Dairesi
GÜMRÜK BEYANNAMESİNDEN BELİRTİLMEMEKLE BERABER İHRACATÇIYA TESLİM EDİLDİĞİ VE İHRAÇ EDİLDİĞİ KESİN OLAN EMTİA NEDENİYLE İHRACAT İSTİSNASINDAN YARARLANILABİLECEĞİ HK.
Karar No
86
Esas No
1296
Karar Tarihi
31-01-2006
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
DÖRDÜNCÜ DAİRE
2006
86
2006
1296
31/01/2006
 
KARAR METNİ

GÜMRÜK BEYANNAMESİNDEN BELİRTİLMEMEKLE BERABER İHRACATÇIYA TESLİM EDİLDİĞİ VE İHRAÇ EDİLDİĞİ KESİN OLAN EMTİA NEDENİYLE İHRACAT İSTİSNASINDAN YARARLANILABİLECEĞİ HK.

Temyiz Eden : Yahya Galip Vergi Dairesi Müdürlüğü/ANKARA

Karşı Taraf : ? Dayanıklı Tüketim Maddeleri Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi

Vekili : Av. ?

İstemin Özeti : İhraç kaydıyla mal tesliminden dolayı tecil edilen katma değer vergisinin, davacının söz konusu emtianın imalatçısı olmadığı ileri sürülerek gecikme zammı ile beraber istenmesine ilişkin işlemin iptali ve ödenen kısmın faiziyle iadesi talebiyle dava açılmıştır. Ankara 5. Vergi Mahkemesi 23.2.2005 günlü ve E:2004/868, K:2005/132 sayılı kararıyla; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 11 inci maddesine göre imalatçılar tarafından ihraç kaydıyla ihracatçılara teslim edilen emtiaya ilişkin katma değer vergisinin tecil edileceği, üç ay içinde ihracatın gerçekleşmesi halinde de terkin edilmesi gerektiği, ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleşmemesi halinde ise gecikme zammıyla birlikte tahsilinin öngörüldüğü, Vergi Usul Kanununun 3 üncü maddesinde ise vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğunun belirtildiği, olayda, davacının bir kısım emtiayı ihraç kaydıyla ? İç ve Dış Ticaret Limited Şirketine teslim ettiği, malların bu firma tarafından ihraç edildiği, ancak gümrük beyannamesinde imalatçı olarak davacının adının yer almaması nedeniyle tecil edilen katma değer vergisinin gecikme zammıyla birlikte tahsil edildiği, ancak dosyadaki belgelerin incelenmesinden, ihraç edilen malların davacı tarafından anılan şirkete satılan emtia olduğunun anlaşıldığı, bu nedenle yapılan işlemin hukuka uygun görülmediği gerekçesiyle davanın tahsil edilen vergi ve gecikme zammına ilişkin kısmının kabulü ile vergi ve gecikme zamnının kaldırılmasına, faize ilişkin kısmının ise reddine karar vermiştir. Davalı İdare, gümrük beyannamesinde ihracatçı firmanın malların kendisi tarafından imal edildiğini beyan etmesi nedeniyle yapılan tahsilatın Kanuna uygun olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.

Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

Tetkik Hakimi Mustafa Bahtiyar'ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Emel Cengiz'in Düşüncesi: İhraç kaydıyla mal imal eden davacı şirket adına tecil edilen katma değer vergisi ve gecikme zammının tahsil edilmesine ilişkin işlemin iptali ve tahsil olunan vergi ve gecikme zammının yasal faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkin davayı kısmen kabul ederek katma değer vergisi ve gecikme zammı yönünden işlemi iptal eden, faize ilişkin istemi ise reddeden vergi mahkemesi kararı idarece temyiz edilmektedir.

2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin 2 nci fıkrasında; temyiz incelenmesi sonunda
karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise kararın düzeltilerek onanmasına karar verileceği, aynı kanunun 30 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında da; iki tarafın adı ve soyadı ile sıfatı ve iddialar sonucuna ilişkin yanlışlıklar ile hüküm fıkrasındaki yanlışlıkların düzeltilebileceği hüküm altına alınmıştır.

Buna göre incelenen dosyadaki belgelerden, imalatçı sıfatıyla katma değer vergisi mükellefiyeti tesis olunan ve ? Dayanıklı Tüketim Malları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından açılan davaya bakan mahkemece davacı limited şirketin müdürü ve temsilcisi olan ? adına kararın verildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, yukarıda adı geçen limited şirketin davacı konumunda bulunması nedeniyle, mahkeme kararında davacı adında yapılan yanlışlığın düzeltilmesi gerekmektedir.

İşin esasına gelince;

İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin
reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:

Temyiz dilekçesinde yürütmenin durdurulması talep edilmiş olmakla birlikte dava dosyası tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca karar verilmesine gerek görülmeyerek, uyuşmazlığın esası incelendi:

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49 uncu maddesinin 2 numaralı fıkrasında "Temyiz incelemesi sonunda karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise kararın düzeltilerek onanmasına karar verilir." denilmekte olup, dava, uyuşmazlık konusu ödemeyi yapan "? Dayanıklı Tüketim Maddeleri Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi" tarafından açılmış olmasına karşın, mahkeme kararında davacı olarak şirket müdürü olan "?" gösterildiğinden, söz konusu yanlışlık düzeltilerek temyiz isteminin incelenmesine geçildi:

Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden temyiz isteminin reddine, Ankara 5. Vergi Mahkemesinin 23.2.2005 günlü ve E:2004/868, K:2005/132 sayılı kararının temyiz edilen vergi aslı ve gecikme zammına ilişkin kısmının onanmasına 31.1.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

(DAN-DER; SAYI : 112)
BŞ/Aİ

 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı