmasına karşın, sözü edilen başvuru hakkında işlem tesis edilmeden açılan davada hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle reddeden İstanbul Dokuzuncu Vergi Mahkemesinin 17.4.2001 gün ve E:2000/1770; K:2001/621 sayılı kararının; davanın görümü sırasında dava açma süresinin oluştuğu; verilen kararın "re'sen araştırma" ilkesine aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması ve duruşma yapılması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Tetkik Hakimi Abidin İldeş'in Düşüncesi: Dosyanın incelenmesinden; ödenen verginin iadesi istemiyle davalı Gümrük Müdürlüğüne yapılan başvurunun reddine ilişkin olarak tesis edilen ve tebliğ tarihi bilinmeyen 1.11.1999 gün ve 10330 sayılı işlemin kaldırılması istemiyle 28.4.2000 tarihinde Gümrük Müsteşarlığına yapılan başvuru üzerine, herhangi bir işlem tesis edilmeden, tahsil işleminin iptali ile ödenen verginin yasal faiziyle iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın, Mahkemece, yazılı gerekçeyle reddedildiği anlaşılmıştır.

Gümrük müdürlüğüne başvurulduğu dönemde yürürlükte bulunan 1615 sayılı Gümrük Kanununun 87'nci ve bu Kanunun uygulanmasına ilişkin Gümrük Yönetmeliğinin 475'inci maddelerindeki düzenlemelere göre, iadesi istenilen gümrük vergi ve resimlerinin miktarı itibarıyla karar verme yetkisi Gümrük Müsteşarlığına; Gümrük Müsteşarlığına başvurulduğu dönemde ise, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 211'inci ve bu Kanunun uygulanmasına ilişkin Gümrük Yönetmeliğinin 804'üncü maddelerindeki düzenlemelere göre, gümrük müdürlüğüne ait bulunmaktadır.

Bu itibarla, olayda, ortada, yukarıda açıklanan hukuki durum uyarınca tesis edilen ve idari itiraz yollarına tabi olmayan bir işlem ve işlemin tesisi üzerine yapılan bir başvuru bulunmaktadır. Dolayısıyla uyuşmazlığın sözü edilen hükümlere ve yargılama hukuku kurallarına göre çözümlenmesi gerekli olduğundan, bu yapılmaksızın verilen kararda isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Mukaddes Aras'ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince duruşma yapılmasına gerek görülmeyerek işin gereği görüşüldü:
Dosyanın incelenmesinden; 14.12.1998 gün ve ... sayılı gümrük giriş beyannamesi ile ithal edilerek katma değer vergisi ödenen aracın, yatırım teşvik belgesi sahibi olunması nedeniyle, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 13'üncü maddesinin (d) bendi uyarınca katma değer vergisinden istisna olduğundan bahisle, verginin iadesi amacıyla davalı Gümrük Müdürlüğüne yapılan başvurunun reddine ilişkin olarak tesis edilen ve tebliğ tarihi bilinmeyen 1.11.1999 gün ve 10330 sayılı işlemden sonra 28.4.2000 tarihinde Gümrük Müsteşarlığına yapılan başvuru üzerine işlem tesis edilmeden açılan davada, yapılan tahsil işleminin iptali ile ödenen verginin yasal faiziyle iadesine karar verilmesinin istendiği, Mahkemece ise, yazılı gerekçeyle davanın reddedildiği anlaşılmıştır.

1615 sayılı mülga Gümrük Kanununun 87'nci maddesinin 1'inci fıkrasında, Kanuna göre fazla alındığı anlaşılan gümrük vergisinin eşyanın fiili ithal tarihinden itibaren bir yıl içerisinde geri verileceği; mükelleflerin ancak maddi hesap hatası sebebiyle fazla alınmış verginin geri verilmesini aynı süre içerisinde isteyebilecekleri; anılan fıkra hükmünün gümrük vergisi ile birlikte gümrüklerce tahsil edilmekte olan bütün vergileri kapsayacağı öngörülmüş; sözü edilen madde uyarınca yapılacak başvuruların, iadesi istenilen tutar itibarıyla, hangi mercie yapılacağı ise, davalı Gümrük Müdürlüğüne yapılan başvuru tarihinde yürürlükte bulunan Gümrük Yönetmeliğinin 475'inci maddesinde açıklanmıştır.

Sözü edilen hükümlere göre; idari davanın, yükümlüler tarafından, fazla ve yersiz alındığı iddia edilen vergilerin toplam miktarı itibarıyla iadesi için anılan Yönetmeliğin ilgili maddesinde yazılı mercilere yapılan başvuru sonucu tesis edilecek olumsuz işlemlerin iptali istemiyle açılması olanaklı bulunmaktadır.

Mahkemece, gümrük müdürlüğü işleminin tesis edildiği tarihten sonra yürürlüğe giren 4458 sayılı Gümrük Kanunu uyarınca dava konusu edilebilir işlemlerin gümrükler başmüdürlükleri ve Gümrük Müsteşarlığı işlemleri olduğu gerekçesiyle, açılan davanın reddine karar verilmiş ise de; ortada, 1615 sayılı mülga Gümrük Kanununun 87'nci maddesinin sözü edilen fıkrasına göre yapılan başvuru üzerine tesis edilen kesin ve yürütülmesi gereken bir işlemin bulunması karşısında, bu gerekçede isabet yoktur. Öte yandan; idari itiraza tabi tutulması gereken işlemler arasında sayılmayan bu işlem için, idari itiraz prosedürünün işletilmesi de mümkün değildir. Olayda, davalı Gümrük Müdürlüğünce tesis edilen söz konusu işlemin, tebliğ tarihinin bilinmemesi sebebiyle, en geç Gümrük Müsteşarlığına başvurulan 28.4.2000 tarihinde tebellüğ edildiğinin kabulü gerektiğinden, davada süre aşımı da bulunmamaktadır.

Bu bakımdan, dava konusu edilebilir işlem bulunan davada, yukarıda sözü edilen mevzuata göre işin esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüne ve mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararından sonra yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 13.4.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.

BŞ/ÖEK

 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı