29.7.1990 gün ve 1318 sayılı Finansman Kanununun Taşıt Alım vergisine ilişkin hükümleri 28.11.1980 gün ve 2346 sayılı Kanunla değiştirilmiştir.
Bu nedenle, Taşıt Alım Vergisinin uygulanması ile ilgili olarak daha önce yayınlanmış olan genel tebliğ, iç genelge ve tebliğlerin tümü yürürlükten kaldırılmıştır.
Bundan sonraki Taşıt Alım Vergisi uygulamalarının, Kanunda yapılan değişikliğe uygun olarak, bu tebliğ hükümlerine göre yürütülmesi gerekmektedir.
1. VERGİNİN MEVZU VE MÜKELLEFİ:
Kanunun 1 nci maddesinde, "Bu Kanunun 4, 5, ve 6 ncı maddelerinde yazılı taşıtların;
a) Her ne şekilde olursa olsun iktisap edilmesi, (Mülkiyeti muhafaza kaydıyla veya sair akitlere göre iktisaplar dahil, anabayi, bayi, bölge bayii, yetkili satıcı ve acentelerle, Maliye Bakanlığınca bu nitelikte oldukları tesbit edilenlerin, yalnızca satmak üzere iktisap ettikleri plâkasız taşıtlarla, veraset yoluyla intikaller hariç)
b) Yurt dışında iktisap edilerek Türkiye'ye ithal edilmesi,
c) Vekâletname ile tasarruf hakkının devralınması,
Taşıt Alım Vergisine tabidir.
Taşıt Alım Vergisinin mükellefi, bu Kanunun 4, 5 ve 6 ncı maddelerinde yazılı taşıtları, yukarıda belirtilen şekilde iktisap eden, yurt dışında iktisap ederek Türkiye'ye ithal eden veya bunların tasarruf hakkını devralan gerçek veya tüzel kişilerdir."
A — TAŞITIN ÇEŞİTLİ YOLLARLA İKTİSABI:
Kanunun bu hükmüne göre, Taşıt Alım Vergisinde vergiyi doğuran olay; taşıtın iktisabı, ithali ve tasarruf hakkının devri ile meydana gelmektedir.
İktisap ise, Medeni Kanunun 687 nci maddesinde, "Menkulde mülkiyetin intikali için teslim lâzımdır. Bir kimse bir menkulü hüsnüniyetle ve malik olmak üzere tesellüm ettikte mülkiyetini iktisap etmiş olur. Velev ki intikali yapan kimse o makulün sahibi olmasın. Zilyedlik hükümlerinin cereyanından itibaren mülkiyet sabit olur." şeklinde tanımlanmıştır.
Bu nedenle, sözkonusu maddenin (a) fıkrasında, taşıtların vergilendirilmesi belli bir intikal veya iktisap şekli ile sınırlandırılmamıştır.. Bu amaçla da madde metninde "her ne şekilde olursa olsun iktisap edilmesi (Mülkiyeti Muhafaza kaydiyle veya sair akitlere göre iktisaplar dahil......) ifadesine yer verilmiştir. Buna göre;
a) Hibe veya ivaz karşılığında ya da mülkiyeti muhafaza kaydı ile noterde yapılan devir ve temlik akdinin,
b) Şekli ne olursa olsun, herhangi bir hukukî işleme gerek görülmeden, taraflar arasında yapılan el senedi veya benzeri her hangi bir özel anlaşmanın,
c) Alıcısı adına fatura, gümrük makbuzu veya benzeri herhangi bir belgenin tanzimi suretiyle bir kurum ya da kişiden, trafik şube veya bürosuna kayıtlı olan veya olmayan taşıtı satın alan, ya da bu taşıta sahip olan bir kimse için yukarıda belirtilen belgelerin tanzimi ve işlemlerin tamamlanması ile iktisap hukuken tekemmül etmektedir.
1. Verginin mevzuu dışında bırakılan intikaller
Kanunun 1 nci maddesinin (a) fıkrasının parantez içi hükümünde verginin mevzuu dışında bırakılan intikaller belirtilmiştir.
a) Anabayi, bayi, bölge bayi, yetkili satıcı ve acentelerin, iktisap ettikleri plakasız taşıtlar.
Taşıt Alım Vergisi parekende safhada kullanmaya yönelik taşıt iktisaplarından alınan bir tüketim ve servet transferi vergisi niteliğinde bulunduğundan, fabrikalarca, ana bayilerine, bölge bayilerine, bayilerine, yetkili satıcılarına ve acentelerine satmak için gönderilen ve kullanma imkânı bulunmayan plâkasız taşıtlar bir nevi ticarî emtia olarak kabul edilmiş ve verginin mevzuu dışında bırakılmıştır.
Bu duruma göre, ana bayiler, bayiler, bölge bayileri, yetkili satıcılar ve acentelerin bu durumlarını tevsik etmek suretiyle, yalnızca bayii, yetkili satıcısı veya acentesi bulunduğu fabrikaların imâl ettikleri, plâkasız taşıtları satmak amacı ile iktisap etmeleri halinde vergi ödemiyeceklerdir.
b) Maliye Bakanlığınca motorlu araç ticareti faaliyeti yaptıkları tesbit edilenlerin, yalnızca satmak üzere iktisap ettikleri plâkasız taşıtlar.
Henüz trafik şube veya bürolarına kayıt ve tescil ettirilmemiş veya plâkaları, ilgili trafik şube vea bürolarına, Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre, teslim edilerek sahiplere adına "temiz kâğıdı veya trafikten çekme belgesi" alınmak suretiyle plâkasız duruma getirilmiş taşıtların, yukarıda belirtilen gerekçe ile ve satmak amacıyla, aşağıda belirtilen şartları haiz olan motorlu araç ticareti yapanlar tarafından iktisap edilmesi halinde de taşıt alım vergisi alınmayacaktır. Ancak bu kişiler vergisiz olarak iktisap ettikleri plâkasız taşıtları ticarî defterlerine kaydedecekler ve bu taşıtları adlarına kayıt ve tescil ettirmeleri halinde ise vergi ödeyeceklerdir.
Bu hükümden yararlanarak motorlu araç ticareti faaliyetinde bulunanlarda aranacak şartlarla, uymak zorunda bulundukları esaslar aşağıda açıklanmıştır.
1. Müstakil bir iş yeri açarak o iş yeri sınırları içerisinde yalnızca motorlu araç ticareti (oto alım satım) faaliyetinde bulunulduğunun o yerin Belediye Başkanlığından alınan çalışma küşatının tasdikli bir örneği ile tevsik edilmesi,
2. Bu faaliyeti dolayısiyle ticaret odasına kayıtlı olduğunun belgelenmesi,
3. Bağlı bulunduğu vergi dairesine, bu faaliyeti dolayısiyle gerçek usulde gelir vergisi mükellefiyetinin tesis ettirilmiş olduğunun o Vergi Dairesi Müdürlüğünden alınan bir yazı ile belirtilmesi,
gerekmektedir.
Yukarıdaki şartları haiz olanlar, bu belgelerini bağlı bulundukları Vergi Dairesi Müdürlüğü aracılığı ile Maliye Bakanlığına gönderecekler ve Bakanlıkça üç nüsha olarak tanzim ve tasdik edilen "Motorlu Araç Ticareti Faaliyet Belgesi'nin iki nüshası Vergi Dairesi Müdürlüğüne geri gönderilecek, Vergi Dairesi Müdürü tarafından imza edilen belgenin bir nüshası imza karşılığı mükellefe verilecek, diğer nüshası ise vergi dairesinde oluşan dosyasında saklanmak suretiyle kontroller bu belgeye göre yapılacak ve motorlu araç ticareti yapanlar ise durumlarını bu belge ile belgeleyeceklerdir.
Motorlu araç ticareti yapanlar bu belgeyi ilgililerin takip ve kontrolları sırasında ve vergisiz iktisap işlemlerinde, bu işlemi yapan görevlilere göstermek mecburiyetindedirler.
Belge gösteremeyen veya motorlu araç ticareti faaliyetinin yanı sıra, aynı iş yerinde, yedek parça veya oto lâstiği gibi her hangi bir faaliyette bulunmak suretiyle motorlu araç ticareti faaliyetinde değişiklik yapanların işlemleri, bu Kanunun 9 uncu maddesinde belirtilen görevlilerce yapılmayacak, yapanlar hakkında da 10 uncu madde hükümleri uygulanacaktır.
c) Yine aynı fıkranın parantez içi hükmü ile veraset yoluyla intikallerden de vergi aranmayacağı belirtilmiştir.
B — YURT DIŞINDA İKTİSAP EDİLEN TAŞITLARIN TÜRKİYE'YE KATİ İTHALİ:
Bu Kanunun değişik 1 nci maddesinin (b) fıkrası ile de, yurt dışında iktisap edilerek Türkiye'ye Gümrük Kanunu hükümlerine göre, kati ithali yapılan taşıtlar da verginin mevzuuna alınmıştır.
C — VEKALETNAME İLE TASARRUF HAKKININ DEVRALINMASI:
Kanunun 1 nci maddesinin (c) fıkrasında ise, uygulamada büyük bir vergi kaybına sebebiyet veren özel vekâletname tanzimi suretiyle yapılan satış işlemleri ile yine vekâletnamelerin tanzim suretiyle yapılan tasarruf hakkının devralınması işlemleri verginin mevzuuna alınmıştır.
Bu nedenle, taşıt sahibi ile vekil arasında düzenlenen ve taşıtın satışına veya kullanılmasına ilişkin, her türlü tasarruf yetkisini taşıyan özel vekâletnamelerin tanzimi sırasında vergi aranacaktır.
Ancak uygulama, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra tanzim edilen vekâletnameler için yapılacaktır.
D — VERGİNİN MÜKELLEFİ:
Kanunun yukarıda açıklanan değişik 1 nci maddesinde verginin mevzuuna alınan taşıtları her ne suretle olursa olsun iktisap eden, yurt dışında iktisap ederek Türkiye'ye ithâl eden veya bu taşıtların vekâletname ile tasarruf hakkının devir alan gerçek ve tüzel kişilerin de verginin mükellefi olduğu açıkça belirtilmiştir.
II — TARİFELER:
2346 Sayılı Kanunun 2 nci maddesinde; "Bu Kanunda kullanılan tabirlerin taşıdıkları anlamlar 197 Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesine göre tayin edilir." denilmiştir. Bu Kanunda belirtilen tabirlere ilişkin uygulama 28.11.1980 gün ve 2348 Sayılı Kanunla değiştirilen 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi kanunundaki esaslara göre tesbit ve tayin edilecektir.
III — MUAFLIK VE İSTİSNALAR:
A — KAMU TÜZEL KİŞİLERİNE AİT İSTİSNALAR
Söz konusu Kanunun 3/a maddesinde, "Genel Bütçeye dahil daireler, Katma Bütçeli İdareler, İl Özel İdareleri ve Belediyelerle köy tüzel kişiliklerince iktisap edilerek bu daire ve idareler adına kayıt ve tescil edilen taşıtlar (Bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmeler ile özel kanunlarında malları Devlet malı sayılmış olan kuruluşların taşıtları hariç)
Bu vergiye tabi değildir." denilmiştir.
Bu maddede, vergiye tabi olmayan kuruluşlar birer birer sayılmış ve parantez içi hükmü ile, bu kuruluşlara bağlı olup ayrı bir tüzel kişiliği bulunan iktisadî işletmelerin ve kendi özel kuruluş kanunlarında malları devlet malı sayılan kuruluşların taşıtlarının bu istisnadan faydalanmayacağı hükme bağlanmıştır. Buna göre sözü edilen parantez içi hüküm kapsamına giren kuruluşların iktisap ettikleri ve adlarına kayıt ve tescil ettirdikleri taşıtlar vergiye tabi ttulacaktır.
B — GÜMRÜK KANUNU HÜKÜMLERİNE GÖRE GEÇİCİ KABUL REJİMİNE TABİ TAŞITLARA AİT İSTİSNALAR
Aynı Kanunun 3/b maddesinde ise, 1615 Sayılı Gümrük Kanununun 9 uncu maddesi ile 119 uncu maddesinin 13 ncü fıkrasına atıfta bulunulmşutur. Buna göre;
a) 1615 Sayılı Gümrük Kanunun 9 uncu maddesindeki, diplomatik muafiyetten yararlanarak Türkiye'ye gelen diplomatların karşılıklı olmak şartiyle, beraberinde Türkiye'ye getirdiği taşıtlar bu vergiden muaf olacaktır,
b) Aynı Kanunun 119 uncu maddesinin 13. fıkrasında belirtilen geçici kabul rejiminden faydalanarak Türkiye'ye getirilen ve bu hususdaki mevzuat gereğince süresi hitamında yurt dışına çıkarılacak olan taşıtlar da keza muafiyetten faydalanacaktır.
C— BİZZAT MALÜLLERİN İKTİSAP EDECEĞİ TAŞITLARA AİT İSTİSNALAR:
Kanunun 3/c fıkrası ile de, 197 Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununa uygun olarak, "Bizzat malüller tarafından iktisap edilerek kullanılan ve özel tertibatlı olarak imal edilmiş taşıtlar" vergiden muaf tutulmuştur.
Bu muafiyet hükmünün uygulanabilmesi için, taşıtı iktisap eden kimsenin malûl olması, taşıtı kendisinin kullanılması ve iktisap edilen taşıtın ise mutlaka özel tertibatlı olarak imal edilmiş olması gerekmektedir
IV — VERGİLEME ÖLÇÜ VE HADLERİ:
2346 Sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde," otomobil, kaptıkaçtı, panel ve arazi taşıtları I Sayılı tarifeye göre vergilendirilir." denilmektedir.
Maddede belirtilen I Sayılı tarifeye göre taşıt alım vergisine tabi olacak taşıtların cinsleri, dikkate alınarak otomobil, kaptıkaçtı, panel ve arazi taşıtı olarak belirtilmiş ve ödeyecekleri vergi miktarları net ağırlık ve yaşlarına göre bu tarifede gösterilmiştir.
Maddenin altına eklenen bir fıkra ile bu tarifede belirtilen otomobillerden spor veya lüks olanları % 100 zamlı vergiye tabi tutulmuştur. Hangi otomobillerin spor veya lüks olduğu, bu Kanunun 2 nci maddesi gereğince 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinin 7 nci fıkrasına göre, uluslararası otomobil kataloğlarındaki bilgiler esas alınmak suretiyle, Maliye Bakanlığınca tesbit ve ilân olunacaktır.
Bu nedenle, bu maddede belirtilen "Spor veya lüks otomobil" uygulamasıyla ilgili olarak aşağıda belirtilen esaslara göre işlem yapılacaktır.
1. Spor otomobillerle ilgili olarak, eskiden olduğu gibi bakanlığımızca bastırılıp teşkilâta gönderilen net ağırlık listelerinde" Spor otomobil" olarak belirtilenler, Kanunun uygulandığı 11 yaş sınırlamasına göre % 100 zamlı olarak vergilendirileceklerdir.
2. Lüks otomobillerin tayininde motor silindir hacmi, silindir adedi ve taşıtın yaşı esas alınacaktır. Buna göre ise, motor silindir hacmi 1700 cm3 (1700 cm3 dahil) ün üstünde olan;
a) 4 silindirli otomobiller 3 yaşına (3 yaş dahil) kadar,
b) 5 veya 6 silindirli otomobiller 5 yaşına (5 yaş dahil) kadar,
c) 8 silindir ve daha yukarı otomobiller 10 yaşına (10 yaş dahil) kadar
lüks otomobil sayılacak ve bunlardan % 100 amlı vergi alınacaktır. Bir otomobilin hem spor hem de lüks özelliklerini ihtiva ettiğinin tesbiti halinde, bu otomobilden spor tanımına göre % 100 zamlı vergi alınacak her iki özellik nedeniyle % 200 zamlı vergi alınması gibi bir işlem yapılmayacaktır.
Lüks özellikleri taşıyan taşıtlarla ilgili listeler Resmi Gazete ile ayrıca yayınlanacaktır.
Diğer taraftan, maddede belirtilen diğer bir fıkra ile de mükellefin kendisi, eşi ve bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinin sahip oldukları bir otomobil için bu hadler, birden ziyade otomobil alınması halinde ise, bu hadlerin iki katının uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Bu hükme göre tüzel kişiler dışında kalan gerçek kişilerin kendisi, eşi ve bakmakla yükümlü olduğu aile ferdlerinden her hangi birisi bir otobile sahip iken, bu kişilerin herhangi birisi yani, kocanın bir otomobili var iken, eşin veya diğer aile fertlerinin ayrıca birer otomobil daha iktisap etmesi sırasında bu verginin miktarı ikinci, üçüncü otomobiller için ikişer kat olarak alınacaktır.(*)
Aynı Kanunun 5 inci maddesinde ise, yine taşıtların cinsleri dikkate alınarak, I Sayılı tarife kapsamı dışında kalan motorlu kara taşıtarından minibüs ve otobüslere troleybüs, kamyon, kamyonet, çekici ve benzerlerinin II sayılı tarifeye göre vergilendirileceği belirtilmiştir.
Maddede II Sayılı Tarifeye göre taşıt alım vergisine tabi olacak taşıtlar, minibüs, otobüs, troleybüs, kamyon, kamyonet, çekici ve benzerleri olarak tasnif edilmiş, alınacak vergi miktarları da istiap hadlerine ve yaşlarına göre bu tarifede gösterilmiştir.
Motosikletler (Motorlu bisikletler dahil) yük yolcu motosikletleri ile triportörler III. yat kotra her türlü içten ve dıştan takma motorlu özel tekneler uçak ve helikopterler (Türkkuşu, Türk Hava Kurumu, Türk Hava Yolları Anonim Ortaklığına ait olanlar hariç) ile traktörler ise IV Sayılı tarifeye göre, bu Kanunun 6 ncı maddesi gereğince, vergilendirileceklerdir.
Ancak, IV Sayılı tarifede belirtilen traktörler fabrika, anabayi bayi, bölge bayi, yetkili satıcı ve acentelerden fatura ile iktisabında veya yurt dışından ithalinde bir defaya mahsus vergilendirileceklerdir. Yani, ilk iktisaptan sonraki el değiştirmelerde bu vergi aranmayacaktır.
Diğer taraftan, IV Sayılı tarife kapsamına giren taşıtların vergi miktarları her .motor gücü birimi (BG) için tesbit edildiğinden, taşıtın teknik belgesinde belirtilen motor gücü (BG) ile tarifede belirtilen her (BG) birimi için tesbit edilen vergi miktarının çarpması sonucu çıkan miktar, bu taşıtların ödeyecekleri vergi miktarlarını gösterecektir.
V — BEYAN ESASI:
Bu kanunun 7 nci maddesinde, "Taşıt Alım Vergisi, mükellefin, Maliye Bakanlığınca tesbit olabilecek esaslara göre ilgili trafik, belediye, liman, gümrük idareleri ve Ulaştırma Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ile noterlerce onaylanmış beyannamesi üzerine tarh olunur.
Mükellefler vergiye ilişkin beyannamelerini iktisap ithal ve devir işlemlerinin tamamlanmasından önce bu işlemlerin yapıldığı yer vergi dairesine vermek zorundadırlar." denilmektedir.
Bu hükme göre, Taşıt Alım Vergisi mükellefleri, Taşıt Alım Vergisine ilişkin beyannamelerini;
a) Yat, kotra ve her türlü içten ve dıştan takma motorlu teknelerin iktisabında teknenin kayıtlı olduğu belediye veya Liman Başkanlıklarına,
b) "Uçak ve Helikopterlerin iktisabında, Ulaştırma Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğüne,
c) Yurt dışında iktisap edilerek Türkiye'ye ithal edilen taşıtların iktisabında, Gümrük İdarelerine,
d) Bunlar dışında kalan taşıtların iktisabı ve devir işlemlerinde ise trafik idarelerine veya Noterlere,
tasdik ettirmek zorundadırlar.
Taşıt Alım Vergisi mükellefleri; bu Kanunun 1 inci maddesi gereğince, verginin mevzuuna alınan taşıtların iktisabına ilişkin olan ve yukarıda belirtilen, ilgililerce tasdik edilmiş beyannamelerini, bu taşıtların iktisabından, yurt dışından ithalinden veya devir işlemlerinin tamamlanmasından önce bu işlemlerin yapıldığı yerdeki taşıt vergileri ile görevli vergi dairesine vermeye mecbur tutulmuşlardır.
Ancak, iktisap, ithal ve devir işlemlerinin ilçelerde yapılması halinde Taşıt Alım Vergisi beyannamelerinin, varsa, müstakil vergi dairelerine, müstakil vergi dairesinin bulunmadığı yerlerde ise Malmüdürlüklerine verilmesi gerekmektedir.
VI — ÖDEME SÜRESİ:
2346 Sayılı Kanunun 8 inci maddesinin, "Taşıt Alım Vergisi iktisap, ithâl ve devir işlemlerinin ikmalinden önce beyannamenin verildiği yer vergi dairesine ödenir." hükmü bulunmaktadır.
Bu hüküm gereğince, Taşıt Alım vergisinin ödeme süresi, taşıtın yurt dışından ithali, vekaletname ile tasarruf hakkının devri ve her ne şekilde olursa olsun iktisabı anında meydana gelmekte ve iktisap ithâl ve devir işleminden önce verginin ödenmesi gerekmektedir.
Ancak, bu Kanunun yürürlük tarihinden önce, gerek noterde yapılan devir ve temlik, gerekse; adına fatura, gümrük makbuzu veya benzeri bir belge düzenletmek suretiyle taşıt iktisap edenler, yine bu kanunun yürürlük tarihinden önce, bu taşıta ait taşıt alım vergisini ilgili vergi dairelerine yatırmışlarsa, bu taşıtların, belgelerde veya noter senedinde adları yazılı kimseler adına trafik şubelerinde kayıt ve tescil veya devir temlik işlemleri sırasında bu kimselerden yeniden taşıt alım vergisi aranmasına kanunen imkân bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, Kanunun yürürlük tarihinden önce fatura, gümrük makbuzu veya benzeri bir belgeye istinaden taşıt iktisap edenler, bu taşıtlara ilişkin Taşıt Alım Vergisini yatırmamışlarsa, bu taşıtların (traktörler hariç, kayıt tescil veya devir temlik işlemleri sırasında, bu Kanunda belirtilen tarifelere göre Taşıt Alım Vergisini ödemeleri gerekmektedir.
Verginin ödeneceği vergi dairesi ise, yukarıda sayılan ithâl, devir ve iktisap işlemlerinin;
a) İllerde yapılması halinde Taşıt Alım Vergisi, o ilde bulunan ve taşıt vergileri ile görevlendirilmiş vergi dairesine ödenecektir. Bu vergi dairesi, sözkonusu Taşıt Alım Vergisini (taşıtın hangi il trafiğine kayıtlı olduğuna bakılmaksızın ve saymanlıklar arası işlem yapılmaksızın) kendi adına tahsil edecektir.
b) İlçelerde yapılması halinde ise, o ilçede bulunan müstakil vergi dairesi, müstakil vergi dairesi bulunmayan ilçelerde ise, malmüdürlüklerine ödenecektir. Gerek müstakil vergi dairesi, gerekse malmüdürlüğü bu vergiyi yine, yukarıda açıklandığı gibi, taşıtın hangi il trafiğine kayıtlı olduğuna bakılmaksızın ve saymanlıklar arası işlem yapılmaksızın kendi adlarına tahsil edeceklerdir.
Diğer taraftan, Taşıt Alım Vergisinin yukarıda belirtilen vergi dairelerince veya malmüdürlüklerince tahsil edilmesinden ve ithâl, devir, iktisap işlemlerinin tamamlanmasından sonra, her ne şekilde olursa olsun ithâl, devir ve iktisap işleminden vazgeçildiği veya işlemin feshedildiği gerekçesiyle verginin iadesine Kanunen imkân bulunmamaktadır.
Ancak, Taşıt Alım Vergisinin tahsilinden sonra, iktisap, ithal ve devir işleminin gerçekleşmemesi halinde verginin iadesi ise şu şekilde yapılacaktır.
Vergi Dairesi veya malmüdürlüğü, Taşıt Alım Vergisinin iadesi talebinde bulunan mükelleflerin müracaatlarını Defterdarlık aracılığı ile;
1. Mükellefin iade talebine ait dilekçesi,
2. Mükellefin ödediği vergi miktarını belgeleyen Taşıt Alım Vergisi makbuzu,
3. Mükellefin hangi taşıt için Taşıt Alım Vergisini ödediğini tevsik eden "Taşıt Alım Vergisi Ödeme Belgesi"nin
asıllarını Maliye Bakanlığına göndermek suretiyle bakanlıktan gelecek cevaba göre işlem yapacaklardır.
VII — BELGE İSTEME VE BİLDİRME GÖREVİ:
Kanunun 9 uncu maddesinde, "trafik, belediye ve liman sicil memurları, noterler, gümrük memurları, Ulaştırma Bakanlığı Sivil Hava Vasıtaları Sicil Memurları ile yetkili satıcılar ve motorlu araç ticareti yapanlar, iktisap ithâl ve devir işlemlerinin tamamlanmasından önce, ilgili vergi dairesince düzenlenmiş Taşıt Alım Vergisinin ödendiğini gösterir belgeyi istemeye ve bu belgelerdeki bilgileri muhtevi listeleri, işlemlerin bitimini takip eden ayın 15 inci gününe kadar ilgili vergi dairesine göndermeye mecburdurlar." denilmektedir.
Bu hükme göre,
a) Trafik, belediye ve liman sicil memurları, Ulaştırma Bakanlığı Sivil Hava Vasıtaları Sicil Memurları, mevzuatları gereğince yapacakları kayıt ve tescil işlemlerinden önce,
b) Gümrük memurları, Gümrük Kanunu Hükümlerine göre, ithal işlemini gerçekleştirip taşıta ait gümrük makbuzunun tanziminden önce,
c) Noterler, devir ve temlik işlemlerini yapmadan önce.
d) Yetkili satıcılar ve Motorlu araç ticareti yapanlar ise taşıta ait faturayı tanzim etmeden önce,
Bu taşıtların iktisap ithâl ve devir işlemleri nedeniyle Taşıt Alım Vergisinin ödendiğini gösterir, şekli ve ihtiva edeceği bilgiler Maliye Bakanlığınca tesbit edilecek olan "Taşıt Alım Vergisi Ödeme Belgesini" istemeye ve bu belgelerdeki bilgileri muhtevi liste ile birlikte, Taşıt Alım Vergisi ödeme belgelerini, işlemlerin bitimini takip eden ayın 15 inci günü akşamına kadar ilgili vergi dairesine göndermeye mecburdurlar.
Bu maddede belirtilen görevliler, mükelleflerden istemek mecburiyetinde oldukları Taşıt Alım Vergisi ödeme belgesinin vergi dairesince tanzim edilmiş aslını alacak, bu belgenin tasdikli sureti veya fotokopisine istinaden herhangi bir işlem yapmayacaklar ve Taşıt Alım Vergisi ödeme belgesinin üstüne "işlem görmüştür." kaşesi basacaklardır.
Ayrıca görevliler, tanzim etmek mecburiyetinde bulundukları iktisap ithal ve devir muamelerine ilişkin fatura, gümrük makbuzu, noter senedi gibi tanzim edilen belgelerin üzerine, verginin ödendiğini gösteren Taşıt Alım Vergisi makbuzunun tarihini, numarasını, vergi miktarını ve hangi vergi dairesince tanzim edildiğini mutlaka yazacaklardır.
VIII — SORUMLULUK:
Kanunun sorumluluğa ilişkin 10 uncu maddesinde; "Gerekli verginin ödenmesinden önce, işlemleri yapan veya 9 uncu maddedeki mecburiyete uymayan trafik belediye, liman ve hava vasıtaları sicil memurları ile noterler ve gümrük memurları ve motorlu araç ticareti yapanlar, verginin ödenmesinden mükellef ile müteselsilen sorumludurlar. Ancak, bunlar ödemek mecburiyetinde kaldıkları vergiler için mükellefe rûcu hakkına sahiptirler." denilmiştir.
Madde hükmünde, 9 uncu madde ile mecburiyet getirilen görevliler verginin ödenmesinden mükellefle müteselsilen sorumlu tutulmuşlardır.
Bu duruma göre, Taşıt Alım Vergisinin uygulanmasında yukarıda belirtilen hususlara göre işlem yapılması ve tereddüt edilen konularda ayrıntılı bilgi verilmek ve olayla ilgili belgeler gönderilmek suretiyle Bakanlıktan talimat alınması gerektiği tebliğ ve rica olunur.
(*) Güncelliği Kalmamıştır.
|